|1. BÖLÜM|  |2. BÖLÜM| |3. BÖLÜM| |4. BÖLÜM|

 

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

 

 

VERGİNİN TARHI, MAHSUP, BEYAN VE BEYANNAME

 

I- VERGİNİN TARHI

Tarh, vergi alacağının kanunlarında gösterilen matrah ve oranlar üzerinden vergi dairesince hesaplanarak miktar itibariyle belirlenmesidir. Kurumlar vergisi, kurumun tüzel kişiliği adına tarh olunur. Dar mükellefiyette, vergi mükellefi yabancı kurum olmakla birlikte tarhiyat, bunların Türkiye’deki müdür veya temsilcileri, müdür ve temsilci mevcut değilse kazanç ve iradı dar mükellef kurumlara sağlayanlar adına yapılır.

A- KURUMLAR VERGİSİ

Kurumlar vergisi; beyannamenin vergi dairesine verildiği gün, beyanname posta ile gönderilmişse, beyannamenin vergiyi tarh edecek daireye geldiği tarihi izleyen üç gün içinde tarh edilir (KVK md. 20, 29). Kurumlar vergisi tarhiyatı açısından tam mükellef ve dar mükellef kurum ayırımı yoktur. Ancak aşağıda açıklandığı üzere bazı dar mükellef kurum kazançları sadece KVK’nın 24. maddesi uyarınca kurumlar vergisi stopajı usulü ile vergilendirilir.

Kurumlar vergisi oranı % 30’dur. Tarh edilecek kurumlar vergisinden aşağıda belirtilecek mahsupların düşülmesiyle ödenecek kurumlar vergisi tutarına ulaşılacaktır.

B- STOPAJ VERGİLEMESİ

1-Gelir Vergisi Stopajı

Kurum kazançlarının bir kısmı GVK’nın 94. maddesinin 6. bendinde gelir vergisi stopajına tabi tutulmak suretiyle vergilendirilmektedir. Bu kazançlar; menkul kıymet portföy işletmeciliği kazançları, kurumlar tarafından dağıtılan kâr payları, GVK’nın 75/4. maddesinde düzenlenen menkul sermaye iratlarıdır.

a- GVK Md. 94/6-a Uyarınca Yapılacak Gelir Vergisi Stopajı

Yatırım fon ve ortaklıkları portföy kazançları önceki bölümlerde açıklandığı üzere kurumlar vergisinden istisnadır. Bu kazançlar üzerinden GVK’nın 94/6-a maddesi uyarınca dağıtılıp dağıtılmadığına bakılmaksızın gelir vergisi stopajı yapılacaktır. Bu kurumların portföy kazançları için aynı maddenin (6-b) bendi uyarınca gelir vergisi stopajı hesaplanmayacaktır.

Stopaj oranı KVK’nın 8. maddesinin 4 no.lu bendinin (a), (c), (d) bentlerinde yazılı kazançlarda % 0 (sıfır), (b) bendinde yazılı kazançlarda % 10’dur.

b- GVK Md. 94/6-b Uyarınca Yapılacak Gelir Vergisi Stopajı

4842 sayılı Kanunla değişen GVK’nın stopaj vergilemesine ilişkin 94/6-b maddesi ile dördüncü fıkrası hükmü aşağıdaki gibidir.

“b) i) Tam mükellef kurumlar tarafından; tam mükellef gerçek kişilere, gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olmayanlara ve bu vergilerden muaf olanlara dağıtılan, 75. maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kâr paylarından, (kârın sermayeye eklenmesi kâr dağıtımı sayılmaz.),

ii) Tam mükellef kurumlar tarafından; dar mükellef gerçek kişilere, dar mükellef kurumlara (Türkiye’de bir işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla kâr payı elde edenler hariç) ve gelir ve kurumlar vergisinden muaf olan dar mükelleflere dağıtılan, 75. maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kâr paylarından (kârın sermayeye eklenmesi kâr dağıtımı sayılmaz),

iii) 75. maddenin ikinci fıkrasının (4) numaralı bendinde yazılı menkul sermaye iradının ana merkeze aktarılan tutarı üzerinden,

Bu maddenin (6) numaralı bendinin (a) alt bendine göre üzerinden vergi tevkifatı yapılan kurum kazancından kâr payı alanlara, tevkif suretiyle alınan vergi red ve iade olunmaz.”

4842 sayılı Kanunla yapılan düzenleme ile gelir vergisi tevkifatı açısından kurumların istisna kazançları ile normal kazançları ayrımına son verilerek istisna olsun olmasın tevkifat kârın dağıtılması aşamasına bırakılmıştır. Diğer taraftan halka açık şirket ile halka açık olmayan şirketten elde edilen kâr payındaki oran farklılaştırılmasına da son verilmiştir. Tevkifat uygulamasına ilişkin hususlar 81 Seri No.lu KVK Genel Tebliği ile açıklanmıştır.

ba- Tam Mükellef Kurumlar Tarafından Yapılacak Gelir Vergisi Stopajı

Gelir Vergisi Kanunu’nun 4842 sayılı Kanunla değişik 94/6-b maddesinin (i) ve (ii) alt bentleri uyarınca, tam mükellef kurumlar tarafından;

-     Tam mükellef gerçek kişilere,

-     Gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olmayanlara,

-     Gelir ve kurumlar vergisinden muaf olan tam ve dar mükelleflere,

-     Dar mükellef gerçek kişi ve kurumlara dağıtılan, GVK’nın 75/1-2-3. maddesinde düzenlenen kâr payları üzerinden gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir. Dağıtılan kazancın diğer bir tam mükellef kurumdan kâr payı olarak alınması bu durumu değiştirmeyecektir.

