T.C.
SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI
Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğü
Tarih : 24.04.2019
Sayı : 92604331-010.06.01-E.6285868
Konu : 2013/11
sayılı Genelgede Değişiklik
GENELGE
2019 / 9
Bilindiği
üzere, 24.11.2016 tarihli ve 29898 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6756
sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması ve Milli Savunma
Üniversitesi Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesi Hakkında Kanun, 9.12.2016
tarihli ve 29913 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6764 sayılı Milli Eğitim
Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 8.3.2018
tarihli ve 30354 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Olağanüstü Hal Kapsamında
Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine
Dair 7071, 7072, 7074, 7077, 7078, 7079, 7082 sayılı kanunlar ile 5510 sayılı
Kanunda düzenlemeler yapılmıştır.
Diğer
taraftan, 10.5.2010 tarihli ve 27579 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı
tarih itibariyle yürürlüğe giren Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nde, 5.12.2017
tarihli ve 30261 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve aynı tarih itibariyle
yürürlüğe giren Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına
İlişkin Yönetmelik ile düzenlemeler yapılmıştır.
Bu Genelge ile yeni ve güncellenen mevzuat doğrultusunda 22.2.2013 tarihli ve
2013/11 sayılı Genelgede yapılan değişiklikler aşağıda açıklanmıştır.
A- GENELGENİN BİRİNCİ KISMINDA YAPILAN DÜZENLEMELER
1- “Kanunun 4. Maddesinin Birinci Fıkrasının (a) Bendine Tabi
Çalışan Sigortalılar” başlıklı
birinci bölümün üçüncü paragrafının (b) bendinde yer alan “staja tabi
tutulan öğrenciler” ibaresinden sonra gelmek üzere “mesleki ve teknik
ortaöğretim sırasında tamamlayıcı eğitim ya da alan eğitimi gören öğrenciler,” ibaresi
eklenmiştir.
2- “Kanunun 4. Maddesinin Birinci Fıkrasının (a) Bendine
Tabi Çalışan Sigortalılar” başlıklı birinci bölümün dördüncü paragrafında yer
alan “Türk Ticaret Bankası Emekli Sandığı Vakfı (10.6.2003 tarihli ve 2003/5745
sayılı BKK ile)” ibaresinden
sonra gelmek üzere “Türkiye İmar Bankası
T.A.Ş. Memur ve Müstahdemleri Yardım ve Emekli Sandığı Vakfı (29.3.2018 tarihli
ve 2018/11401 sayılı BKK ile)” ibaresi eklenmiş, beşinci paragrafındaki “Sosyal
Sigortalar Kurumuna” ibaresi ise “Kurumumuza” şeklinde
değiştirilmiştir.
3- Birinci bölümde yer alan “1.14- Profesyonel sporcular” alt
başlığının ikinci paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Gençleri
spora teşvik etmek, gelecek vadeden sporculara sahip çıkmak, belli spor
branşlarını güçlendirmek vb. gibi nedenlerden dolayı bazı sporculara, kulüpleri
tarafından düzenli ödemeler yapılmaktadır. Sporcularla yapılan sözleşmelerde
aylık ödenecek ücretin asgari ücret veya üzerinde belirlenmesi durumunda,
bunlar Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı
sayılacak, aksi halde sigortalı sayılmayacaktır.”
4- Birinci bölümde yer alan “1.15- Köy korucuları” alt başlığı açıklamaları
ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“1.15-Köy ve güvenlik korucuları
442 sayılı Köy Kanununun 70. maddesinde köy korucularının ihtiyar
meclisi tarafından tutulup ve köy muhtarının vereceği haber üzerine kaymakamın buyrultusu
ile işe başlayacağı ve 1.7.2000 tarih ve 24096 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan
Köy Korucuları Yönetmeliğinin "Ücretlerin Ödenmesi" başlıklı 13.
maddesinin birinci fıkrasında ise; Köy korucularına, hizmetin devamı süresince
ödenecek ücretin köy ihtiyar meclisince tespit edileceği ve köy bütçesinden
karşılanacağı hükme bağlanmıştır.
Söz konusu mevzuat hükümlerine göre göreve başlayan köy korucularının Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi
kapsamında sigortalı sayılması gerekmektedir.
Diğer taraftan 7070 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 442 sayılı
Kanunun 74. maddesinde geçen “geçici köy korucusu” ibareleri “güvenlik
korucusu” olarak değiştirilmiştir.
7077 sayılı Kanunla Kanuna eklenen ek 15. madde ile 442 sayılı
Kanunun 74. maddesinin ikinci fıkrası gereğince 29.4.2017 tarihi itibariyle
güvenlik koruculuğu yapanlar ile bu tarihten sonra güvenlik korucusu olarak işe
alınanlar Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında
sigortalı sayılacak ve haklarında uzun vadeli sigorta kolları ile genel sağlık
sigortası hükümleri uygulanacaktır.
442 sayılı Kanunun 74. maddesi gereğince 29.4.2017 tarihine kadar
güvenlik korucusu olarak çalıştırılanlar, bu çalışmalarından dolayı Kanun
kapsamında kısa ve uzun vadeli sigorta kolları açısından sigortalı sayılmamışlardır.
Ancak, köy korucusu veya geçici köy korucusu olup aynı zamanda ilgili sosyal
güvenlik kanunları kapsamında çalışması bulunanlar bu çalışmalarından dolayı
sigortalı sayılmışlardır.
Güvenlik
korucularından, Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi, ek 5 ve ek
6. maddeleri ile isteğe bağlı sigortalı veya 2925 sayılı Kanuna göre
sigortalılığı devam edenlerin bu kapsamdaki sigortalılıkları 28.4.2017
tarihinden itibaren sona erdirilecektir.
Kanunun
ek 15. maddesinin yürürlük tarihi olan 29.4.2017 tarihinden önce güvenlik
koruculuğu görevi sona erenler, 29.4.2017 tarihi itibariyle emekli, yaşlılık
veya malullük aylığı alanlar (Kanunun geçici 20. maddesine tabi sandıklar
dahil),442 sayılı Kanunun mülga ek 16. maddesi veya 2330 sayılı Kanun kapsamında
aylık bağlanmış olanlar Kanunun ek 15. maddesi kapsamında sigortalı
sayılmayacaktır.
Kanunun ek 15. maddesi ile 29.4.2017
tarihi itibariyle güvenlik
korucusu olarak görevde bulunanların valiliklerin talebi üzerine güvenlik
korucusu olarak geçen ve 29.4.2017 tarihinden önce uzun vadeli sigorta
kollarına tabi olmayan süreleri müracaat tarihinde geçerli olan prime esas
kazanç alt sınırı ve % 32,5 oranı üzerinden hesaplanarak borcun tebliğ
tarihinden itibaren bir ay içinde valiliklerce ödenecektir.
Güvenlik
korucularının 29.4.2017 tarihinden önceki güvenlik koruculuğunda geçen
sürelerinin valiliklerce bildirilmesi halinde bildirilen bu hizmet süreleri,
prim tutarının tahsil şartı aranmadan hizmet kayıtlarına yansıtılacaktır.
Valiliklerin süresinde ödemedikleri primler hakkında Kanunun 89. maddesi
gereğince işlem yapılacaktır.
Güvenlik
korucularının hizmet kayıtlarının oluşturulmasında “Güvenlik Korucularının 29.4.2017
Tarihinden Önceki Hizmet Süresi Belgesi” kullanılacak olup bu belge ilçe
jandarma komutanı, kaymakam ve vali tarafından imzalanıp onaylanacaktır.
Bu belge dışında hazırlanan belgeler işleme alınmayacak,
sigortalıların 29.4.2017 tarihinden önceki hizmet sürelerinin tespitine yönelik
talepleri güvenlik koruculuğu yaptıkları kaymakamlıklara gönderilecektir.
29.4.2017
tarihinden önceki hizmet kayıtlarının oluşturulmasında
sigortalıların Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi
kapsamında işveren yanında çalıştığı sürelere ilişkin hizmetleri, varsa (c)
bendine tabi hizmetleri ile güvenlik koruculuğu süresinin aynı tarihler içinde
olması halinde (a) ve (c) bendi kapsamındaki hizmetler geçerli sayılacak, kalan
süreler güvenlik koruculuğu süresi olarak belirlenecektir.
29.4.2017 tarihinden önce Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi, 50.,
ek 5., ek 6. maddesi, 2925 sayılı Kanun, 506 sayılı Kanunun mülga 85. maddesi
kapsamında sigortalılığı bulunanların primi ödenmiş süreler dışında kalan
süreler ile primi ödenebilir nitelikte olan süreleri hariç tutularak hizmet
kayıtları oluşturulacaktır. Primlerini yapılandırma yoluyla ödeyenler hakkında
da aynı şekilde işlem yapılacaktır.
1479 sayılı Kanun ve 5510 sayılı Kanunun ilgili hükümleri gereğince
4. maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında durdurulan sigortalılık
süreleri bulunanların bu süreleri için güvenlik koruculuğu kapsamında hizmet
kaydı oluşturulacaktır.
Diğer taraftan 7.11.1990-21.9.1995 tarihleri arasında 18 yaşın
altında güvenlik korucusu olarak bildirilen süreler, Kanunun ek 15. maddesi
kapsamında yapılacak işlemlerde dikkate alınacaktır.
29.4.2017 tarihinden önce görevi sona eren güvenlik korucuları ile 29.4.2017 tarihi
itibariyle Kanun kapsamında emekli, yaşlılık veya malullük aylığı (Kanunun geçici
20. maddesine tabi sandıklar dahil) ya da 442 sayılı Kanunun mülga ek 16. maddesi
veya 2330 sayılı Kanun kapsamında aylık bağlanmış olanlar hakkında Kanunun ek
15. maddesi hükümleri uygulanmayacağından valiliklerce güvenlik korucusu olarak
geçen sürelerin primlerinin ödenmek istenmesi halinde ilgili valiliğe koruculuğun
29.4.2017 tarihinden önce sonlandırılmış olması veya ilgilinin aylık almasından dolayı güvenlik korucusu olarak geçen sürelerinin
hizmet olarak değerlendirilemeyeceği bildirilecektir.
Ayrıca, 29.4.2017 tarihinde veya sonrasında Kanun kapsamında
emekli, yaşlılık veya malullük aylığı (Kanunun geçici 20. maddesine tabi
sandıklar dahil) alanlar için Kanunun ek 15. maddesi hükümleri
uygulanmayacağından bunlar hakkında herhangi bir tescil işlemi yapılmayacaktır.
Güvenlik
koruculuğu uygulamasına 27.6.1985 tarihli ve 85/9632 sayılı Bakanlar Kurulu
Kararı ile Van, Ağrı, Kars, Ardahan, Iğdır, Muş, Bingöl, Tunceli, Bitlis,
Şanlıurfa, Diyarbakır, Adıyaman, Mardin, Siirt, Şırnak, Batman ve Hakkari; 1.4.1987
tarihli ve 87/11645 sayılı sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Malatya; 21.7.1989
tarihli ve 89/14395 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Elazığ; 9.5.1990 tarihli
ve 90/458 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Kahramanmaraş; 27.6.1990 tarihli ve
90/630 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Gaziantep ve Kilis; 28.11.2016 tarihli
ve 2016/9576 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Erzincan, Erzurum, Hatay ve
Osmaniye illerinde başlanılmış olup, güvenlik korucularının sigortalılık
sürelerinin belirlenmesinde bu tarihler esas alınacaktır.”
5- Birinci bölümde yer alan “1.20- Anonim şirketlerin kurucu
ortaklarının sigortalılığı” alt başlılığının dördüncü paragrafında bulunan “kendi”
ibaresi “ortağı olduğu” şeklinde değiştirilmiştir.
6- Birinci bölümde yer alan “1.21- Derneklerde çalışanların
sigortalılığı” alt başlığının dördüncü paragrafındaki açıklamalar aşağıdaki
şekilde değiştirilmiş ve dördüncü paragraftan sonra gelmek üzere örnekler
eklenmiştir.
“Buna
göre; dernek başkanları ile derneğin yönetim ve denetim kurullarına seçilenler,
bu göreve seçimle geldiklerinden, aralarındaki hukuki ilişki vekalet akdine
dayandığı için sigortalı sayılmayacaklardır. Bu görevlerinden dolayı huzur
hakkı veya sair bir ad altında ücret almaları akdin niteliğini
değiştirmeyecektir. Ancak, dernek başkanları ile derneğin yönetim, denetim
kurullarına seçilenler ve dernek üyeleri; bu görevleri haricinde, hizmet akdine
tabi olarak, üçüncü şahısların yapabilecekleri işleri yapmaları karşılığında
ücret ödenmesi şartıyla Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi
kapsamında sigortalı sayılacak, geriye dönük yapılan bildirimler ise cari
usullere göre sonuçlandırılacaktır.
Örnek 1- Seracılar
Derneğinin dernek tüzüğünde kuruluş amacının seracılık yapan üyelerine malzeme
temin etmek olduğu belirlenmiştir. Derneğin Denetleme Kurulu üyesi olan (A),
(B) ve (C) kişileri, derneğin hesaplarını kontrol etmek amacıyla çalışmaları
üzerine bu kişilere dernek yönetimi tarafından huzur hakkı adı altında kişi
başı 250 TL ödeme yapılmaktadır. Bu kişiler huzur hakkını kanundan doğan
görevlerini yerine getirdikleri için aldıklarından burada bir hizmet akdi
oluşmamakta olup bunlar Kanunu 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi
kapsamında sigortalı sayılmayacaklardır.
Örnek 2- Üçüncü
bir kişinin yapacağı bir işin ücret karşılığında Örnek 1- ’deki denetim kurulu
üyelerine yaptırılması durumunda, bunlar Kanunun 4. maddesinin birinci
fıkrasının (a)bendi kapsamında sigortalı sayılacak, söz konusu işin ücret
alınmaksızın yapılması durumunda ise sigortalı sayılmayacaklardır.
Örnek 3- Avcılar
Derneğinin hizmet binasında faaliyet gösteren dernek lokalinde çaycı olarak çalışan (A), aynı zamanda o derneğin üyesidir.
Bu kişi dernek yönetiminin kararı doğrultusunda, dernek lokalinin çay işleri
ile ilgilenmekte ve karşılığında da ücret almaktadır. Söz konusu işin hizmet
akdine tabi üçüncü şahısların yapabileceği bir iş olması ve bu iş karşılığında
ücret alması nedeniyle (A) kişisi Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a)
bendi kapsamında sigortalı sayılacaktır.”
7- Birinci bölümde yer alan “1.23- Doğum ve evlat edinme sonrası
yarım çalışma ödeneği alanlar” alt başlığından sonra gelmek üzere aşağıdaki
alt başlıklar açıklamalarıyla birlikte sırasıyla eklenmiştir.
1.24-Kooperatiflerde Çalışanların Sigortalılığı
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu gereğince kooperatif başkanları ile
kooperatifin yönetim ve denetim kurullarına seçilenler, bu göreve seçimle
geldiklerinden aralarındaki hukuki ilişki, vekalet akdine ve kanunda belirtilen
görevlerini yerine getirmelerine dayandığından sigortalı sayılmayacaklardır. Bu
görevlerinden dolayı huzur hakkı veya sair bir ad altında ücret almaları akdin
niteliğini değiştirmeyecektir. Ancak, kooperatif başkanları ile kooperatifin
yönetim, denetim kurullarına seçilenler ve üyeleri; bu görevleri haricinde,
hizmet akdine tabi olarak üçüncü şahısların yapabilecekleri işleri yapmaları
karşılığında ücret ödenmesi şartıyla Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının
(a) bendi kapsamında sigortalı sayılacak, geriye dönük yapılan bildirimler ise
cari usullere göre sonuçlandırılacaktır.
Örnek 1- Taşıyıcılar
Kooperatifi üyesi (A), kendi aracıyla kooperatifin üstlenmiş olduğu taşıma
işlerini yapmakta ve ay sonunda yapmış olduğu kilometreye göre kooperatif
yönetimi tarafından kendisine ücret ödenmektedir. Bu kişinin üyesi olduğu bu
kooperatifteki taşıma işlerini yapması kooperatifin faaliyetinden kaynaklı ve
kooperatifin kuruluş amacına yönelik bir çalışma olduğundan (A) kişisi, Kanunun
4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı
sayılmayacaktır.
Örnek 2- Servisçiler
Kooperatifi almış olduğu on araçlık personel servis taşıma işinin dokuz araçlık
kısmını üyelerinin kendilerine ait araçları ile birini de kooperatife ait
araçla yapmaktadır. Kooperatif üyesi (D)’nin kooperatife ait araçla servis
işini yapması uygun görülmüştür. Burada (D) kooperatif üyeliği görevi
haricinde, kooperatifin diğer faaliyetlerinde hizmet akdine tabi olarak, üçüncü
şahısların da yapabileceği bir işte çalışması nedeniyle, kooperatif yönetimi
ile arasında hizmet akdi tesis edilmiştir. Bu nedenle; Servisçiler Kooperatifi
işveren olarak (D)’yi, Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi
kapsamında sigortalı olarak bildirecektir.
Örnek 3- Zeytin
Kooperatifinin başkanı olan (B), tarım arazilerine su getirilmesi amacıyla
yapımına başlanan su kanalı işinde kendisine ait iş makinesinde kepçe operatörü
olarak çalışmaktadır. Kooperatif tarafından (B)’ye çalışması karşılığı belirli
bir ücret ödenmektedir. Burada (B)’ kooperatif başkanlığı görevi haricinde,
hizmet akdine tabi olarak üçüncü şahısların da yapabileceği bir işte çalışması
nedeniyle Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında
sigortalı sayılacaktır.
1.25-Vakıflarda Çalışanların Sigortalılığı
5737 sayılı Vakıflar Kanunu gereğince vakıflarda, diğer tüzel
kişiliklerden farklı olarak zorunlu organ tektir ve o da yönetim organıdır.
Yönetim organı dışında vakıf senedinde başkaca organlara yer verilmesine engel
yoktur. Vakıflarda yönetim organı tek kişiden oluşabileceği gibi bir kuruldan
da oluşabilir. Yönetim organının tek kişiden oluştuğu vakıflarda vakıf
başkanının kendisi ile hizmet akdi ilişkisi kurmasına imkan olmadığından,
yönetim organının tek kişiden oluştuğu vakıfların faaliyetlerinde vakıf
başkanlarının kanundan doğan görevleri haricinde, üçüncü şahısların
yapabilecekleri işleri yapmaları halinde Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının
(a) bendi kapsamında sigortalı sayılmayacaktır.
Yönetim
organının kurul halinde görev yaptığı vakıflarda; vakıf başkanları, vakıf
faaliyetlerinde görev alan mütevelli heyeti, denetim kurulu üyeleri, bağlı
oldukları mevzuattan doğan görevleri haricinde, hizmet akdine tabi olarak,
üçüncü şahısların yapabilecekleri işleri yapmaları karşılığında ücret ödenmesi
şartıyla Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında
sigortalı sayılacak, geriye dönük yapılan bildirimler ise cari usullere göre
sonuçlandırılacaktır.
Ayrıca vakıflara ait işyerlerinde hizmet akdine tabi olarak
çalışanların Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında
sigortalı sayılmaları gerekmektedir. Vakıf adına bankada hesap açma, para
çekme, para yatırma, kamu ya da özel kuruluşlarca yapılacak yazılı/sözlü
borçlandırıcı işlemlerin yerine getirilmesi için tesis edilen vekalet ilişkisi,
kişinin yöneticilik faaliyetini yerine getirmesine yönelik olup, sigortalılık
niteliğinin belirlenmesinde belirleyici unsur olarak dikkate alınmayacaktır.
Örnek 1- Eğitim
ve Yardımlaşma Vakfının, vakıf senedi incelendiğinde yönetim kurulunun beş
kişiden, denetleme kurulunun ise üç kişiden oluştuğu anlaşılmıştır. Vakfın,
yönetim kurulu başkanı (D)’nin, Niğde’nin Bor ilçesi Çukurkuyu Beldesinde
bulunan ilkokul öğrencilerine kitap malzemeleri götürmek için gitmiş ve vakıf
adına dağıtım işlerini yerine getirmiştir. Burada (D)’nin yapmış olduğu iş
vakıf başkanlığından dolayı görevini yerine getirdiğinden Kanunun 4. maddesinin
birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılmayacaktır.
Örnek 2- Doğal
Yaşam Vakfının vakıf senedi incelendiğinde, yönetim organının tek kişiden
oluştuğu, o kişinin de (B) olduğu belirtilmiştir. (B) kişisi vakfın başkanlığı
görevi haricinde kalan sürede vakfın muhasebe işlemlerini yürütmesinden dolayı
aylık 2.500 TL ücret almaktadır. (B) kişisi her ne kadar tabi olduğu kanunun
verdiği görev haricinde bir iş yapsa da; vakıfta karar vermeye tek yetkili
olduğu gerekçesi ile hizmet akdi oluşmadığından Kanunun 4. maddesinin birinci
fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılmayacaktır.
Örnek 3- (A)
Vakfının, vakıf senedi incelendiğinde; yönetim ve denetleme kurullarının beşer
kişiden oluştuğu anlaşılmıştır. Yönetim kurulu tarafından; vakfın İstanbul
şubesine ait olan öğrenci yurdunun müdürlüğünü yürüten, aynı zamanda yönetim
kurulu üyesi de olan (C) kişisine yaptığı iş karşılığında aylık 3.000 TL ücret
ödemesi kararlaştırılmıştır. Burada (C) kişisi, yönetim kurulu üyeliği görevi
haricinde üçüncü şahısların yapabileceği işi de yaptığı için Kanunun 4.
maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılacaktır.
1.26- İhtiyat pilotların sigortalılığı
7071 sayılı Kanunla 926 sayılı Kanuna eklenen; ek 36. maddede yer
alan; “İhtiyat pilot olarak çalıştırılanlar hakkında 5510 sayılı Kanunun 4.
maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi hükmü uygulanır. Kamu kurum ve
kuruluşlarında çalışmaları sebebiyle yaşlılık veya emekli aylığı kesilmiş
olanlardan bu maddenin beşinci fıkrasının (d) bendi kapsamında görevlendirilenler
hariç olmak üzere herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan yaşlılık ve emekli
aylığı alanlar hakkında 5335 sayılı Kanunun 30. maddesi hükümleri uygulanmaz.”
hüküm gereğince, ihtiyat pilot olarak çalıştırılanlar Kanunun 4. maddesinin
birinci fıkrasının (a) bendine göre sigortalı sayılacak, haklarında kısa ve
uzun vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası hükümleri
uygulanacaktır.
Kurumdan emeklilik/yaşlılık aylığı alanlardan ihtiyat pilot olarak atananlar
hakkında, 5335 sayılı Kanunun 30. maddesi hükümleri uygulanamayacağından,
Kanunun geçici 14. maddesine göre işlem yapılacaktır.”
8- Birinci bölümde yer alan “2- Bir veya Birden Fazla İşyerinde
Çalışanların Gün Sayısının Tespiti (Ek, 11.12.2014 tarihli ve 2014/32 sayılı
Genelge)” başlığına aşağıdaki açıklamalar eklenmiştir.
“Gerek
506 sayılı Kanunun mülga 2. maddesi gerekse 5510 sayılı Kanunun 4. maddesinin
birinci fıkrasının (a) bendinde;bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç
işveren tarafından çalıştırılanlar (4/a) kapsamında sigortalı sayılmış olup,
hükümden de anlaşılacağı üzere, kişiler aynı anda birden fazla işyerinde hizmet
akdiyle çalışabilmektedirler.
Kanunun 3. maddesine göre ay 30 gün, yıl 360 gün olarak kabul
edilmekte olup, Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi
kapsamındakiler hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından
çalıştırılabilmektedirler. Kanunun 82. maddesinin dördüncü fıkrası gereğince 53.
maddeye göre belirlenen aynı sigortalılık halinde birden fazla işte çalışması
nedeniyle kazançların prime esas kazanç üst sınırına kadar olan kısmı
alınacaktır.
Örnek 1- Özel
sektöre ait iki farklı işyerinde asgari ücretle çalışan sigortalının 2018
yılına ait gün sayısı ve prime esas kazançları aşağıdaki gibi belirlenecektir.
ÖZEL SEKTÖRDE YIL İÇİNDE BİRDEN
FAZLA İŞYERİNDE ÇALIŞMA HALİ |
|||||||
SEKTÖR |
AY |
1.İŞYERİ |
PRİME ESAS KAZANÇ* |
2.İŞYERİ |
PRİME ESAS KAZANÇ* |
GEÇERLİ GÜN SAYISI |
GEÇERLİ PRİME ESAS KAZANÇ |
Ö |
1 |
30 |
2.029,50 |
30 |
2.029,50 |
30 |
4.059,00 |
Ö |
2 |
30 |
2.029,50 |
30 |
2.029,50 |
30 |
4.059,00 |
Ö |
3 |
30 |
2.029,50 |
30 |
2.029,50 |
30 |
4.059,00 |
Ö |
4 |
30 |
2.029,50 |
30 |
2.029,50 |
30 |
4.059,00 |
Ö |
5 |
30 |
2.029,50 |
30 |
2.029,50 |
30 |
4.059,00 |
Ö |
6 |
30 |
2.029,50 |
30 |
2.029,50 |
30 |
4.059,00 |
Ö |
7 |
30 |
2.029,50 |
30 |
2.029,50 |
30 |
4.059,00 |
Ö |
8 |
30 |
2.029,50 |
30 |
2.029,50 |
30 |
4.059,00 |
Ö |
9 |
30 |
2.029,50 |
30 |
2.029,50 |
30 |
4.059,00 |
Ö |
10 |
30 |
2.029,50 |
30 |
2.029,50 |
30 |
4.059,00 |
Ö |
11 |
30 |
2.029,50 |
30 |
2.029,50 |
30 |
4.059,00 |
Ö |
12 |
30 |
2.029,50 |
30 |
2.029,50 |
30 |
4.059,00 |
TOPLAM |
|
360 |
|
360 |
|
360 |
|
* 2018 yılı
prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplama yapılmıştır.
Örnek 2- (4/a)
kapsamındaki sigortalının birden fazla işyerinde tam zamanlı çalışmaları
aşağıdaki tabloda gösterilmiştir. Sigortalının ay bazında prim gün sayısının
tespitinde aylık çalışmaları 30 günü, prime esas kazançları ise azami aylık
prime esas kazancı geçmeyecek şekilde dikkate alınacaktır.
YIL/AY |
A
İŞYERİ |
B
İŞYERİ |
C
İŞYERİ |
GEÇERLİ GÜN VE PRİME ESAS KAZANÇ TUTARLARI |
||||
|
GÜN |
PEK |
GÜN |
PEK |
GÜN |
PEK |
GÜN |
PEK |
2018/01 |
30 |
4.800 |
30 |
9.500 |
|
|
30 |
14.300 |
02 |
30 |
4.800 |
30 |
9.500 |
|
|
30 |
14.300 |
03 |
30 |
4.800 |
30 |
9.500 |
|
|
30 |
14.300 |
04 |
30 |
4.800 |
30 |
9.500 |
30 |
2.040 |
30 |
15.221,40 |
05 |
30 |
4.800 |
30 |
9.500 |
30 |
2.040 |
30 |
15.221,40 |
06 |
30 |
4.800 |
30 |
9.500 |
30 |
2.040 |
30 |
15.221,40 |
9- Birinci bölümde yer alan “2.1- (4/a) kapsamında aynı ayda birden
fazla işyerinde çalışanların gün sayısının belirlenmesi” alt başlığı
açıklamaları ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“2.1-
Özel işyerinden kamu işyerine, kamu işyerinden özel işyerine geçenlerin gün
sayısının belirlenmesi
10.9.1987 tarihli ve 19570 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 289 sayılı Kanun Hükmünde
Kararname ile (4.10.1988 tarihli ve 19949 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan
3472 sayılı Kanunla kanunlaşmıştır.) devlet memurları, kamu görevlileri ile
kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan işçi statüsündeki personele aylıkları her
ayın 15’inci günü “aybaşı” kabul edilerek ödeme yapılmaktadır. Söz konusu Kanun
Hükmünde Kararname gereğince 1987 yılı Ekim ayı 1.10.1987-14.11.1987 tarihleri
arası 44 gün, 1987 yılı ise 374 gün olarak dikkate alınacaktır.
Buna göre, kamu sektöründe olup 506 sayılı Kanuna tabi mahiyet
kodları “1 (kamu sektöründe devamlı işyeri) ” ve “3 (kamu sektöründe geçici
işyeri) ” olarak tescil edilmiş olan işyerleri 1987 yılı Ekim ayından itibaren
Kanun Hükmünde Kararnamede öngörülen devrelere göre aylık bildirge, dört aylık
sigorta primleri bordroları ve aylık prim ve hizmet belgesini Kuruma
vermektedir.
Mahiyet kodu “1” ve “3” olarak tescil edilen işyerlerinin dört aylık
sigorta prim bordrolarını (aylık prim ve hizmet belgesini) ayın 15’i ile 14’ü
arasında düzenleyerek vermeleri gerekirken ayın 1’i ile 30’u olarak, mahiyet
kodu “2 (özel sektörde devamlı işyeri)” ve “4 (özel sektörde geçici işyeri)”
olarak tescil edilmiş işyerlerinin (4046 sayılı Kanuna göre özelleştirilen
işyerleri) ayın 1’i ile 30’u arasında vermeleri gerekirken ayın 15’i ile 14’ü
arasında vermeye devam ettiklerinden işyeri tescilinde mahiyet kodu değişmediği
halde dört aylık sigorta primleri bordrosu ya da aylık prim ve hizmet belgesini
ters veren işyerleri için “ters işyeri” alanı işaretlenerek işlem
yapılmaktadır. Bu şekilde bildirge veren işyerlerinde 1987 yılı dışında da kamu
sektöründen özel sektöre geçişte tam çalışma halinde yıl 346 gün, özel
sektörden kamu sektörüne geçişte de yıl 374 gün olabilmektedir. Aynı durum
işverenlerin sigortalıların ücretlerinin ödeme dönemini değiştirmeleri halinde
de (ters işyeri) oluşabilmektedir.
Buna göre, tam çalışma olup, yıl içinde özel sektörden kamu
sektörüne geçiş yapılması halinde yıl 374 gün olarak dikkate alınacaktır. Tam
çalışma olup, yıl içinde kamu sektöründen özel sektöre geçişte de yıl 346 gün
olarak dikkate alınacak, 14 günlük fark sigortalının çalışmaya başladığı ilk
dönemde ödendiğinden sigortalının toplam gün sayısında değişiklik yaratmayacaktır.
Özel sektöre ait iki farklı işyerinde asgari ücretle çalışan sigortalının gün
sayısı ve prime esas kazançları aşağıdaki gibi belirlenecektir.
Örnek 1- Sigortalının
önceden beri çalıştığı özel mahiyetteki işyerinden 31.3.2018 tarihinde işten
çıkışı verilerek 1.4.2018 tarihinde kamu işyerine işe girişi yapılmıştır. Buna
göre özel sektör işyerinden 2018/3. aya ait 30 gün, kamu işyerinden 2018/3. aya
ait 14 gün olmak üzere toplamda 2018/3. aya ilişkin hizmet süreleri 44 gün
olarak kabul edilecektir.
ÖZEL SEKTÖRDEN KAMU SEKTÖRÜNE GEÇİŞ |
KAMU
SEKTÖRÜNDEN ÖZEL SEKTÖRE GEÇİŞ |
||||||
SEKTÖR |
AY |
SÜRE |
GÜN SAYISI |
SEKTÖR |
AY |
SÜRE |
GÜN SAYISI |
Ö |
1 |
1/1-30/1 |
30 |
K |
1 |
15/1-14/2 |
30 |
Ö |
2 |
1/2-30/2 |
30 |
K |
2 |
15/2-14/3 |
30 |
Ö |
3 |
1/3-30/3 |
30 |
K |
3 |
15/3-14/4 |
30 |
Ö |
4 |
1/4-30/4 |
30 |
K |
4 |
15/4-14/5 |
30 |
Ö |
5 |
1/5-30/5 |
30 |
K |
5 |
15/5-14/6 |
30 |
Ö |
6 |
1/6-14/6 |
14 |
K |
6 |
15/6-30/6 |
16 |
K |
6 |
15/6-14/7 |
30 |
Ö |
7 |
1/7-30/7 |
30 |
K |
7 |
15/7-14/8 |
30 |
Ö |
8 |
1/8-30/8 |
30 |
K |
8 |
15/8-14/9 |
30 |
Ö |
9 |
1/9-30/9 |
30 |
K |
9 |
15/9-14/10 |
30 |
Ö |
10 |
1/10-30/10 |
30 |
K |
10 |
15/10-14/11 |
30 |
Ö |
11 |
1/11-30/11 |
30 |
K |
11 |
15/11-14/12 |
30 |
Ö |
12 |
1/12-30/12 |
30 |
K |
12 |
15/12-14/1 |
30 |
|
|
TOPLAM |
346 |
|
|
TOPLAM |
374 |
|
|
|
|
Örnek 2- Sigortalının
önceden beri çalıştığı kamu mahiyetteki işyerinden 31.3.2018 tarihinde işten
çıkışı verilerek 1.4.2018 tarihinde özel işyerine işe girişi yapılmıştır. Buna
göre kamu mahiyetindeki işyerinden 2018/3. aya ait 17 gün, özel işyerinden
2018/3. aya ait çalışma olmadığı için bildirim yapılamayacaktır. Bu nedenle
toplamda 2018/3. aya ilişkin hizmet süreleri 17 gün olarak kabul edilmekle
birlikte, sigortalının 2018 yılında tam çalışması durumunda 2018 yılı 346 günü
geçemeyecektir.