Tam mükellef kurumlar tarafından; tam mükellef kurumlara, Türkiye’de bir işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla kâr payı elde eden dar mükellef  kurumlara dağıtılan kâr payları üzerinden gelir vergisi tevkifatı yapılmayacaktır.

Diğer yandan, tam mükellef kurumlarca kârın dağıtılmayıp şirket sermayesine eklenmesine karar verilmesi halinde, GVK’nın 94/6-b maddesi parantez içi hükmü uyarınca, kârın sermayeye eklenmesi kâr dağıtımı sayılmadığından, sermayeye ilave edilen bu tutar üzerinden gelir vergisi tevkifatı yapılmayacaktır.

bb- Dar Mükellef Kurumlarca Yapılacak Gelir Vergisi Stopajı

4842 sayılı Kanunla değişik GVK’nın 75/4. maddesinde, KVK uyarınca yıllık veya özel beyanname veren dar mükellef kurumların indirim ve istisnalar düşülmeden önceki kurum kazancından, hesaplanan kurumlar vergisi düşüldükten sonra kalan kısmın menkul sermaye iradı niteliğinde olduğu hükme bağlanmıştır.

KVK uyarınca yıllık veya özel beyanname veren dar mükellef kurumların, anılan menkul sermaye iradını ana merkezlerine aktarmaları sırasında aktardıkları bu tutarlar üzerinden GVK’nın 94/6-b (iii) maddesi uyarınca gelir vergisi tevkifatı yapmaları gerekmektedir. Aktarılmayan kazanç kısmı için tevkifat yapılmayacaktır.

Ana merkeze gönderilen kazanç kısmının cari yıla ilişkin olması şart değildir. Ancak, dar mükellef kurumların önceki yıllarda GVK’nın 94. maddesi kapsamında stopaja konu edilmiş kazançları, 4842 sayılı Kanun değişikliği sonrası dönemde ana merkezlerine aktarmaları durumunda bu kazanç kısmı için tekrar stopaj yapılması gerekmeyecektir.

bc- Stopaj Oranı

2003/6577 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının eki Karar ile kâr dağıtımına ilişkin tevkifat oranı %10 olarak belirlenmiştir.

c- Dağıtılan Geçmiş Dönem Kârları ve 4842 Sayılı Kanun Öncesi Hükümlere Göre Uygulanan Yatırım İndiriminde Stopaj

Geçiş döneminde yapılacak stopaj vergilemesi GVK’nın geçici 62. maddesinde düzenlenmiştir. Bu madde hükmü uyarınca kurumlar tarafından aşağıda sayılan kazançların dağıtımı halinde kâr dağıtımına bağlı stopaj yapılmayacaktır.

i-    31.12.1998 veya daha önceki tarihlerde sona eren hesap dönemlerinde elde edilen kazançlar.

ii-   (i) bendi kapsamı dışında kalan ve  31.12.2002 veya daha önceki tarihlerde sona eren hesap dönemlerinde (01.01.1999 - 31.12.2002 tarihleri arasında) elde edilen kurumlar vergisinden istisna edilmiş kazançlar.

iii- GVK geçici 61. madde kapsamında tevkifata tabi tutulan kazançlar.  

2003 ve müteakip yıllardaki hesap dönemlerinde elde edilen ve kurumlar vergisinden istisna edilen kazançların dağıtılması halinde, dağıtılan bu kazançlar üzerinden GVK’nın 94/6-b maddesi uyarınca kâr dağıtımına bağlı stopaj yapılması gerekmektedir.

Diğer taraftan, 01.01.1999-31.12.2002 tarihleri arasındaki hesap dönemlerine ilişkin istisnaya konu olmayan kazançların dağıtıma tabi tutulması halinde de dağıtılan bu kâr payları üzerinden, kâr dağıtımına bağlı stopaj yapılması gerekmektedir.

d- İstisna Kazançların Tevkifat Karşısındaki Durumu

4842 sayılı Kanunla yapılan düzenleme ile gelir vergisi tevkifatı açısından kurumların istisna kazançları ile normal kazançları ayrımına son verilerek istisna olsun olmasın tevkifat kârın dağıtılması aşamasına bırakılmıştır. İstisna kazançlar üzerinden prensip olarak tevkifat yapılmayacak, ancak bu kazançların kâr dağıtımına konu edilmesi halinde bu kâr paylarına GVK’nın 94/6-b maddesi uygulanacaktır.

Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunları veya özel kanunlarında, GVK’nın 94. maddesinin değişmeden önceki 6/b-ii bendine göre tevkifata tabi tutulması öngörülen istisna kazançlar üzerinden bu maddeye istinaden tevkifat yapılmayacaktır. Ancak GVK’ya eklenen geçici 61. madde uyarınca 4842 sayılı Kanun öncesi hükümlere göre hesaplanan ve indirim konusu yapılan yatırım indirimi üzerinden %19,8 oranında stopaj gelir vergisi hesaplanacaktır.

Diğer taraftan yararlanılan yatırım indirimi istisnası üzerinden yapılan tevkifatın üç eşit taksitte ödenmesine imkan sağlayan GVK’nın 119. maddesinin ikinci cümlesi 4842 sayılı Kanunla 01.01.2004 tarihi itibariyle yürürlükten kaldırıldığından hesaplanan stopajın tamamı beyannamenin verildiği ayın 26. günü akşamına kadar ödenecektir.

2- KVK’nın 24. Maddesi Uyarınca Yapılacak Stopaj

Dar mükellefiyet mevzuuna giren kazanç ve iratlardan bazıları KVK’nın 24. maddesi uyarınca tevkifat yoluyla ön vergilemeye tabi tutulmaktadır. Bu nedenle dar mükelleflerin elde ettiği kazanç ve iratların niteliğinin belirlenmesi; tevkifata tabi olup olmama ve tevkifata tabi ise hangi oranın uygulanacağının tespiti açısından önem arzetmektedir.

Dar mükellef kurumların elde ettikleri kazanç ve iratlar, KVK’nın 13. maddesi uyarınca GVK’nın ilgili kazanç ve iratlara ilişkin hükümleri çerçevesinde tespit edilecektir.

a- Kurumlar Vergisi Tevkifatını Gerektirmeyen Kazanç ve İratlar

Dar mükellefiyete tabi kurumların ticari, zirai ve diğer kazanç ve iratları tevkifata tabi değildir.

Telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, alameti farika ve benzeri gayri maddi hakların satışı, devir ve temliki mukabilinde alınan bedeller her ne kadar diğer kazanç ve irat kapsamında olsa da, KVK’nın 24. maddesinde ayrıca sayılarak tevkifata tabi olduğu belirtilmiştir.

Arızi olarak serbest meslek faaliyetinden elde edilen kazanç da diğer kazanç ve irat tanımına girmekle birlikte, uygulamada dar mükellef kurumlara serbest meslek hizmetleri karşılığında yapılan ödemeler arızi olup olmadıklarına bakılmaksızın tevkifata tabi tutulmaktadır.

b- Kurumlar Vergisi Tevkifatı Yapmak Zorunda Olanlar

KVK’nın 24. maddesi uyarınca, dar mükellef durumunda olan kurumlara tevkifata konu kazanç ve iratları sağlayanlar bu kazanç ve iratlardan kurumlar vergisi tevkifatı yapmaya mecburdurlar. Bunların gerçek veya tüzel kişi olmasının ya da vergi mükellefiyetinin bulunup bulunmamasının tevkifat sorumlusu olmak yönünden herhangi bir önemi yoktur.

Türkiye’de işyeri ve daimi temsilcisi bulunmayan dar mükellefiyete tabi kurumlar vergisi mükellefleri, hükümetin müsaadesiyle açılan sergi ve panayırlarda yaptıkları ticari faaliyetlerden elde ettikleri kazançlar üzerinden kendileri tevkifat yapmak zorundadırlar.

c- Kurumlar Vergisi Tevkifatına Tabi Kazanç ve İratlar

KVK’nn 24. maddesine göre tevkifata tabi kazanç ve iratlar elde edilme açısından aşağıda tanımlanmıştır. Söz konusu maddede yer alan parantez içi hükme göre GVK’nın 94. maddesinin 6 numaralı bendi uyarınca tevkifata tabi tutulan kazanç ve iratlardan ayrıca bu madde hükmüne göre tevkifat yapılmaz.

Yabancı kuruma sağlanan kazanç ve iratların tevkifata tabi tutulabilmesi için kazanç ve iratların Türkiye’de elde edilmesi gerekmektedir ve Türkiye’de elde etme GVK’nın 7 ve 8. maddelerine göre belirlenecektir.

ca- Ücretler

Dar mükellef kurumların kendi personeli kanalı ile Türkiye’de ücret geliri elde etmesi durumunda bu gelirler KVK’nın 24. maddesi uyarınca tevkifata tabi tutulacaktır.

Yabancı kurumun ücret geliri elde etmiş sayılabilmesi için elemanını, Türkiye’deki firmanın ücretli elemanı gibi çalışmak üzere tahsis etmesi, elemanın Türkiye’deki firmada hiyerarşik zincir içine girmek, belli bir kadro işgal etmek ve unvan almak suretiyle yabancı kurum adına fakat yerli firmanın emir ve kumandası altında çalışması gerekmektedir.

Ücretler, Türkiye’deki gerçek ve tüzel kişiler tarafından dar mükellefiyete tabi kurumlara nakden veya hesaben ödendiği veya tahakkuk ettirildiği anda tevkifata tabi tutulacaktır.

cb- Serbest Meslek Kazançları

Ücretler gibi serbest meslek kazançları da esas itibariyle gerçek kişiler tarafından elde edilen bir gelir türüdür. Dar mükellef kurumların bu tür kazançları elde etmeleri ancak personeli vasıtasıyla mümkündür.