Örnek 3- Sigortalının
önceden beri çalıştığı özel mahiyetteki işyerinden 7.11.1995 tarihinde işten
çıkışı verilerek 15.11.1995 tarihinde kamu işyerine işe girişi yapılmıştır.
Buna göre özel sektör işyerinden 1995/11. aya ait 7 gün, kamu işyerinden
1995/11. aya ait 30 gün olmak üzere toplamda 1995/11. aya ilişkin hizmet
süreleri 37 gün olarak kabul edilecektir.
Yıl
içinde tam çalışması olan sigortalıların özel sektörden kamu sektörüne ya da
kamu sektöründen özel sektöre geçiş yapmaları halinde bunların gün sayıları
aşağıdaki şekilde belirlenecektir.
Yıl
içinde tam çalışması olan sigortalıların yılda iki defa özel sektörden kamu
sektörüne ya da kamu sektöründen özel sektöre geçmeleri halinde yıl 360 gün
olarak dikkate alınacaktır.
ÖZEL SEKTÖRDEN KAMU SEKTÖRÜNE GEÇİŞ |
KAMU
SEKTÖRÜNDEN ÖZEL SEKTÖRE GEÇİŞ |
||||||
SEKTÖR |
AY |
SÜRE |
GÜN SAYISI |
SEKTÖR |
AY |
SÜRE |
GÜN SAYISI |
Ö |
1 |
1/1-30/1 |
30 |
K |
1 |
15/1-14/2 |
30 |
Ö |
2 |
1/2-30/2 |
30 |
K |
2 |
15/2-14/3 |
30 |
Ö |
3 |
1/3-30/3 |
30 |
K |
3 |
15/3-14/4 |
30 |
Ö |
4 |
1/4-14/4 |
14 |
K |
4 |
15/4-30/4 |
16 |
K |
4 |
15/4-14/5 |
30 |
Ö |
5 |
1/5-30/5 |
30 |
K |
5 |
15/5-14/6 |
30 |
Ö |
6 |
1/6-30/6 |
30 |
K |
6 |
15/6-14/7 |
30 |
Ö |
7 |
1/7-30/7 |
30 |
K |
7 |
15/7-14/8 |
30 |
Ö |
8 |
1/8-14/8 |
14 |
K |
8 |
15/8-30/8 |
16 |
K |
8 |
15/8-14/9 |
30 |
Ö |
9 |
1/9-30/9 |
30 |
K |
9 |
15/9-14/10 |
30 |
Ö |
10 |
1/10-30/10 |
30 |
K |
10 |
15/10-14/11 |
30 |
Ö |
11 |
1/11-30/11 |
30 |
K |
11 |
15/11-14/12 |
30 |
Ö |
12 |
1/12-30/12 |
30 |
K |
12 |
15/12-14/1 |
30 |
|
|
TOPLAM |
360 |
|
|
TOPLAM |
360 |
Yıl
içinde işe giren ve ayrılan sigortalıların hizmetleri aşağıdaki şekilde
bildirilecektir.
ÖZEL SEKTÖRDEN KAMU SEKTÖRÜNE GEÇİŞ |
KAMU
SEKTÖRÜNDEN ÖZEL SEKTÖRE GEÇİŞ |
||||||
SEKTÖR |
AY |
SÜRE |
GÜN SAYISI |
SEKTÖR |
AY |
SÜRE |
GÜN SAYISI |
|
1 |
- |
- |
K |
1 |
- |
- |
|
2 |
- |
- |
K |
2 |
- |
- |
|
3 |
- |
- |
K |
3 |
8/4-14/4 |
7 |
Ö |
4 |
8/4-30/4 |
23 |
K |
4 |
15/4-14/5 |
30 |
Ö |
5 |
1/5/-30/5 |
30 |
K |
5 |
15/5-14/6 |
30 |
Ö |
6 |
1/6-30/6 |
30 |
K |
6 |
15/6-14/7 |
30 |
Ö |
7 |
1/7-30/7 |
30 |
K |
7 |
15/7-14/8 |
30 |
Ö |
8 |
1/8-30/8 |
30 |
K |
8 |
15/8-
30/9 |
16 |
Ö |
9 |
1/9-14/9 |
14 |
Ö |
9 |
1/9-30/9 |
30 |
K |
10 |
15/9-14/10 |
30 |
Ö |
10 |
1/10-30/10 |
30 |
K |
10 |
15/10-14/11 |
30 |
Ö |
11 |
1/11-30/11 |
30 |
K |
11 |
15/11-14/12 |
30 |
Ö |
12 |
1/12-30/12 |
30 |
K |
12 |
15/12-14/1 |
30 |
|
|
|
|
|
|
TOPLAM |
277 |
|
|
TOPLAM |
263 |
Yıl
içinde 360 günden az çalışması olan sigortalıların gün sayısının tespitinde
çalışmaların birbirini takip edip etmediği hususları kontrol edilecektir.
10- Birinci bölümde yer alan “2.3- (4/a) ve (4/b) kapsamında aynı ayda
çalışması olanların gün sayısının belirlenmesi (Ek, 3.7.2015 tarihli ve 2015/19
sayılı Genelge)” alt başlığından sonra gelmek üzere aşağıdaki alt başlıklar
açıklamalarıyla birlikte eklenmiştir.
“2.4-
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı
sayılanların iş kazası geçirdiği tarihteki sigortalılığı
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında
sigortalı olanların iş kazası geçirdikleri gün için (geçici iş göremezlik
belgesi olması hali de dahil olmak üzere) Kuruma hizmet bildirilecektir.
Ancak, bildirilen bu hizmetin sigortalıya verilecek ödeneklerin veya bağlanacak gelirlerin
hesabına esas tutulacak günlük kazanç olarak değerlendirilmesi durumunda;
denetim sonucunda bulunacak günlük kazançlar hariç olmak üzere, Kanunun 82.
maddesine göre belirlenen prime esas günlük kazancın alt sınırını aşamaz.
Örnek 1- 1.4.2018
tarihinde Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında
çalışmaya başlayan sigortalı aynı gün iş kazası geçirmiş ve 40 gün geçici iş
göremezlik belgesi verilmiştir. Bu sigortalı için iş kazası tarihinde hizmet
akdi başlamış olduğundan işverence 2018 yılı Nisan ayında en az bir günlük
hizmet bildirilecektir.
Örnek 2- 21.11.2017
tarihinden itibaren çalıştığı işyerinde 4.3.2018 tarihinde iş kazası geçiren
sigortalı, 22.3.2018 tarihinde vefat etmiştir. İşverence bu sigortalı adına 2018 yılı Mart ayı için en az 4 günlük hizmet
bildirilecektir.
2.5- Birden fazla işyerinde kısmı süreli çalışma
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki
sigortalılardan 4857 sayılı Kanunun 13. ve 14. maddelerine göre kısmi süreli
veya çağrı üzerine çalışanlar ile ay içerisinde günün bazı saatlerinde çalışıp,
çalıştığı saat karşılığında ücret alanların ay içerisinde birden fazla
işyerinden bildirilen kısmi çalışmalarının bulunması halinde, kısmi çalışma
sürelerinin o ayın hangi gününe denk geleceği hususunda bir tespit
yapılamadığından, kısmi çalışma süreleri toplanacak ve 30 günü geçmeyecek
şekilde hizmet kaydı oluşturulacaktır. Aylık prime esas kazancın tespiti de,
kısmi süreli çalışmalara ilişkin prime esas kazançların toplanarak, aylık azami
kazanç tutarını geçmeyecek şekilde dikkate alınacaktır.
Örnek - (4/a)
kapsamındaki sigortalının birden fazla işyerinde kısmi süreli çalışmaları
aşağıdaki tabloda gösterilmiştir. Sigortalının ay bazında prim gün sayısının
tespitinde kısmi süreli çalışmaları 30 günü, prime esas kazançları ise azami
aylık prime esas kazancı geçmeyecek şekilde dikkate alınacaktır.
YIL/AY |
A
İŞYERİ |
B
İŞYERİ |
C
İŞYERİ |
GEÇERLİ GÜN VE
PRİME ESAS KAZANÇ TUTARLARI |
||||
|
GÜN |
PEK |
GÜN |
PEK |
GÜN |
PEK |
GÜN |
PEK |
2018/01 |
12 |
812,70 |
9 |
1.840 |
|
|
21 |
2.652,70 |
02 |
12 |
812,70 |
9 |
1.840 |
|
|
21 |
2.652,70 |
03 |
12 |
812,70 |
9 |
1.840 |
5 |
2.500 |
26 |
5.152,70 |
04 |
12 |
812,70 |
9 |
1.840 |
5 |
2.500 |
26 |
5.152,70 |
05 |
|
|
9 |
1.840 |
5 |
2.500 |
14 |
4.340 |
06 |
|
|
9 |
1.840 |
5 |
2.500 |
14 |
4.340 |
07 |
18 |
9.132,84 |
9 |
1.840 |
5 |
2.500 |
30 |
13.472,84 |
11- İkinci
bölümde yer alan “2- Aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören
öğrenciler, meslek lisesi veya yükseköğrenimleri sırasında staj yapanlar, 2547
sayılı Kanuna tabi çalışan öğrenciler ve kamu kurum ve kuruluşları tarafından
desteklenen projelerde görevli bursiyerler” başlığı açıklamaları ile
birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“2-
Aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler, meslek
lisesi veya yükseköğrenimleri sırasında staj yapanlar, mesleki ve teknik
ortaöğretim sırasında tamamlayıcı eğitim ya da alan eğitimi gören öğrenciler,
2547 sayılı Kanuna tabi çalışan öğrenciler ve kamu kurum ve kuruluşları
tarafından desteklenen projelerde görevli bursiyerler
Kanunun 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince 3308 sayılı Kanunda belirtilen
aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler hakkında iş
kazası ve meslek hastalığı ile hastalık sigortası; meslek liselerinde okumakta
iken veya yüksek öğrenimleri sırasında staja tabi tutulan öğrenciler, meslekî ve teknik ortaöğretim sırasında tamamlayıcı eğitim ya da alan eğitimi
gören öğrenciler ile 2547 sayılı Kanunun 46. maddesine tabi olarak kısmi
zamanlı çalıştırılan öğrencilerden aylık prime esas kazanç tutarı, 82. maddeye
göre belirlenen günlük prime esas kazanç alt sınırının otuz katından fazla
olmayanlar hakkında ise iş kazası ve meslek hastalığı sigortası uygulanmış
olup, bunlar Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine göre
sigortalı sayılmışlardır.
6111 sayılı Kanunla yapılan düzenleme ile Kanunun 5. maddesinin
birinci fıkrasının (b) bendinde, 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde
ve 87. maddesinin (e) bendinde yer alan “zorunlu” ibareleri 1.3.2011 tarihinden
geçerli olmak üzere madde metinlerinden çıkartılmıştır.
Bu nedenle, 1.3.2011 tarihinden
itibaren meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenimleri sırasında öğrenim gördükleri okullar
tarafından zorunlu staja tabi tutulan öğrencilerin yanında, staj zorunluluğu
olmadığı halde okulları tarafından staj yapması uygun görülen öğrenciler de
staja başladıkları tarihten itibaren sigortalı sayılacaklardır.
6111 sayılı Kanunla, Kanunun 5. maddesinin birinci fıkrasının (b)
bendinde yapılan diğer bir düzenleme ile 1.3.2011 tarihinden itibaren bunlardan
bakmakla yükümlü olunan kişi durumunda olmayanlar hakkında genel sağlık
sigortası hükümleri uygulanmaya başlanılmıştır.
Kanunun 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde;
6676 sayılı Kanunla yapılan düzenleme ile 1.3.2016 tarihinden
itibaren kamu kurum ve kuruluşları tarafından desteklenen projelerde görevli
bursiyerler,
6764 sayılı Kanunla yapılan düzenleme ile 9.12.2016 tarihinden
itibaren mesleki ve teknik ortaöğretim sırasında tamamlayıcı eğitim ya da alan
eğitimi gören öğrenciler,
iş
kazası ve meslek hastalığı yönünden sigortalı sayılmışlardır.
Kanunun 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine tabi olanların bildirimleri, Milli
Eğitim Bakanlığı veya bu öğrencilerin eğitim gördükleri okullar veya
kurumlarca, kamu kurum ve kuruluşları tarafından desteklenen projelerde görevli
bursiyerler için projenin yürütüldüğü kamu kurum ve kuruluşları, özel sektör
kuruluşları ve üniversitelerce, yükseköğrenim sırasında staja tâbi tutulan veya
işletmelerde meslekî eğitim gören öğrenciler için ise öğrenim gördükleri
yükseköğretim kurumunca yapılacaktır.
Kanunun 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine tabi sigortalıların 4. maddenin
birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında yapılacak tescillerinde;
- 3308 sayılı Kanuna tabi aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki
eğitim gören öğrenciler “7- Çırak/Mesleki teknik eğitim”,
- 2547 sayılı Kanunun 46. maddesine tabi olarak kısmi zamanlı
çalıştırılan öğrencilerden aylık prime esas kazanç tutarı günlük prime esas
kazanç alt sınırının otuz katından fazla olmayanlar için “18- YÖK kısmi istihdam”,
- Meslek liselerinde
okumakta iken veya yükseköğrenimleri sırasında staja tabi tutulan öğrenciler
için “19- Stajyer”,
- Kamu kurum ve
kuruluşları tarafından desteklenen
projelerde görevli bursiyerler için “32-Bursiyer”
- Mesleki ve teknik
ortaöğretim sırasında tamamlayıcı eğitim
ya da alan eğitimi gören öğrenciler
için “37- Tamamlayıcı ya da alan eğitimi gören öğrenciler”,
sigortalılık kodları kullanılacaktır.
Bu sigortalıların işe giriş bildirgesinde bildirilecek sigortalılık
kodu, aylık prim ve hizmet belge adı ve numarası, ödeyecekleri prim oranı ve
yararlanacakları sigortalılık türleri aşağıdaki tabloda belirtilmiştir.
Sigortalılık Kodu |
APHB
Belge No |
APHB
Belge Adı |
Prim
Oranı |
Yararlanacağı Sigortalılık Türler |
7 |
7 |
3308 sayılı
Kanunda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören
öğrencilerden bakmakla yükümlü olunanlar |
% 1 KVSK * Asgari ücretin yarısı |
- İş kazası meslek hastalığı - Hastalık |
7 |
42 |
3308 sayılı
Kanunda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrencilerden
bakmakla yükümlü olunmayanlar |
% 1 KVSK * Asgari ücretin yarısı |
- İş kazası meslek hastalığı - Hastalık - Genel sağlık sigortası |
18 |
22 |
2547 sayılı
Kanunun 46. Maddesine tabi olarak kısmi zamanlı çalıştırılan öğrencilerden bakmakla
yükümlü olunanlar |
% 1 KVSK * Prime esas kazanç alt sınır |
İş kazası meslek hastalığı |
18 |
43 |
2547 sayılı
Kanunun 46. maddesine tabi olarak kısmi zamanlı çalıştırılan öğrencilerden
bakmakla yükümlü olunmayanlar |
% 1 KVSK % 5 GSS * Prime esas kazanç alt sınır |
- İş kazası meslek hastalığı - Genel sağlık sigortası |
19 |
22 |
Meslek liselerinde okumakta iken veya yükseköğrenimleri sırasında staja tabi tutulan öğrencilerden
bakmakla yükümlü olunanlar |
% 1 KVSK * Prime esas kazanç alt sınır |
- İş kazası meslek hastalığı |
19 |
43 |
Meslek liselerinde okumakta iken veya yükseköğrenimleri sırasında staja tabi tutulan öğrencilerden
bakmakla yükümlü olunmayanlar |
% 1 KVSK % 5 GSS * Prime esas kazanç alt sınır |
- İş kazası meslek hastalığı - Genel sağlık sigortası |
32 |
22 |
Kamu kurum ve kuruluşları
tarafından desteklenen projelerde görevli bursiyerlerden bakmakla yükümlü
olunanlar |
% 1 KVSK * Prime esas kazanç alt sınır |
- İş kazası meslek hastalığı |
32 |
43 |
Kamu kurum ve kuruluşları
tarafından desteklenen projelerde görevli
bursiyerlerden bakmakla yükümlü olunmayanlar |
% 1 KVSK % 5 GSS * Prime esas kazanç alt sınır |
- İş kazası meslek hastalığı - Genel sağlık sigortası |
37 |
49 |
Mesleki ve teknik ortaöğretim
sırasında tamamlayıcı eğitim ya da alan eğitimi gören öğrencilerden bakmakla
yükümlü olunanlar |
% 1 KVSK * Asgari ücretin yarısı |
- İş kazası meslek hastalığı |
37 |
50 |
Mesleki ve teknik ortaöğretim
sırasında tamamlayıcı eğitim ya da alan eğitimi gören öğrencilerden bakmakla
yükümlü olunmayanlar |
% 1 KVSK % 5 GSS * Asgari ücretin yarısı |
- İş kazası meslek hastalığı - Genel sağlık sigortası |
Kanunun 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine tabi sigortalıların prim oranı,
Kanunun 81. maddesi gereğince, 1.3.2011 tarihinden itibaren prime esas kazancın
% 6 ’sıdır. Bu oranın % 1’i kısa vadeli sigorta kolları, % 5’i genel sağlık
sigortası primidir.
Bunların prim ödeme yükümlüsü Milli Eğitim Bakanlığı veya bu
öğrencilerin eğitim gördükleri okullar ile öğrenim gördükleri yükseköğretim
kurumlarıdır. Bursiyer sigortalılarının prim ödeme yükümlüsü ise projenin
yürütüldüğü kamu kurum ve kuruluşları, özel sektör kuruluşları ve
üniversitelerdir. 3308 sayılı Kanunun 25. maddesi gereğince aday çırak,
çıraklar, işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler ile mesleki ve teknik
ortaöğretim okul ve kurumlarında okumakta iken staja, tamamlayıcı eğitime veya
alan eğitimine tabi tutulan öğrencilerin sigorta primleri 9.12.2016 tarihinden
itibaren asgari ücretin yüzde ellisi üzerinden hesaplanacaktır.
Örnek - 4
yıllık lisans eğitimi veren üniversitenin eğitim süresi içinde zorunlu staj
şartı bulunmayan bir bölümünde öğrenim gören öğrenci, 16.5.2011 tarihinde
bölümüyle ilgili konuda bir işyeri belirleyip staj yapabilmek üzere okul staj
komitesine müracaat etmiş ve staj yapması uygun görülmüştür. Üniversitece
öğrenci için Kuruma verilecek sigortalı işe giriş bildirgesinde sigortalı
tescili “19” sigortalılık kodu ile öğrenci bakmakla yükümlü olunan kişi ise
aylık prim ve hizmet belgesinde “22”, bakmakla yükümlü değilse “43” numaralı
belge türü ile bildirim yapılacaktır.”
12- İkinci
bölümde yer alan “2.1- 2547 sayılı Kanunun 46. maddesine göre kısmi
çalışanların 2008 yılı Ekim ayı başından önceki sigortalılığı (Ek, 1.9.2016
tarihli ve 2016/20 sayılı Genelge)” alt başlığından sonra gelmek üzere
aşağıdaki alt başlık açıklamaları ile birlikte eklenmiştir.
“2.2-
Çırakların sigortalılığı
506 sayılı Kanunun mülga 3. maddesinin (II/B) bendinde özel kanunda
tarifi ve nitelikleri belirtilen çıraklar hakkında, çıraklık devresi sayılan
süre içinde analık, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları ile 35. madde
hükümlerinin uygulanmayacağı öngörüldüğünden çıraklar hakkında 2008 yılı Ekim
ayına kadar iş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık sigortası hükümleri
uygulanmıştır.
Ancak, 506 sayılı Kanunun mülga 3. maddesinin (II/B) bendinde özel kanun
olan 2089 sayılı Çırak, Kalfa ve Ustalık Kanunu 5.7.1977 tarihli ve 15987
sayılı Resmi
Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş,
ilk çıraklık kurulu kararı 9.3.1979 tarihinde yayımlandığından çıraklar
hakkında 9.3.1979 tarihine kadar 506 sayılı Kanunun mülga 3. maddesinin (II/B)
bendi hükümleri uygulanmamıştır.
2089 sayılı Kanun 1979 yılı Mart ayından itibaren sadece çıraklık
kurul kararı ile kapsama alınan il ve mesleklerle sınırlı olarak
uygulandığından çıraklık uygulaması yapılmayan iller ile çıraklık kapsamına alınmayan
mesleklerde çalışanlar 506 sayılı Kanunun mülga 3. maddesinin (I/H) bendi
gereğince sigortalı sayılmayacaktır.
2089 sayılı Kanun 19.6.1986 tarihinde yürürlüğe giren 3308 sayılı
Mesleki Eğitim Kanunu ile yürürlükten kaldırılmıştır. 1979 yılı Mart ayı ile 1.1.1987
tarihi arasında 2089 sayılı Kanun kapsamında çıraklık uygulaması 34 ilde
yapılmıştır. 2089 sayılı Kanun kapsamında çırak olarak çalıştırılanların
primleri, 3308 sayılı Kanunun uygulanmaya başlandığı 1.1.1987 tarihine kadar
çırak çalıştıran işverenlerce ödenmiş, çırak sigortalıların bildirimi
“Sigortalı işe giriş bildirgesi”, “Aylık Sigorta Primleri Bildirgesi” ile
yapılmıştır.
1979/Mart
ayı ile 1.1.1987 tarihleri arasında 506 sayılı Kanunun 3. maddesinin
(II/B) bendi kapsamında çıraklık uygulaması yapılan iller |
||||||||
Sıra
no |
Sıra
no |
Kapsama alındığı tarih |
Sıra
no |
|
Kapsama alındığı tarih |
Sıra
no |
Sıra
no |
Kapsama alındığı tarih |
1 |
Ankara |
9.3.1979 |
13 |
Çankırı |
15.5.1981 |
25 |
Kırşehir |
11.9.1982 |
2 |
Denizli |
9.3.1979 |
14 |
Antalya |
29.12.1981 |
26 |
Kastamonu |
21.1.1983 |
3 |
Eskişehir |
9.3.1979 |
15 |
Aydın |
29.12.1981 |
27 |
Mersin |
21.1.1983 |
4 |
İzmir |
9.3.1979 |
16 |
Kocaeli |
29.12.1981 |
28 |
Çorum |
20.4.1983 |
5 |
Kayseri |
9.3.1979 |
17 |
Malatya |
29.12.1981 |
29 |
Bolu |
20.4.1983 |
6 |
Tekirdağ |
9.3.1979 |
18 |
Manisa |
29.12.1981 |
30 |
Sivas |
29.7.1983 |
7 |
Konya |
29.11.1979 |
19 |
Erzurum |
29.12.1981 |
31 |
Tokat |
29.7.1983 |
8 |
Bursa |
15.5.1981 |
20 |
Kars |
29.12.1981 |
32 |
Şanlıurfa |
29.7.1983 |
9 |
Gaziantep |
15.5.1981 |
21 |
İstanbul |
2.4.1982 |
33 |
Yozgat |
27.1.1984 |
10 |
Samsun |
15.5.1981 |
22 |
Kahramanmaraş |
2.4.1982 |
34 |
Balıkesir |
27.1.1984 |
11 |
Trabzon |
15.5.1981 |
23 |
Sakarya |
2.4.1982 |
|
|
|
12 |
Adana |
15.5.1981 |
24 |
Isparta |
16.7.1982 |
|
|
|
13- İkinci
bölümde yer alan “2- Aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören
öğrenciler, meslek lisesi veya yükseköğrenimleri sırasında staj yapanlar,
mesleki ve teknik ortaöğretim sırasında tamamlayıcı eğitim ya da alan eğitimi
gören öğrenciler, 2547 sayılı Kanuna tabi çalışan öğrenciler ve kamu kurum ve
kuruluşları tarafından desteklenen projelerde görevli bursiyerler” başlıklı
bölümden sonra gelmek üzere aşağıdaki başlıklar açıklamalarıyla birlikte
eklenmiş ve “3” numaralı başlıktan sonra gelen başlıklar teselsül
ettirilmiştir.
“3-
Harp malulü, 2330 ve 3713 sayılı kanunlar veya 5434 sayılı Kanunun 56.
maddesine göre aylık bağlanan vazife malullerinden çalışmaya başlayanlar
Kanunun 5. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi ile geçici 14. maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi uyarınca, harp malulleri ile 2330 sayılı
Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun veya 2330 sayılı Kanun
hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlar veya 5434 sayılı
Kanunun 56. maddesi kapsamında aylık bağlanmış olanlardan, Kanunun 4.
maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerine tabi çalışanların aylıkları
kesilmemektedir.
Öte
yandan, yine harp malulleri ile 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması
Hakkında Kanun veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını
gerektiren kanunlar veya 5434 sayılı Kanunun 56. maddesi kapsamında aylık
bağlanmış olanlardan (3713 sayılı Kanun kapsamında vazife malullüğü aylığı
bağlananlar dahil), Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi
kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başlamaları halinde aylıkları kesilmekte
iken, Kanunun yürürlüğe girmesiyle 1.10.2008 tarihinden itibaren 3713 sayılı
Kanun kapsamında vazife malullüğü aylığı bağlananların, Kanunun 4. maddesinin
birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olarak çalışmaları halinde
aylıklarının kesilmesi uygulamasına son verilmiştir.
Ayrıca, 1.8.2013 tarihinde 6495 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden
sonra bu defa harp malulleri ile 2330 sayılı Kanuna veya 2330 sayılı Kanun
hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlar veya 5434 sayılı
Kanunun 56. maddesi kapsamında vazife malullüğü aylığı bağlanmış olanların da
Kanunun 4. maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olarak
çalışmaları durumunda aylıkları kesilmemektedir.
Yukarıda belirtilen kapsamlarda vazife veya harp malullüğü aylığı
alanlardan, Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerine tabi
çalışanlar hakkında iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri, bunların
uzun vadeli sigorta kollarına tabi olmayı istemeleri halinde ise bu isteklerini
Kuruma bildirdikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren haklarında ayrıca
uzun vadeli sigorta kolları uygulanacaktır. Kanunun 4. maddenin birinci
fıkrasının (c) bendine tabi çalışanlar hakkında ise uzun vadeli sigorta kolları
hükümleri uygulanacaktır. Bunlardan Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının
(a), (b) ve (c) bentlerine tabi çalışmaları nedeniyle ayrıca genel sağlık
sigortası primi alınmayacaktır.
7074 sayılı Kanun ile 3713 sayılı Kanuna ilave edilen ek 3. madde
ile 21. maddenin birinci fıkrasının (a), (h), (i) ve (j) bentleri kapsamında
terör eylemi nedeniyle yaralanmış ancak ilgili mevzuatına göre malul
sayılmamaları nedeniyle aylık bağlanamayanlardan, talepleri üzerine 13.7.1953
tarihli ve 4/1053 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Vazife
Malullüklerinin Nevileri ile Dereceleri Hakkında Nizamname hükümlerine göre
derece tespiti yapılması nedeniyle aylık bağlananlar hakkında da yukarıdaki
esaslar uygulanacaktır.
3.1- Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine göre çalışanlar
506 sayılı Kanunun mülga 3. maddesinin (II/C) fıkrasında 3279
sayılı Kanunla 6.5.1986 tarihinden itibaren yapılan düzenleme ile kanunla
kurulu sosyal güvenlik kurumlarından görev malullüğü aylığı alan sigortalılar
mülga 63. madde gereği sosyal güvenlik destek primine tabi sigortalı
sayılacaktır. Bunlardan Kuruma yazılı talepte bulunanlar hakkında talep
tarihini takip eden aybaşından itibaren ise uzun vadeli sigorta kolları
hükümleri uygulanacaktır.
Görev
malullüğü aylığı almakta iken 506 sayılı Kanuna tabi bir işte çalışmaya
başlayanlardan 6.5.1986-30.9.1999 tarihleri arasında % 24 oranında, 1.10.1999-30.9.2008
tarihleri arasında % 30 oranında sosyal güvenlik destek primi kesilmiştir. (Bu
primin 1/4’ü sigortalı hissesi, 3/4’ü işveren hissesidir)
Kanunun 5. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca harp malulleri, 3713 ve 2330
sayılı kanunlara göre vazife malullüğü aylığı bağlanmış malullerden ve 5434
sayılı Kanunun 56. maddesi uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara
göre vazife malullüğü aylığı bağlanmış malullerden Kanunun 4. maddesinin
birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalışmaya başlayanlar hakkında iş
kazası ve meslek hastalığı sigortası, talepleri halinde ise ayrıca uzun vadeli
sigorta kolları uygulanacak, bunlardan genel sağlık sigortası primi
alınmayacaktır.
Bu sigortalıların bildirimleri;
- 6.5.1986-30.4.2004 tarihleri arasında aylık sosyal güvenlik destek primi bordrosu,
sigortalının uzun vade yönünden talebi halinde ayrıca dört aylık sigorta
primleri bordrosu,
-
1.5.2004-2008 yılı Ekim ayı arasında aylık prim ve hizmet belgesinin “2-Sosyal
Güvenlik Destek Primi” numaralı belge türü, sigortalının uzun vade sigorta
kollarına tabi olma yönünde talebi olması halinde “18- Görev-Malullük Aylığı
Alanlar” numaralı belge türü,
-
2008 yılı Ekim ayından itibaren “23- Harp Malulleri ile 3713 SK, 2330 SK ve
5434 SK 56. M. kapsamında Göre Vazife Malullüğü Aylığı Alanlardan Kısa Vadeli
Sigorta Kollarına Tabi Olanlar” numaralı belge türü, sigortalının uzun vade
sigorta kollarına tabi olma yönünde talebi olması halinde “24- Harp Malulleri
ile 3713 SK, 2330 SK ve 5434 SK 56. M. kapsamında Göre Vazife Malullüğü Aylığı
Alanlardan Kısa ve Uzun Vadeli Sigorta Kollarına Tabi Olanlar” numaralı belge
türü”,
kullanılarak yapılacak, işe giriş bildirgesi ise “25- Harp m.
Vazife m. 2330 SK, 3713 SK ve 5434 SK 56. M. göre aylık alanlar” sigortalılık
kodu ile yapılacaktır.
3.2- Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine göre çalışanlar
1479 sayılı Kanunun mülga 24. maddesinin (II/c) bendi gereğince
kanunla veya kanunun verdiği yetkiye dayanılarak kurulan sosyal güvenlik
kuruluşlarına prim veya kesenek ödeyenlerle bu tür kuruluşlardan malullük veya
yaşlılık aylığı ile daimi tam iş göremezlik geliri almakta olanlar, aylık veya
gelir bağlanması için talepte bulunmuş olanlar (Dul ve yetim aylığı veya Sosyal
Sigortalar Kurumundan geçici veya sürekli kısmi iş göremezlik geliri alanlar
hariç) sigortalı sayılmamıştır.
Kanunun 5. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi ile geçici 14. maddesinin birinci
fıkrasının (d) bendi uyarınca, harp malulleri ile 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve
Aylık Bağlanması Hakkında Kanun veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak
aylık bağlanmasını gerektiren kanunlar veya 5434 sayılı Kanunun 56. maddesi
kapsamında aylık bağlanmış olanlardan, Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının
(b) bendi kapsamında çalışmaya başlayanlar için iş kazası ve meslek hastalığı
sigortası, talepleri halinde ise uzun vadeli sigorta kolları uygulanacaktır.
3.3- Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendine göre çalışanlar
Harp malulü, 2330 ve 3713 sayılı Kanun veya 5434 sayılı Kanunun 56.
maddesine göre vazife malullüğü aylığı almakta iken 1.10.2008 tarihinden önce
5434 sayılı Kanun kapsamında çalışmaya başlayanların bu aylıkları kesilmekte
iken, Kanunun yürürlüğe girmesiyle 1.10.2008 tarihinden itibaren önce 3713
sayılı Kanun hükümleri kapsamında aylık bağlananlardan Kanunun 4. maddenin
birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışanların, daha sonra 6495 sayılı
Kanunun yürürlüğe girmesiyle 1.8.2013 tarihinden itibaren diğerlerinden Kanunun
4. maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışanların aylıklarının
kesilmesi uygulamasına son verilmiştir.
Harp malulleri ile 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun veya
2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlar
veya 5434 sayılı Kanunun 56. maddesi kapsamında aylık bağlanmış olanların,
vazife veya harp malullüğü aylığı bağlandıktan sonra Kanunun 4. maddesinin
birinci fıkrasının (c) bendine tabi çalışmaya başlayanların sonradan geçen
hizmetlerinin ayrıştırılabilmesi için ikinci bir emeklilik sicil dosyası
açılması gerektiğinden söz konusu sigortalıları çalıştıran Kurumlarca
elektronik ortamda sigortalı işe giriş bildirgelerinin verilerek “5510 4/1-c
(Devlet Memurları) Tescil İşlemleri” ekranından tescil işlemleri yapılmak
suretiyle ikinci emeklilik sicil numaraları alınmaktadır.
Ayrıca, Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi
kapsamında görev yapan sigortalıların yazışmaları emeklilik sicil dosyaları
üzerinden yapıldığından ikinci sigortalılıklarına ilişkin yazışmalarda yeni
verilen emeklilik sicil numarasının, daha önce aylık bağlanmış olan
hizmetlerine ilişkin yapılacak olan yazışmalarda ise ilk verilen emeklilik
sicil numarasının kullanılması gerekmektedir.
Bunların vazife malullüğü aylığı bağlanmasından önce geçen
sigortalılık ve çalışma süreleri malullük aylığı bağlanmasından sonra geçen
sigortalılık ve çalışma sürelerinin tabi olacağı sigortalılık hali yönünden
dikkate alınmayacaktır. Vazife malullüğü aylığı bağlandıktan sonra çalışmaya
başlayanlardan aylık bağlandıktan sonraki çalışmaları 2008 yılı Ekim ayı
başından sonra olanlar hakkında Kanun hükümleri, önce olanlar hakkında ise
mülga hükümleri de dahil 5434 sayılı Kanun hükümleri uygulanacaktır.
3.4- 7091 sayılı Kanun gereğince vazife malullüğü aylığı bağlanmayıp tazminat
hakkından yararlananlar
7091 sayılı Kanunun 9. maddesinin birinci fıkrası ile 3713 sayılı
Kanunun 21. maddesinin birinci fıkrası kapsamında aylık bağlama şartları
oluşmayanlara, 2330 sayılı Kanun ile belirlenmiş esas ve usuller çerçevesinde
engellilik ve yaralanma derecesine göre belirlenecek tazminatın beş katı
tutarında nakdi tazminat ödeneceği,
7082 sayılı Kanun ile 7091 sayılı Kanunun9. maddesine eklenen üçüncü
fıkra ile birinci fıkra kapsamında tazminat hakkından yararlandırılanların,
3713 sayılı Kanunun 21. maddesinin birinci fıkrasının (j) bendi kapsamında
aylık bağlama şartı oluşan sivillere 3713 sayılı Kanunla sağlanan tazminat,
aylık bağlama hakları ve 6749 sayılı Kanunun 7. maddesinin ikinci fıkrasındaki
ek tazminat hakkı dışında kalan haklardan ve ilgili mevzuatında sağlanan diğer
haklardan aynı şekilde yararlandırılacağı,
bu hakların kullandırılmasında aylık bağlama şartı aranmaksızın en düşük
maluliyet derecesinin esas alınacağı hüküm altına alınmıştır.
Söz
konusu hüküm gereğince 3713 sayılı Kanunun 21. maddesinin (j) bendine göre
malullük aylığı bağlanmadan sadece 7091 sayılı Kanunun 9. maddesinin birinci
fıkrası gereğince tazminat hakkından yararlandırılanlardan Kanunun 4.
maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başlayanların
işverenlerinden genel sağlık sigortası primi alınmayacaktır.
Bu durumdaki sigortalıların bildirimleri “36- 670/KHK kapsamında tazminat
hakkından yararlananlar” sigortalılık kodu ile yapılacak olup aylık prim ve
hizmet belgesi ile kısa vade ve uzun vade sigorta primlerine ait hizmetlerinin
bildirimi aşağıdaki belge türleri ile yapılacaktır.
52 |
Malullük
aylığı bağlanmamış olup 670/KHK kapsamında tazminat hakkından yararlananlar |
53 |
Malullük
aylığı bağlanmamış olup, 670/KHK kapsamında tazminat hakkından
yararlananlardan 60 gün fiili hizmet süresi zammına tabi çalışanlar |
54 |
Malullük
aylığı bağlanmamış olup, 670/KHK kapsamında tazminat hakkından
yararlananlardan 90 gün fiili hizmet süresi zammına tabi çalışanlar |
55 |
Malullük
aylığı bağlanmamış olup, 670/KHK kapsamında tazminat hakkından
yararlananlardan 180 gün fiili hizmet süresi zammına tabi çalışanlar |
14- Üçüncü bölümde yer alan “4-Askerlik hizmetini yapmakta
olanlar” başlığının ikinci ve üçüncü paragrafındaki açıklamalar aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
“Ancak,
1111 sayılı Askerlik Kanununa göre; erbaş ve erlere verilen hava değişimi,
istirahat sürelerinin toplam otuz günden fazlası ve firarda geçen süreler
muvazzaf askerlik hizmetlerinden sayılmadığından, söz konusu sürelerde geçen
sigortalı hizmetlerin Kanun kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Bununla
birlikte hava değişimi ve istirahat sürelerinde otuz günlük süre 11.2.2014
tarihli ve 6519 sayılı Kanunun 5. maddesiyle değiştirilerek 22.2.2014 tarihinde
yürürlüğe girdiğinden bu tarihten önceki durumlar için; verilen sıhhi izinlerin
üç aydan fazlası, normal izinlerin ise her yıl için bir aydan fazlası işleme
alınacaktır.
Ayrıca, askerlik yapmakta olanların askerlik yükümü nedeniyle
yaptığı çalışmalar 506 sayılı Kanunun 3. maddesi, Kanunun da 6. maddesi
kapsamında olmakla birlikte, askerlik şubesinden sevk belgesini almasına rağmen
birliğine teslim oluncaya kadar geçen sürede veya erken terhis mahiyetinde
izinli sayılan sürelerde hizmet akdine dayalı olarak bir veya birkaç işverenin
işyerinde çalıştıkları takdirde Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a)
bendi kapsamında sigortalı sayılacaklardır.”
15- Üçüncü bölümde yer alan “6- Tatbiki mahiyette yapım ve
üretim işlerinde çalışan öğrenciler” başlığının birinci paragrafındaki
açıklamalar aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Resmi
meslek ve sanat okulları ile yetkili resmi makamların izniyle kurulan meslek
veya sanat okullarında ve yüksek okullarda fiilen normal eğitim süreleri içinde
yapılan, tatbiki mahiyetteki yapım ve üretim işlerinde çalışan öğrenciler,
sigortalı sayılmamakta iken 6764 sayılı Kanunla, Kanunun 6. maddesinin (f)
bendinde yapılan düzenleme ile “Resmi meslek ve sanat okulları ile yetkili
resmi makamların izniyle kurulan meslek veya sanat okullarında ve” ibaresi
kaldırıldığından 9.12.2016 tarihinden itibaren sadece yüksek okullarda fiilen
normal eğitim süreleri içinde yapılan, tatbiki mahiyetteki yapım ve üretim
işlerinde çalışan öğrenciler sigortalı sayılmayacaktır.”
16- Üçüncü bölümde yer alan “12- Ücretsiz izin verilen
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendine tabi sigortalılar” başlığından
sonra gelmek üzere aşağıdaki başlık açıklamalarıyla birlikte eklenmiştir.
“13-
Kayyım olarak atananlar
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 426, 429, 430 ve 431. maddelerinde
kayyımlığı gerektiren haller düzenlenmiştir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi
Kanununun 133. maddesi ile mahkemeler suçun bir şirketin faaliyeti çerçevesinde
işlenmekte olduğu hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve maddi
gerçeğin ortaya çıkarılabilmesi için gerekli olması halinde soruşturma ve
kovuşturma sürecinde şirket işlerinin yürütülmesiyle ilgili olarak kayyım
atayabilmekte olup, kayyım tayinine ilişkin karar ticaret sicili gazetesinde ve
diğer uygun vasıtalarla ilan olunmakta, mahkemenin kayyım hakkında takdir etmiş
bulunduğu ücret şirket bütçesinden karşılanmaktadır. Ancak, soruşturma veya
kovuşturma konusu suçtan dolayı kovuşturmaya yer olmadığı veya beraat kararının
verilmesi halinde, ücret olarak şirket bütçesinden ödenen paranın tamamı, kanuni
faiziyle birlikte Devlet Hazinesinden karşılanmaktadır.
Söz
konusu hüküm nedeniyle, kayyımlar işveren adına ve hesabına işin veya görülen
hizmetin bütününün yönetim görevini yapan kimseler olduğundan ve bu göreve
mahkeme yoluyla atandıkları için kayyımla işveren arasında hizmet akdi ilişkisi
oluşmadığından kayyım olarak görevlendirildikleri yerlerden dolayı Kanunun 4.
maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı
sayılmayacaklardır.
Şirkete
ortaklığından dolayı Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi
kapsamında sigortalı olup aynı zamanda ortağı olduğu şirkete kayyım olarak
atananların sigortalılığı (4/b) kapsamında devam edecektir.
Kayyımlık görevi; Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a)
veya (b) bendi kapsamında devam eden sigortalılık durumu ile kayyım atandıktan
sonra Kanun kapsamında sigortalılık niteliği taşınması hallerini
etkilemeyecektir.”
17- Dördüncü bölümde yer alan “2.9- Aday çırak, çırak ve
işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler ile bursiyerler” başlığı“2.9- Aday
çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler, bursiyerler ile
mesleki ve teknik ortaöğretim sırasında tamamlayıcı eğitim ya da alan eğitimi
gören öğrenciler” şeklinde değiştirilmiş, ikinci paragraftan sonra gelmek
üzere aşağıdaki paragraf eklenmiştir.
“Mesleki
ve teknik ortaöğretim sırasında tamamlayıcı eğitim ya da alan eğitimi gören öğrencilerin mesleki ve teknik eğitime başladıkları
tarihten itibaren hak ve yükümlülükleri
başlayacaktır. Mesleki ve teknik ortaöğretim sırasında tamamlayıcı eğitim ya da alan eğitimi gören öğrenciler, 9.12.2016
tarihinde sigorta kapsamına alınmış olup öğrencilerin işe giriş bildirgelerinin
mesleki ve teknik ortaöğretim sırasında tamamlayıcı eğitim ya da alan eğitimine
başlamadan önce verilmesi gerekmekte ise de öğrencilerin 6764 sayılı Kanunun
yürürlük tarihinden önce bildirilmesi fiilen mümkün olmadığından,
bildirimlerinin 2016 yılı Kasım ayı aylık prim ve hizmet belgesinin verilmesi
süresinin son günü olan 9.1.2017 tarihi saat 23:59’a kadar verilmiş olması
halinde bildirgeler yasal süresi içinde verilmiş kabul edilecektir.”
18- Dördüncü
bölümde yer alan “2.14- Naklen ve hizmet akdi sona ermeden aynı işverenin
aynı ya da başka ünitede tescil edilmiş işyerinde çalışanlar” alt
başlığının birinci paragrafının sonuna aşağıdaki ibare eklenmiş, üçüncü
paragrafındaki açıklamalar değiştirilmiş ve “Örnek-” ten sonrada
aşağıdaki paragraflar eklenmiştir.
“Sigortalının,
naklen ve hizmet akdi sona ermeden aynı işverenin aynı ya da başka ünitede
tescil edilmiş diğer işyerinde çalışmaya başlayıp başlamadığının tespitinde
işveren gerçek kişi ise T.C. kimlik numarasına, tüzel kişi ise vergi numarasına
bakılarak işlem yapılacaktır.”
“İşverenlerin
bu durumdaki sigortalılar için e-sigorta yoluyla verecekleri işe giriş bildirgesinde
“İstisna Durum Bildirim Tablosu”nda “Naklen ve hizmet akdi ilişkisi sona
ermeden aynı işverenin Kurumun aynı ya da başka sosyal güvenlik il
müdürlüğü/sosyal güvenlik merkezince (SGİM/SGM) tescil edilmiş diğer işyerinde
çalışan sigortalı” alanı, işten ayrılış bildirgesinde “16 Sözleşme sona ermeden
sigortalının aynı işverene ait diğer işyerine nakli” işten ayrılış nedenini
seçmeleri gerekmektedir.”
“Sigortalı
nakli yapılabilmesi için nakil tarihinde işverenin birden fazla işyerinin
bulunması ve bu işyerlerinin Kanun kapsamından çıkarılmamış olması, yapılacak
bildirimlerde sigortalının işten ayrılış nedeni olarak “16- Nakil” kodunun
seçilmesi ve işe giriş bildirgesinde işe başlama tarihinin işten ayrılış
tarihini takip eden gün olarak yazılmış olması gerekmektedir.
İşten
ayrılış bildirgesi verilen işyerinden bildirilen işyeri numarası ile işe giriş
bildirgesi verilen işyeri numarasındaki işverenin gerçek kişi olması halinde
T.C. kimlik numarası, tüzel kişi olması halinde vergi kimlik numarasının uyuşması
gerekmekte olup T.C. kimlik numarası ve vergi numarası bilgilerinin aynı
olmaması durumunda işyeri, aynı işverene ait diğer bir işyeri sayılmayacağından
işe giriş ve işten ayrılış bildirgeleri nakil olarak dikkate alınmayacaktır.
Kamu kurumlarında naklen ve hizmet akdi sona ermeden işyerinin değişmesi
durumunda; Kamu işyerlerinin vergi kimlik numarası farklılık arz ettiğinden
sigortalı nakli uygulaması “1” ve “3” mahiyet kodlu işyerleri için işyeri
numarası alanı girilmeksizin yapılmaya devam edilecektir
28.6.1995 tarihli ve 22327 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 240 Sıra no’lu Vergi Usul
Kanunu Genel Tebliği gereğince banka şubelerinin her birine ayrı vergi numarası
verilebildiğinden sigortalı naklinde aynı bankanın şubeleri arasında aynı vergi
numarası olması şartı aranmayacaktır.”
19- Dördüncü bölümde yer alan “2.20- Doğum nedeniyle yarım
çalışma ödeneği alanların bildirimi (Ek, 1.9.2016 tarihli ve 2016/20 sayılı
Genelge)” alt başlığından sonra gelmek üzere aşağıdaki alt başlık
açıklamalarıyla birlikte eklenmiştir.
“2.21-Güvenlik
korucularının bildirimi
Güvenlik
koruculuğu Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenen Van, Ağrı, Kars, Ardahan,
Iğdır, Muş, Bingöl, Tunceli, Bitlis, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adıyaman, Mardin,
Siirt, Şırnak, Batman, Hakkari, Malatya, Elazığ, Kahramanmaraş, Gaziantep,
Kilis, Erzincan, Erzurum, Hatay, Osmaniye olmak üzere 26 ilde uygulanmakta
olup, valinin teklifi ve İçişleri Bakanının uygun görmesi halinde valiliklerce
belirlenen köylerde güvenlik korucusu alımına ilişkin başvurular alınmakta,
uygun görülenler valilik onayı ile güvenlik korucusu olarak göreve
başlatılmaktadır.
Güvenlik
korucularının Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine tabi
sigortalılığı valilik onayı ile göreve başladıkları tarihten itibaren
başlatılacak olup, işe giriş bildirgeleri valiliklerce ya da kaymakamlıklarca
işe başladıkları tarihten itibaren bir ay içinde Kuruma verilecektir.”
20- Beşinci bölümde yer alan “1.1- e-sigorta yoluyla verilmesi”
alt başlığından sonra gelmek üzere aşağıdaki alt başlık açıklamalarıyla
birlikte eklenmiştir.
“1.1.1- (4/a) kapsamında verilmesi gerekirken (4/c)
kapsamında verilen bildirgeler
Kamu kurumlarında 657 sayılı Kanunun 4. maddesinin (B), mülga (C) ve (D)
bentleri kapsamında çalışanlar hakkında Kanunun 4. maddesinin birinci
fıkrasının (a) bendi hükümleri uygulanmakta olup kamu işverenlerinin bu
sigortalıların bildirimlerini Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (c)
bendine tabi sigortalı olarak vermeleri halinde (4/c) kapsamında verilen işe
giriş bildirgesinin verildiği tarih, (a) bendi kapsamında verilmesi gereken işe
giriş bildirgesinin verilme tarihi olarak kabul edilecektir.
Örnek 1- 3.5.2016
tarihinde 657 sayılı Kanunun 4. maddesinin (B) bendi kapsamında kamu işyerinde
çalışmaya başlayan personelin işe giriş bildirgesinin işverence Kanunun 4.
maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında verildiği tespit edilmiştir.
“4c Sigortalı Tescil İntra / Sigortalı Tespiti / Silinen Tescil Kayıtları”
programından yapılan incelemede işe giriş bildirgesinin kamu işyerince 15.5.2016
tarihinde (4/c) kapsamında verildiği, buna ilişkin kaydın da 30.5.2016
tarihinde silindiği tespit edildiğinden, ünitece “Entegre Tescil Programı”ndan 3.5.2016
tarihli işe giriş bildirgesinin Kuruma veriliş tarihi 15.5.2016 tarihi esas
alınarak girişi yapılacak, Kanunun 8. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi
gereğince işe giriş bildirgesinin verilme süresi bir ay olduğundan kamu
işyerine idari para cezası uygulanmayacaktır.
Örnek 2- Örnek
1’deki sigortalının işe giriş bildirgesinin 15.6.2016 tarihinde kamu işyerince
bildirildiği “4c Sigortalı Tescil İntra / Sigortalı Tespiti / Silinen Tescil
Kayıtları” menüsünden tespit edilmiş olup 3.5.2016 tarihli işe giriş
bildirgesinin işverence bildirimi 15.6.2016 tarihi esas alınarak “Entegre
Tescil Programından girilecek, bildirgenin geç verilmesi nedeniyle kamu
işyerine idari para cezası uygulanacaktır.”
21- Beşinci bölümde yer alan “1.2- Kağıt ortamında verilmesi” alt
başlığının üçüncü paragrafından sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraflar
eklemiş ve dördüncü paragrafındaki açıklamalar aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Kanunun
100. maddesinin dördüncü fıkrası ile belge veya bilgileri internet, elektronik
ve benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulan gerçek ve tüzel kişilerin,
Kurumun bilgi işlem sistemlerinin herhangi bir nedenle hizmet dışı kalması
sonucu belge ve bilgiyi, Kanunda öngörülen sürenin son gününde Kuruma
gönderememesi ve muhteviyatı primleri de yasal süresi içinde ödeyememesi
halinde, sorunların ortadan kalktığı tarihi takip eden beşinci iş gününün
sonuna kadar belge veya bilgiyi göndermesi ve muhteviyatı primleri de aynı
sürede Kuruma ödemesi halinde bu yükümlülükleri Kanunda öngörülen sürede yerine
getirmiş sayılacaktır.
Ayrıca, SSİY’nin 5. maddesi gereğince Kurum bilgisayar sisteminde,
Yönetmelikte belirtilen nedenlerden dolayı e-sigorta uygulamasının çalışmasını
engelleyecek şekilde arızaların oluşması halinde Hizmet Sunumu Genel Müdürlüğü
yetkililerince imzalanacak bir tutanak ile tevsik edilmesi kaydıyla e-sigorta
ortamında gönderilmesi zorunlu tutulan bilgi ve belgelerin Kanunda öngörülen
sürenin son gününde Kurumca alınmasını engelleyici sebep olarak kabul
edilmektedir.
Buna göre, Kanunun 100. maddesi kapsamında Kurum internet
sisteminin devre dışı kaldığı durumlarda işverenlerce kağıt ortamında
düzenlenen bildirgeler işleme alınır. Kurumca belirlenen diğer hallerde de
bildirgeler kağıt ortamında alınabilir.”
“SSİY’nin
124. maddesi gereğince adi posta veya Kuruma doğrudan yapılan başvuru ve
bildirimlerde, başvuru veya bildirimin Kurumun gelen evrak kayıtlarına intikal
tarihi; taahhütlü, iadeli taahhütlü, acele posta servisi, PTT Alo Post veya PTT
Kargo ile yapılan başvuru ve bildirimlerde ise başvuru veya bildirimin postaya
veya kargoya verildiği tarih; başvuru veya bildirim tarihi olarak kabul
edilecektir.”
22- Beşinci bölümde yer alan “2- Sigortalı işe giriş
bildirgesinin düzenlenmesi” alt başlığındaki sigortalılık kodları
tablosundaki “7- Çıraklar” sigortalılık kodu “7-Çırak / Mesleki
eğitim” olarak değiştirilmiş ve “33- Güvenlik korucusu”, “34- Banka
sandıklarında tüm sigorta kollarına tabi çalışanlar”, “35- Banka sandıklarında
sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanlar”, “36- 670/KHK kapsamında
tazminat hakkından yararlananlar” ve “37- Tamamlayıcı ya da alan eğitimi
gören öğrenciler” sigortalılık kodu eklenmiştir.
23- Beşinci bölümde yer alan “5- Yaş Düzeltmeleri (Ek, 28.2.2014
tarihli ve 2014/5 sayılı Genelge) ” başlığındaki “Örnek 1-”aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
“Örnek
1- İşe giriş bildirgelerinde ki doğum tarihi farklı olup daha sonra aynı
kişi olduğu anlaşılan ve iptal ipka işlemi yapılan sigortalının ilk defa
çalışmaya başladığı 4.6.1979 tarihli işe giriş bildirgesinde doğum tarihi 1963,
8.8.2012 tarihli işe giriş bildirgesinde ise 4.9.1970’tir. Sigortalı 27.6.2012
tarihinde mahkeme kararı ile 4.9.1970 olan doğum tarihini 31.12.1963 olarak
değiştirmiştir. Mahkeme kararının kesinleşme tarihi 27.6.2012 tarihi
olduğundan, uzun vade sigorta kollarından sağlanan yardımlarda 4.9.1970 doğum
tarihi esas alınacaktır.”
24- Altıncı bölümde yer alan “1.1- İşten ayrılış bildirgesinin
re’sen düzenlenmesi” alt
başlığının açıklamaları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“SSİY’nin
103. maddesinin beşinci fıkrasında işyerlerinde; ay içinde bazı işgünlerinde
çalıştırılmadığına veya eksik ücret ödendiğine dair belgeleri Kuruma verilmeyen
veya verilen bu belgeler Kurumca geçerli sayılmayan sigortalılar ile ilgili
olarak düzenlenmesi gereken sigortalı işe giriş bildirgesi, sigortalı işten
ayrılış bildirgesi ve aylık prim ve hizmet belgesi/muhtasar prim hizmet
belgesinin ünitece yapılacak bir ay süreli tebligat ile ilgili işveren veya alt
işverenden isteneceği, söz konusu belgelerin yapılan tebligata rağmen
verilmediği takdirde ünitece re’sen düzenleneceği öngörülmüştür.
SSİY hükmü gereğince sigortalıların tescil ve hizmet
kayıtlarının düzeltilmesinde;
- İşyerinin kanun kapsamında olması durumunda;
Aylık prim ve hizmet belgesinde işten ayrılış tarihi bulunan
sigortalılar için işten ayrılış bildirgesi bir ay süreli tebligat ile
işverenden istenecek, yapılan tebligata rağmen bildirgenin verilmemesi halinde
işten ayrılış bildirgesi aylık prim ve hizmet belgesindeki işten ayrılış
tarihine göre,
Aylık prim ve hizmet belgesinde işten ayrılış tarihi
bildirilmemiş ve işten ayrılış bildirgesinin verilmemiş olması halinde işten
ayrılış bildirgesi bir ay süreli tebligat ile işverenden istenilecek,
verilmemesi halinde sigortalının aylık prim ve hizmet belgesindeki son bildirim
tarihi esas alınarak,
- İşyerinin “Kontrollü” ve “Şüpheli” kapsamında olması durumunda,
aylık prim ve hizmet belgesinde hizmeti bildirilmesine rağmen işten ayrılış
bildirgesi verilmeyen ve işverene ulaşılamayan hallerde denetim sonuçlanıncaya
kadar sigortalının bu işyerinden son bildirim tarihi esas alınarak,
işten
ayrılış bildirgesi ünitece re’sen düzenlenecektir.
“Kontrollü”
ve “Şüpheli” işyerlerinde denetim sonucunda sigortalının işten ayrılış
tarihinin bu tarih dışında bir tarih olması halinde işten ayrılış tarihi
denetim raporuna göre değiştirilecektir.
Örnek- Sigortalı
(A) 21.11.2017 tarihinde sağlık yardımı alamadığı için Kuruma müracaat etmiş,
yapılan incelemede Haziran 2017 tarihinde 1111111 07 işyeri numaralı işyerinden
30 gün prim ödeme gün süresinin bulunduğu, işten ayrılış bildirgesinin Kuruma
verilmediği, işyerinin “Kontrollü” işyeri olduğu tespit edilmiştir. İşyerinde
denetim sonuçlanıncaya kadar sigortalının işten ayrılışı, en son primin ilişkin
olduğu 30.6.2017 tarihi esas alınarak re'sen düzenlenecektir.”
25- Altıncı bölümde yer alan “1.4- İşe iade davası sonunda işe başlatılmayan
sigortalıların işten ayrılış bildirgesinin verilme süresi” alt başlığının
ikinci paragrafının sonuna aşağıdaki cümle eklenmiştir.
“Bu
şekilde verilen işten ayrılış bildirgeleri işverence, belirtilen sürede kağıt
ortamında düzenlenerek Kuruma verilebilecektir.”
26- Altıncı bölümde yer alan “1.4- İşe iade davası sonunda işe
başlatılmayan sigortalıların işten ayrılış bildirgesinin verilme süresi” alt
başlığından sonra gelmek üzere aşağıdaki başlık açıklamalarıyla birlikte
eklenmiştir.
“1.5-
Ek 15. madde kapsamındaki sigortalıların işten ayrılış bildirgesinin verilme
süresi
Kanunun ek 15. maddesine göre görevi herhangi bir nedenle sona eren güvenlik
korucularının işten ayrılış bildirgesi görevin sona erdiği tarihten itibaren
valiliklerce ya da kaymakamlıklarca bir ay içinde Kuruma verilecektir.”
27- Altıncı bölümde yer alan “2.1- İşten ayrılış nedeni” alt
başlığındaki işten ayrılış nedenleri tablosundaki “36- OHAL/KHK” kodu
“36- KHK ile işyerinin kapatılması” olarak, “37-Doğum nedeniyle işten
ayrılma” kodu “37- KHK ile kamu görevinden çıkarma” olarak
değiştirilmiş, “38-Doğum nedeniyle işten ayrılma”, “39-696 KHK ile
kamu işçiliğine geçiş”, “40- 696 KHK ile kamu işçiliğine geçilmemesi
sebebiyle çıkış” ve “41- Re’sen işten ayrılış bildirgesi düzenlenenler” işten
ayrılış nedenleri eklenmiştir.
28- Altıncı bölümde yer alan “2.2- Eksik gün nedeni” alt
başlığı açıklamaları ile birlikte metinden çıkarılmış ve başlık numaraları
teselsül ettirilmiştir.
B- GENELGENİN İKİNCİ KISMINDA YAPILAN DÜZENLEMELER
1- Birinci bölümde yer alan “2- 2925 sayılı Kanuna tabi
sigortalılığın sona ermesi” başlılığının üçüncü paragrafı kaldırılmış,
yedinci paragraftan sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraflar ve örnekler
eklenmiş, dokuzuncu paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Yurt
dışında çalışan veya ikamet etmelerinden dolayı 2925 sayılı Kanuna tabi
sigortalılıkları sonlandırılanların, ikametlerini ülkemize taşısalar dahi, 2925
sayılı Kanuna tabi sigortalılıkları yeniden başlatılmayacaktır. İkameti Türkiye
’de olup yurda giriş çıkış yapanların 2925 sayılı Kanuna göre sigortalılıkları
devam ettirilecektir.
Ancak, yurt dışına çıkış tarihinden itibaren aralıksız bir yıl Türkiye
’de hiç bulunmayanların süreksiz çalışmalarından söz edilemeyeceğinden, yurt
dışına çıkış yapılan tarih itibariyle sigortalılıkları sonlandırılacaktır.
Örnek 1- 1995
yılından itibaren 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı devam eden sigortalı
(A) ’nın, 15.2.2016 tarihinde yurt dışına çıktığı ve 2018 Nisan ayında yurda
döndüğü anlaşılmıştır. Bu sigortalı, aralıksız bir yıl yurt dışında
bulunduğundan süreksiz çalışması söz konusu olamayacağından 15.2.2016 tarihinde
sigortalılığı sonlandırılacaktır.
Örnek 2- Sigortalı
(B)’nin 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı 1998 yılından itibaren devam
ederken, 2011 yılında yurt dışına çıktığı ve bu tarihten sonra her yıl Türkiye
’ye giriş çıkış yaptığı tespit edilmiştir. Bu durumda sigortalı (B) ’nin 2925
sayılı Kanuna tabi sigortalılığı devam ettirilecektir.”
“2925
sayılı Kanuna göre sigortalılık, askerlik görevini yapanların askere
alındıkları, tutukluluk ve hükümlülük kararı verilenlerin karar verildiği
tarihten itibaren sona erdirilecektir.”
2- Birinci bölümde yer alan “3.4- 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalı
iken Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine tabi sigortalılığı
bulunanlar(Ek, 11.12.2014 tarihli ve 2014/32 sayılı Genelge)” alt
başlığının birinci paragrafı kaldırılmış, üçüncü paragraftan sonra gelmek üzere
aşağıdaki paragraflar ve “Örnek-2”den sonra gelmek üzere de “Örnek
3-”, “Örnek 4-” ve “Örnek 5-” eklenmiştir.
“Ayrıca,
2925 sayılı Kanun kapsamında sigortalı iken 1.10.2008 tarihi ve sonrasında
kendi nam ve hesabına bağımsız çalışması sebebiyle Kanunun 4. maddesinin
birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalılığı başlatılıp devam edenlerden,
bu Genelgenin yürürlük tarihinden sonra 2925 sayılı Kanun kapsamında sigortalı
olma talebinde bulunanların, geriye dönük 2925 sayılı Kanuna tabi
sigortalılıkları başlatılmayacaktır.
Ancak, 1.10.2008 tarihi ve sonrasında kendi nam ve hesabına bağımsız çalışması sebebiyle
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalılığı
başlatılan ve devam edenlerden 2925 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olma
talebinde bulunmuş olanların sigortalıkları devam ettirilecektir. 2925 sayılı
Kanun kapsamında sigortalılığı devam edenlerden 2925 sayılı Kanunun 6.
maddesinin (c) bendi gereği sigortalılığı sona erdirilenlerin, bu durumun
ortadan kalkması halinde 2925 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılığı tekrar
başlatılmayacak, Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında
sigortalılığı geçerli sayılacaktır.”
“Örnek
3- 1.3.2001 tarihi itibariyle 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı
başlatılan sigortalı (A)’nın, 1.8.2006 tarihinde başlayan vergi kaydına
istinaden 1.10.2008 tarihi itibariyle (4/b) kapsamında sigortalılığı
başlatılmıştır. Sigortalı (A) ’nın bu genelgenin yürürlük tarihinden sonra 1.10.2008
tarihi itibariyle 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalı olmak için talepte
bulunması halinde bu talebi dikkate alınamayacağından (4/b) sigortalılığı devam
ettirilecektir.
Örnek 4- 1.9.2005
tarihinden itibaren 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı devam eden sigortalı
(B)’nin, 23.5.2007 tarihinde başlayan vergi mükellefiyetinden dolayı 1.10.2008
tarihi itibariyle (4/b) kapsamında sigortalılığı başlatılmıştır. Sigortalı
(B)’nin 15.12.2015 tarihli talebine istinaden (4/b) sigortalılığı iptal
edilerek 1.10.2008 tarihi itibariyle 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı
başlatılmıştır. Ancak sigortalı (B)’nin 1.4.2018 tarihinde (4/a) kapsamında
başlayan zorunlu sigortalılığının 15.8.2018 tarihinde sona erdiği
anlaşıldığından 1.9.2018 tarihi itibariyle 2925 sayılı Kanuna tabi
sigortalılığı başlatılacaktır.
Örnek 5- 1.11.2007
tarihinden itibaren 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı devam eden sigortalı
(C) ’nin, 24.8.2008 tarihinde başlayan vergi mükellefiyetinden dolayı 1.10.2008
tarihi itibariyle (4/b) kapsamında sigortalılığı başlatılmıştır. Sigortalı
(C)’nin 20.4.2018 tarihli talebine istinaden (4/b) kapsamında sigortalılığı
iptal edilerek 1.10.2008 tarihi itibariyle 2925 sayılı Kanuna tabi
sigortalılığı başlatılmıştır. Ancak sigortalı (C) ’nin 3.6.2018 tarihinde (4/a)
kapsamında başlayan zorunlu sigortalılığının bu Genelgenin yürürlük tarihinden
sonra sona erdiği anlaşıldığından, vergi kaydının devam etmesinden dolayı 2925
sayılı Kanuna tabi sigortalılığı başlatılmayacak ve (4/b) kapsamında
sigortalılığı devam ettirilecektir. ”
3- İkinci bölümde yer alan “1-Sigortalı sayılanlar” başlığının
birinci paragrafından sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraf eklenmiştir.
“Hizmet
akdi unsurlarını taşımayan köy ve mahallelerde sürü yöneticiliği (çobanlık)
faaliyeti yapanlarda, talep etmeleri halinde Kanunun ek 5. maddesi kapsamında
sigortalı sayılacaklardır.”
4- İkinci bölümde yer alan “2- Sigortalılığın başlangıcı” başlığının
beşinci paragrafındaki açıklamalar aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, “Örnek
5-”,“Örnek 6-” çıkartılmış, “Örnek 6- ”dan sonra gelen örnekler
teselsül ettirilmiş ve “Örnek 11-”den sonra gelmek üzere aşağıdaki
paragraf eklenmiştir.
“Tarım
veya orman işlerinde süreksiz sigortalılığın başlangıç tarihinin
belirlenmesinde SSİY’nin 124. maddesi gereğince adi posta veya Kuruma doğrudan
yapılan başvuru ve bildirimlerde, başvuru veya bildirimin Kurumun gelen evrak
kayıtlarına intikal tarihi; taahhütlü, iadeli taahhütlü, acele posta servisi,
PTT Alo Post veya PTT Kargo ile yapılan başvuru ve bildirimlerde ise başvuru
veya bildirimin postaya veya kargoya verildiği tarih; başvuru veya bildirim
tarihi olarak kabul edilecektir.”
“Ek
5 kapsamında bulunan sigortalıların yurt içindeki ikametgâhlarının bulunduğu
ilin dışına taşımaları halinde, yeniden giriş bildirgesi alınmasını gerektiren
durum oluşana kadar ek 5. madde kapsamındaki sigortalılıkları ilk tescilinin
yapıldığı sosyal güvenlik il/sosyal güvenlik merkezlerinde devam
ettirilecektir.”