Türkiye’de serbest meslek faaliyeti tarifine giren nitelikte iş yapan kişiler bir yabancı kurumun görevlisi iseler muhatap, işi fiilen yapan gerçek kişi değil, kazancın asıl sahibi olan yabancı kurumdur. Yabancı kurum kadrosunda bulunmayan yabancı gerçek kişilere serbest meslek hizmeti dolayısıyla yapılacak ödemeler GVK’nın 94. maddesi uyarınca tevkifata tabi tutulur.

Yabancı kurumlara plan ve proje yaptırılması, teknik müşavirlik hizmetleri, telif haklarının kiralanması vb. serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla bu kurumların yurt dışından gönderdikleri faturalar karşılığında yapılan ödeme ve tahakkukların gayrisafi tutarlar üzerinden KVK’nın 24. maddesi uyarancı kurumlar vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir.

cc- Gayrimenkul Sermaye İratları

Dar mükellef kurumların GVK’nın 70. maddesinde yer alan mal ve hakları kiraya vermeleri halinde, elde ettikleri hasılat gayrimenkul sermaye iradıdır ve KVK’nın 24. maddesi uyarınca tevkifata tabidir. Gayrimenkul sermaye iradından söz edilebilmesi için mal veya hakkın tevkifat sorumlusunun kullanımına terk edilmesi gerekir. Mal veya hakkın işletmeciliğinden kaynaklanan kazançlar ise ticari kazanç olarak değerlendirilecektir.

Know-how, patent, bilgisayar programları karşılığında yabancı kurumlara ödenen bedeller gayrimenkul sermaye iradı olarak değerlenir. Ancak, mevcut bilgilerin müşteri ihtiyacına göre revize edilerek, yabancı kurum tarafından müşterisine özel bir hizmet verilmesi halinde elde edilen kazanç serbest meslek kazancı olarak değerlendirilir.

cd- Menkul Sermaye İratları

Dar mükellef yabancı kurumların Türkiye’de menkul sermaye iradı elde etmelerinin tek koşulu sermayenin Türkiye’de yatırılmış olmasıdır. Sermayenin Türkiye’de yatırılmış olması, Türkiye’de sermaye olarak konulması, borç olarak verilmesi veya benzeri şekillerde Türkiye’de nemalandırılması anlamındadır.

Bakanlar Kurulu’na verilen oran farklılaştırma yetkisi çerçevesinde menkul sermaye iratları altı kategoriye ayrılmıştır. Bunlar; menkul kıymetlerden kaynaklanan faizler, mevduat faizleri, özel finans kurumları tarafından ödenen kâr payları, her nevi alacak faizleri, her çeşit senetlerin iskonto edilmesi karşılığı alınan iskonto bedelleri, repo gelirleri.

ce- Gayrimaddi Hakların Satış, Devir ve Temliki Karşılığında Alınan Bedeller

KVK’nın 24. maddesi uyarınca telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, alameti farika ve benzeri gayrimaddi hakların satışı, devir ve temliki karşılığında alınan bedeller, gayrisafi tutarları üzerinden tevkifata tabi tutulur. Bu işlemler KVK’nın 24. maddesinde ismen anılarak tevkifat kapsamına alınmıştır.

d- Kurumlar Vergisi Tevkifat Esasları

KVK’nın 24. maddesi uyarınca yapılacak tevkifatın matrahı dar mükellef kurumun elde ettiği kazanç ve iradın gayrisafi tutarıdır. Yabancı kurumla tevkifata tabi kazanç ve irat konusunda net tutar olarak anlaşılmışsa, söz konusu net bedel brüte iblağ edilerek tevkifat matrahı bulunmalıdır.

Dar mükellef kurumun Türkiye’ye gönderilen elemanının yol, yeme ve yatma giderleri Türkiye’de sağlanmışsa; bu giderler yabancı kuruma yapılan ücret veya serbest meslek kazancı ödeme tutarına eklenerek tevkifat matrahına dahil edilmelidir.

Tevkifatın, kazanç ve iradın nakden veya hesaben ödendiği veya tahakkuk ettirildiği anda yapılması gerektiği KVK’nın 24. maddesinde belirtilmiştir. Prensip itibariyle bu üç ödeme şeklinden en önce gerçekleşene göre tevkifat mükellefiyetinin doğduğunu kabul etmek gerekmektedir.

GVK’nın 94. maddesinde tevkifat kapsamındaki ödemelerin avans olarak yapılması halinde dahi tevkifat yapılacağı belirtilmişken 24. maddede bu konuya ilişkin bir belirleme yapılmamıştır ([1]).

KVK’nın 24. maddesine göre tevkifata konu edilen bir ödemenin gecikmesi sonucunda dar mükellef kurum lehine meydana gelen aleyhte kur farklarının stopaja tabi tutulup tutulmayacağı belirsizdir ([2]).

e- Tevkifat Oranları

KVK’nın 24. maddesi uyarınca yapılacak tevkifat oranları en son 2003/6575 sayılı BKK ile belirlenmiştir. İkili vergi anlaşmaları da bazen tevkifatı önleyebilmekte veya daha düşük oranda tevkifat yapılmasını öngörmektedir. Bu nedenle dar mükelleflere ilişkin tevkifat uygulamasında dar mükellefin mukim olduğu ülke ile çifte vergilemeyi önleme anlaşması olup olmadığına bakılmalıdır.