5- İkinci bölümde yer alan “2.1- Ek 5. madde kapsamında
sigortalığının başlatıldığı tarihte zorunlu sigortalı oldukları sonradan tespit
edilenler” alt başlığının ikinci paragrafı çıkarılmış, birinci
paragrafından sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraflar eklenmiş, “Örnek 2-”aşağıdaki
şekilde değiştirilmiş, “Örnek 3-”, “Örnek 4- ”ve “Örnek 5-” eklenmiştir.
“Ancak,
müracaat tarihi itibariyle önceki sigortalılığı sona ermeden ek 5. madde
kapsamındaki sigortalılığının başlatıldığı sonradan tespit edilenlerin, ek 5.
madde kapsamındaki sigortalılığı zorunlu sigortalılığın sona erdiği tarihi
takip eden gün itibariyle başlatılacaktır.
Ayrıca, zorunlu sigortalılığı sona ermeden ek 5. madde
kapsamında sigortalılığı başlatılanlardan tescil tarihi itibariyle
sigortalılığı iptal edilenlerin, talepte bulunmaları halinde prim iadesi
yapılmamış olması şartıyla zorunlu sigortalılığın sona erdiği tarihi takip eden
gün itibariyle ek 5. madde kapsamındaki sigortalılıkları başlatılacaktır.
Kanunun ek 5. maddesi kapsamında sigortalılığı devam ederken daha sonra ziraat odasında
üye kaydı olduğu tespit edilenlerin, tespit edildiği tarihe kadar ek 5. madde
kapsamındaki sigortalılıkları devam ettirilecek, tespit tarihi itibariyle
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendine
göre sigortalılıkları başlatılacaktır.”
“Örnek
2- 19.6.2012 tarihinde Kanunun ek 5. maddesi kapsamında sigortalılığı
başlatılan sigortalı (C), 31.12.2016 tarihine kadar primlerini ödemiştir.
2016 yılında yapılan incelemede, 24.8.2011-12.8.2012 tarihleri
arasında Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine tabi zorunlu
sigortalılığının bulunduğu anlaşıldığından ek 5. madde kapsamındaki
sigortalılığı iptal edilmiş, ödemiş olduğu primler iade edilmemiştir. İptal
edilen ek 5. madde kapsamındaki sigortalılığının geçerli sayılması için talepte
bulunan sigortalının ek 5. madde kapsamındaki sigortalılığı zorunlu
sigortalılığının sona erdiği günü takip eden 13.8.2012 tarihinden itibaren
başlatılacaktır.”
“Örnek
3- Sigortalı (D) ’nin 13.7.2012 tarihinde ek 5. maddesi kapsamında
sigortalılığının başlatıldığı, 2016 yılında yapılan incelemede, 1.1.2010-31.12.2014
tarihleri arasında Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine tabi
zorunlu sigortalı olduğu anlaşıldığından 13.7.2012 tarihi itibariyle ek 5.
madde kapsamındaki sigortalılığı iptal edilmiş ve ödenen primler sigortalıya
iade edilmiştir. Sigortalı (D), iptal edilen sürelerine ilişkin primleri iade
olarak aldığından, ek 5. madde kapsamındaki sigortalılığı başlatılmayacaktır.
Örnek 4- Sigortalı
(G)’nin 26.9.2011 tarihi itibariyle ek 5. madde kapsamında tescilinin
yapıldığı, 5.1.2018 tarihinde Kurum kayıtlarına intikal eden sigortalılık
belgesinde 17.5.2010 tarihinde başlayıp devam eden ziraat odasında üye kaydının
olduğu anlaşıldığından, 26.9.2011 tarihinde başlatılan ek 5 sigortalılığı4/1/2018
tarih itibariyle sonlandırılarak, 5.1.2018 tarihi itibariyle Kanunun 4.
maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendine göre
sigortalılığı başlatılacaktır.
Örnek 5- Sigortalı
(S)’nin 24.3.2014 tarihi itibariyle ek 5. madde kapsamında tescilinin
yapıldığı, 28.12.2018 tarihinde Kurum kayıtlarına intikal eden sigortalılık
belgesinde 3.1.2018 tarihinde başlayıp devam eden ziraat odasında üye kaydının
olduğu anlaşıldığından, 24.3.2014 tarihinde başlatılan ek 5 sigortalılığı 2.1.2018
tarih itibariyle sonlandırılarak, 3.1.2018 tarihi itibariyle Kanunun 4.
maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendine göre
sigortalılığı başlatılacaktır.”
6- İkinci
bölümde yer alan “4- Sigortalılığın sona ermesi” başlığının birinci,
ikinci ve üçüncü paragrafları kaldırılmış olup aşağıdaki açıklamalar eklenmiş,
“Örnek 5-” ve “Örnek 6-” değiştirilmiş, “Örnek 6-” dan sonra gelmek üzere
aşağıdaki örnekler eklenmiştir.
“Kanunun
ek 5. maddesi kapsamında tarım veya orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz
olarak çalışanların sigortalılığı;
- 4. maddeye istinaden sigortalı olarak çalışmaya başlamaları
halinde çalışmaya başladıkları tarihten,
-
Sigortalılıklarını sona erdirme talebinde bulunanların borçsuz olmaları halinde
talep tarihinden,
- Prim borcu olanlardan talepte
bulunanların primi ödenmiş son günden,
- Gelir ya da aylık talebinde
bulunanların aylığa hak kazanmış olmak şartıyla talep tarihinden,
- Kanunun ek 5. maddesi kapsamında prim ödeyen ve sadece bu kapsamda prim borcu bulunan
sigortalıların, tahsis talep tarihinden önce veya sonra ek 5 prim borcunu ödemek istemeyerek talepte bulunmaları halinde,
sigortalılıkları primi ödenmiş son günden,
- Ölen sigortalının ölüm tarihinden,
itibaren sona erecektir.
Ek 5. maddeye göre sigortalılık; askerlik görevini yapanların askere
alındıkları, tutukluluk ve hükümlülük kararı verilenlerin karar verildiği
tarihten itibaren sona erdirilecektir.
Ayrıca, yurt dışına çıkış yapanlardan, çıkış tarihinden
itibaren bir yıl içerisinde ülkemize giriş yapmayanların süreksiz
çalışmalarından söz edilemeyeceğinden, yurt dışına çıkış yaptığı tarih
itibariyle, sigortalılıkları sona erdirilecek, ancak ek 5. madde kapsamında
bulunan sigortalıların, yurt dışına giriş çıkış tarihleri arasında bir yıldan
az süre olması halinde sigortalılıkları kesintiye uğratılmadan devam
ettirilecektir.
Bu şekilde ek 5. madde kapsamındaki sigortalılıkları sona
erenlerin, Kanunun 4. maddesine tabi çalışmasının sona erdiği, askerlik görevi
sona erenlerin son bulduğu, tutuklu veya hükümlülerin tahliye edildiği, yurt
dışına çıkanların Türkiye’ye döndükleri tarihi takip eden gün itibariyle
yeniden sigortalılıkları başlatılacak, bunlardan ayrıca, “Tarım İşlerinde
Hizmet Akdiyle Süreksiz Çalışanlara Ait Giriş Bildirgesi” veya “Orman İşlerinde
Hizmet Akdiyle Süreksiz Çalışanlara Ait Giriş Bildirgesi” istenilmeyecektir.”
“Örnek
5- Ek 5. madde kapsamındaki sigortalılığını 7.11.2017 tarihinde sona
erdirme talebinde bulunan sigortalının 7.11.2017 tarihli başvurusu ile aynı
tarih itibariyle borcu bulunmamaktadır. Bu sigortalının 7.11.2017 tarihi
itibariyle sigortalılığı sonlandırılacaktır.
Örnek 6- 2017
Kasım ayı priminin tamamını ödeyen ve önceki dönemlere ait de borcu bulunmayan
sigortalı ek 5. madde kapsamındaki sigortalılığını 9.11.2017 tarihinde
bulunduğu ay sonu itibariyle sona erdirme talebinde bulunmuştur. Bu
sigortalının ek 5 sigortalılığı 30.11.2017 tarihi itibariyle
sonlandırılacaktır.”
“Örnek
7- Ek 5. madde kapsamındaki sigortalılığından doğan prim borcunu 30.6.2017
tarihinde ödeyen sigortalı, sigortalılığını sonlandırmak için 8.11.2017
tarihinde talepte bulunmuştur. Bu durumda sigortalının 30.6.2017 tarihi
itibariyle sigortalılığı sona erdirilecektir.
Örnek 8- Ek
5. madde kapsamındaki sigortalılığından doğan prim borcunu 31/1/2013tarihine
kadar ödeyen sigortalı 17.10.2016 tarihinde vefat etmiştir. Sigortalının hak sahipleri
primi ödenmiş son gün itibariyle ek 5. madde kapsamındaki sigortalılığını
sonlandırılması için talepte bulunmuşlardır. Bu durumda hak sahiplerinin
talebine istinaden prim ödenmiş son gün itibariyle sigortalılık
sonlandırılamayacağından, ek 5. madde kapsamındaki sigortalılık ölüm tarihi
olan 17.10.2016 tarihi itibariyle sonlandırılacaktır.
Örnek 9- 10.9.2015
tarihinde ek 5. madde kapsamında sigortalılığı başlatılan sigortalı (A)'nın, 13.6.2016-18.9.2016
ve 6.12.2017-14.4.2018 tarihleri arasında ülkemize giriş çıkış yaptığı
anlaşılmıştır. Bu durumda sigortalı (A)’nın bir yıldan az kısa süreli ülkemize
giriş çıkış yaptığından ek 5. madde kapsamında başlatılan sigortalılığı aralıksız devam ettirilecektir.
Örnek 10- 12.9.2012
tarihinde ek 5. maddeye tabi sigortalılığı başlatılan sigortalı (B) nin, 3.1.2016-20.12.2018
tarihleri arasında yurt dışında bulunduğu tespit edilmiştir. Sigortalı (B)’nin
aralıksız bir yıl yurt dışında bulunması nedeniyle süreksiz çalışması söz
konusu olamayacağından, yurt dışına çıkış yaptığı 3.1.2016 tarihi itibariyle ek
5. madde kapsamında sigortalılığı sonlandırılacaktır.”
7- Üçüncü bölümde yer alan “3.2- Ek 6. madde kapsamında
sigortalığının başlatıldığı tarihte zorunlu sigortalı oldukları sonradan tespit
edilenler” alt başlığının ikinci paragrafındaki açıklamalar aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir ve “Örnek - ” kaldırılarak “Örnek 1-”,
“Örnek 2-” eklenmiştir.
“Ancak,
müracaat tarihi itibariyle önceki sigortalılığı sona ermeden ek6. madde
kapsamındaki sigortalılığının başlatıldığı sonradan tespit edilenlerin, ek 6.
madde kapsamındaki sigortalılığı zorunlu sigortalılığın sona erdiği tarihi
takip eden gün itibariyle başlatılacaktır.
Ayrıca, zorunlu sigortalılığı sona ermeden ek6. madde
kapsamında sigortalılığı başlatılanlardan tescil tarihi itibariyle
sigortalılığı iptal edilenlerin, talepte bulunmaları halinde zorunlu sigortalılığın
sona erdiği tarihi takip eden gün itibariyle ek 6. madde kapsamındaki
sigortalılıkları başlatılacaktır.”
Örnek 1- 29.6.2012
tarihinde Kanunun ek 6. maddesi kapsamında sigortalı olmak için müracaat eden
sigortalının, ek 6. madde kapsamındaki sigortalılığı aynı gün başlatılmıştır.
2016 yılında yapılan incelemede 2.6.2012 tarihinde başlayan ve 31.8.2012
tarihine kadar devam eden zorunlu sigortalılığının bulunduğu anlaşıldığından
sigortalılığı iptal edilmiş ancak, ödemiş olduğu primler tarafına iade edilmemiştir.
Daha sonra sigortalı, iptal edilen ek 6. madde kapsamındaki sigortalılığının
geçerli sayılması için 11.12.2018 tarihinde talepte bulunmuştur. Sigortalının
ek 6. madde kapsamında ödediği primlerini iade almamış olmasından dolayı, ek 6.
madde kapsamındaki sigortalılığı zorunlu sigortalılığının son bulduğu tarihi
takip eden 1.9.2012 tarihi itibariyle başlatılacaktır.
Örnek 2- Ek
6. madde kapsamında sigortalı olmak için 23.5.2011 tarihinde talepte bulunan
sigortalının 23.5.2011 tarihi itibariyle sigortalılığı başlatılmıştır. 31.5.2017
tarihinde yapılan incelemede 1.10.2009 tarihinde başlayan (4/b)
sigortalılığının devam ettiği anlaşıldığından ek 6. madde kapsamındaki
sigortalılığı iptal edilmiştir. Sigortalı 1.10.2017 tarihinde ek 6 kapsamındaki
sigortalılığının geçerli kabul edilmesi için talepte bulunmuştur. Sigortalının
ek 6. madde kapsamında sigortalı olmak için talepte bulunduğu tarihten önce
zorunlu sigortalılığının başlayıp devam etmesinden dolayı ek 6 kapsamında
başlatılan sigortalılığı geçerli sayılmayacaktır.”
8- Üçüncü bölümde yer alan “4- Sigortalılığın sona ermesi” alt
başlığının birinci paragrafından sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraf
eklenmiş, ikinci paragrafındaki açıklamalar değiştirilmiş, üçüncü paragraf
kaldırılmış ve üçüncü paragraftan sonra gelmek üzere “Örnek 1-” ile “Örnek
2-” eklenmiştir.
“Bu
şekilde sigortalılıkları sona erenlerin sigortalılıkları; kısmi süreli iş
sözleşmesindeki çalışma süresinin devam ettiği veya çalışmanın sonlandığına
ilişkin bir hüküm bulunmaması halinde, Kanunun 4. maddesine tabi çalışmasının
sona erdiği tarihi
takip eden gün itibariyle ek 6 kapsamında
bulunan sigortalılık kendiliğinden başlatılacak, bunlardan ayrıca Sanatçı
Olarak Kısmi Süreli Çalışanlara Ait Giriş Bildirgesi” veya “Şehir İçi Toplu Taşıma
Araçlarında Kısmi Süreli Çalışanlara Ait Giriş Bildirgesi” alınmayacaktır.”
“Kanunun
ek 6. maddesine tabi sigortalılığı olup sigortalılığın başladığı tarihten
itibaren prim ödemesi bulunmayanların yazılı olarak sigortalılıklarını sona
erdirme talebinde bulunmaları halinde, ek 6. maddeye tabi sigortalılıkları sona
erdirilmeyecektir."
"Örnek 1- 1.12.2014
tarihinden itibaren ek 6. madde kapsamında sigortalılığı devam eden sigortalı (A)’nın
15.8.2018 tarihinde (4/a) kapsamında
başlayan zorunlu sigortalılığı 28.11.2018 tarihinde sona erdiği anlaşılmıştır.
Sigortalı (A)’nın dosyasının incelenmesinde, kısmi süreli iş sözleşmesinde
sözleşme bitiş tarihi belirtilmediği gibi kendisinin veya işverenin işten
ayrıldığına ilişkin talebi bulunmadığı anlaşıldığından, bildirge alınmaksızın
(4/a) kapsamındaki çalışmasının bittiği günü takip eden günden (29.11.2018
tarihi itibariyle) ek 6. madde kapsamındaki sigortalılığının başlatılması
gerekmektedir.
Örnek 2- 3.5.2016
tarihinden itibaren ek 6. madde kapsamında sigortalılığı devam eden sigortalı
(B)’nin 15.7.2018 tarihinde (4/a) kapsamında başlayan zorunlu sigortalılığı 8.8.2018
tarihinde sona erdiği anlaşılmıştır. Sigortalı (A)’nın dosyasının
incelenmesinde, kısmi süreli iş sözleşmesinde sözleşmenin bitiş tarihi 3.5.2018
olarak bildirildiği anlaşıldığından, kısmi süreli iş sözleşmesindeki bitiş
tarihinden sonra (4/a) kapsamındaki zorunlu çalışması bittiğinden ek 6. madde
kapsamındaki sigortalılığının 14.7.2018 tarihi itibariyle sonlandırılması
gerekmektedir.”
9- Dördüncü
bölümde yer alan “1- Geçici 20. madde kapsamındaki sigortalıların Kanun
kapsamına alınması” başlığında yer alan yedinci paragraftan sonra gelmek
üzere aşağıdaki paragraf eklenmiş, sekiz ve dokuzuncu paragrafı kaldırılmış ve
dokuzuncu paragraftan sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraf eklenmiştir.
“Sandık
iştirakçilerinin borçlanma işlemleri ile Kanunun 28. maddesinin sekizinci
fıkrasına göre bakıma muhtaç derecede ağır engelli çocuğu bulunan geçici 20.
maddeye tabi kadın sigortalılar hakkında bu Genelge hükümleri doğrultusunda
işlem yapılacaktır.
Bu Genelgenin yayımı tarihinden önce Kanunla belirlenmiş süreler için
borçlanma müracaatında bulunan ve başvurusu reddedilen sandık iştirakçileri ile
bakıma muhtaç derecede ağır engelli çocuğu bulunan sandık iştirakçisi kadın
sigortalıların müracaatları halinde bu Genelge hükümleri doğrultusunda işlem
yapılacaktır.”
“506 sayılı Kanunun geçici 20. maddesi kapsamındaki
sandıklarda, 11.4.1928 tarihli ve 1219 sayılı Kanun, 25.2.1954 tarihli ve 6283
sayılı Hemşirelik Kanunu ve 18.12.1953 tarihli ve 6197 sayılı Eczacılar ve
Eczaneler Hakkında Kanun kapsamında sağlık meslek mensubu sayılmakla birlikte
insan sağlığı için koruyucu, teşhis, tedavi ve rehabilite edici hizmetlerde
çalışanlar hakkında da bu Genelge hükümleri doğrultusunda işlem yapılacaktır.”
C- GENELGENİN ÜÇÜNCÜ KISMINDA YAPILAN DÜZENLEMELER
1- Üçüncü
bölümde yer alan“4- Köy ve mahalle muhtarlarının sigortalılığının sona
ermesi ve bildirimi” başlığında bulunan “Örnek 2-”den sonra gelmek
üzere aşağıdaki paragraflar ve örnekler eklenmiştir.
“(4/b)
kapsamında kayıt ve tescili yapılan muhtar sigortalılardan muhtarlık
görevlerine devam ederlerken yetkili makamlarca bu görevinden uzaklaştırılan,
açığa alınan veya tutuklanan muhtarların bu durumları, muhtarlık görevlerinin sona
erdiği sonucunu doğurmadığından, bu durumda olan muhtarların (4/b) kapsamındaki
sigortalılıkları devam ettirilecektir.
Ancak
muhtarlardan görevlerinden uzaklaştırılan, açığa alınan,
tutuklananlardan
muhtarlık görevinin sona ermesine karar
verilenlerin, muhtarlık görevinin sona erdiği tarihten itibaren (4/b)
kapsamındaki sigortalılıkları sona erdirilecektir. Görevine son verilen
muhtarların bildirimleri il/ilçe mülki amirlikleri tarafından yapılacaktır.
Örnek 1- 30.3.2014
tarihinde yapılan mahalli idareler seçimlerinde köy muhtarı seçilen ve bu tarih
itibariyle (4/b) kapsamında kayıt ve tescili yapılan sigortalının muhtar
sigortalılığı devam ederken, 25.5.2017 tarihinde yetkili makamca görevinden
uzaklaştırılması durumunda (4/b) kapsamındaki sigortalılığı devam
ettirilecektir.
Örnek 2- 30.3.2014
tarihinde yapılan mahalli idareler seçimlerinde köy muhtarı seçilen ve bu
tarihi itibariyle (4/b) kapsamında kayıt ve tescili yapılan sigortalının
yetkili makamlarca 12.7.2017 tarihinde muhtarlık görevinin sona ermesine karar
verilmiştir. Sigortalının yetkili makamlarca muhtarlık görevine son verildiği 12.7.2017
tarihi itibariyle (4/b) kapsamındaki sigortalılığı sonlandırılacak ve bu tarih
il/ilçe mülki amirliğince Kuruma bildirilecektir.”
2- Beşinci
bölümde yer alan “2.1- Tevkifata istinaden sigortalılığın başlatılması ve
bildirimi” alt başlığının dokuzuncu paragrafın 4 numaralı maddesinin son
paragrafından sonra gelmek üzere aşağıdaki örnekler ve “7- ” numaralı
madde ile örnekleri eklenmiştir.
“Örnek
1- Tevkifata istinaden 2926 sayılı Kanunun mülga 2. maddesine göre 1.5.1996
tarihi itibariyle geriye dönük tescili yapılan sigortalıdan aralıksız olarak
2014 (dahil) yılına kadar her yıl tevkifat yapılmıştır. Sigortalının tevkifata
istinaden başlatılan sigortalılığının devamına esas teşkil edecek kurum ya da
kuruluş kaydı bulunmaması halinde, 1.5.1996 tarihinde başlatılan sigortalılığı 31.12.2014
tarihine kadar devam ettirilecektir.
Örnek 2- Tevkifata
istinaden 2926 sayılı Kanunun mülga 2. maddesine göre 1.5.2007 tarih itibariyle
geriye dönük tescili yapılan sigortalıdan 2007, 2008, 2009 ve 2013 yıllarında
tevkifat yapıldığı anlaşılmıştır. Sigortalının tevkifata istinaden başlatılan
sigortalılığının devamına esas teşkil edecek kurum ya da kuruluş kaydı bulunmaması
halinde, 1.5.2007 tarihi itibariyle başlatılan sigortalılığı 31.12.2009 tarihi
itibariyle sonlandırılacak, 2013 yılında yapılan tevkifattan dolayı
sigortalılığı yeniden başlatılmayacaktır.
Örnek 3- Tevkifata
istinaden 2926 sayılı Kanunun mülga 2. maddesine göre 1.7.2005 tarihi
itibariyle geriye dönük tescili yapılan sigortalıdan 2005, 2006, 2007, 2008
yıllarında tevkifat yapıldığı anlaşılmıştır. Bu sigortalının, 1.7.2005 tarihi
itibariyle başlatılan sigortalılığı 31.12.2008 tarihi itibariyle
sonlandırılacaktır.
Örnek 4- Sattığı
tarımsal ürün bedelinden 15.7.1997 tarihinde yapılan tevkifata istinaden 13.3.2017
tarihinde 2926 sayılı Kanuna göre tescilinin yapılmasını talep eden fındık
üreticisi (D)’nin, 1.8.1997 tarihi itibariyle tescili yapılmış olup, fındık
üreticisi (D), tevkifata göre tescilinin başladığı yıl içerisinde (18.10.1997
tarihinde) Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifinde başlayan üye kaydının
aralıksız devam ettiğine dair belgeyi Kurum kayıtlarına intikal ettirmiştir. Bu
durumda 1.8.1997 tarihinde başlayan sigortalılığı devam ettirilecektir.
Örnek 5- Sattığı
tarımsal ürün bedelinden 21.6.1996 tarihinde yapılan tevkifata istinaden 25.7.2017
tarihinde 2926 sayılı Kanuna göre tescilinin yapılmasını talep eden fındık
üreticisi (E)’nin, 1.7.1996 tarihi itibariyle tescili yapılmış olup, fındık
üreticisi (E), tevkifata göre tescilinin başladığı yıl içerisinde (18.10.1996
tarihinde) Tarım Kredi Kooperatifinde başlayan üye kaydının aralıksız devam
ettiğine dair belgeyi Kurum kayıtlarına intikal ettirmiştir. Bu durumda
sigortalının Tarım Kredi Kooperatifindeki üyelik kaydının sattığı üründen
dolayı tesis edildiğinin tespit edilmesi halinde, 1.7.1996 tarihinde başlayan
sigortalılığı devam ettirilecektir.
Örnek 6- Sattığı
tarımsal ürün bedelinden 22.8.1998 tarihinde yapılan tevkifata istinaden 16.8.2018
tarihinde 2926 sayılı Kanuna göre tescilinin yapılmasını talep eden pancar
üreticisi (G)’nin, 1.9.1998 tarihi itibariyle tescili yapılmış olup, pancar
üreticisi (G), tevkifata göre tescilinin başladığı yıl içerisinde (21.11.1998
tarihinde) Tarım Kredi Kooperatifinde başlayan üye kaydının aralıksız devam
ettiğine dair belgeyi Kurum kayıtlarına intikal ettirmiştir. Bu durumda
sigortalının Tarım Kredi Kooperatifindeki üyelik kaydının sattığı üründen
dolayı tesis edildiğinin tespit edilememesi halinde 1.9.1998 tarihinde başlayan
sigortalılığı 31.12.1998 tarihinde sona erdirilecektir.”
“7-
Tarımsal kesintiden dolayı 2926 sayılı Kanuna göre tescili
yapılanlardan, sigortalılığının devamını sağlayan meslek kurum ve kuruluşlarda
üye kaydı olmayanların sigortalılığının başladığı yılın sonuna kadar ziraat
odası veya tevkifata esas ürüne ilişkin kurum ve kuruluşlarda üye kaydı
yapılmış olanların, üyelik kayıtlarının sona erdiği tarihe kadar
sigortalılıkları devam ettirilecektir.
Örnek 1- Sattığı
tarımsal ürün bedelinden 14.7.1997 tarihinde yapılan tevkifata istinaden 25.7.2013
tarihinde 2926 sayılı Kanuna göre tescilinin yapılmasını talep eden pancar
üreticisi (D)’nin, 1.8.1997 tarihi itibariyle tescili yapılmış olup, tevkifata
istinaden sigortalılığın başlatıldığı yıl içerisinde (18.9.1997 tarihinde)
pancar satış kooperatifinde başlayan üye kaydının 31.12.2014 tarihine kadar
devam ettiğine dair belgeyi Kurum kayıtlarına intikal ettirmiştir. Bu durumda
sigortalının 1.8.1997 tarihinde başlayan sigortalılığı 31.12.2014 tarihine
kadar devam ettirilecektir.
Örnek 2- Sattığı
tarımsal ürün bedelinden 14.7.1998 tarihinde yapılan tevkifata istinaden 28.9.2014
tarihinde 2926 sayılı Kanuna göre tescilinin yapılmasını talep eden çitçinin 1.8.1998
tarihi itibariyle geriye dönük tescili yapılmış olup, tevkifata istinaden
sigortalılığın başlatıldığı yıl içerisinde (18.9.1998 tarihinde) ziraat
odasında başlayan üye kaydının devam ettiğine dair belgeyi Kurum kayıtlarına
intikal ettirmiştir.
Bu durumda sigortalının 1.8.1998 tarihinde başlayan sigortalılığı devam
ettirilecektir.
Örnek 3- Sattığı
tarımsal ürün bedelinden 27.12.1999 tarihinde yapılan tevkifata istinaden 1.1.2000
tarihi itibariyle 2926 sayılı Kanuna göre tescili yapılan sigortalı (Y)’nin Kuruma
intikal ettirmiş olduğu belgede ziraat odasında 1.3.2000 tarihinde başlayan üye
kaydının devam ettiği anlaşılmıştır. Sigortalı (Y)’nin tevkifata istinaden 1.1.2000
tarihi itibariyle başlatılan sigortalılığının devamına esas ziraat odası
kaydının, sigortalılığının başladığı yıl içerisinde olması nedeniyle
sigortalılığı devam ettirilecektir.”
3- Beşinci bölümde yer alan “3- Tarımsal faaliyette
bulunanların sigortalılığının sona ermesi ve bildirimi” başlığının üçüncü
paragrafından sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraf eklenmiştir.
“1.10.2008
tarihinden önce 2926 sayılı Kanuna göre sigortalılıkları başlatılanlardan
ziraat odası kaydı bulunmayanların 1.10.2008 tarihinden itibaren gerek Kanunun
53. maddesi gerekse 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında prim
ödenmeyen sürelerin durdurulmasına ilişkin Kanunun geçici 63. ve geçici 76.
madde hükümleri uygulananların sigortalılıklarının yeniden başlatılmasında
ziraat oda kayıtları esas alınacak, ziraat odası kaydı olmayanların
sigortalıkları ise başlatılmayacaktır.”
4- Beşinci bölümde yer alan “3.1- Muafiyete istinaden tarım
sigortalılığının sona ermesi” alt başlıklı bölümünün birinci paragrafındaki
oranlar güncellenmiş ve birinci paragrafın sonuna aşağıdaki ibare ilave
edilmiştir.
“(Kanunun
geçici 16. maddesi gereğince bu oran 2008 yılı için % 15, 2009 yılı için % 16,
2010 yılı için % 17, 2011 yılı için % 18, 2012 yılı için % 19, 2013 yılı için
%20, 2014 yılı için %21, 2015 yılı için %22, 2016 yılı için %23, 2017 yılı için
%24, 2018 yılı için %25, 2019 yılı için %26, 2020 yılı için %27, 2021 yılı için
%28, 2022 yılı için % 29, 2023 yılı için %30 olarak)”
“Birden
fazla ziraat odası üyelik kaydı bulunanların muafiyete istinaden terk
işlemlerinin yapılabilmesi için üyesi bulunduğu ziraat odalarından ayrı ayrı
muafiyet belgesi alınması gerekmektedir.”
Ç- GENELGENİN DÖRDÜNCÜ KISMINDA
YAPILAN DÜZENLEMELER
1- Birinci bölümde yer alan “2.3- Başbakan, Bakanlar ile Türkiye
Büyük Millet Meclisi
üyeleri” başlığı “2.3-
Başbakan, Cumhurbaşkanı Yardımcıları, Bakanlar İle Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyeleri” şeklinde değiştirilmiş, birinci paragrafta yer alan “Türkiye
Büyük Millet Meclisi üyeliğine seçilenler seçildikleri,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Cumhurbaşkanı Yardımcıları ile” ibaresi
eklenmiştir.
2- Birinci bölümde yer alan “2.8- Askeri öğrenciler” alt
başlığının birinci paragrafından sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraflar
eklenmiştir.
“Ancak,
31.7.2016 tarih ve 29787 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 669 sayılı Kanun
Hükmünde Kararname uyarınca Harp Okulları kapatılarak Milli Savunma Bakanlığına
bağlı Milli Savunma Üniversitesi (Kara, Hava ve Deniz Harp Okulları ve Astsubay
Meslek Yüksekokulları) ile İçişleri Bakanlığına bağlı olarak Jandarma ve Sahil
Güvenlik Akademileri kurulmuş olup, 6.1.2017 tarihi ve 29940 sayılı Resmi
Gazete’de yayımlanan 680 sayılı KHK ile yapılan değişiklik uyarınca da, 6.1.2017
tarihinden itibaren söz konusu okullarda öğrenim gören öğrenciler hazırlık
sınıfı da dahil Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında
sigortalı sayılacaklardır.
Ayrıca, yine 669 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca
Gülhane Askeri Tıp Akademisi kapatılarak Sağlık Bilimleri Üniversitesine
devredilmiş olup, bu üniversitede öğrenim görenler askeri öğrenci olma vasfını
kaybettiklerinden 31.7.2016 tarihinden sonra bu okullarda öğrenim görenler
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı
sayılmayacaklardır.”
3- Birinci bölümde yer alan “2.10- Polis Meslek Eğitim Merkezlerinde
polislik eğitimine tabi tutulan adaylar (Ek, 28.2.2014 tarihli ve 2014/5 sayılı
Genelge)” alt başlığından sonra gelmek üzere aşağıdaki alt başlıklar
açıklamalarıyla birlikte eklenmiştir.
“2.11-
Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarına ait sağlık kurum ve kuruluşlarında
görev yapan tabip ve uzman tabiplerin 65 yaşından sonra geçen çalışmaları
694 sayılı “Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması
Hakkında Kanun Hükmünde Kararname” nin 85. maddesi ile 3359 sayılı Sağlık
Hizmetleri Temel Kanununa eklenen ve 1.2.2018 tarih ve 7078 sayılı Kanunun 81.
maddesi ile de aynen kabul edilen ek 17. madde uyarınca, Sağlık Bakanlığı ve
bağlı kuruluşlarına ait sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan tabip ve
uzman tabipler ile 24.11.2004 tarihli ve 5258 sayılı Aile Hekimliği Kanunu
hükümlerine göre istihdam edilen aile hekimleri, her yıl ilgili Bakanlıkça
uygun görülmek şartıyla yetmişiki yaşına kadar çalışabileceklerdir.
Buna göre, Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği 25.8.2017
tarihinde Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarına ait sağlık kurum ve
kuruluşlarında görev yapan tabip ve uzman tabipler ile 5510 sayılı Kanunun 4.
maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında görev yapmakta iken 24.11.2004
tarihli ve 5258 sayılı Aile Hekimliği Kanunu hükümlerine göre aile hekimi
olarak görev yapan ve her yıl Bakanlıkça çalışmaları uygun görülenlerden,
- Kararnamenin yürürlüğe girdiği 25.8.2017 tarihinden sonra 65
yaşını doldurmadan önce, bu görevlere açıktan atama yoluyla atananlar,
- Kararnamenin yürürlüğe
girdiği 25.8.2017 tarihinden önce 65 yaşını doldurmuş veya bu tarihten sonra
dolduracak olanlardan açıktan atama yoluyla atananlar,
- 65 yaşını doldurmuş olan ancak görevi ile ilişiği kesilmeyip
çalışmaya devam edenler,
3359 sayılı Kanunun ek 17. maddesi uyarınca 72 yaşına kadar çalışabilecekler
ve 5510 sayılı Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında
sigortalı sayılacaklardır.
2.12- Öğretim üyelerinin çalışmaları
18.6.2017 tarihli ve 7033 sayılı Kanunun 14. maddesi ile 2547 sayılı Kanunun 30.
maddesine eklenen fıkra uyarınca yaş haddini dolduracakları tarihten önce
başvurmuş olup, sözleşme tarihi itibarıyla öğretim üyesi kadrolarında
bulunanlardan yükseköğretim kurumlarınca belirlenen bölüm ve programlarda
görevlerinde kalmalarında fayda görülenler, yükseköğretim kurumunun teklifi ve
Yükseköğretim Kurulunun onayı ile emeklilik yaş hadlerini doldurdukları
tarihten itibaren, yetmiş beş yaşını geçmemek üzere emeklilik veya yaşlılık
aylığı bağlanıncaya kadar birer yıllık sürelerle sözleşmeli olarak
çalıştırılabilecek, bunların sigortalılık veya iştirakçilik ilişkisi önceki
kadro unvanları esas alınmak suretiyle devam ettirilecektir.
Ancak bu hükmün uygulamasında Hazine ve Maliye Bakanlığının uygun
görüşü ile 5.12.2017 tarihinde Yükseköğretim Kurulunun resmi internet sitesinde
yayınlanarak yürürlüğe giren Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenmiş
Yükseköğretim Kurumlarında Emeklilik Yaş Haddini Doldurmuş Öğretim Üyelerinin
Sözleşmeli Olarak Çalıştırılmasına İlişkin Usul ve Esaslar dikkate alınarak
işlem yapılacaktır.
Buna göre,
-
Yükseköğretim kurumlarında görev
yapan öğretim üyelerinin, sözleşmeli olarak çalıştırılmak için müracaatlarını,
yaş haddini doldurmadan en az üç ay önce kadrosunun bulunduğu bölüm başkanlığına,
dekanlığına veya enstitü/yüksekokul/konservatuvar müdürlüğüne yapmaları ve
sözleşmeli olarak çalışmaları,
- 2547 sayılı Kanunun 30. maddesine eklenen fıkra hükmünün yürürlüğe
girdiği 1.7.2017 tarihi ile Yükseköğretim Kurumlarında Emeklilik Yaş Haddini
Doldurmuş Öğretim Üyelerinin Sözleşmeli Olarak Çalıştırılmasına İlişkin Usul ve
Esasların yürürlüğe girdiği 5.12.2017 tarihi arasında yaş haddinden dolayı
emekli olan öğretim üyelerinin, 5.12.2017 tarihinden itibaren üç ay içinde
emekli oldukları yükseköğretim kurumlarına müracaat ederek sözleşmeli olarak
çalışmaları,
halinde 5510sayılı Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi
kapsamında sigortalı sayılacaklardır.”
4- Üçüncü
bölümde yer alan “1- Sigortalılığın başlangıcı” alt başlığının birinci
paragrafındaki açıklamalar aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Kanunun
4. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışanların,
- Kamu idarelerinde göreve başladıkları,
- Harp okulları ile fakülte ve yüksek okullarda Türk Silahlı Kuvvetleri, 31.7.2016
tarihinden sonra
ise Milli Savunma Bakanlığı hesabına okuyanlar ile Polis Akademisi ile fakülte
ve yüksek okullarda Emniyet Genel Müdürlüğü hesabına okuyanların öğrenime
başladıkları,
- Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi
ile fakülte ve yüksekokullarda Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik
Komutanlığı nam ve hesabına okuyanların öğrenime başladıkları,
- Fakülte ve yüksekokullarda kendi
hesabına okumakta iken Türk Silahlı Kuvvetleri, 31.7.2016 tarihinden sonra Milli Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı hesabına okuyanlar veya
Emniyet Genel Müdürlüğü hesabına okumaya başlayanların, bu Kurumlar hesabına
okumaya başladıkları,
- Astsubay meslek yüksek okulları ile astsubay nasbedilmek üzere temel askerlik
eğitimine tabi tutulan adayların öğrenime başladıkları,
tarihten itibaren sigortalılıkları başlatılır. ”
5- Üçüncü bölümde yer alan “1- Sigortalılığının sona ermesi”
başlığının birinci paragrafının 2 numaralı maddesindeki açıklamalar
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(2)
5434 sayılı Kanunun 40. maddesinde belirtilen veya kurumların kendi personel
mevzuatına göre belirlenen yaş hadleri ile sıhhi izin sürelerinin doldurulması
halinde ise bu süre ve hadlerin doldurulduğu tarihleri takip eden aybaşından,”
D- GENELGENİN BEŞİNCİ KISMINDA YAPILAN DÜZENLEMELER
1- Birinci bölümde yer alan “2- Çalışma izin belgeleri” alt
başlığının birinci paragrafındaki “Çalışma Genel Müdürlüğü” ibareleri “Uluslararası
İşgücü Genel Müdürlüğü” şeklinde değiştirilmiştir.
2- İkinci
bölümde yer alan “4- Sosyal güvenlik sözleşmesi yapılmamış ülke vatandaşlarından
ülkemizde çalışma izni alarak çalışanların (4/b) kapsamındaki sigortalılıkları
(Ek, 1.9.2016 tarihli ve 2016/20 sayılı Genelge)” başlığı açıklamaları ile
birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“4-
Sosyal güvenlik sözleşmesi olan veya olmayan ülke vatandaşlarından ülkemizde
çalışma izni alarak çalışanların (4/b) kapsamındaki sigortalılıkları
Türkiye’de
kendi adına ve hesabına bağımsız çalışması bulunan sözleşmeli veya sözleşmesiz
ülke vatandaşı olan yabancı uyruklu kişiler, Türkiye’de ikamet ettikleri sürece
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı
sayılacaktır. Bunların vatandaşı bulunduğu ülkede sosyal güvenlik kuruluşlarına
tabi olmaları ya da buralardan emekli aylığı alıyor olmaları sigortalılık
durumlarını etkilemeyecektir.
Örnek- Türkiye’de
ikamet eden ve ülkemiz ile arasında sosyal güvenlik sözleşmesi bulunmayan
Uruguay vatandaşı olan (A)’nın Türkiye’de de 1.2.2014 tarihinde şirket ortağı
ve yönetim kurulu üyesi olması durumunda, Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının
(b) bendi kapsamında 1.2.2014 tarihi itibarıyla sigortalılığı başlatılacaktır.
”
E- GENELGENİN ALTINCI KISMINDA YAPILAN DÜZENLEMELER
1- Altıncı
kısımda yer alan "6.3- Adi malullük aylığı alıp Kanunun 4. maddesinin birinci
fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamında çalışanlar" alt
başlığından sonra gelmek üzere aşağıdaki alt başlık açıklamalarıyla birlikte
eklenmiştir.
“6.4-
Belge Türü Değişiklik Talepleri
506 sayılı Kanunun mülga 3. maddesinin (II/C) fıkrası ile kanunla
kurulu sosyal güvenlik kurumlarından görev malullüğü aylığı alan
sigortalılardan 63. madde gereği sosyal güvenlik destek primi kesileceği,
bunlardan Kuruma yazılı talepte bulunanlar hakkında talep tarihini takip eden
aybaşından itibaren ise ilave olarak malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları
primi alınacağı hüküm altına alınmıştır. Bu kapsamda olanların bildirimleri,
(02) veya (02 ile birlikte 18) belge türleri ile yapılmaktadır.
2008 yılı Ekim ayı başı itibariyle yürürlüğe giren Kanunun 5.
maddesinin (c) bendinde; harp malulleri ile 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık
Bağlanması Hakkında Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri veya 8.6.1949
tarihli ve 5434 sayılı Kanunun 56. maddesi uygulanarak aylık bağlanmasını
gerektiren kanunlara göre vazife malullüğü aylığı bağlanmış malullerden,
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamında
sigortalı olarak çalışmaya başlayanların aylıklarının kesilmeyeceği, aylıkları
kesilmeksizin 4. maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışanlar
hakkında uzun vadeli sigorta kolları, 4. maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b)
bentleri kapsamında çalışanlar hakkında ise iş kazası ve meslek hastalığı
sigortası hükümlerinin uygulanacağı, iş kazası ve meslek hastalığı sigortası
hükümleri uygulananların uzun vadeli sigorta kollarına tabi olmayı istemeleri
halinde, bu isteklerini Kuruma bildirdikleri tarihi takip eden ay başından
itibaren, haklarında uzun vadeli sigorta kollarının da uygulanacağı, bu fıkra
kapsamına girenlerden ayrıca genel sağlık sigortası primi alınmayacağı hüküm
altına alınmıştır.
Bu kapsamda olanların; Harp Malulleri ile 3713 ve 2330 Sayılı Kanunlara Göre
Vazife Malullüğü Aylığı Alanlardan Kısa Vade Sigorta Kollarına Tabi Olanlar(23)
veya Harp Malulleri ile 3713 ve 2330 Sayılı Kanunlara Göre Vazife Malullüğü
Aylığı Alanlardan Kısa ve Uzun Vade Sigorta Kollarına Tabi Olanlar (24) belge
türlerinde bildirim yapılması gerekmektedir.
Yine Kanunun geçici 14. maddesinin birinci fıkrasının;
-(c) bendinde, 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna veya
2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara
göre veya 5434 sayılı Kanunun 56 ve mülga 64. maddelerine göre vazife malullüğü
aylığı almakta iken; bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla çalışmaya
devam edenler ile sonradan bu Kanuna tabi çalışmaya başlayacaklar için sosyal
güvenlik destek primi uygulanmaksızın bu Kanunun 5. maddesinin (c) bendi
hükümlerinin uygulanacağı,
- (d) bendinde ise 5434 sayılı Kanuna göre vazife malullüğü aylığı almakta iken bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla bu Kanunun 4. maddesinin
birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalışmaya devam edenler
hakkında, bu Kanunun yürürlük
tarihinden itibaren bir ay içinde yazılı talepleri doğrultusunda bu Kanunun iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri ve uzun vadeli
sigorta kolları veya sosyal güvenlik destek primine ait hükümlerin
uygulanacağı, bunlardan uzun vadeli sigorta primi ödeyenlerin belirtilen süre
içinde yazılı talepte bulunmamaları halinde ayrıca iş kazası meslek hastalığı
hükümlerinin uygulanacağı, sosyal güvenlik destek primi kesilmeyeceği, bu
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce iştirakçi olup, bu Kanunun yürürlüğe
girdiği tarihten sonra 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre vazife malûllüğü
aylığı bağlananlardan bu Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi
kapsamında çalışmaya başlayanlar hakkında da yazılı talepleri doğrultusunda
işlem yapılacağı, bu bent kapsamında olanlardan ayrıca genel sağlık sigortası
primi alınmayacağı,
öngörülmüştür.
Gerek 506 sayılı Kanunun mülga 3. maddesinin (II/C) fıkrası gerek 5510
sayılı Kanunun 5. maddesinin (c) bendi ve geçici 14. maddesi kapsamında aylık
bağlanıp tekrar hizmet akdine tabi olarak çalışmaya başlayanlardan hizmetleri
Tüm Sigorta Kollarına Tabi Çalışanlar (01) belge türünden bildirilmiş
olanların, bu bildirimleri malullük, yaşlılık ve ölüm sigorta kollarına tabi
olma yönünde irade beyanı olarak kabul edilebileceğinden bu kişilerin talepleri
halinde;
- 1.10.2008
tarihinden önce (01) belge türü ile bildirilen sürelerinin
Görev Malullüğü Aylığı Alıp Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortalarına Tabi
Çalışanlar (18) ve Sosyal Güvenlik Destek Primine Tabi Çalışanlar (02) belge
türüne,
- 1.10.2008
tarihinden sonra (01) belge türü
ile bildirilen sürelerinin ise Harp Malulleri ile 3713 ve 2330 Sayılı Kanunlara
Göre Vazife Malullüğü Aylığı Alanlardan Kısa ve Uzun Vade Sigorta Kollarına
Tabi Olanlar (24) numaralı belge türüne
çevrilecektir.
Örnek 1- Sigortalı
(M), 15.4.1996 tarihinde 5434 sayılı Kanunun 45. maddesi kapsamında aylık
bağlandığı ve 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte sigortalı
çalışmasının bulunmadığı, 1.10.2008 tarihi öncesi 8.6.2006-1.11.2007 aralığında
(01), 1.10.2008 tarihi sonrasında, 2010/01. ay ile 2018/03. ay arası Sosyal
Güvenlik Destek Primine Tabi Çalışanlar (02) belge türünden hizmet bildirildiği
ve sigortalılığın devam ettiği anlaşılmıştır. Sigortalı (M), 9.3.2018
tarihindeki dilekçesinde hem bu tarihten önceki sehven (01) belge türü ile
bildirilen hizmetlerinin (02) ve (18) belge türüne çevrilmesi hemde bu tarihten
sonra uzun vadeli sigorta kollarına tabi olmayı talep etmiştir. Bu durumda
sigortalı(M)'nin,
- 8.6.2006-1.11.2007 tarihleri arasındaki (01) belge türünden bildirilmiş hizmetlerin; (02) ve
(18) belge türüne
- Ekim 2008
tarihinden dilekçe tarihine kadar (9.3.2018), (02)
belge türünden bildirilen hizmetlerin değiştirilmemesi, dilekçe tarihini takip
eden aybaşından itibarende (24) belge türünden hizmetleri bildirilecektir.
Örnek 2- Sigortalı
(K), 15.7.2001 tarihinde 3713 sayılı Kanun kapsamında aylık almaya başlamıştır.
Sigortalı adına; 1.1.1995-31.12.1997 tarihleri arası (01), 1.1.2003-31.12.2008
tarihleri arası (01), 1.1.2010-31.12.2011 tarihleri arası (02), 1.1.2013-31.12.2017
tarihleri arası (01) belge türüyle hizmet bildiriminde bulunulmuştur. Sigortalı
(K), 1.3.2019 tarihinde yapmış olduğu taleple 3713 sayılı Kanun kapsamında
aylık almaya başladığı tarihten sonra adına bildirilen tüm hizmetlerin uzun
vade sigorta kollarında geçerli kabul edilerek değiştirilmesini talep etmektedir.
Bu durumda; 15.7.2001 tarihinden önce geçen hizmetlere hiçbir şekilde müdahale edilmeyecek, 1.1.2003-31.12.2008 tarihleri arası
(01) belge türünden bildirilen hizmetler; (02) ve (18) belge türüne, 1.1.2013-31.12.2017
tarihleri arası (01) belge türünden bildirilen hizmetler; (24) belge türüne
dönüştürülecektir. 1.1.2010-31.12.2011 arası (02) belge türünden bildirilen
hizmetlerde (23) belge türüne dönüştürülecektir. "
F- GENELGENİN YEDİNCİ KISMINDA YAPILAN DÜZENLEMELER
1- Birinci bölümde yer alan
“1,1- Türkiye’de ikamet etmek” alt başlığının birinci paragrafındaki “İsteğe
bağlı sigorta giriş bildirgesinde (EK-22) belirtilen ikamet adresi Türkiye’de
ikamet etme şartı için yeterli sayılacaktır.” cümlesi “Kimlik Paylaşım
Sistemindeki adres ikamet adresi olarak esas alınacaktır.” şekilde
değiştirilmiştir.
2- Birinci bölümde yer
alan “1.5- Kuruma yazılı olarak başvurmak” alt başlığının birinci
paragrafındaki açıklamalar aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“İlk defa isteğe bağlı sigortalı olmak isteyenlerin
e-devlet üzerinden veya “İsteğe Bağlı Sigorta Giriş Bildirgesi” ile Kuruma
başvurmaları gerekmektedir. Tekrar isteğe bağlı sigortalı olmak isteyenlerin
ise talep dilekçesi ile müracaatları yeterli olacaktır. SSİY’nin 124. maddesi
gereğince adi posta veya Kuruma doğrudan yapılan başvuru ve bildirimlerde,
başvuru veya bildirimin Kurumun gelen evrak kayıtlarına intikal tarihi;
taahhütlü, iadeli taahhütlü, acele posta servisi, PTT Alo Post veya PTT Kargo
ile yapılan başvuru ve bildirimlerde ise başvuru veya bildirimin postaya veya
kargoya verildiği tarih; başvuru veya bildirim tarihi olarak kabul
edilecektir.”
3- Birinci bölümde yer
alan “4- 1.10.2008 tarihinden sonra zorunlu sigortalı olarak tescili yapılan
sigortalıların primlerinin değerlendirme işlemleri” başlığının birinci
paragrafındaki “ödemiş oldukları sürelerin” ibaresinden sonra gelmek
üzere “kendileri veya hak sahiplerinin talep etmeleri durumunda” ibaresi eklenmiştir.
4- İkinci bölümde yer alan “1- İsteğe bağlı sigortalılığın
başlangıcı” başlığının ikinci paragrafındaki açıklamalar aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“Söz
konusu belgelerin adi posta ile gönderilmesi veya Kuruma doğrudan verilmesi
halinde isteğe bağlı sigortalılık, bildirge veya dilekçenin Kurum kayıtlarına
intikal ettiği tarihi takip eden günden, taahhütlü, iadeli taahhütlü, acele
posta servisi, PTT Alo Post veya PTT Kargo ile gönderilmesi halinde ise postaya
veya kargoya verildiği tarihi takip eden günden itibaren başlatılacaktır.”
5- İkinci bölümde yer alan “2.1-
Yazılı talepte bulunmak” alt başlığının birinci paragrafının “b)” bendi
aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, “c)” bendi ile Örnek 2-” den sonra
gelmek üzere de “Örnek 3-” eklenmiştir.
“b) Talepte bulunulan ayın primi ödenmişse dilekçenin Kurum
kayıtlarına intikal ettiği tarih, istemesi halinde ise bulunduğu ay sonu
itibariyle,
c) Talepte bulunulan
ayın primini kısmi ödeyenlerin,
ödediği primi karşıladığı gün itibariyle,
sona erdirilecektir.”
“Örnek
3- 28.2.2016 tarihi itibariyle borcu olmayan ve 15.3.2016 tarihinde 125 TL
prim ödeyen sigortalı, 23.3.2016 tarihinde primini karşıladığı gün itibariyle
sigortalılığını sonlandırmak için talepte bulunmuştur. Bu sigortalının ödemiş
olduğu tutar yedi günlük süreyi karşıladığından 7.3.2016 tarihi itibariyle
isteğe bağlı sigortalılığı sonlandırılacaktır. ”
6- İkinci bölümde yer alan “2.2.2.1- Aylık talep tarihi
itibariyle prim borcu bulunup 4. maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre
aylık bağlanacak olan sigortalılar” başlığının birinci ve ikinci paragrafı
kaldırılmış, kaldırılan paragraf yerine aşağıdaki paragraf eklenmiş, “Örnek
1-” de yer alan “Sigortalı tahsis talep tarihi itibariyle söz konusu
prim borçlarını ödemeyeceğini “12 Aylık Sorgulama Süresine Göre İsteğe Bağlı
Sigortalılık Süresi Tespiti” dilekçesi ile yazılı olarak beyan etmiştir.” cümlesi
“Sigortalı söz konusu prim borçlarını ödemeyeceğini yazılı olarak beyan etmiştir.”
şeklinde değiştirilmiş ve “olacaktır” ibaresinden sonra gelen “Bu
sigortalının aylığı tahsis talep tarihini takip eden aybaşından (1.11.2010)
itibaren başlatılacaktır.” ifadesi çıkartılmış, “Örnek 2-” değiştirilmiş
ve “Örnek 3-” kaldırılmıştır.
“Kanunun
4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine göre aylık bağlanacak
sigortalıların aylık talep tarihi itibariyle prim ve prime ilişkin borcu
bulunmaması gerekmekte olup, prim borcu olan sigortalıların aylık talep
tarihinden sonra yazılı talepte bulunmaları halinde isteğe bağlı
sigortalılıkları primi ödenmiş son gün itibariyle sonlandırılacak, yazılı
talepte bulunmaması halinde ise prim borcunun ödeneceği tarihe kadar isteğe
bağlı sigortalılıkları devam ettirilecektir.”
“Örnek
2- 28.11.2018 tarihinde aylık bağlanması için talepte bulunan ve 2018 yılı
Şubat ile Mart aylarına ait prim borçlarını ödemeyen ve söz konusu borçlarını
ödemeyeceğine dair yazılı talebi olmayan sigortalı (C)’nin, aylık talep
tarihinden önceki prim borçları ile birlikte 31.1.2019 tarihine kadar olan prim
borçlarını 31.1.2019 tarihinde ödediği tespit edilmiştir. Sigortalı (C)’nin
isteğe bağlı sigortalılığı, 31.1.2019 tarihine kadar devam ettirilecektir.”
7- İkinci bölümde yer alan “2.2.2.2- Aylık talep tarihi
itibariyle prim borcu bulunup Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a)
bendine göre aylık bağlanacak olan sigortalılar” başlığının ikinci
paragrafı ve “Örnek 1-” aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, “Örnek 2-” ilave
edilmiştir.
“Kanunun
4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine göre isteğe bağlı sigortalı (5.
maddenin (g) fıkrası, 51. maddenin üçüncü fıkrası) olup, 4. maddenin birinci
fıkrasının (a) bendi kapsamında aylık bağlanacak isteğe bağlı sigortalıların
aylık talep tarihinde prim ve prime ilişkin borcu bulunanların aylık talep
tarihinden sonra yazılı talepte bulunmaları halinde, isteğe bağlı
sigortalılıkları primi ödenmiş son gün itibariyle sonlandırılacak, yazılı
talepte bulunmaması halinde ise, prim borcunu ödediği tarihe kadar isteğe bağlı
sigortalılıkları devam ettirilecektir.”
“Örnek
1- Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında
çalışmaları bulunan ve en son isteğe bağlı sigortaya devam eden sigortalı 20.5.2018
tarihinde tahsis talebinde bulunmuştur. Sigortalı, 12 aylık sorgulama süresi
içinde bulunan 2017 yılı Haziran, Eylül ve Kasım ayından sonra primlerini
ödememiş olup, aylık talep tarihinde ya da sonraki bir tarihte ödenmeyen aylara
ait prim borcunu ödemeyeceğine ilişkin yazılı talepte bulunduğundan, primi
ödenmiş son gün itibariyle belirlenecek sigortalılık süresi;
.…/…./.….
- 31.5.2017 (01)
(05) 1.7.2017
- 31.8.2017 (01)
(05) 1.10.2017-31.10.2017
(01)
Olacaktır.
Örnek 2- 10.7.2018
tarihinde aylık bağlanması için talepte bulunan ve 2018 yılı Nisan ile Mayıs
aylarına ait prim borçlarını ödemeyen ve söz konusu borçlarını ödemeyeceğine
dair yazılı talebi olmayan sigortalı (L)’nin, aylık talep tarihinden önceki
prim borçları ile birlikte 30.11.2018 tarihine kadar olan prim borçlarını 30.11.2018
tarihinde ödediği tespit edilmiştir. Sigortalı (L)’nin isteğe bağlı
sigortalılığı, 30.11.2018 tarihine kadar devam ettirilecektir.”
8- İkinci bölümde yer alan “2.2.2.3 -İsteğe bağlı
sigortalılık hizmet süresi tespiti talebinden vazgeçme” başlığının birinci
paragrafı ve “Örnek -” değiştirilmiştir.
“Aylık
talebinde bulunan sigortalılardan prim ödemeyeceğini yazılı olarak beyan eden
isteğe bağlı sigortalılardan yapılan hizmet tespiti sonucunda aylığa hak
kazanamadığı belirlenenlerin, prim ödemeyeceğine ilişkin vermiş oldukları
talepleri geçersiz sayılarak isteğe bağlı sigortalılıkları devam
ettirilecektir.
Örnek- İsteğe
bağlı sigortalılığı devam ederken 29.5.2010 tarihinde aylık talebinde bulunan
sigortalının 2010 yılı Nisan ve Mayıs ayı primlerini ödemediği anlaşılmış
sigortalının 3.8.2010 tarihinde isteğe bağlı sigortalılık sürelerinin tespitine
ilişkin yazılı beyanına istinaden sigortalılık süreleri belirlenmiş ancak,
yapılan incelemede aylık bağlamaya ilişkin gün sayısının 30 gün eksik olduğu
tespit edilmiştir. Bu durumda sigortalının beyanı geçersiz sayılarak isteğe
bağlı sigortalılığı devam ettirilecektir.”
9- Dördüncü bölümde yer
alan “1.1- 1.10.2008 öncesi isteğe bağlı sigortalılığın devamı” alt
başlığının beşinci, altıncı ve yedinci paragrafları ile “Örnek 1-” ve “Örnek
2-” kaldırılmıştır.
10- Beşinci bölümde yer alan “3- Gelir vergisinden muaf kadın
sigortalılar” başlığının birinci paragrafındaki “işyeri
açmaksızın” ibaresinden sonra gelmek üzere “, 7162 sayılı Kanunla 193
sayılı Gelir Vergisi Kanununun 9. maddesinin (6) numaralı alt bendinde yapılan
değişiklikle de 30.1.2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere veya yıl
içinde gerçekleştirilen satış tutarı, ilgili yıl için geçerli olan asgari
ücretin yıllık brüt tutarından fazla olmamak üzere, internet ve benzeri
elektronik ortamlar üzerinden” ibaresi eklenmiştir.
11- Altıncı
bölümde yer alan “3- Kamu idarelerinde çalışıp iş sözleşmesi askıda
olanların isteğe bağlı sigortalılığı” başlığından sonra gelmek üzere
aşağıdaki başlık açıklamalarıyla birlikte eklenmiştir.
“4-
Zorunlu sigortalılığın sona erdiği tarihten sonradaki isteğe bağlı sigortalılık
sürelerinin değerlendirilmesi
Kanunun 50. maddesinde isteğe bağlı sigortalı olma koşullarından biri Kanuna tabi
zorunlu sigortalı olmayı gerektirecek şekilde çalışmamak veya sigortalı olarak
çalışmakla birlikte ay içerisinde 30 günden az çalışmak ya da tüm gün
çalışmamak şeklinde belirlenmiş, 51. maddesinde ise isteğe bağlı sigortalılığın
müracaatın Kurum kayıtlarına intikal ettiği tarihi takip eden günden itibaren
başlayacağı, ay içerisinde 30 günden az çalışan veya 80. madde uyarınca prim
ödeme gün sayısı ay içindeki toplam çalışma saatinin 4857 sayılı Kanuna göre
belirlenen günlük normal çalışma saatine bölünmesi suretiyle hesaplanan
sigortalıların aynı ay içerisinde isteğe bağlı sigortaya prim ödemeleri
halinde, primi ödenen sürelerin zorunlu sigortalılığa ilişkin prim ödeme gün
sayısına otuz günü geçmemek üzere ekleneceği ve eklenen bu sürelerin 25.2.2011
tarihinden itibaren Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi
kapsamında sigortalılık süresi olarak kabul edileceği öngörülmüştür.
Diğer taraftan, Kanunun 53. maddesinin üçüncü fıkrasında
isteğe bağlı sigortalılığın, 51. maddenin ikinci ve üçüncü fıkraları hükmü
saklı kalmak kaydıyla Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) veya
(c) bentleri kapsamına tabi çalışmaya başladığı tarihten bir gün önce sona
erdirileceği, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 95. maddesinin üçüncü
fıkrasında daay içinde 30 günden az veya kısmi çalışanlar hariç olmak üzere
yeniden isteğe bağlı sigortaya devam etmek isteyenler hakkında yeniden talep
şartı aranacağı öngörülmüştür.
İsteğe
bağlı sigortalılığın hangi hallerde sona ereceği, Kanunun 51. maddesinin
dördüncü fıkrasında belirlenmiş, söz konusu sigortalılığın zorunlu sigortalı
olunması halinde sona erdirilmesi ise Kanunun 53. maddesinde düzenlenmiştir.
İsteğe bağlı sigortalılığı devam etmekte iken Kanunun 53. maddesinin üçüncü
fıkrası hükmü saklı kalmak kaydıyla yazılı talepte bulunulmadığı sürece isteğe
bağlı sigortalılık sona erdirilmemekte, ait olduğu aydan itibaren en geç 12 ay
içinde ödenmeyen süreler ise sigortalılık süresinden sayılmamaktadır.
Buna göre, Kanunun 51. maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında 30
günden eksik süreleri için Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi
kapsamında isteğe bağlı sigortaya prim ödemekte iken zorunlu sigortalıkları
sona erenlerin, Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki
isteğe bağlı sigortalılıkları, zorunlu sigortalılıklarının bittiği tarih
itibariyle sonlandırılacak, zorunlu sigortalılığın sona erdiği tarihi takip
eden günden itibaren ise herhangi bir yazılı talep aranmaksızın Kanunun 4.
maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki isteğe bağlı sigortalılık
devam ettirilecektir.
Zorunlu sigortalılık sona erdikten sonra Kanunun 4. maddesinin birinci
fıkrasının (a) bendi kapsamında 30 günden az isteğe bağlı sigorta primi;
- Ödenmiş olan süreler 30 güne tamamlanacak şekilde Kanunun 4.
maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında isteğe bağlı sigortalılık
süresi olarak değerlendirilecektir. Zorunlu kısmi çalışma sona erdikten sonra,
Kanunun 4. maddesinin
birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında yine
kısmi olarak isteğe bağlı sigortaya ödenen primler, Kanunun 4. maddesinin
birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında oluşturulacak isteğe bağlı sigorta
süreleri için oluşacak prim borçlarında dikkate alınacak ve söz konusu sürelere
ilişkin prim borçları, Kanunun 88. maddesinin yirmiikinci fıkrası gereğince
tebliğ tarihinden itibaren Kanunun 89. maddesinin ikinci fıkrasına göre gecikme
cezası ve gecikme zammı uygulanarak tahsil edilecektir.
- Ödenmemiş olan süreler için ise zorunlu sigortalılığın sona
erdiği tarihi takip eden günden itibaren Kanunun 4. maddesinin birinci
fıkrasının (b) bendi kapsamında isteğe bağlı sigortalılık başlatılacak ve bu
şekilde başlatılan sürelere ilişkin primlerin ödenmesinde Kanunun 52.
maddesinin üçüncü fıkrası dikkate alınacaktır.
Örnek 1- (4/a)
kapsamında kısmi süreli çalışan ve ay içerisinde 30 günden eksik kalan süreleri
isteğe bağlı sigorta ile tamamlayan sigortalı (C)’nin 17.8.2018 tarihinde 10
gün kısmi çalışma süresi bildirilerek (4/a) kapsamındaki zorunlu sigortalılığı
sona ermesine rağmen isteğe bağlı sigortaya prim ödemeye devam etmiştir. Bu
durumda, sigortalının 2018/Ağustos ayında; bildirilen zorunlu kısmi sigortalı
hizmet süresini, sigortalılığın sona erdiği tarihe tamamlayacak şekilde 17-10=7
gün (4/a) kapsamındaki isteğe bağlı sigorta hizmeti oluşturulacak ve bu tarih
itibariyle (4/a) kapsamındaki isteğe bağlı sigortalılık sona erdirilecek ancak,
18.8.2018 tarihi itibariyle de (4/b) kapsamında isteğe bağlı sigortalılığı
başlatılacaktır. Sigortalının, zorunlu sigortalılığın sona erdiği tarihten
sonraki dönemler için (4/a) kapsamında ödediği kısmi isteğe bağlı sigorta
primleri, (4/b) kapsamında hizmet olarak değerlendirilecek ve arada oluşan prim
farkları sigortalıya tebliğ edilmek suretiyle Kanunun 88. maddesinin
yirmiikinci fıkrası kapsamında tahsil edilecektir.
Örnek 2- Örnek
(1)’deki sigortalının zorunlu sigortalılığının sona erdiği 2018 yılı Ağustos
ayı ve sonrasında isteğe bağlı sigortaya prim ödemediği varsayıldığında, yine
aynı şekilde sigortalının (4/a) kapsamındaki isteğe bağlı sigortalılığı zorunlu
kısmi çalışmanın sona erdiği 17.8.2018 tarihi itibariyle sonlandırılacak ve 18.8.2018
tarihinden itibaren (4/b) kapsamında isteğe bağlı sigortalılığı başlatılarak
isteğe bağlı sigortalılıktan dolayı prim ödemesi bulunmayan süreler için 12 ay
kontrolü işletilecektir.
Örnek 3- (4/a)
kapsamında ayda 12 gün kısmi süreli çalışan ve ay içerisinde 30 günden eksik
kalan süreleri isteğe bağlı sigorta ile tamamlayan sigortalı (D)’nin 20.10.2017
tarihinde (4/a) kapsamındaki zorunlu sigortalılığı sona ermiş ve bu tarihten
itibaren isteğe bağlı sigortaya prim ödememiştir. 7.5.2018 tarihi itibariyle
yeniden ayda 7 gün kısmi süreli olarak çalışmaya başlamıştır. Sigortalı
(D)’nin, (4/a) kapsamında başlatılan isteğe bağlı sigortalılığı 20.10.2017
tarihi itibariyle durdurularak (2017/Ekim ayında 12 gün zorunlu sigorta, 8 gün
(4/a) kapsamında isteğe bağlı sigorta), 21.10.2017-6.5.2018 tarihleri arasında
(4/b) kapsamında isteğe bağlı sigortalılığı devam ettirilecektir. Sigortalı 7.5.2018
tarihinden itibaren yeniden ayda 7 gün kısmi süreli çalışmaya başladığından, (6
gün (4/b İBS) + 7 gün (Kısmi 4/a) = 13) bu nedenle 14.5.2018 tarihi itibarıyla
30 gün az İBS tescili başlatılacak ve 17 gün hizmet verilecektir.
Öte
yandan, Kanunun ek 5. maddesi kapsamında prim öderken, (4/a) kapsamında kısmi
olarak çalışmaya başlamaları nedeniyle tarım sigortalılıkları sonlananlardan,
kısmi çalışmaları sırasında eksik gün sayılarını isteğe bağlı sigorta yoluyla tamamlayanların, kısmi çalışmalarının sona ermesi halinde, ek 5. madde
kapsamındaki sigortalılıkları zorunlu sigortalılığın bittiği tarihi takip eden
günden başlatılacaktır. (4/a)kapsamındaki isteğe bağlı sigortalılıkları zorunlu
sigortalılığın bittiği tarih itibariyle sona erip, zorunlu çalışmanın bittiği
tarihi takip eden günden itibaren (4/b) kapsamında başlatılan isteğe bağlı
sigortaya ilişkin ödedikleri primler, ek 5. madde kapsamındaki sigortalılıktan
doğan borca mahsup edilecektir.