II- MAHSUPLAR

Kurumların beyan ettikleri kurumlar vergisi matrahı üzerinden ilgili vergi dairesi tarafından % 30 oranında kurumlar vergisi tarh edilir. Tarh edilen bu vergiden; beyannamede gösterilen kazançlardan gelir ve kurumlar vergisi kanunlarına göre tevkifan kesilmiş olan vergiler düşülerek ödenecek kurumlar vergisi tutarına ulaşılır (KVK md. 44).

KVK’nın 44. maddesinin birinci fıkrasında 4369 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle; iştirak kazançları istisnasından yararlanamayan kâr payları üzerinden kesilen vergilerin, hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup imkanı sağlanmıştır.

Mahsubu gereken verginin, beyanname üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden fazla olması halinde, bu durum vergi dairesince mükellefe bildirilir. Mükellef mahsup fazlasını vergi dairesi bildiriminin tebellüğ tarihinden itibaren bir yıl içinde yazı ile istemek suretiyle iade olarak da geri alabilir.

A- YABANCI MEMLEKETLERDE ÖDENEN VERGİLERİN MAHSUBU

Kurumlar tarafından yabancı ülkelerde elde edilerek Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançlar üzerinden ilgili ülkede ödenen kurumlar vergisi benzeri vergiler, KVK’nın 43. maddesi uyarınca Türkiye’de tarh olunan kurumlar vergisinden mahsup edilebilecektir.

B- GELİR VE KURUMLAR VERGİSİ STOPAJLARININ MAHSUBU

1- Dar Mükellef Kurumlarda

KVK’nın 24. maddesi uyarınca dar mükellef kurumların bu madde hükmüne göre kesintiye tabi tutulmuş kazançları için beyanname vermeleri veya başka kazanç unsurları için verecekleri beyannamelere bu kazançlarını dahil etmeleri halinde, bu kazançlar üzerinden daha önce KVK’nın anılan maddesi uyarınca yapılan kesintiler, beyanname üzerinde hesaplanacak kurumlar vergisinden mahsup edilir. Mahsup edilememiş olan kurum stopajları hiçbir şekilde iade konusu yapılmayacaktır.

2- Tam Mükellef Kurumlarda

Kurum kazancı içinde, üzerinden GVK’nın 94. maddesinin 7, 8, 9 ve 14. bentleri uyarınca tevkifat yapılmış kazançlar mevcut ise, bu kazançların dahil edildiği kurumlar vergisi beyannamesi üzerinden hesaplanacak kurumlar vergisinden, anılan kazançlar üzerinden dönem içinde yapılmış olan tevkifatlar mahsup edilecektir. Yıl içinde ödenen geçici vergi de hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilir. 

Hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilecek gelir vergisi stopajlarının dönem içinde hesaplanan geçici vergiden mahsup edilmiş olmasının önemi yoktur. Söz konusu gelir vergisi stopajları hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilecektir.

Mahsubu gereken verginin, beyanname üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden fazla olması halinde aradaki fark genel esasta mahsup veya iade işlemine konu edilir.

III- BEYAN

Kurumlar vergisi, mükellefin veya vergi sorumlusunun beyanı üzerine tarh olunur. Vergi sorumlusu, verginin ödenmesi bakımından alacaklı vergi dairesine karşı muhatap olan kişi veya kuruluştur. Kurumlar vergisinde hesap dönemi vergilendirme dönemidir (KVK md. 28).

Kurumlar vergisi beyannamesi, ilgili bulunduğu hesap döneminin sonuçlarını kapsar. Mükelleflerin şubeleri, ajanlıkları, alım ve satım büro ve mağazaları, imalathaneleri veya kendilerine bağlı sair işyerleri için, bunların müstakil muhasebeleri ve ayrılmış sermayeleri olsa dahi, ayrı beyanname verilmez. Kooperatifler, gelirlerinin sadece GVK’nın 94. maddesine göre tevkifata tabi tutulan gayrimenkul kira gelirlerinden ibaret bulunması halinde, bu kira gelirleri için kurumlar vergisi beyannamesi vermeyeceklerdir.

Kurumlar vergisi mükellefleri tarafından dönem kazancı ile ilgili verilecek beyannameler şunlardır:

-     Safi kazancın bildirilmesine özgü kurumlar vergisi beyannamesi,

-     Kurumlar vergisi tevkifatının vergi dairesine bildirilmesine özgü muhtasar beyanname (KVK md. 24),

-     Dar mükellefiyete tabi kurumların, KVK’nın 22. maddesinde yazılı kazanç ve iratlarının vergi dairesine bildirilmesine özgü özel beyanname,

-     GVK’nın 94/6. maddesi uyarınca yapılacak gelir vergisi stopajına ilişkin muhtasar beyannamedir.