Örnek- 1.8.2015
tarihi itibariyle Kanunun ek 5. maddesi kapsamındaki sigortalılığı devam
ederken 4.6.2016 tarihinde (4/a) kapsamında ayda 12 gün kısmi zamanlı çalışmaya
başlayan sigortalı, 30 günden eksik sürelerini isteğe bağlı sigorta ile ödemek
üzere müracaat etmiştir. Sigortalının ek 5. madde kapsamındaki sigortalılığı 3.6.2016
tarihi itibariyle sonlandırılmıştır. 2016 Haziran ayında; 3 gün ek-5, 12 gün
(4/a) kapsamında zorunlu sigortalı, 15 gün (4/a) kapsamında isteğe bağlı
sigortalılığı sağlanan kişinin, zorunlu sigortalılığı 23.5.2017 tarihinde sona
ermiştir. Bu durumda sigortalının (4/a)kapsamındaki isteğe bağlı sigortalılığı
zorunlu sigortalılığın bittiği 23.5.2017 tarihinde sonlandırılacak (2017/Mayıs
ayında 12 gün zorunlu, 11 gün (4/a) kapsamında isteğe bağlı sigorta hizmeti) ve
tarım sigortalılığı 24.5.2017 tarihi itibariyle başlatılacaktır. Sigortalının
zorunlu sigortalılığın sona erdiği tarihi takip eden günden itibaren (4/b)
kapsamında isteğe bağlı sigortaya prim ödediğinin sonradan anlaşılması halinde
ise, bu kapsamda ödenen primler, ek 5. madde kapsamında tarım sigortalılığından
tahakkuk edecek prim borçlarına mahsup edilecektir.”
G- GENELGENİN SEKİZİNCİ KISMINDA YAPILAN DÜZENLEMELER
1- Birinci bölümde yer alan “Fiili Hizmet Süresi Zammı” başlığının
ikinci paragrafındaki açıklamalar aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Diğer
taraftan, 6385, 7077, 7078, 7146 sayılı kanunlar ve 703 sayılı KHK uyarınca
Kanunun 40. maddesinde yapılan değişiklikler sonucu fiili hizmet süresi zammı
uygulaması kapsamı genişletilmiş olup, söz konusu değişiklik gereğince
yapılması gereken işlemler ilgili başlıklar altında açıklanmıştır.”
2- Birinci bölümde yer alan “1- Fiili hizmet süresi zammından yararlandırılacak
sigortalılar” alt başlığının birinci paragrafında yer alan “ise”
ibaresi madde metninden çıkarılmış, “2013 yılı Şubat ayı başından”
ibaresinden sonra gelmek üzere, 7078 sayılı Kanun ile tabloya eklenen “(19)
numaralı sırasında belirtilen işyerlerinde ve işlerde çalışanlar 25.8.2017
tarihinden, ve (20) numaralı sırasında belirtilen işyerlerinde ve işlerde
çalışanlar ise 3.8.2018 tarihinden” ibaresi eklenmiş, birinci paragraftan
sonra gelen tablonun (13) ve (18) sıra numaraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş,
tablonun sonuna (19) ile (20) sıra numaraları ve tablonun altına aşağıdaki paragraf
eklenmiştir.
13) Türk Silâhlı Kuvvetlerinde, Jandarma Genel Komutanlığında ve Sahil Güvenlik Komutanlığında |
Subay, yedek subay, astsubay, uzman
jandarma ve uzman erbaşlar ve
sözleşmeli erbaş ve erler (Ek, 28.2.2014 tarihli ve 2014/5 sayılı Genelge) |
90 |
18) Türkiye Büyük Millet Meclisi ile Cumhurbaşkanlığı |
Yasama organı üyeleri ile Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar |
90 |
19) Ceza infaz
kurumlarında |
Ceza infaz kurumu müdürü, idare memuru, infaz ve koruma başmemuru infaz ve
koruma memuru ünvanlı kadrolarda bulunanlar ile Adalet Bakanlığı taşra
teşkilatına tahsisli kadro veya pozisyonlarda bulunup ceza infaz kurumlarında
hükümlü ve tutuklularla bilfiil irtibat içinde olan diğer görevliler, |
90 |
20) İnsan sağlığına ilişkin işler |
11.4.1928 tarihli ve 1219 sayılı Kanun, 25.2.1954
tarihli ve 6283 sayılı Hemşirelik Kanunu ve 18.12.1953 tarihli ve 6197 sayılı
Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun kapsamında sağlık meslek mensubu
sayılan ve insan sağlığı için koruyucu, teşhis, tedavi ve rehabilite edici
hizmetlerde çalışanlar |
60 |
“Emeklilik
ve yaşlılık aylığı alanlar hariç ihtiyat pilotları hakkında Kanunun 40.
maddesinin ikinci fıkrasında yer alan tablonun (13) numaralı sırada belirtilen
hükümler uygulanacaktır.”
3- Birinci bölümde yer alan “2- Fiili hizmet süresi zammından
yararlandırılmada esas alınacak hususlar” alt başlığının ikinci, beşinci,
sekizinci ve dokuzuncu paragraftan sonra gelmek üzere sırasıyla aşağıdaki
paragraflar ve örnekler eklenmiş, üçüncü paragrafında yer alan “Türk Silahlı
Kuvvetlerinde,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Jandarma Genel
Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığında” ibaresi, dördüncü
paragrafında yer alan “Türk Silahlı Kuvvetleri,” ibaresinden sonra
gelmek üzere “Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı” ibaresi
ve sekizinci paragraftan sonra gelen örneklerden sonra "Örnek 7-" eklenmiştir.
“Ancak,
esas faaliyet konusu nedeniyle fiili hizmet süresi zammı belge türleri ile
ilişkilendirilmemiş işyerlerinde, fiili hizmet süresi zammı kapsamında bulunan
işler de yapılabilmekte olup, (örneğin, “motorlu piston imalatı” yapılan
işyerinde bir dökümhanenin bulunması gibi) bu şekilde, esas faaliyet konusu
bakımından fiili hizmet süresi kapsamında değerlendirilmeyen işyerlerince
Kanunun 40. maddesinin ikinci fıkrasındaki tabloda yer alan işleri yapan
sigortalıların fiili hizmet süresi zammı kapsamında çalıştırıldığının belgelenerek
(çalışanların diploma, sertifika vb. belgeleri) müracaat edilmesi halinde, bu sigortalıların çalışmalarının
fiili hizmet süresi zammı kapsamına girip girmediği Kanunun 40. maddesinde
öngörülen hükümlere bakılarak araştırılacak, uygun görülmesi durumunda Kanunun
40. maddesinde belirtilen süreye ilişkin tanımlama işlemi yapılacaktır.
Diğer taraftan, işverenlerce fiili hizmet süresi zammı
kapsamında sigortalı çalıştırıldığının dilekçe ile beyan edilmesine rağmen
kanıtlayıcı belge sunulamaması halinde işyerinde fiili hizmet süresi zammı
kapsamında çalışılıp çalışılmadığının Kurumun kontrol ve denetimle görevli
memurlarınca tespiti yapıldıktan sonra uygun görülen işyerlerinin tanımlama
işlemi yapılacaktır.”
“Fiili
hizmet süresi zammı kapsamındaki işyerlerinden Kurumumuza aylık prim ve hizmet
belgesiyle yapılan fiili hizmet süresi zammı kapsamındaki bildirimlere yönelik 3.11.2017
tarihinden itibaren e-bildirge programında her ay için azami 26 gün bildirim
kontrolü konulmuş olup, aynı işyerinden farklı belge türleri ile toplamda 30
günden fazla hizmet bildirilmeyecektir. (örneğin; (01) nolu belge türü ile 4
gün, (32) nolu belge türü ile 26 gün gibi)
Yine, e-bildirge programında 2018 yılı Mart ayından itibaren de bir işyerinden aynı
sigortalılar için aynı döneme ait farklı belge türleri seçilerek toplamda 30
günden fazla hizmet bildirilmemesi yönünde kontrol konulmuştur.
E-bildirge programına her ay için azami 26 gün üzerinden fiili hizmet süresi
zammı bildirilmesine yönelik kontrolün konulduğu 3.11.2017 tarihinden önceki
sürelerde işverenlerce, bazı dönemlerde aynı işyerinden aynı sigortalı için;
Dönem yıl/ay |
Belge
Kodu |
Belge
Türü |
Gün |
Prime
esas kazanç |
2011/08 |
1 |
Asıl |
3 |
94.05 |
2011/08 |
32 |
Asıl |
28 |
1,723.13 |
2016/04 |
1 |
Asıl |
3 |
207.45 |
2016/04 |
32 |
Asıl |
27 |
2,831.49 |
2017/07 |
1 |
Asıl |
30 |
1,958.28 |
2017/07 |
32 |
Asıl |
30 |
1,958.28 |
şeklinde
bildirim yapıldığı ve prime esas kazançların da buna göre oluşturulduğu tespit
edilmiştir.
Bu çerçevede, 3.11.2017 tarihinden önce Kanunun 40. maddesi
kapsamında 26 günden fazla bildirim yapılan sigortalılardan bu Genelgenin
yayımı tarihi itibariyle aylık bağlanmamış olanların fiili hizmet süresi zammı
kapsamındaki çalışmaları yukarıdaki istisnalar hariç olmak üzere 26 gün olarak
dikkate alınacaktır.
İşverenlerce
aynı sigortalı için aynı işyerinden fiili hizmet süresi zammı ile normal
çalışma süreleri için toplamda 30 günün üzerinde yapılan bildirimler aşağıdaki
tabloda örneklendiği şekilde dikkate alınacaktır.
İşverenlerce farklı belge türleri
ile 30 günün üstünde hizmet bildirildiğini gösterir tablo
Dönem yıl/ay |
Belge
türü |
İşverenin bildirdiği PÖGS |
Olması Gereken PÖGS |
Prime
esas kazanç |
2016/6 |
13 |
30 |
4 |
Değerlendirilen gün karşılığı kazanç |
2016/6 |
33 |
30 |
26 |
Değerlendirilen gün karşılığı kazanç |
2016/9 |
13 |
30 |
8 |
Değerlendirilen gün karşılığı kazanç |
2016/9 |
33 |
22 |
22 |
Kazanç aynı |
2016/12 |
13 |
30 |
10 |
Değerlendirilen gün karşılığı kazanç |
2016/12 |
33 |
20 |
20 |
Kazanç aynı |
2017/3 |
13 |
9 |
8 |
Değerlendirilen gün karşılığı kazanç |
2017/3 |
33 |
22 |
22 |
Kazanç aynı |
2017/7 |
13 |
29 |
28 |
Değerlendirilen gün karşılığı kazanç |
2017/7 |
33 |
2 |
2 |
Kazanç aynı |
Diğer taraftan, ay içinde işe girişi ya da işten çıkışı
olanlar için fiili hizmet süresi zammına tabi belge türleri ile bildirimi
yapılacak azami gün sayısı, sigortalı adına o ay bildirilecek toplam prim ödeme
gün sayısının 30'a bölünmesi ile çıkan sonucun 26 ile çarpılmasıyla
bulunacaktır. Bu şekildeki hesaplamada gün kesirleri bir gün kabul edilecektir.
Fiili hizmet süresi zammı dışındaki çalışmalar için de normal belge türleri ile
bildirim yapılacaktır. Her bir belge türü için eksik gün nedeni olarak
“13-Diğer Nedenler” seçilecektir.
Örnek- Sigortalı
10.9.2018 tarihinden itibaren özel (B) hastanesinde "anestezi
teknisyeni" olarak göreve başlamıştır. Sigortalının işe girdiği 10.9.2018
tarihinden o ayın son gününe kadar ki sürede toplam prim ödeme gün sayısı
21’dir. Sigortalının çalışmasından dolayı fiili hizmet süresi zammına esas
azami gün sayısı, (21/30) x 26 =18,20’dir. Hesaplamada gün kesirleri bir gün
kabul edileceği için bulunan gün sayısı 19 kabul edilecektir. Bu nedenle, işveren
tarafından sigortalı için, (29) numaralı belge türünden azami 19 gün, (01)
numaralı belge türünden asgari 2 gün olmak üzere toplamda 21 gün hizmet
bildirilecektir.”
“(4/a)
kapsamında çalışan sigortalılar için ise fiili hizmet süresi zammından faydalanacak
işkolu kodları ile meslek kodları e-bildirge programında yayımlanmış olup, söz
konusu meslek kodu listesinde yer alan meslekler dışında bildirim
yapılmayacaktır. Ancak, meslek kodu listesinde yer almayan, ilgili Kanunlara
göre sağlık mesleği olduğu kabul edilen meslekler için ise görüş alındıktan
sonra gerekli işlemler yapılacaktır. Ayrıca, fiili hizmet süresi zammı
kapsamında değerlendirilen iş kolu kodu listesinde yer almayan işyerleri ise anılan Kanunlara göre
sağlık mensubu sayılan kişileri çalıştırdığını belgelemesi halinde gerekli
tanımlama işlemi yapılacak ve bu işyerlerinde çalışan sağlık mensupları da
fiili hizmet süresi zammından faydalandırılacaktır.”
“Örnek
7- (A) Eczanesi, "eczane kalfası" olarak çalıştırdığı sigortalı
(B)'nin Kanunun 40. maddesinin ikinci fıkrasındaki tablonun (20) numaralı
sırasında yer alan hüküm çerçevesinde fiili hizmet süresi zammı kapsamında
bildirimini yapabilmek için ilgilinin Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı
ve Türk Eczacıları Birliği işbirliği neticesinde düzenlenen eğitim sonucunda
düzenlenen sertifikası ya da kurs bitirme belgesini de ekleyerek 18.1.2019
tarihinde dilekçe vermiştir. Yapılan incelemede, sigortalının ilgili Bakanlıkça
onaylı kurs bitirme belgesinin bulunduğu, dolayısıyla da 1219 sayılı Kanunun
geçici 7. maddesi uyarınca sağlık meslek mensubu sayıldığından bu sigortalıyı
çalıştıran işyerinin Kanunun 40. maddesinde belirtilen süreye ilişkin tanımlama
işlemi yapılacak, sigortalı (B)'nin hizmetleri “3213.02-Eczane hizmetleri
teknikeri” meslek koduyla bildirilecektir.
“İnsan sağlığına ilişkin işlerde
çalışanlardan hekimlerin 1219 sayılı Tababet Ve Şuabatı San'atlarının Tarzı
İcrasına Dair Kanun, 6283 sayılı Hemşirelik Kanunu ve 6197 sayılı Eczacılar ve
Eczaneler Hakkında Kanunlar kapsamında sağlık meslek mensubu sayıldıklarının
incelenebilmesi için Sağlık Bakanlığı ile yapılan çalışmalar sonucunda,
Bakanlıkça belirlenen ve Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün 15.8.2018
tarih ve 73686883-045.01-E.265 sayılı yazısı ekinde gönderilen listede yer alan
unvanların fiili hizmet süresi zammından yararlandırılması gereken sigortalılar
olduğu hususunda mutabakat sağlanmış ve söz konusu liste https://hitap.sgk.gov.tr/HitapWeb/adresinde
29.8.2018 tarihli Duyuru ekinde yayınlanmıştır.
Diğer taraftan, 1219, 6283 veya 6197 sayılı kanunlar uyarınca
sağlık meslek mensubu sayılmakla birlikte halen 2547 sayılı Yüksek Öğretim
Kanunun uyarınca görev yapanlarda insan sağlığı için koruyucu, teşhis, tedavi
ve rehabilite edici hizmetlerde fiilen çalışmaları şartıyla fiili hizmet süresi
zammından yararlandırılacaklardır.
Ayrıca, Sağlık Bakanlığına bağlı ağız ve diş sağlığı merkez ve
hastanelerinde görev yapan başta Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi Uzmanları ile
Röntgen Teknisyenleri Kanunun 40. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan
tablonun (11) sıra numarası uyarınca fiili hizmet süresi zammından
yararlandırılmamakta iken, konuya ilişkin olarak açılan davaların Danıştay
Onbirinci Dairesinin 14.2.2018 tarihli E.2013/2768, K.2018/800, E.2013/21707
K.2018/801 ve E.2013/118, K.2018/802 sayılı kararları ile Sağlık Bakanlığı
aleyhine sonuçlanması üzerine Sağlık Bakanlığı Kamu Hastaneleri Genel
Müdürlüğünce 81 İl Sağlık Müdürlüğüne dağıtımlı olarak yazılan tarihsiz 87307621-419
sayılı yazı ile Danıştay kararları ve Sağlık Hizmetlerinde İyonlaştırıcı Radyasyon
Kaynakları ile Çalışan Personelin Radyasyon Doz Limitleri ve Çalışma Esasları
Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinin birinci fıkrasının (i) bendi uyarınca Radyasyon
Güvenliği Komitesi Kurulması ve Komitece karar verildikten sonra radyasyon görevlisi
sayılan personelin fiili hizmet süresi zammından yararlandırılmaları yönünde uygulamaya geçildiğinin bildirilmesi üzerine
Kurumumuzca
yapılan değerlendirme sonucunda ağız ve
diş sağlığı merkez ve hastanelerinde görev yapan başta Ağız, Diş ve Çene
Radyolojisi Uzmanları ile RöntgenTeknisyenleri Danıştay karar tarihi olan 14.2.2018 tarihinden sonra geçen
çalışmalarından dolayı kurulacak olan Radyasyon Güvenliği Komitesinin kararı
doğrultusunda radyasyon görevlisi sayılmaları halinde fiili hizmet süresi
zammından yararlandırılacaklardır.
669 ve 670 sayılı KHK’lar gereğince Gülhane Askeri Tıp Akademisine bağlı
eğitim hastaneleri ve Türk Silahlı Kuvvetleri Rehabilitasyon ve Bakım Merkezi
ile asker hastaneleri, dispanser ve benzeri sağlık hizmet birimleri ile
Jandarma Genel Komutanlığına ait sağlık kuruluşlarında çalışmakta iken Sağlık
Bakanlığına, Gülhane Askeri Tıp Akademisine bağlı yükseköğretim birimlerinde
görev yapmakta iken Sağlık Bilimleri Üniversitesine devredilen personelden
aylıklarını 926 sayılı Kanuna göre almaya devam edenler, bu şekilde aylık
almaya devam ettikleri sürece Kanunun 40. maddesinde yer alan tablonun 13 sıra
numarası uyarınca yararlandırıldıkları fiili hizmet süresi zammından
yararlandırılmaya devam edeceklerdir.”
4- Birinci bölümde yer alan “5- Kanunun 4. maddesinin birinci
fıkrasının (c) bendine tabi çalışanların Kuruma bildirimi yapılacak fiili
hizmet süresi zammının tespiti” başlığının birinci paragrafı aşağıdaki
şekilde değiştirilmiş ve birinci paragraftan sonra gelmek üzere aşağıdaki
paragraf eklenmiştir.
“Kanunun
4. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendine tabi çalışanlardan Kanunun 40.
maddesi kapsamında çalışması bulunanların yararlandırılacakları fiili hizmet
süresi zammının tespiti, kurumlarca Kuruma gönderilen belgelerde, Hizmet Takip
Programı (HİTAP) üzerinden düzenlenen fiili hizmet süresi zammı tespit
belgelerinde veya fiili hizmet süresi zammı prim belgelerinde (Ek 29 ve Ek 30)
bildirilen sürelere göre yapılacaktır.”
“Kanunun 4. maddesinin birinci
fıkrasının (c) bendine tabi sigortalılardan radyoaktif ve radyoiyonizan
maddelerle yapılan işlerde, ceza infaz kurumlarında ve insan sağlığına ilişkin
işlerde görev yapanların kurumlarca fiili hizmet süresi zammından
faydalandırılmasının uygun görülmesi halinde konu Kurumumuzca da incelenmek
üzere, kamu idarelerince halen kullanılmakta olan “3 nolu Kullanıcı” şifresi ile
“www.sgk.gov.tr” internet adresindeki “E-SGK” bölümü altında yer alan
“KAMU” alt başlığının “HİZMET TAKİP PROGRAMI HİTAP” (https://hitap.sgk.gov.tr/HitapWeb/)
alt sekmesi üzerinden sigortalının TC Kimlik
numarası kullanılarak “Başvurular/Yeni FHZ Bildirimi” alt başlığında yer alan
ilgili belge türü seçilerek Fiili Hizmet Süresi Zammı Tespit Belgesinin
elektronik ortamda düzenlenmesi gerekmektedir.”
5- Birinci bölümde yer alan “6- Fiili hizmet süresi zammı kapsamında
geçen hizmetlerin Kurumca değerlendirilmesi” başlığının “f” bendinde
“Örnek 2-” den sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraf ile örnek eklenmiş,
“j” bendinde yer alan “dışardan atanan bakanlar” ibaresinden
sonra gelmek üzere, “ile cumhurbaşkanı yardımcıları, ceza infaz kurumlarında
çalışanlar ve insan sağlığına ilişkin işlerde görev yapanlar” ibaresi ve “Türk
Silahlı Kuvvetlerinde,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Jandarma Genel Komutanlığı
ve Sahil Güvenlik Komutanlığında” ibaresi eklenmiştir.
“Fiili
hizmet süresi zammına tabi işyeri ve işlerde geçen sürelerin gerek 3600 gün gerekse 1800 gün olup olmadığının tespitinde, fiili
hizmet süresi zammı kapsamındaki
işyeri ve işlerde geçen tüm çalışma süreleri dikkate alınacaktır.
Sigortalıların fiili hizmet süresi zammından yararlandırılması gereken
sürelerinin tespiti ise işverenlerce Kuruma verilen fiili hizmet süresi zammı
kapsamındaki belge türleri esas alınarak yapılacaktır.
Örnek- Demir
ve çelik fabrikası işyerinde her ay (01) nolu belge türü ile 4 gün normal
çalışma süresi, (32) nolu belge türü ile de 26 gün üzerinden fiili hizmet
süresi zammı kapsamında bir çalışma süresi bildirilen sigortalının yaş haddi
indirimden yararlanabilmesi için aranan 3600 günün tespitinde, bu işyerinde ay
içerisinde geçen tüm çalışma süreleri (26+4=30 gün) dikkate alınacak, ancak
fiili hizmet süresi zammı kapsamında toplam prim ödeme gün sayısına ilave
edilecek gün sayısı (32) nolu belge türü ile bildirilen gün sayıları toplanarak
bulunacaktır.”
6- İkinci bölümde yer alan “1.2- İtibari hizmet süresine
esas alınacak hizmetler ve eklenecek süreler” alt başlığının birinci
paragrafında yer alan “Türk Silahlı Kuvvetlerinde,” ibaresinden sonra
gelmek üzere “Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığında” ibaresi
eklenmiştir.
7- İkinci bölümde yer alan “2- Kanunun geçici maddelerine
ve 3160 sayılı Kanunun 15. maddesine göre itibari hizmet süresi uygulaması” başlığının
dördüncü paragrafında yer alan “Türk Silahlı Kuvvetleri” ibaresinden sonra
gelen “(Jandarma Genel Komutanlığı dahil)” ibaresi metinden çıkarılarak yerine
“, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı” ibaresi
eklenmiştir.
8- İkinci bölümde yer alan “2- Kanunun geçici maddelerine ve 3160 sayılı
Kanunun 15. maddesine göre itibari hizmet süresi uygulaması” alt
başlığından sonra gelmek üzere aşağıdaki alt başlık açıklamalarıyla birlikte
eklenmiştir.
“3-
Denizaltıcı, dalgıç, kurbağa adam ve paraşütçü olarak görev yapanların itibari
hizmet süresinden yararlandırılmaları
Kamu
idarelerinde Kanunun 4. maddesinin
birinci fıkrasının (c) bendine tabi olarak denizaltıcı, dalgıç, kurbağa adam
veya paraşütçü olarak görev yapanlardan 5434 sayılı Kanunun mülga 37., 3160
sayılı Kanunun 15. veya Kanunun 49. maddesi uyarınca itibari hizmet süresinden
yararlandırılacak olanların, bu görevleri yerine getirebilmeleri için usulüne
uygun sertifika almış olmaları ve yıllık uçuş veya dalış sürelerini tamamlamış
olmaları gerekmektedir. Ancak, bu sigortalılardan açığa alınanlar, açıkta geçen
sürelerinde itibari hizmet süresinden yararlandırılmayacaklardır.
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine tabi olarak kamu
idarelerinde pilot olan ve olmayan uçucu, denizaltıcı, dalgıç, kurbağa adam ve
paraşütçülerin itibari hizmet süresinden yararlanmalarında da aynı belgeler
istenecektir.”
Ğ-
GENELGENİN DOKUZUNCU KISMINDA YAPILAN DÜZENLEMELER
1- Birinci bölümde
yer alan “4.4- 2925 sayılı Kanun ile tevkifata istinaden 2926 sayılı Kanuna
göre yapılan tescile dayalı hizmetlerin çakışması” alt başlığı “4.4-2925
sayılı Kanun ile 2926 sayılı Kanuna göre yapılan tescile dayalı hizmetlerin
çakışması” şeklinde değiştirilmiştir.
2- Birinci bölümde
yer alan “4.5.2- 2925 sayılı Kanun ile 2926 sayılı Kanuna tabi hizmetlerin
çakışması” başlığı “4.5.2- 2925 sayılı Kanun ile tevkifata istinaden
2926 sayılı Kanuna tabi hizmetlerin çakışması” şeklinde değiştirilmiştir.
3- Birinci bölümde
yer alan “4.5.2- 2925 sayılı Kanun ile 2926 sayılı Kanuna tabi hizmetlerin
çakışması” alt başlığından sonra gelmek üzere aşağıdaki alt başlıklar
açıklamalarıyla birlikte sırasıyla eklenmiştir.
“4.5.3-
2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı devam ederken 1479 veya 2926 sayılı
Kanuna tabi sigortalılıkları başlatılanlar
2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılıkları devam ederken 1479 veya
2926 sayılı kanunlara tabi sigortalılıkları başlatılmaması gerektiği halde,
2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılıkları durdurularak 1479 veya 2926 sayılı
kanunlara tabi sigortalılıkları başlatılanların, talep etmeleri halinde 1479
veya 2926 sayılı kanunlara tabi sigortalılıkları geçerli sayılacaktır. Ancak
talep etmemeleri halinde bu Genelgenin “4.5.1-” başlığında yer alan
açıklamalara göre işlem yapılacaktır.
Örnek 1- Sigortalı
(A)’nın 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı devam ederken, bu defa 2926
sayılı Kanuna tabi tarımsal faaliyetinin 1.6.2004 tarihinde başlamasından
dolayı 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı 31.5.2004 tarihinde durdurularak, 1.6.2004
tarihi itibariyle 2926 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı başlatılmıştır. Bu
durumda sigortalı (A)’nın talebinin olması halinde 1.6.2004 tarihi itibariyle
başlatılan mülga 2926 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı geçerli sayılacaktır.
Örnek 2- Sigortalı
(B)’nin 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı devam ederken, bu defa 29.3.2004
tarihinde muhtar seçilmesinden dolayı 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı 28.3.2004
tarihinde durdurularak, 29.3.2004 tarihi itibariyle (4/b) kapsamına tabi
sigortalılığı başlatılmıştır. Bu durumda, sigortalı (B)’nin talep etmesi
halinde 29.3.2004 tarihi itibariyle (4/b) kapsamında başlatılan sigortalılığı
geçerli sayılacaktır.
Örnek 3- Sigortalı
(C)’nin 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı devam ederken, bu defa vergi
mükellefiyetinin 13.4.1997 tarihinde başlamasından dolayı 2925 sayılı Kanuna tabi
sigortalılığı 12.4.1997 tarihinde durdurularak, 13.4.1997 tarihi itibariyle
1479 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı başlatılmıştır. Bu durumda sigortalı
(C)’nin talep etmesi halinde, 13.4.1997 tarihi itibariyle 1479 sayılı Kanuna
tabi başlatılan sigortalılığı geçerli sayılacaktır. ”
4- Birinci bölümde yer alan “6- 1479 sayılı Kanuna tabi
sigortalıların kendilerine ait veya ortak oldukları işyerlerinden kendilerini
sigortalı göstermesi” başlığının açıklaması aşağıdaki şekilde değiştirilmiş
ve alt başlıkları açıklamalarıyla birlikte eklenmiştir.
“1479
sayılı Kanunun mülga 24. maddesinde; kollektif şirketlerin, adi komandit
şirketlerin komandite ve komanditer, limited şirketlerin, sermayesi paylara
bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları, donatma iştirakleri
ortakları ile anonim şirketlerin kurucu ortakları ile yönetim kurulu üyesi olan
ortakları bu Kanuna göre sigortalı sayılmıştır.
Diğer taraftan, 506 sayılı Kanunun mülga 2. maddesinde bir
hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılanlar bu
kanuna göre sigortalı sayılmıştır.
Öte
yandan, devredilen Sosyal Sigortalar Kurumunun “Şirket Ortakları” konulu 9.2.1993
tarihli ve 16-60 Ek sayılı Genelgenin 1. maddesinde; 506 sayılı Kanunun 2.
maddesine göre sigortalı olanların, sigortalılıkları sürerken çalıştıkları
işyerine veya başka bir şirkete ortak, anonim şirkette ise kurucu ortak veya
yönetim kurulu üyesi ortak oldukları takdirde, 506 sayılı Kanuna tabi
sigortalılıkları kesintiye uğrayıncaya kadar Bağ-Kur'a tabi tutulmayacakları,
ancak kollektif şirket ve adi şirket ortaklarının, aynı şirkette bir hizmet
akdine dayanarak çalışmaları yasal olarak mümkün olmadığından, bu durumda
olanların Bağ-Kur ile ilgilendirilmeleri gerektiği, şirket ortağı ya da anonim
şirketlerde kurucu ortak veya yönetim kurulu üyesi olmaları dolayısıyla 1479
sayılı Bağ-Kur Kanununa göre Bağ-Kur sigortalısı olanların sigortalılıkları
sürerken bir hizmet akdine dayanarak çalışmaya başladıkları takdirde, Bağ-Kur
sigortalılıkları kesintiye uğrayıncaya kadar 506 sayılı Kanuna tabi
tutulmayacakları talimatlandırılmıştır.
Buna göre, 2008/Ekim öncesi dönemde şirket ortaklarının Kanunun 4.
maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) kapsamındaki sigortalılık durumları
aşağıda maddeler halinde açıklanmıştır.
6.1- Şirket ortağı olup Kurumca (4/b) kapsamında tescili
yapılanların, ortağı olduğu şirketten daha sonra (4/a) kapsamında kapsamında
bildirilmesi
1479 sayılı Kanunun mülga 24. maddesi kapsamında şirket ortağı
olması nedeniyle (4/b) kapsamında sigortalı olan şirket ortağının, daha sonraki
bir tarihte ortağı olduğu şirketten (4/a)kapsamında sigortalı bildirilmesi
halinde, önce başlayan sigortalılık sona ermediği sürece diğer sigortalılık
devreye girmeyeceğinden, (4/a)kapsamındaki sigortalılık iptal edilecek (4/b)
kapsamındaki sigortalılığı geçerli sayılacaktır.
Örnek- Limited
şirket ortağı (A), 1.6.1997 tarihinden itibaren (4/b) kapsamında sigortalı iken
15.8.2007 tarihinden itibaren ortağı olduğu şirketten (4/a) kapsamında
bildirilmeye başlanmıştır. Sigortalı (A)’nın (4/b) kapsamında sigortalılığının
daha önce başlaması nedeniyle, 15.8.2007 tarihinde başlatılan (4/a)
sigortalılığı geçerli sayılmayacağından (4/b) kapsamında sigortalılığı devam
ettirilecektir.
6.2- Şirket ortağı olup Kurumca (4/b) kapsamında tescili yapılmamış
olanların, ortağı olduğu şirketten daha sonra veya aynı gün (4/a) kapsamında bildirilmesi
Kanunun "1479 sayılı Kanuna ilişkin geçiş hükümleri" başlığını taşıyan
geçici 8.
maddesinde; tarım sigortalıları hariç olmak üzere,
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) kapsamındaki sigortalılık niteliği
taşıdıkları halde Kanunun yürürlük tarihine kadar kayıt ve tescillerini
yaptırmayanların sigortalılık hak ve yükümlülüğünün bu Kanunun yürürlük
tarihinden itibaren başlayacağı öngörülmüştür.
Diğer taraftan, 2008/Ekim öncesinde Kanunun 4. maddesinin
birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında hizmet akdiyle çalışırken, çalıştıkları
işyerine veya başka bir şirkete ortak, anonim şirkette ise kurucu ortak veya
yönetim kurulu üyesi olanlar, 16-60 Ek sayılı Genelge gereğince (4/a)
kapsamındaki sigortalılıkları kesintiye uğrayıncaya kadar 4/(b) kapsamına
alınmamaktadır.
Ancak, 1.10.2008 tarihinden önce 1479 sayılı Kanun kapsamında tescili yapılması
gerektiği halde 506 sayılı Kanun kapsamında tescil yapıldığı söz konusu
tarihten sonra tespit edilen sigortalılar, Kanunun geçici 8. maddesi kapsamında
değerlendirilmeyecek, (4/a)kapsamında yapılan tescil kaydı beyan kabul
edilerek, (4/b) kapsamında sigortalı olması gereken tarih itibariyle (4/b)
kapsamında sigortalılığı başlatılacak ve (4/a) kapsamındaki hizmetler (4/b)
kapsamında hizmet olarak değerlendirilecektir. (4/a) kapsamındaki hizmetlerin
(4/b) kapsamında hizmet olarak değerlendirilmesine ilişkin iş ve işlemler cari
usullere göre sonuçlandırılacaktır.