IV- BEYANNAMENİN VERİLME VE VERGİNİN ÖDENME ZAMANI

A- KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ

Kurumlar vergisi beyannamesi, hesap döneminin kapandığı ayı izleyen dördüncü ayın onbeşinci günü akşamına kadar mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine verilir (KVK md. 21). Dar mükelleflerin Türkiye’de işyeri veya daimi temsilcisinin bulunmaması halinde beyanname, yabancı kuruma kazanç sağlayanların bağlı olduğu vergi dairesine verilir.

Kurumlar vergisi, beyannamenin verileceği ayın sonuna kadar ödenir.

Dar mükellefiyette, vergi muhatabının Türkiye’yi terk etmesi halinde, beyanname memleketi terk tarihinden önceki son onbeş gün içinde verilir. Verginin muhatabı, yabancı kurumun Türkiye’deki müdür veya temsilcileri, bunlar yoksa kazanç ve iratları yabancı kuruma sağlayanlardır.

Tasfiye devir ve birleşme halinde; tasfiye olan veya birleşen kurum adına tasfiye ve birleşme kârı üzerinden salınan vergiler beyanname verme süresi içinde ödenir. Tasfiye beyannamesi tasfiyenin kapandığı tarihten itibaren 15 gün içinde verilir. Tasfiye ve devir olan kurumun (vergisiz devirler hariç) tahakkuk etmiş ancak henüz ödeme vadesi gelmemiş vergileri de aynı süre içinde ödenir (KVK md. 42).

B- ÖZEL BEYANNAME

Dar mükellefiyet esasında vergilendirilen yabancı kurumlarca elde edilen, GVK’da yazılı diğer kazanç ve iratlar ile ulaştırma işi kazancı özel beyanname ile beyan edilir. Söz konusu beyanname, kurumun kendisi veya Türkiye’de adına hareket eden kişi tarafından, kazançların iktisap tarihinden itibaren 15 gün içinde, GVK’nın 101. maddesinde belirtilen ilgili vergi dairelerine verilir. Beyan edilen kazançların vergisi aynı süre içinde ilgili vergi dairesine ödenir (KVK md. 22, 41).

C- MUHTASAR BEYANNAME

Dar mükellef kurumlara KVK’nın 24. maddesinde belirtilen kazanç ve iratları sağlayan gerçek veya tüzel kişiler, bu kurumlara nakden veya hesaben ödedikleri veya tahakkuk ettirdikleri kazanç ve iratları ile bu kazançlar üzerinden kesilen kurumlar vergisini, muhtasar kurumlar vergisi beyannamesi ile söz konusu ödeme veya tahakkukun yapıldığı ayı takip eden ayın 20. günü akşamına kadar, kurumlar vergisi açısından bağlı bulundukları vergi dairesine bildirmek zorundadır.

GVK’nın 98. maddesi hükmü uyarınca, vergi kesmek zorunda olanlar bir ay içinde yaptıkları ödemeler veya tahakkuk ettirdikleri kârlar ve iratlar ile bunlardan kestikleri vergileri ertesi ayın 20. günü akşamına kadar, ödeme veya tahakkukun yapıldığı yerin bağlı olduğu vergi dairesine bildirmek durumundadırlar.

Hükümetin müsaadesiyle açılan sergi ve panayırlarda dar mükelleflerin yaptıkları ticari faaliyetlerden elde ettikleri kazançlar (Türkiye’de başkaca bir işyeri veya daimi temsilcileri bulunmamak şartıyla) üzerinden yapılacak kurumlar vergisi tevkifatı oranı halen % 0’dır. Bu nedenle  bu kazançlar için beyanname verilmeyebilecektir (KV Genel Tebliği 31).

V- UYGULAMA ÖRNEKLERİ

ÖRNEK - 1:

İnşaat İmalat ve Gayrimenkul Ticareti faaliyetinde bulunan Z A.Ş’nin 2003 takvim yılı faaliyetinden elde ettiği kâr 250.000.000.000 TL tutarındadır. Kurumun 2002 takvim yılı faaliyeti 80.000.000.000 TL zararla kapanmış olup söz konusu zararın yarısı yurt dışı inşaat ve onarım kazancı istisnasından kaynaklanmaktadır.

Kurumun önceki yıldan devreden indirilememiş yatırım indirimi harcamasının endekslenmiş tutarı 60.000.000.000 TL’dir. Kurum yatırım indirimi hakkından 4842 sayılı Kanun öncesi hükümlere göre yararlanmaya karar vermiştir.

Kurum cari dönemde ayrıca 25.000.000.000 TL rüçhan hakkı satış geliri, 55.000.000.000 TL yurt dışı inşaat ve onarım işleri kazancı elde etmiştir. Kurum cari yılda kâr payı dağıtmama kararı almıştır.

ÇÖZÜM

Kurumun; kurumlar vergisi ve stopaj gelir vergisi tutarları aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.

Kurumun cari yıl kurum kazancı toplamı 330.000.000.000 TL olup şu kazanç unsurlarından oluşmaktadır:

-.... Faaliyet Kârı........................................................................... 250.000.000.000

-.... Rüçhan Hakkı Satış Geliri.................................................... 25.000.000.000

-.... Yurt Dışı İnşaat ve Onarım İşleri Kazancı............................ 55.000.000.000

Kurumlar Vergisinin Hesabı

Milyon TL

Milyon TL

Kurum Ticari Kazancı

 

330.000

-Geçmiş Yıl Zararı

 

40.000

İndirime Esas Tutar

 

290.000

İndirim ve İstisnalar

 

180.000

-Yatırım İndirimi

60.000

 

-Rüçhan Hakkı Satış Geliri

25.000

 

-Yurt Dışı İnşaat ve Onarım İşleri Kazancı

95.000

 

Safi Kurum Kazancı (Matrah)

 

110.000

Hesaplanacak Kurumlar Vergisi (%30)

 

33.000

Stopaj Gelir Vergisi Tutarının Hesabı

Kurum cari dönem kârını dağıtmadığı için kâr payı dağıtımına bağlı gelir vergisi stopajı hesaplanmayacaktır.

Yatırım İndirimi Stopajı

Kurum yatırım indirimi hakkından 4842 sayılı Kanun öncesi hükümlere göre yararlanmaya karar verdiğinden, cari dönemde indirdiği yatırım indirimi tutarı üzerinden GVK’nın geçici 61. maddesi uyarınca %19,8 oranında gelir vergisi stopajı hesaplayacaktır.


 

Stopaj Gelir Vergisinin Hesabı

Milyon TL

Stopaj Gelir Vergisi Matrahı (Yatırım İndirimi)

60.000

Gelir Vergisi Stopajı (%19,8)

11.880

 

Toplam Vergi Yükü (Top. Vergi/Top. Kur. Kaz.=)

Milyon TL

Kurumlar Vergisi

33.000

Gelir Vergisi Tevkifatı

11.880

TOPLAM                                             (% 13,6)

44.880

ÖRNEK - 2:

4325 sayılı kanun kapsamında ilave 40 işçi çalıştıran ve Tekstil imalat ve ticareti faaliyetinde bulunan (D) A.Ş’nin 2003 yılı ticari kazancı 595 milyar TL’dir. Kurumun cari dönem giderlerinden 45.000.000.000 TL’lik kısmı KKEG mahiyetindedir. Kurum kazancına dahil edilmiş olan bazı kazanç ve irat unsurları şöyledir:

-.... Üretim Tesisi Satış Kazancı İstisnası............................... 190.000.000.000

-.... Emisyon Primi......................................................................... 70.000.000.000

Kurum, cari dönemde aldığı sabit kıymetlere ilişkin olarak 80 milyar TL’lik yatırım indirimi istisna tutarı (cari hükümlere göre) hesaplamıştır. Diğer taraftan kurum cari yıl kazancının 100 milyar TL’lik kısmını Nisan 2004 tarihinde ortaklara dağıtma kararı almıştır. Kurum ortaklarının tamamı tam mükellef gerçek kişidir.

ÇÖZÜM

Kurumun; kurumlar vergisi ve stopaj gelir vergisi tutarları aşağıdaki gibi hesaplanacaktır. Kurumun 4325 sayılı Kanun uyarınca vergisi indirim hakkı 40 işçi için %54,5’tir.

Kurumlar Vergisinin Hesabı

Milyon TL

Milyon TL

-Kurum Ticari Kazancı

 

    595.000

-KKEG

 

      45.000

Toplam

 

    640.000

İndirim ve İstisnalar

 

    340.000

-Üretim Tesisi Satış Kazancı İstisnası

190.000

 

-Emisyon Primi

      70.000

 

-Yatırım İndirimi

      80.000

 

Safi Kurum Kazancı (Matrah)

 

    300.000

Hesaplanması Gereken Kurumlar Vergisi (%30)

 

      90.000

4325 sayılı Kanun Uyarınca İndirim (%54,5)

 

      49.050

Hesaplanacak Kurumlar Vergisi

 

      40.950

Stopaj Gelir Vergisi Tutarının Hesabı

Kurum cari yıl kazancının 100 milyar TL’lik kısmını Nisan 2004 tarihinde ortaklara dağıtma kararı almıştır. Kurum dağıtacağı bu kazanç kısmı üzerinden %10 oranında stopaj gelir vergisi hesaplayacaktır (GVK md. 94/6-b/i).


 

Stopaj Gelir Vergisinin Hesabı

Milyon TL

Stopaj Gelir Vergisi Matrahı

      100.000

Gelir Vergisi Stopajı (%10)

        10.000

Kurumun cari dönem toplam vergi yükü aşağıdaki gibidir.

Toplam Vergi Yükü (Top. Vergi/Top. Kur. Kaz.=)

Milyon TL

Kurumlar Vergisi (%30 )

40.950

Gelir Vergisi Stopajı

10.000

TOPLAM                                             (% 8,56)

50.950

ÖRNEK - 3:

Kurumlar vergisi mükellefi C kredi kooperatifinin 2003 dönemi faiz geliri 200 milyar TL, diğer gelirleri 20 milyar TL’dir. Kooperatifin, elde ettiği diğer kazançlar taşıt satışından doğmuş olup başka gelir unsuru yoktur.