Bu durum, (4/a) kapsamında çalışmaya başladığı tarih ile şirket ortağı olduğu
tarih aynı olan sigortalılar için de uygulanacaktır. Burada esas olan,
(4/a)kapsamında çalışma devam ederken (4/b) kapsamında sigortalılığı gerektiren
şirket ortaklığının gerçekleşmesidir. Ancak, şirket ortağı olduğu gün diğer bir
ifadeyle, (4/b) kapsamında sigortalı olması gerektiği halde aynı gün ortağı
olduğu şirketten (4/a)kapsamında bildirim yapıldığı tespit edilenlerin, şirket
ortaklığı nedeniyle (4/b) kapsamında bildirimi;
-Yapılanların (4/a) kapsamındaki sigortalılığı iptal edilecek
(4/b) kapsamındaki sigortalılığı geçerli sayılacaktır.
-Yapılmayanların ise, (4/a)kapsamında yapılan tescil kaydı
bildirim kabul edilerek, (4/b) kapsamında sigortalı olması gereken tarih
itibariyle (4/b) kapsamında sigortalılığı başlatılacak ve (4/a) kapsamındaki
hizmetler 4/(b) kapsamında hizmet olarak değerlendirilecektir.
Örnek 1- 17.8.1999
tarihinden itibaren (E) limited şirket ortağı olan ancak, (4/b) kapsamında
tescil edilmeyen sigortalı (B), 1.2.2000 tarihinden itibaren ortağı olduğu (E) limited
şirketinden (4/a)kapsamında sigortalı bildirilmeye başlanmış ve şirket
ortaklığı halen devam etmektedir. Sigortalı (B)’nin (4/a) kapsamında 1.2.2000
tarihinde başlatılan tescil kaydı beyan kabul edilip, (4/b) kapsamında şirket
ortağı olduğu 17.8.1999 tarihi itibariyle (4/b) kapsamında sigortalılığı
başlatılacak ve (E) limited şirketinden bildirilen (4/a) kapsamındaki hizmet
süreleri (4/b) kapsamında hizmet olarak değerlendirilecektir.
Örnek 2- 7.9.2001
tarihinden itibaren (Y) limited şirket ortağı olan ancak, (4/b) kapsamında
tescil edilmeyen sigortalı (C), 1.1.2002 tarihinden itibaren ortağı olduğu (Y)
limited şirketinden (4/a)kapsamında sigortalı bildirilmeye başlanmış ve bu
kapsamda yapılan bildirimler şirket ortaklığının sona erdiği 12.3.2013 tarihine
kadar devam etmiştir. Sigortalı (C)’nin (4/a)kapsamında 1.1.2002 tarihinde
başlatılan tescil kaydı, bildirim olarak kabul edilecek ve (4/b) kapsamında
(Y)limited şirketine ortak olduğu 7.9.2001 tarihi itibariyle (4/b)kapsamında
sigortalılığı başlatılacak ve (Y)limited şirketinden 1.1.2002 tarihi itibariyle
başlatılan (4/a) kapsamındaki sigortalılık
süreleri şirket ortaklığının sona erdiği 12.3.2013 tarihine kadar (4/b)
kapsamında hizmet olarak değerlendirilecektir.
Örnek 3- 23.5.2003
tarihinde (A) anonim şirketi kurucu ortağı olan ve yine 23.5.2003 tarihinden
itibaren kurucu ortağı olduğu (A) anonim şirketinden (4/a) kapsamında sigortalı
bildirimi yapılan sigortalı (D), şirket ortaklığından dolayı Kuruma herhangi
bir bildirimde bulunmamıştır. (A) anonim şirketi ortaklığı halen devam eden
sigortalı (D)’nin (4/b) kapsamında şirket ortağı olduğu 23.5.2003 tarihi
itibariyle (4/b) kapsamında sigortalılığı başlatılacak,1.10.2008 tarihinden
yönetim kurulu üyeliği olmadığından 30.9.2008 tarihi itibariyle (4/b)
sigortalılığı sonlandırılarak 1.10.2008 tarihinden sonraki (A) anonim
şirketindeki(4/a) hizmetleri geçerli sayılacaktır .
Örnek 4- 1.1.1997
tarihinden itibaren (Z) limited şirket ortağı olan ancak, 4/(b) kapsamında
tescil edilmeyen sigortalı (S), 1.1.2002 tarihinden itibaren ortağı olduğu(Z)
limited şirketinden (4/a) kapsamında sigortalı bildirilmeye başlanmış ve bu
kapsamda yapılan bildirimler şirket ortaklığının sona erdiği 27.7.2011 tarihine
kadar devam etmiştir. Sigortalı (S)'nin (4/a) kapsamında (Z) limited şirketinde
1.1.2002 tarihinde başlatılan tescil kaydı, bildirim olarak kabul edilecek ve 4.10.2000
tarihi itibariyle (4/b) kapsamında sigortalılığı başlatılacaktır. (Z) limited
şirketinden 1.1.2002 tarihi itibariyle başlatılan (4/a) kapsamındaki
sigortalılık süreleri şirket ortaklığının sona erdiği 23.7.2011 tarihine kadar
(4/b) kapsamında hizmet olarak değerlendirilecektir.
6.3- (4/a) kapsamında sigortalı olup çalıştığı işyerine veya başka bir
şirkete ortak olanlar
2008/Ekim öncesinde (4/a) kapsamında hizmet akdiyle çalışırken,
çalıştıkları işyerine veya başka bir şirkete ortak, anonim şirkette ise kurucu
ortak veya yönetim kurulu üyesi olanlar, (4/a) kapsamındaki sigortalılıkları
kesintiye uğrayıncaya kadar (4/b) kapsamına alınmayacaktır.
(4/a) kapsamındaki çalışmaları sona erdirip en az bir gün ara vererek
ortağı olduğu şirketten yeniden hizmet akdine tabi çalışmaya başlanması
durumunda hizmetler kesintiye uğramış kabul edilecektir.
Örnek 1- 13.5.2005
tarihinden itibaren (A) anonim şirketi işyerinden (4/a) kapsamında sigortalı
iken 20.6.2007 tarihinde, çalıştığı (A) anonim şirketine ortak ve yönetim
kurulu üyesi olan ve kesintisiz devam eden (4/a) kapsamındaki sigortalılığı 31.5.2016
tarihinde sona eren sigortalı (B)’nin, (4/a) kapsamında sigortalılığı geçerli
sayılarak 1.6.2016 tarihinden itibaren (4/b) kapsamında sigortalılığı
başlatılacaktır.
Örnek 2- 19.5.2004
tarihinden itibaren (4/a) kapsamında (F) anonim şirketi işyerinden sigortalı
iken, 30.6.2004 tarihinde (Y) limited şirketine ortak olan sigortalının (F)
anonim şirketi işyerinden (4/a) sigortalılığı 26.7.2005 tarihinde sona ermiş ve
ortağı olduğu (Y) limited şirketi işyerinden 27.7.2005 tarihinden itibaren
(4/a) kapsamında işe giriş bildirgesi vererek 7.11.2017 tarihine kadar
aralıksız (4/a) kapsamında hizmet bildirimi yapılmıştır. 3.1.2018 tarihinde de
(Y) limited şirketindeki ortaklığından ayrılmıştır. Her ne kadar (4/a)
kapsamında bildirilen hizmetlerin arasında boşluk olmadığı düşünülse de; H
kişisi hizmet akdiyle çalıştığı (F)anonim şirketine değil, (Y) limited
şirketine ortak olduğu için; 27.7.2005-7.11.2017 tarihleri arasındaki (4/a) kapsamında
bildirilen hizmeti iptal edilecek, 27.7.2005-3.1.2018 tarihleri arası 4/(b) kapsamında tescili yapılarak, iptal edilen primler
cari usullere göre aktarılacaktır.
Örnek 3- 20.5.2005
tarihinden itibaren ortağı olmadığı (Y) limited şirketinin işyerinden(4/a)
kapsamında sigortalı iken 30.7.2006 tarihinde (S) limited şirketine ortak olan
sigortalı (K)’nın (Y) limited şirketi işyerinden (4/a) sigortalılığı 1.2.2009
tarihinde sona ermiş ve 2.2.2009 tarihinden itibaren ortağı olduğu (S) şirketi
işyerinden (4/a) kapsamında bildirilmeye başlanmıştır. Hem hizmet akdiyle
çalıştığı (Y) limited şirketine ortak olmadığı, hem de 2008 Ekim ayından
itibaren ortağı olduğu şirketten (4/a) kapsamında bildirilmesi mümkün olmadığı
için; sigortalı (K)’nın 1.2.2009 tarihine kadar bildirilen (4/a)sigortalılığı
geçerli sayılacak, 2.2.2009 tarihinden itibaren (4/b) kapsamında sigortalılığı
başlatılacaktır.
Örnek 4- (G)
limited şirketinin İstanbul'daki işyerinde 20.9.1995 tarihinden beri (4/a)
kapsamında çalışmakta olan sigortalı (M) 7.2.2001 tarihinde (G) limited şirketine
ortak olmuştur. Sigortalı (M)'nin (X) limited şirketinin İstanbul işyerinden 29.3.2018
tarihinde işten ayrılışı, 30/3/2018 tarihinde de (G) şirketinin Ankara'da
faaliyet gösteren işyerinden ise işe giriş bildirgesi verildiği tespit
edilmiştir. Öncelikle sigortalı (M) çalıştığı işyerine ortak olduğu için;
(4/a)kapsamında 30/3/2018 tarihine kadar bildirilen hizmetleri geçerli
sayılacaktır. Sigortalı (M) nin (G) limited şirketi ile olan hizmet akdi
sonlanmadan, aynı şirketin farklı bir işyerinde, her ne kadar 1.10.2008
tarihinden sonra olsa da; geçiş işlemleri arasında tarih olarak bir boşluk
olmadığı ve iki işyerinin de aynı vergi numarasına sahip olması nedenleri ile 29.3.2018
tarihinden sonra (G)limited işyerinin Ankara’da faaliyet gösteren işyerinden
bildirilen (4/a) kapsamındaki hizmetleri de geçerli sayılacaktır.
Örnek 5- (Z)
limited şirketi işyerinde 3.1.1995 tarihinden beri (4/a) kapsamında çalışmakta
olan sigortalı (K) 7.11.2003 tarihinde (Z) ve (Y) limited şirketlerine ortak
olmuştur. Sigortalı (K)'nın (Z) limited şirketi işyerinden 27.7.2011 tarihinde
işten ayrılışı verilmiş, 28.7.2011 tarihinde (Y) limited şirketinden işe giriş
bildirgesi düzenlenerek ortaklığının devam ettiği 29.5.2018 tarihine kadar
(4/a) kapsamında hizmet bildirilmiştir. Sigortalı (K)'nın (Z) limited
işyerinden 27.7.2011 tarihine kadar bildirilen hizmetleri geçerli kabul
edilecektir. Ancak, kişinin önceden gelen hizmet akdi (Z) limited şirketi ile
olduğu için; ortağı olduğu (Y) limited şirketinden hizmet bildirilmesi mümkün
olmadığından, 28.7.2011-29.5.2018 tarihleri arasında (Y) işyerinden bildirilen
hizmetleri iptal edilecektir. Sigortalı (K)'nın 28.7.2011 tarihinden itibaren
(4/b) kapsamında tescili yapılarak, iptal edilen primler cari usullere göre
aktarılacaktır.
6.4- (4/a) kapsamında sigortalı olup çalıştığı şirkete ortak olanlardan,
şirkette kendinden başka sigortalı kalmayanlar
Tüzel
kişiler, tıpkı gerçek kişiler gibi hak sahibi olabilen ve borç altına girebilen
ve hukuk sisteminde kişi olarak kabul edilen mal veya kişi toplulukları
olduğundan, tüzel kişilerin topluluğu oluşturan kişilerden ayrı bir kişilikleri
bulunmaktadır. Diğer bir ifadeyle, hukukta belirli bir amaç çerçevesinde
örgütlenmiş bazı insan ve mal toplulukları tek bir "varlık"
niteliğinde kabul edilmiş ve bu topluluklara da insan gibi hak sahibi olmak,
yükümlülük ve borç yüklenebilme olanağı tanınmıştır. Tüzel kişilikler
yetkilerini organları marifetiyle kullanmakta olup, organlar ise gerçek
kişilerden oluşmaktadır. Şirketlerin ortakları ile tüzel kişinin organı
arasında kollektif,
adi ve adi komandit şirketler hariç
hizmet akdi kurulması mümkün bulunmaktadır.
Buna göre, ortağı olduğu şirketten (4/a)kapsamında hizmeti
bildirilen ve kendinden başka (4/a)kapsamında sigortalı kalmayan şirket
ortaklarının, çalıştıkları şirketin sermaye şirketi olması halinde ise, (4/a)
kapsamında sigortalılığı devam ettirilecektir.
Örnek 1- Sigortalı
(N), 5.4.2005 tarihinden itibaren (4/a) kapsamında sigortalı iken, 1.1.2006
tarihinde çalıştığı limited şirketine ortak olmuş 1.5.2013 tarihinden itibaren
de şirkette kendisinden başka bildirilen sigortalı kalmamıştır. Sigortalı
(N)’nin, ortağı olduğu şirketin sermaye şirketi olması ve kendinden başka
bildirilen sigortalı bulunmayan dönemlerde de şirket tüzel kişiliği ile hizmet
akdi kesintiye uğramadığından, (4/a) kapsamında bildirilen sigortalılığı devam
ettirilecektir.”
5- İkinci bölümde yer alan “11.2- Tarım sigortalılarının
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin diğer statülerine tabi
çalışması” alt başlığındaki “Örnek 2-”den sonra gelmek üzere
aşağıdaki paragraf ve örnek eklenmiştir.
“6111
sayılı Kanunun ile Kanunun 53. maddesinde yapılan düzenlemeye göre, 1.3.2011
tarihinden önce tarım kapsamında kaydı bulunan ve aynı zamanda muhtar olan
sigortalıların, tarım kapsamındaki sigortalılıkları 28.2.2011 tarihine kadar
devam ettirilecek, 1.3.2011 tarihi itibariyle muhtar sigortalısı olarak kayıt
ve tescili yapılacaktır.
Örnek- Tarımsal
faaliyetinin başladığı 1.12.2007 tarihi itibariyle 2926 sayılı Kanuna göre
tescili yapılan ve bu kapsamdaki sigortalılığı kesintisiz devam eden sigortalı
(D), 30.3.2014 tarihinde yapılan mahalli idareler seçimlerinde köy muhtarı
seçilmiştir. Sigortalı (D)’nin bu kapsamdaki sigortalılığı 53. madde gereği 29.3.2014
tarihi itibariyle “(01) (53. madde)” terk kodu ile sonlandırılarak, muhtar bağ
numarası ile (9 ile başlayan bağ numarası) 30.3.2014 tarihi itibariyle köy
muhtarı statüsünde tescil kaydı yapılarak muhtar sigortalılığı
başlatılacaktır.”
6- İkinci bölümde yer alan “11- Tarım sigortalılarının diğer
statülere tabi çalışmaları” başlığından sonra gelmek üzere aşağıdaki başlık
açıklamalarıyla birlikte eklenmiştir.
“12-Muhtar
sigortalılığı ile aynı anda Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b)
bendinin diğer sigortalılık statülerinde çalışması bulunanlar
7077 sayılı Kanunun 36. maddesi ile Kanunun 53. maddesinin birinci
fıkrasında yapılan ve 1.5.2017 tarihinden geçerli olan düzenleme gereğince, köy
veya mahalle muhtarlığı nedeniyle Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b)
bendi kapsamında sigortalı olanlardan aynı bendin alt bentlerine tabi olacak
şekilde çalışmaları bulunması halinde, muhtar kapsamındaki sigortalılığı esas
alınacaktır.
Örnek 1- Limited
şirket ortaklığından dolayı (4/b) kapsamında sigortalılığı 6.11.2010 tarihinde
başlatılan ve devam eden kişi ayrıca 30.3.2014 tarihinde yapılan mahalli
idareler seçimlerinde muhtar olarak seçilmiştir. Limited şirket ortaklığından
dolayı sigortalı olan bu kişinin muhtarlık görevinden dolayı sigortalılığı esas
alınmamıştır. 30.4.2017 tarihinde bu kişinin şirket ortaklığından dolayı
sigortalılığı (01)
(53. madde) terk kodu ile sonlandırılıp
sigortalılık statüsü muhtar seçilerek 1.5.2017 tarihi itibariyle (06) kodu ile
yeniden başlatılacaktır.
Örnek 2- Vergi
mükellefiyetinin başladığı 1.12.2007 tarihi itibariyle (4/b) kapsamında kayıt
ve tescili yapılan ve bu kapsamdaki sigortalılığı kesintisiz devam etmekte iken
30.3.2014 tarihinde yapılan mahalli idareler seçimlerinde muhtar seçilen ve
vergi kaydına istinaden devam eden sigortalılığı nedeniyle muhtar sigortalılığı
esas alınmayan sigortalının, 30.4.2017 tarihinde vergi kaydına istinaden
başlatılan sigortalılığı (01)(53. madde) terk kodu ile durdurularak,
sigortalılık statüsü muhtar seçilerek 1.5.2017 tarihi itibariyle (06) kodu ile
yeniden başlatılacaktır.
Örnek 3- 30.3.2014
tarihinde yapılan mahalli idareler seçimlerinde muhtar seçilen ve aynı tarih
itibariyle (4/b) kapsamında sigortalılığı başlatılan sigortalının 23.1.2018
tarihinde vergi mükellefiyeti başlamıştır. Muhtar sigortalılığı devam eden bu
kişinin vergi kaydından dolayı sigortalılığı esas alınmayarak, muhtar sigortalılığından
dolayı başlatılan sigortalılığı devam ettirilecektir.
Ayrıca, tarımsal faaliyeti nedeniyle 1.11.2008 tarihi
itibariyle Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı
alt bendi kapsamında başlatılan sigortalılığı devam ederken,30.3.2014 tarihinde
yapılan mahalli idareler seçiminde muhtar seçilenlerin seçildikleri tarih
itibariyle tarım sigortalılıkları sonlandırılarak, seçildikleri tarih
itibariyle muhtar bağ numarası ile (9 ile başlayan bağ numarası) muhtar
statüsünde tescil kaydı yapılacaktır.
Örnek- Tarımsal
faaliyetinin başladığı 1.12.2009 tarihi itibariyle Kanunun 4. maddesinin
birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi kapsamında sigortalılığı
başlatılan ve bu kapsamdaki sigortalılığı kesintisiz devam ederken 30.3.2014
tarihinde yapılan mahalli idareler seçimlerinde muhtar seçilen sigortalının 53.
madde gereği 29.3.2014 tarihi itibariyle tarım sigortalılığı(01) (53. madde)
terk kodu ile sonlandırılarak, 30.3.2014 tarihi itibariyle muhtar bağ numarası
ile (9 ile başlayan bağ numarası)muhtar statüsünde tescil kaydı yapılacaktır.
13- Sigortalıların kendilerine ait veya ortak oldukları işyerlerinden
kendilerini sigortalı göstermesi
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt
bendinde şirket ortakları (4/b) kapsamında sigortalı sayılmış, 53. maddesinin
ikinci fıkrasında ise (4/b)kapsamında sigortalı sayılanların, kendilerine ait
veya ortak oldukları işyerlerinden dolayı, (4/a)kapsamında sigortalı
bildirilemeyecekleri öngörülmüştür.
Buna göre, 2008/Ekim sonrası şirket ortaklığı nedeniyle
(4/b)kapsamında sigortalı olanlar kendilerine ait veya ortak oldukları
işyerlerinden (4/a)bendi kapsamında sigortalı olamayacakları gibi, (4/a)
kapsamında çalışırken çalıştığı işyerine ortak olanlar (4/b) kapsamına alınacak
ve (4/a) kapsamındaki sigortalılıkları sonlandırılacaktır. Kişinin çalıştığı
işyeri dışında bir şirkete ortak olması halinde, Kanunun 53. maddesinin birinci
fıkrası gereği (4/a)kapsamında sigortalılığı devam ettirilecek ve (4/b)
kapsamına alınmayacaktır.
Yine, (4/a) kapsamında çalıştığı anonim şirkette, ortak olmayan yönetim kurulu
üyesi olanların (4/a) kapsamındaki sigortalılıkları devam ettirilecek, ancak
sigortalının yönetim kurulu üyeliği yanında anonim şirkete ortak olması
halinde (4/a) kapsamındaki sigortalılığı
sonlandırılarak (4/b) kapsamında sigortalı sayılacaktır.
Örnek 1- 1.5.2005
tarihinden itibaren (4/a) kapsamında çalışan sigortalı (A), 15.9.2009 tarihinde
çalıştığı limited şirketine ortak olmuştur. Kişinin çalıştığı işyerine ortak
olması nedeniyle (4/a) kapsamında sigortalı (A)’nın (4/a) kapsamında
sigortalılığı 14.9.2009 tarihinde sona erdirilecek, 15.9.2009 tarihinden
itibaren (4/b) kapsamında sigortalılığı başlatılacaktır.
Örnek 2- 1.1.2013
tarihinden itibaren yönetim kurulu üyesi olduğu anonim şirketten (4/a)
kapsamında sigortalı bildirilen (C), 3.5.2014 tarihinde yönetim kurulu üyesi
olduğu (1.7.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda
anonim şirketlerde yönetim kurulu üyesi olunabilmesi için ayrıca ortaklık şartı
aranmamaktadır.) şirkete ortak olmuştur. Sigortalı (C)’nin 2.5.2014 tarihinde
(4/a) kapsamında sigortalılığı sona erdirilerek, 3.5.2014 tarihinden itibaren
(4/b) kapsamında sigortalılığı başlatılacaktır.
7- Üçüncü
bölümde yer alan “1- Vazife malulü sigortalıların hizmet birleştirme
işlemleri” başlığının açıklamaları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“2330
sayılı Kanunun 4. maddesinde 6495 sayılı Kanunla 1.8.2013 tarihinden itibaren
yapılan değişiklikle 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını
gerektiren kanunlara göre aylık bağlanan maluller ile 5434 sayılı Kanunun 56.
ve mülga 64. maddesi kapsamında aylık bağlanan malullerin, malul sayılmaları
sebebiyle aylık bağlandığı tarihten önceki her türlü sigortalılık ve prim ödeme
süreleri, fiili hizmet süreleri ile bunların itibari hizmet ve fiili hizmet
süresi zammı olarak değerlendirilen süreleri, malullük aylığı bağlanmasından
sonra geçecek çalışma veya sigortalılık süreleriyle birleştirilmemesi hükme
bağlanmıştır.
Söz
konusu hüküm gereğince 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık
bağlanmasını gerektiren kanunlara göre aylık bağlanan maluller ile 5434 sayılı
Kanunun 56. ve mülga 64. maddesi kapsamında aylık bağlandıktan sonra Kanunun 4.
maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerine tabi çalışmaya
başlayanların aylık bağlandıktan sonraki çalışmaları önceki çalışmaları ile
birleştirilmeyecektir.
Öte
yandan, 2330 sayılı Kanunun 4. maddesinde yapılan değişiklik 1.8.2013 tarihinde
yürürlüğe girdiğinden bu tarihten önce 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak
aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre aylık bağlanan maluller ile 5434
sayılı Kanunun 56. ve mülga 64. maddesi kapsamında aylık bağlanmış olup aylık
bağlandıktan sonra çalışmaya devam edenlerden hizmetleri birleştirilerek 1.8.2013
tarihinden önce aylık bağlananlar hakkında söz konusu değişiklikten önceki
hükümlerin uygulanmasına devam olunacaktır.
Ayrıca; vazife malullüğü aylığının bağlandığı tarihten önce,
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılık
süreleri ilgili kanun hükümleri doğrultusunda durdurulanların, bu sürelerinin
sigortalı ya da hak sahipleri tarafından ihya talebinde bulunulması halinde
vazife malullüğü aylığının bağlandığı tarihten önceki süreler ihya edilmeyecektir.
Yine, vazife malullüğü aylığının bağlandığı tarihten önce Kanunun 41. maddesi
kapsamında borçlanabileceği süresi bulunanların da malullük aylığının
bağlandığı tarihten önceki sürelere ilişkin borçlanma talepleri kabul
edilmeyecektir.
Örnek 1- 1.8.1995
tarihinden geçerli olmak üzere 5434 sayılı Kanunun 56. maddesine göre vazife
malullüğü aylığı bağlanan sigortalıya, 15.10.1990-24.5.1993 tarihleri arasında 506 sayılı Kanuna tabi hizmetleri de dikkate alınarak 15.7.2006
tarihinden geçerli olmak üzere malullük aylığı bağlanmıştır. Sigortalıya 1.8.2013
tarihinden önce aylık bağlandığından hizmet süreleri hakkında herhangi bir
işlem yapılmayacaktır.
Örnek 2- 15.7.2014
tarihinde 5434 sayılı Kanunun 56. maddesine göre vazife malullüğü aylığı
bağlandıktan sonra Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi
kapsamında çalışmaya devam eden sigortalı, 17.4.2018 tarihinde yaşlılık aylığı
bağlanması için talepte bulunmuş olup, sigortalının vazife malullüğü aylığı
bağlandığı tarihten önceki 29.4.1989-31.12.2002 dönemine ait 506 sayılı Kanuna
tabi hizmetleri ile vazife malullüğü aylığı bağlandıktan sonraki hizmetleri
birleştirilmeyecektir.”
8- Üçüncü
bölümde yer alan “1- Vazife malulü sigortalıların hizmet birleştirme
işlemleri” başlığından sonra gelmek üzere aşağıdaki başlıklar
açıklamalarıyla birlikte eklenmiştir.
“2- 3713 sayılı Kanuna ilave edilen ek 3. madde kapsamında
aylık bağlanan sigortalıların hizmet birleştirme işlemleri
684 sayılı KHK ile 3713 sayılı Kanuna ilave edilen ek 3. madde
kapsamında aylık bağlananların, aylığa hak kazanılmasından önce geçen her türlü
sigortalılık ve prim ödeme süreleri, iştirakçilik ve fiili hizmet süreleri ile
bunların itibari ve fiili hizmet süresi zammı olarak değerlendirilen süreleri,
aylığa hak kazanılmasından sonra geçen sigortalılık ve çalışma sürelerinin tabi
olacağı sigortalılık haliyle birleştirilmeyecek ve sonradan geçen sigortalılık
veya çalışma süreleri yaşlılık/emekli, malullük ya da ölüm/dul veya yetim
aylığı bağlanmasında veya toptan ödeme yapılmasında ilgili mevzuatına göre ayrı
bir çalışma veya sigortalılık süresi olarak değerlendirilecektir.
3- Yurt dışı ve yurt içi hizmet sürelerinin çakışması
Türk
vatandaşlarının 3201 sayılı Kanuna göre borçlanmaya esas yurt dışındaki
sigortalılık, işsizlik ve ev kadınlığı süreleri ile ülkemizdeki prim ödeme
sürelerinin çakışması halinde yapılacak işlemler aşağıda açıklanmıştır.
Kanuna göre hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından
çalıştırılanlar Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında
sigortalı sayılmıştır.
Diğer taraftan, Kanuna göre sigortalılık fiili çalışmaya
dayanmaması halinde iptal edilmekte olup kişilerin çalışmadıkları halde
çalışmış gibi gösterilmesi sahte sigortalılık anlamına gelmekte, fiili çalışma
ve sahte sigortalılık, Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurlarınca iptal
edilmektedir.
Ancak, sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmış ülkelerdeki sigortalılık
süresi ile Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki
hizmetlerinin çakışması halinde sigortalıların ülkemizde bulunmadığı
tarihlerdeki hizmetlerinin denetim ve kontrolle görevli memurların yanı sıra
genel idare hizmetleri sınıfında çalışan personel tarafından da iptal
edilebilecektir.
Öte
yandan, bazı mesleklerde (örneğin gazetecilik v.b.) sigortalıların işlerini
belirli bir yere bağlı olmadan yapmaları mümkün bulunmakta olup, bu tür
durumlarda sigortalının adresinin yurt dışında bulunmasının bir önemi
bulunmamaktadır.
Sosyal güvenlik sözleşmeleri Anayasanın 90. maddesine göre
milletlerarası andlaşma niteliğinde olup, milletlerarası andlaşmalarla
kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek
uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınmaktadır.
Ülkemizde
sigortalı olanların sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmış ülkelerde geçici
görevli olarak çalışmaları mümkün olup, işverenlerin bu şekilde sigortalı
çalıştırmaları geçici görevli çalıştırılmasına ilişkin belge alınması ile
mümkün olmaktadır.
Sigortalının yurt dışında bulunduğu ülkenin, ülkemizle sözleşmesi
bulunup bulunmadığına bakılmaksızın;
1- Emniyetten temin edilen yurda giriş-çıkış tarihlerine göre, Ülkemizde (4/a) kapsamındaki
sigortalılığın başladığı tarihte yurt dışında olduğu ve hizmetlerin devamında
herhangi bir tarihte Türkiye’ye giriş yaptığı tespit edilen sigortalının, bu
işyerinden bildirilen sigortalı işe giriş bildirgesi ile bu bildirgeye
istinaden yapılan (4/a) kapsamındaki hizmet bildirimlerinin tamamı iptal
edilecektir.
2- Sigortalının
(4/a) kapsamında geçen çalışmasının başlangıcında ülkemizde bulunduğu ve (4/a)
hizmetinin devamında yurt dışına çıkış yaptığının tespit edilmesi halinde,
işveren tarafından sigortalının yurt dışına görevli olarak gönderildiğinin
ispatlanması (Kanunun 10. maddesinde belirtilen geçici olarak yurt dışına
görevlendirildiğine dair belgenin, sigortalıya yaptığı harcamaların uçak
bileti, otel masrafı vb. gider olarak defter kayıtlarına işleyip işlemediğini
belgelendirmesi) durumunda, hizmetin tamamı geçerli sayılacak, söz konusu
belgelerin işveren tarafından sunulamaması halinde (yıllık izin süreleri hariç)
aksine bir tespit olmadığı sürece, yurt dışına çıkış tarihinden sonra
bildirilen (4/a) hizmetleri iptal edilecektir.
3- Ülkemizde geçen (4/a) hizmetinin tamamında veya bir
bölümünde yurt dışında bulunduğu tespit edilen sigortalıların, yurt dışında
geçen herhangi bir sigortalılık süresi olmaması durumunda; (1.) ve (2.)
maddelerinde belirtilen açıklamalar doğrultusunda işlem yapılması, tereddütün
giderilememesi durumunda hizmet akdi unsurlarını sekteye uğratacak sürede ve
şekilde yurt dışında bulunulduğu kanaati oluşan sigortalılar ile ilgili olarak;
Sosyal Güvenlik Denetmenliği Yönetmeliğinin "Denetmen ve denetmen
yardımcılarının görevleri" başlıklı 24. maddesi kapsamında sigortalı için
ilgili dönemde bildirilen hizmetlerin fiili çalışma olup olmadığı yönünde
denetim talebinde bulunulacak ve düzenlenecek rapor sonucuna göre işlem
yapılacaktır.
Örnek 1- 5.6.2017-31.1.2018
tarihleri arasında (4/a) kapsamında sigortalılığı bildirilen sigortalı (A)’nın
emniyetten temin edilen yurda giriş-çıkış belgesine göre 1.1.2016 tarihinde
yurt dışına çıktığı, 5.10.2017 tarihinde yurda giriş yaptığı tespit edilmiştir.
Sigortalı (A)’nın 5.6.2017-31.1.2018 tarihleri arasında (4/a)kapsamında
bildirilen sigortalılığının tamamı iptal edilecektir.
Örnek 2- 7.10.2016-4.6.2018
tarihleri arasında (4/a)kapsamında sigortalılığı bildirilen sigortalı (B)’nin
emniyetten temin edilen yurda giriş-çıkış belgesine göre 12.12.2016 tarihinde
yurt dışına çıktığı tespit edilmiş ve işveren tarafından yurt dışına görevli
olarak gönderildiği ispatlanamamıştır. Sigortalı (B)’nin (4/a) kapsamındaki
sigortalılığı 12.12.2016 tarihinde sonlandırılacak, bu tarihten sonra
bildirilen (4/a) kapsamında sigortalılığı iptal edilecektir.
Örnek 3- 1.3.2004-15.10.2010
tarihleri arasında (4/a) kapsamında hizmeti bulunan sigortalı (B)’nin yurt dışı
hizmet belgesinde 14.4.2008-31.1.2012 tarihleri arasında yurt dışı çalışması
bulunduğu ve bu sürelerin borçlandırılmasını talep ettiği, 12.2.2008-31.5.2015
tarihleri arasında da yurt dışında bulunduğu tespit edilmiştir. Sigortalı
(B)’nin (4/a) kapsamındaki sigortalılığı 11.2.2008 tarihinde
sonlandırılacaktır.
4- 1.10.2008 tarihinden önce 1479 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılıklarının
sosyal güvenlik sözleşmesi bulunan ülkede çalışmaya başladıkları tarihten bir
gün öncesinde sona erdirilmesi, sona erdirilen sigortalılıkların sözleşmeli ülkede
çalışmalarının sona erdiği tarihten sonraki günden itibaren yeniden
başlatılması gerektiğinden, sözleşme hükümleri saklı kalmak şartıyla sözleşmeli
ülkelerde sigortalı olunan süre ile çakışan ülkemizdeki 1479 sayılı Kanun
kapsamındaki çalışmalar iptal edilecektir.