Kooperatifin kullandırdığı kredilerin % 90’ını ortakları kullanmıştır. Kooperatifin indirim konusu yapılacak 50 milyar TL tutarında geçmiş yıl zararı mevcuttur.

ÇÖZÜM

Bu verilere göre kooperatifin kurumlar vergisi beyanı aşağıdaki gibi olacaktır.

Kooperatifin yararlanabileceği risturn istisnası tutarı:

200.000.000.000 x 0,90= 180.000.000.000 TL’dir.

Kurumlar Vergisi

Milyon TL

Milyon TL

-Kurum Ticari Kazancı

 

      220.000

-KKEG

 

                 0

Kazanç ve İlaveler Toplamı

 

      220.000

Mahsup Edilecek Geçmiş Yıl Zararı

 

        50.000

İndirime Esas Tutar

 

      170.000

İndirim ve İstisnalar

 

      170.000

-Risturnlar

170.000

 

Safi Kurum Kazancı (Matrah)

 

                 0

Kurumlar Vergisi (%30)

 

                 0

Kooperatif cari dönemde kazanç yetersizliği nedeniyle yararlanamadığı risturn istisnasından izleyen yıllarda yararlanamayacaktır.

ÖRNEK 4

Hitit Vergi Dairesi mükellefi Y Otomotiv İthalat A.Ş’nin 2003 takvim yılı ticari bilanço kârı 7,5 trilyon TL  olup, bunun 850 milyar TL’lik kısmı ortağı bulunduğu B A.Ş’nin dağıttığı kâr payından, 650 milyar TL tutarındaki kısmı KVK geçici 28. madde kapsamında yapılan Z A.Ş. iştirak hisselerinin satışından, 300 milyar TL’lik kısmı emisyon priminden ve 1,5 trilyon TL tutarındaki kısmı da A serbest bölgesinde yer alan şubelerinin kârından oluşmaktadır.

Kurumun cari dönemde 150 milyar TL tutarında KKEG mevcuttur.

Kurum, Mayıs 2003 tarihinde başladığı yatırım faaliyetine ilişkin olarak cari yılda 2 trilyon TL yatırım harcaması yapmıştır. Kurum cari yıl kazancını sermayesine ekleme kararı almıştır.

ÇÖZÜM

Bu veriler ışığında şirketin kurumlar vergisi beyanı aşağıdaki gibi olacaktır.

Cari yıl kazancından indirilebilecek yatırım indirimi tutarı: 2 trilyon x 0,40 = 800 milyar TL

Kurumlar Vergisinin Hesabı

Milyon TL

Milyon TL

Kurum Ticari Kazancı

 

      7.500.000

KKEG

 

         150.000

Kazanç ve İlaveler Toplamı

 

      7.650.000

İndirim ve İstisnalar

 

      4.100.000

İştirak Kazancı

        850.000

 

İştirak Hissesi Satış Kazancı

        650.000

 

Emisyon Primi

        300.000

 

Serbest Bölge Kazancı

     1.500.000

 

Yatırım İndirimi

        800.000

 

Kurum Kazancı (Matrah)

 

      3.550.000

Kurumlar Vergisi (%30)

 

      1.065.000

Kurum cari dönemde kâr payı dağıtmadığı için, 2003 yılı kurum kazancına bağlı gelir vergisi stopajı hesaplamayacaktır. Dolayısıyla cari dönemde ödenecek kurumlar vergisi kurumun toplam vergi (kazanç vergisi) yükünü oluşturacaktır. Bu durumda cari dönem vergi yükü oranı (1.065/7.500=) %14,2 olacaktır.


 

([1])      Bu konuyla ilgili olarak KVK kapsamında yapılacak avans mahiyetindeki ödemelerin Kanun’da açıkça bir belirleme yapılmadığı için tevkifata tabi tutulmamasını savunan görüşler yanında tevkifat yapılmasını savunan görüşler de bulunmaktadır.

         Tevkifat yapılmasını savunanların gerekçeleri şunlardır;

         -  Avans ödemesi tevkifata tabi bir istihkaka mahsuben yapılırsa sıradan bir borç olma niteliğini kaybeder.

         -  Ayrıca istihkakın tamamı avans olarak ödenmişse sonradan tevkifat yapılacak ödeme olmayacaktır. Avansın tevkifata isabet eden kısmının karşı taraftan geri istenmesi gibi durumlar ortaya çıkacaktır. Kaldı ki avans ödemeleri tevkifat doğurucu bir işlem sayılmadığı zaman mükelleflere tevkifat zamanını tayin etme gibi bir imkan da sağlanmış olacaktır.

         Bu gerekçeler oldukça haklı olup, tevkifat uygulamasında GVK ile paralellik sağlamak açısından avans mahiyetindeki ödemelerden de tevkifat yapılması gerektiği ortaya çıkmaktadır.

([2])      Bu konuda Gelir İdaresi’nin görüşü kur farklarının da tevkifata konu edilmesi gerektiği yönündedir. Ancak kur farklarının bu çerçevede tevkifat konusu yapılabilmesi için fiili ödeme yapılması şarttır.

 

|1. BÖLÜM|  |2. BÖLÜM| |3. BÖLÜM| |4. BÖLÜM|