5- Kanunun 6. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendine göre, 1.10.2008 tarihinden
itibaren Türkiye’de kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, yurt dışında
ikamet eden ve o ülke sosyal güvenlik mevzuatına tabi olanlar, Kanunun 4. ve 5.
maddelerine göre sigortalı sayılmamaktadır. Bu itibarla, sosyal güvenlik sözleşmeleri
hükümleri saklı kalmak şartıyla yurt dışında ikamet eden ve o ülke sosyal güvenlik
mevzuatına tabi olanların ülkemizdeki (4/b) statüsündeki çalışmaları iptal edilecektir.
6- Yurt dışında geçen çalışmalar ile ülkemizdeki 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti
Emekli Sandığı Kanununa göre iştirakçi olanlar ile Kanunun (4/c) kapsamında
olanların prim ödeme sürelerinin çakışması halinde, ülkemizdeki çalışma süreleri
geçerli sayılacaktır.
7- Sosyal güvenlik sözleşmeleri gereğince yurt dışından ülkemizde
isteğe bağlı sigortaya prim ödemenin mümkün olduğu Fransa, İngiltere, İsveç ve
İsviçre hariç olmak üzere diğer sözleşmeli ülkelerdeki sosyal güvenlik
sözleşmesinin yürürlüğe girdiği tarihten sonraki sigortalılık süreleri ile
ülkemizdeki isteğe bağlı sigortaya prim ödenen sürelerin çakışması halinde
isteğe bağlı sigortalılık süreleri iptal edilecektir.
Ancak, isteğe bağlı sigortalılığın devam ettiği süre içerisinde sosyal
güvenlik sözleşmesi olan ülkelerde ev kadınlığı süreleri olanların aksine bir
talebi olmadığı sürece isteğe bağlı sigortalılıkları geçerli kabul
edilecektir.”
H-GENELGENİN ONUNCU KISMINDA YAPILAN DÜZENLEMELER
1- Birinci bölümde yer alan “1- Borçlanma Yapacak Kimseler” başlığının
altıncı paragrafından sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraf eklenmiştir.
“Ancak,
geçici 20. madde kapsamında sandık iştirakçiliği devam eden ya da sona erdikten
sonra Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının ilgili bentlerine tabi
sigortalılığı bulunmayanların borçlanma talepleri kabul edilmeyecek, son
çalışmasının geçtiği sandığa müracaat etmesi gerektiği bildirilecektir.”
2- Birinci bölümde yer alan “2.1- Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının
(a), (b) ve (c) bendine tabi sigortalıların doğumdan sonra geçen süreleri” alt
başlığına altıncı paragrafından sonra gelmek üzere yedi ve
sekizinci paragraflar eklenmiş, “Örnek 6-” da yer alan “17.4.2000” tarihi
“17.4.2011” olarak değiştirilmiş ve “Örnek 6-”dan sonra gelmek
üzere “Örnek 7-” eklenmiş, örnekler teselsül ettirilmiş, sekiz, dokuz ve
onuncu paragraflarındaki açıklamalarla beraber teselsül edilen “Örnek 21-” de
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“1479
sayılı Kanunun mülga ek 19. maddesi ile Kanunun geçici 17, 63 ve 76. maddeleri
uyarınca sigortalılık süresi durdurulan kadın sigortalılardan doğum borçlanması
müracaatında bulunanların borçlanılacak süreleri, durdurulan süreler içinde yer
alması halinde borçlanma talepleri reddedilecektir. Ancak, borçlanılacak
sürenin bir kısmı durdurulan süreler dışında yer alıyor ve bu sürelerde
malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası bakımından başka da bir sigortalılık yok
ise sadece bu süreler borçlandırılacaktır ”
“Kanunun
4. maddesinin (a) ve (b) ile ilk defa (c) bendi kapsamındaki kadın
sigortalılardan doğum borçlanması talebinde bulunanlar için T.C. vatandaşı olma
şartı aranmayacaktır ”
“Örnek
7- 1.6.1978-31.7.2017 tarihleri arasında 506 sayılı Kanuna tabi fasılalı
çalışması bulunan ve 10.12.1984 tarihinde de 1479 sayılı Kanuna tabi tescili
bulunan sigortalı, 17.8.2017 tarihinde 20.4.1986 doğumlu çocuğu için doğum
borçlanma talebinde bulunmuştur. Yapılan incelemede, sigortalının 5 yıl ve
üzeri prim ödemesi bulunmadığından geçici 17. madde gereği sigortalılık
kaydının tescil tarihi itibariyle durdurulduğu ve borçlanılacak sürenin
tamamının durdurulan süreler içinde kaldığı tespit edildiğinden doğum
borçlanması talebi reddedilecektir.”
“5434
sayılı Kanun hükümlerine tabi çalıştıktan sonra Kanunun 4. maddesinin birinci
fıkrasının (a) veya (b) bendi kapsamında çalışması bulunan ve borçlanma için
gerekli şartları taşıyanlar en son tabi oldukları statüye göre SGİM/SGM’lerce
Kanunun 41. maddesinde belirtilen esaslar uyarınca borçlandırılacaktır.”
“Hakkında
5434 sayılı Kanun hükümleri uygulanacak olan sigortalılardan 5434 sayılı Kanuna
tabi çalışmasından sonra herhangi bir statüde çalışması bulunmayanlar ile halen
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendine tabi görevine devam
edenlerin borçlanma talebinde bulunmaları halinde, doğum sonrasındaki iki
yıllık süre içerisinde uzun vadeli sigorta kollarına prim ödenmemiş süreleri
Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğü Kamu Görevlileri Tescil ve Hizmet Daire
Başkanlığınca borçlandırılacaktır.”
“Hakkında
5434 sayılı Kanun hükümleri uygulanacak olan sigortalıların borç tutarı, Kuruma
yazılı olarak başvurdukları tarihteki öğrenim durumu itibariyle tabi oldukları
personel kanunlarında yer alan hükümlere göre belirlenecek göreve giriş derece,
kademe ve ek göstergeleri ile emekli keseneğine esas aylığın hesabına ait tüm
unsurların toplamının, o tarihte yürürlükte olan katsayılarla çarpımı sonucu
bulunacak olup, tarafına bildirilen borç
tutarının borcun kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren 1 ay içinde ödenmesi gerekmektedir.”
“Örnek
22- Örnek 21’deki kadın sigortalının 506 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı
bulunmaması halinde Kanunun 41. maddesi kapsamında doğum borçlanması
yapılmayacaktır. Bu durumda kişiye ilgili sandığa müracaat etmesi gerektiği
bildirilecektir.”
3- Birinci bölümde yer alan “2.2- Er veya erbaş olarak silah altında
veya yedek subay okulunda geçen süreler” alt başlığının dokuzuncu
paragrafındaki “Askeri liselerden” ibaresi “Buna göre; askeri
liselerden” şeklinde değiştirilmiş, onikinci paragraftan sonra gelmek üzere
aşağıdaki paragraf ve onüçüncü paragrafın “alınanlardan” ibaresinden
sonra gelmek üzere “zorunlu göçe tabi tutulan Türk soyluların” ibaresi
eklenmiş, ondördüncü paragrafından sonraki “Örnek -”, “Örnek 1-” olarak
değiştirilmiş ve “Örnek 1-”den sonra gelmek üzere gelmek “Örnek 2-”
eklenmiş, onaltıncı paragrafındaki açıklamalar aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“Ayrıca,
31.7.2016 tarihine kadar harp okulları fakülte ve yüksekokullarda Türk Silahlı
Kuvvetleri hesabına, bu tarihten sonra ise Milli Savunma Bakanlığı adına Milli
Savunma Üniversitesinde, İçişleri Bakanlığı adına Jandarma ve Sahil Güvenlik
Akademisinde öğrenim görmekte iken bu okullardan istekleri dışında,
disiplinsizlik veya başka bir nedenle ayrılanlardan askerlik sürelerini
borçlanmak için talepte bulunanların belirtilen fakülte ve yüksekokullara hangi
liseden geçiş yaptıklarına bakılmaksızın, borçlandırılacak askerlik süreleri
askerlik şubeleri ile yazışma yapılarak tespit edildikten sonra borçlanma
işlemi sonuçlandırılacaktır.”
“Örnek
2- 1.4.1993 tarihinden itibaren 506 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı
bulunan ve 6.12.1992 tarihinde Türk Vatandaşlığına alınan İran uyruklu
sigortalı, İran’da yapmış olduğu 18.11.1977-18.11.1979 devresine ait askerlik
süresini borçlanmak için 10.2.2018 tarihinde Kuruma müracaat etmiştir. Bu
sigortalının borçlanma talebi kabul edilmeyecektir.”
“Milli
Savunma Bakanlığı ile Kurumumuz arasında askerlik sürelerini borçlanacak
sigortalıların askerlik hizmet bilgilerinin elektronik ortamda görüntülenmesi
sağlanmış ve uygulama ile ilgili web servis Kurumumuza açılmıştır. Askerliğini
er veya erbaş olarak yapmış olanlardan hizmet borçlanması yapmak için
Kurumumuza müracaat eden sigortalıların Tescil ve Hizmet Dökümü ekranında yer
alan "Askerlik Bilgisi" menüsü aracılığıyla yapılacak sorgulama
sonucunda askerlik süresinde herhangi bir tereddüt olmayanların menüdeki
bilgileri esas alınarak borçlanma işlemleri sonuçlandırılacaktır.”
4- Birinci bölümde yer alan “2.3- Personel mevzuatlarına göre
aylıksız izinde geçen süreler” alt başlığının birinci paragrafının ikinci
cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve Örnek 2- de yer alan “doğum” ifadesi
“uluslararası bir kuruluşta görev alması” şeklinde değiştirilmiştir.
“Bu sigortalılardan aylıksız izinde geçirdikleri sürelerini
borçlanmak isteyenlerin,
aylıksız izine ayrıldıklarını gösterir
izin onayı ile bunlardan HİTAP ekranlarında hizmet süresi bulunmayanların
çalıştıkları kurumlarca düzenlenecek
tüm hizmetlerini gösterir onaylı bir hizmet belgesini borçlanma talep
dilekçelerine ekleyerek Kurumumuza başvurmaları gerekmektedir.”
5- Birinci bölümde yer alan “2.4- Doktora veya tıpta uzmanlık
öğreniminde geçen süreler” alt başlığının altıncı paragrafında yer alan “olanlardan”
ibaresi “olan ve HİTAP ekranlarında hizmet süresi bulunmayanlardan” şeklinde
değiştirilmiştir.
6- Birinci bölümde yer alan “2.5- Avukatlık stajında geçen süreler” alt
başlığının beşinci paragrafındaki açıklama aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“Kanunun
4. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olanlardan
HİTAP ekranlarında hizmet süresi bulunmayanların borçlandırılmasında
Kurumlarından tüm hizmetlerini gösterir onaylı hizmet belgesi istenecektir.”
7- Birinci bölümde yer alan “2.8- Hekimlerin fahri asistanlıkta geçen
süreleri” alt başlığının üçüncü paragrafı aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“Kanunun
4. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olanlardan
HİTAP ekranlarında hizmet süresi bulunmayanların Kurumlarından tüm hizmetlerini
gösterir onaylı hizmet belgesi istenecektir.”
8- Birinci bölümde yer alan “2.9- Seçim kanunları gereğince
görevlerinden istifa edenlerin açıkta geçirdikleri süreler” alt başlığının
ikinci paragraftan sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraf eklenmiş ve üçüncü
paragraf aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Ancak,
HİTAP kayıtlarına seçimler nedeniyle istifa etme, seçime girmeden göreve
başlama ya da seçim sonrasında göreve başlamaya ilişkin sebep kodu atılanların
borçlanma işlemleri istifa veya göreve başlama oluru istenmeksizin
yapılacaktır.”
“Ayrıca,
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı
olanlardan HİTAP ekranlarında hizmet süresi bulunmayanların kurumlarından seçim
için istifa ettikleri ve tekrar göreve başladıkları tarihleri gösterir şekilde
düzenlenmiş tüm hizmetlerini gösterir onaylı hizmet belgesi istenecektir.”
9- Birinci bölümde yer alan “2.10- 4857 sayılı Kanuna göre kısmi
süreli iş sözleşmesi ile çalışanların borçlanmaları” alt başlığının ikinci
paragrafında yer alan “(17) Ev Hizmetlerinde 30 günden az çalışma)” ibresinden
sonra gelmek üzere, “ile 4447 sayılı Kanunun ek 5. maddesine göre yarım
çalışma ödeneğinden yararlanmayanlar için (23) (Yarım Çalışma) ve (24) (Yarım
Çalışma ve Diğer)” ibaresi ve yedinci paragraftan sonra aşağıdaki paragraf
eklenmiştir.
“Milli
Eğitim Bakanlığına bağlı her derece ve türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarında ek ders ücreti karşılığında ilgili mevzuatı
çerçevesinde uzman ve usta öğretici olarak çalıştırılanlar, 657 sayılı Kanunun
89. maddesine göre geçici personel statüsünde bulunduklarından bu sigortalılar için İş Kanunu
hükümleri uygulanmamaktadır. Bu nedenle, 25.2.2011 tarihinden sonraki ay içinde 30
günden eksik kalan sürelerin bu kapsamda borçlandırılmasına imkan
bulunmamaktadır.”
10- Birinci bölümde yer alan “2.12- 5434 sayılı Kanun hükümlerine tabi
sigortalılardan 2008 yılı Ekim ayı başından önce 506 sayılı Kanuna tabi
çalışmaları bulunanların borçlanma işlemleri” alt başlığının birinci
paragrafında yer alan “(a), (f) ve (g)” ibaresi “(f) ve (g)” olarak,
“Örnek 1-” ve “Örnek 2-” ise aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Örnek
1- 15.3.1988-14.10.1998 tarihleri arasında 5434 sayılı Kanuna, 1.11.1998-30.4.1999
tarihleri arasında da 506 sayılı Kanuna tabi hizmetleri bulunan sigortalının 8.2.2000
-10.7.2000 tarihleri arasında grevde geçen süresi bulunmaktadır. Sigortalı 14.11.2000
tarihinde tekrar 5434 sayılı Kanuna tabi çalışmaya başlamıştır. Sigortalının
başvurusu halinde 8.2.2000 -10.7.2000 tarihleri arasında grevde geçen süresi
506 sayılı Kanuna tabi hizmetlerine ilişkin dosyasının bulunduğu SGİM/SGM’lerce
Kanunun 41. maddesi uyarınca seçeceği prime esas günlük kazanç tutarı üzerinden
borçlandırılacaktır.
Örnek 2- 8.7.1982-23.1.2003
tarihleri arasında 506 sayılı Kanuna tabi hizmetleri bulunan ve 19.6.2006
tarihinde 5434 sayılı Kanuna tabi göreve başlayan ve halen bu görevi devam eden
sigortalı, 16.8.2010 tarihli dilekçesiyle 23.1.2003 tarihinde tutuklandığını
ancak herhangi ceza almadan 27.3.2003 beraat ettiğini belirterek tutuklulukta
geçen süresini borçlanmak için başvuruda bulunmuştur. Sigortalının 23.1.2003-27.3.2003
tarihleri arasında geçen süresi 506 sayılı Kanuna tabi hizmetlerine ilişkin
dosyasının bulunduğu SGİM/SGM’lerce Kanunun 41. maddesi uyarınca seçeceği prime
esas günlük kazanç tutarı üzerinden borçlandırılacaktır.”
11- Birinci bölümde yer alan “3- Borçlanma müracaatının yapılması, borçlanma
tutarının hesabı, tebliği ve ödenmesi” başlığının dördüncü paragrafındaki açıklamalar
aşağıdaki şekilde, beşinci paragrafındaki “altı buçuk katıdır.” İbaresi “1.1.2017
tarihinden önce altı buçuk, bu tarihten sonra yedi buçuk katıdır.” şekilde
ve altıncı paragrafındaki “iadeli taahhütlü veya acele posta servisi olarak
gönderilenlerde ise postaya verildiği,” ibaresi “taahhütlü, iadeli taahhütlü,
acele posta servisi, PTT Alo Post veya PTT Kargo ile gönderilenlerde postaya
veya kargoya verildiği tarih, e-devlet başvurularında ise başvurunun yapıldığı
tarih esas alınacaktır.” Şeklinde değiştirilmiştir.
“Borçlanılacak
sürenin hesabında ayın 28, 29, 30 veya 31 gün olup olmadığına bakılmaksızın ay
30, yıl 360 gün olarak dikkate alınacaktır. Borçlanılacak sürenin başlangıcı ve
bitişinin ay içinde herhangi bir güne rastlaması halinde de ay yine 30 gün
alınacak ve borçlanılacak gün hesabı buna göre yapılacaktır. Ayrıca borçlanmaya
konu sürenin kanuni bir süre olması halinde borçlanılacak süre hiçbir koşulda
ilgili kanunda belirtilen süreleri aşamayacaktır. Bu çerçevede, borçlanma
programına 9.2.2018 tarihinden itibaren gerekli kontroller konulmuştur.
Ancak, bu tarihten önce süresi belirlenmiş borçlanmalardan örneğin; 542 gün
askerlik veya 722 gün doğum borçlanması olarak tahakkuk etmiş ve ilgililerce
borçlanma tutarı ödenmiş olanlarla ilgili olarak borçlanma gün sayısında
herhangi bir değişiklik yapılmayarak aylık bağlama işlemlerinde bu şekilde
yapılmış borçlanma gün sayıları esas alınacaktır.”
12- İkinci
bölümde yer alan “3.4- 1.10.2008 tarihinden sonra yapılan borçlanmaların
iadesi (Değişik, 28/2/2014 tarihli ve 2014/5 sayılı Genelge)” alt başlığı
açıklamaları ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“3.4-
Borçlanmaların iadesi
SSİY’nin 66. maddesinin onbirinci fıkrasında yapılan
değişiklikle aylık bağlanmamış olması şartıyla bir defaya mahsus borçlanma
tutarının tamamı iade edilmekte iken bir defaya mahsus iade kaldırılmış olup,
aylık bağlanmamış olması şartıyla borçlanma tutarının tamamı sigortalının
talebi halinde faiz uygulanmaksızın her zaman iade edilebilecek, ancak kısmi
iade yapılmayacaktır.
Borçlanmaların iadesinde Kanunun yürürlük tarihinden önce veya
sonra borçlanmanın yapılmış olmasına bakılmayacaktır. Kanunun yürürlük
tarihinden önce borçlanma yapmış olup, 1.10.2008 tarihinden sonra borçlanmanın
iadesini talep edenler hakkında bu Genelge hükümleri doğrultusunda işlem
yapılacaktır.
Borçlandıkları hizmetler dikkate alınarak aylık bağlanmış
olanların ödedikleri borçlanma tutarı ile sigortalı tarafından ödenmiş olan
borçlanma tutarının sigortalının vefatından sonra hak sahiplerince iadesinin
talep edilmesi halinde borçlanma tutarının hak sahiplerine iadesi
yapılmayacaktır.
Yönetmelik
hükmü gereği sigortalı veya hak sahipleri tarafından yasal süresinde ödenen
borçlanma tutarlarının aylık bağlama işleminden önce iade edilmesi için talepte
bulunulması halinde; borçlanma iadesinin talep edildiği tarihin tahsis talep
tarihinden önce olup olmadığına bakılarak iade işlemine karar verilecektir.
İade
işleminden önce sigortalı veya hak sahibinin tahsis talebinde bulunup
bulunmadığı araştırılacak, borçlanma iadesi talebinin tahsis talep tarihinden
önce olduğunun tespit edilmesi halinde borçlanma tutarı iade edilecek, tahsis
talep tarihinden sonraki bir sürede borçlanmanın iade edilmesi için talepte
bulunulmuş ise borçlanmanın iadesi yapılmayacaktır. Ancak, iade talebi tahsis
talebinden sonra olanlardan tahsis talebinden sarfınazar edenlerin iade
işlemleri yapılacaktır.
Kurumumuzca sigortalı veya hak sahiplerinin ilk tahsis talebi aylık bağlama
koşullarının oluşmaması dolayısıyla reddedilip tarafına borçlanma yaptırılarak
ikinci bir tahsis talebi alınıp aylık bağlama işlemleri gerçekleştirildikten
sonra hizmet tespit davası sonucu veya Kurumca tespit edilen hizmet süreleri
ile ilk tahsis talebi geçerli sayılanların ilk tahsis talep tarihinden sonra
yapmış oldukları borçlanmalar yersiz olduğundan ilgililere iade edilecektir.
Ancak, sigortalılardan borçlanma yapmak suretiyle eksik günlerini
tamamlayıp tarafına aylık bağlandıktan sonra, hizmet tespit davası sonucu veya
sonradan Kurumca eksik hizmet sürelerinin geriye dönük tespit edilmesi
nedeniyle, aylık bağlama işlemlerinde değerlendirilen borçlanmalara ilişkin
borçlanma tutarları ilgililere iade edilmeyeceği gibi sigortalıların vefatından
önce yapmış olduğu borçlanmalara ilişkin borçlanma tutarları da ölüm aylığı
bağlanması için yeterli gün sayısının bulunması sebep gösterilerek hak
sahiplerine iade edilmeyecektir.
Borçlanma süreleri ile zorunlu sigortalılık sürelerinin
çakıştığının sonradan tespit edilmesi halinde çakışan sürelere ilişkin
borçlanma süreleri iptal edilerek ilgililere iade edilmesi sağlanacaktır. Bu
şekilde aylık bağlanmış olanlar var ise iptal edilen borçlanma süresi nedeniyle
aylık bağlama gün sayısında bir değişiklik olup olmadığı kontrol edilerek
sonucuna göre işlem yapılacaktır.
Sigortalıya ait sürelerin (askerlik, doğum vs.) hak sahiplerince
Kanunun 41. maddesi esaslarına göre borçlanıldıktan sonra ölüm aylığına hak
kazanılmaması ya da tahsis talep tarihinden önce olmak şartıyla yapılan
borçlanmadan vazgeçilmesi halinde borçlanma tutarı iadesi, borçlanma talebinde
bulunan hak sahibine yapılacaktır.
6098 sayılı Kanunun 81. maddesinde, hukuka veya ahlaka aykırı bir
sonucun gerçekleşmesi amacıyla verilen şeyin geri istenemeyeceği hüküm altına
alınmıştır. Bu kapsamda sahte belgelerle yapılan borçlanma süreleri geçerli
sayılmayıp ödenen borçlanma tutarı ilgililere iade edilmeyecek, ödenen
borçlanma tutarı Kuruma gelir kaydedilecektir. Ancak yanlış veya yersiz olarak
yapıldığı tespit edilen borçlanma tutarları faiz uygulanmaksızın ilgililere
iade edilecektir.
Diğer taraftan, 1.1.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5083 sayılı
Türkiye Cumhuriyetinin Para Birimi Hakkında Kanun gereğince yarım yeni kuruşun
altındaki değerler dikkate alınmamaktadır. Bu nedenle, 1.1.2005 tarihinden önce
sigortalı veya hak sahiplerince yapılmış olan borçlanma tutarlarının iptal
edilmesi sonucunda iptal edilen tutardan altı sıfır atılmak suretiyle TL
dönüşümü yapıldıktan sonra ortaya çıkan tutarın yarım yeni kuruş yani 0,005
TL’nın altında kalması halinde 1.1.2005 tarihinden sonra iadesi mümkün
olmadığından bu tutarların iadesi yapılmayacaktır.
Örnek 1- 30.7.1987
tarihinde 1479 sayılı Kanuna göre kayıt ve tescili yapılan sigortalının
sigortalılığı devam ederken 2.12.1987-2.6.1989 tarihleri arasında askerlikte
geçen 1 yıl 6 aylık süreye ilişkin borçlanma tutarını 26.11.1999 tarihli
talebiyle ödemiştir. Sigortalının dosyasında yapılan inceleme sonucunda
sigortalılık süreleri ile askerlikte geçen hizmet sürelerinin çakıştığı
anlaşıldığından, sigortalının talebi halinde borçlanma tutarı faiz
uygulanmaksızın tarafına iade edilecektir.
Örnek 2- 16.10.2018
tarihinde doğum borçlanması talebinde bulunan sigortalı (A), 22.10.2018
tarihinde 720 gün olarak tebliğ edilen borcu yasal süresinde ödemiştir. Ancak,
yapılan incelemede, sigortalının borçlandığı süreler ile (4/a) kapsamında geçen
çalışmaların çakıştığı, çakışan süreler düşüldükten sonra sigortalının
borçlanabileceği sürenin 497 gün olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda sigortalıdan
yersiz olarak tahsil edilen 223 gün karşılığı borçlanma tutarı ilgiliye faizsiz
olarak iade edilecek, kalan 497 günlük süre ise hizmet olarak
değerlendirilecektir.
Örnek 3- 23.7.2012
tarihinde vefat eden sigortalı (C)’nin ölüm aylığına yetecek kadar prim ödeme
gün sayısı bulunmasına rağmen hak sahibi kızı tarafından aylık miktarının
artırılabilmesi için müteveffa adına 26.9.2017 tarihinde doğum borçlanması
talebinde bulunulduğu, tebliğ edilen borcu yasal süresinde ödendiği ve 18.10.2017
tarihli tahsis talebinde bulunulduğu görülmüştür. Ancak, hak sahibi tarafından
tahsis talep tarihinden sonra 15.11.2017 tarihinde ödemiş olduğu borçlanma
tutarının tarafına iade edilmesini talep ettiği anlaşılmış ise de iade
talebinin tahsis talep tarihinden sonra olması nedeniyle iade talebi kabul
edilmeyecektir.
Örnek 4- Örnek
3-’teki hak sahibinin, tahsis talep tarihinden önce yani 10.10.2017 tarihinde
iade talebinde bulunması halinde iade talep dilekçesi, tahsis talep tarihinden
önce olması nedeniyle ödemiş olduğu borçlanma tutarı faizsiz olarak iade
edilecektir.
Örnek 5- Sigortalı
(D), 24.12.1996 tarihli dilekçeyle askerlik borçlanması talebinde bulunmuş ve
tarafına tebliğ edilen 54.350.000,00 TL borcu yasal süresinde ödemiştir. Ancak,
yapılan incelemede, sigortalının askerlik süresi ile (4/b) hizmetlerinin çakıştığı
anlaşılmış olup, askerlik borçlanması iptal edilmiştir. Bu durumda, 1.1.2005
tarihinde yürürlüğe giren 5083 sayılı Türkiye Cumhuriyetinin Para Birimi
Hakkında Kanun gereğince iptal edilen tutardan altı sıfır atılmak suretiyle TL
dönüşümü yapılarak sigortalıya iade edilecek tutar belirlenecektir.”
13- İkinci bölümde yer alan “3.4.1- Kanunun 41. maddesine
göre birden fazla yapılan borçlanma taleplerinde herhangi bir borçlanma
talebinden vaz geçilerek, iptali istenen borçlanma tutarı için ödenen tutarın
iadesinin talep edilmesi (Ek, 1.9.2016 tarihli ve 2016/20 sayılı Genelge)” alt
başlığı “3.4.1- Birden fazla yapılan borçlanma taleplerinde herhangi bir
borçlanma talebinden vaz geçilerek, iptali istenen borçlanma tutarı için ödenen
tutarın iadesinin talep edilmesi” şeklinde değiştirilmiştir.
14- Üçüncü
bölümde yer alan “2- Sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki
borçlandırılan sürelerin değerlendirilmesi” alt başlığındaki birinci
paragraftaki “borçlanma yapılan ilgili aylara” ibaresi “geriye götürülen sürelerdeki ilgili aylara” şeklinde
değiştirilmiş, birinci paragraftan sonra gelen “Örnek -” metinden
kaldırılmış ve aşağıdaki örnekler eklenmiştir.
“Örnek
1- 5.10.1998 tarihinde 506 sayılı Kanun kapsamında çalışmaya başlayan
sigortalı, 21.5.1993-21.1.1995 tarihleri arasında yaptığı askerlik hizmetini,
prime esas asgari günlük kazanç üzerinden borçlanmak için 9.3.2018 tarihinde
müracaat etmiş, 600 gün karşılığı borçlanma tutarı 12.3.2018 tarihinde
sigortalıya tebliğ edilmiş, 13.3.2018 tarihinde borçlanma tutarının tamamını
ödemiştir. Bu durumda sigortalının hizmet süresinin başlangıcı ve prime esas
kazançları aşağıdaki şekilde olacaktır.
Askerlik süresi : 21.5.1993-21.1.1995
Borçlanılan gün sayısı : 21.5.1993 – 20.1.1995 (600 gün-1 yıl,
8 ay)
Borç ödeme tarihi : 13.3.2018
Borcun ödendiği tarihteki asgari günlük kazanç : 67,65 TL
Borçlandığı günlük kazanç : 67,65 TL
Ödenen
1 günlük primin ödeme tarihindeki asgari kazanca oranı : 67,65 / 67,65 = 1
Prime esas kazanç hesabı
Yıl |
Ay |
Gün |
İlgili Ayın Asgari Kazancı |
Oran |
İlgili Ay İçin Hesaplanan Kazanç |
1997 |
Şubat |
26 |
18.818.150 |
1 |
18.818.150 |
|
Mart |
30 |
25.624.950 |
1 |
25.624.950 |
|
Nisan |
30 |
25.624.950 |
1 |
25.624.950 |
|
Mayıs |
30 |
25.624.950 |
1 |
25.624.950 |
|
Haziran |
30 |
25.624.950 |
1 |
25.624.950 |
|
Temmuz |
30 |
36.941.130 |
1 |
36.941.130 |
|
Ağustos |
30 |
36.941.130 |
1 |
36.941.130 |
|
Eylül |
30 |
36.941.130 |
1 |
36.941.130 |
|
Ekim |
30 |
36.941.130 |
1 |
36.941.130 |
|
Kasım |
30 |
36.941.130 |
1 |
36.941.130 |
|
Aralık |
30 |
36.941.130 |
1 |
36.941.130 |
1998 |
Ocak |
30 |
50.052.000 |
1 |
50.052.000 |
|
Şubat |
30 |
50.052.000 |
1 |
50.052.000 |
|
Mart |
30 |
50.052.000 |
1 |
50.052.000 |
|
Nisan |
30 |
50.052.000 |
1 |
50.052.000 |
|
Mayıs |
30 |
50.052.000 |
1 |
50.052.000 |
|
Haziran |
30 |
50.052.000 |
1 |
50.052.000 |
|
Temmuz |
30 |
63.108.330 |
1 |
63.108.330 |
|
Ağustos |
30 |
63.108.330 |
1 |
63.108.330 |
|
Eylül |
30 |
63.108.330 |
1 |
63.108.330 |
|
Ekim |
4 |
9.346.500 |
1 |
9.346.500 |
Sigortalı ilk defa 5.10.1998 tarihinde işe başladığından 1 yıl, 8 ay
geriye gidildiğinde sigortalılık başlangıç tarihi 5.2.1997 tarihi olacaktır.
Hizmet süresinin başlangıcı :
5 10 1998
- 8 1
5 2
1997
Örnek 2- 1479
sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılığı 2.4.1995 tarihinde başlatılan
sigortalı, 21.5.1993-21.1.1995 tarihleri arasında yaptığı askerlik hizmetini,
prime esas asgari günlük kazanç üzerinden borçlanmak için 10.4.2018 tarihinde
müracaat etmiş, 600 gün karşılığı borçlanma tutarı 24.4.2018 tarihinde
sigortalıya tebliğ edilmiş, 25.4.2018 tarihinde borçlanma tutarının tamamını
ödemiştir.
Sigortalının ilk defa 2.4.1995 tarihinde işe başladığından 1 yıl, 8
ay geriye gidildiğinde sigortalılık başlangıç tarihi 2.8.1993 tarihi olacaktır.
Ancak, borçlanılan sürenin 1.10.2008 tarihinden önceki bir süre olması
nedeniyle borçlanılan süre ilgili ayına mal edilmeyecek, sadece prim ödeme gün
sayısı olarak değerlendirilecektir.
Örnek 3- (4/b)
kapsamındaki sigortalılığı 2.10.2012 tarihinde başlatılan sigortalı, 2.5.2006-2.5.2012
tarihleri arasındaki doktora öğrenimini prime esas asgari günlük kazanç
üzerinden borçlanmak için 26.2.2018 tarihinde müracaat etmiş borçlanma tutarı 2.3.2018
tarihinde sigortalıya tebliğ edilmiş, 5.3.2018 tarihinde borçlanma tutarının
tamamını ödemiştir. Bu durumda sigortalının hizmet süresinin başlangıcı ve
prime esas kazançları aşağıdaki şekilde olacaktır.
Doktora süresi: 2.5.2006-2.5.2012
Borçlanılan gün sayısı : 3.5.2006-2.5.2012 (6 yıl-2160 gün)
Borç ödeme tarihi : 3.1.2018
Borcun ödendiği tarihteki asgari günlük kazanç : 67,65 TL
Borçlandığı günlük kazanç : 59,25 TL
Ödenen
1 günlük primin ödeme tarihindeki asgari kazanca oranı : 59,25 / 67,65 = 0,88
çıksa da bu oran “1”den küçük olamayacağından oran “1” kabul edilecektir.
Prime esas kazanç hesabı
Yıl |
Ay |
Gün |
İlgili Ayın Asgari Kazancı |
Oran |
İlgili Ay İçin Asgari Kazanç |
2008 |
Ekim |
30 |
638,70 |
1 |
638,70 |
|
Kasım |
30 |
638,70 |
1 |
638,70 |
|
Aralık |
30 |
638,70 |
1 |
638,70 |
2009 |
Ocak |
30 |
666,00 |
1 |
666,00 |
|
Şubat |
30 |
666,00 |
1 |
666,00 |
|
Mart |
30 |
666,00 |
1 |
666,00 |
|
Nisan |
30 |
666,00 |
1 |
666,00 |
|
Mayıs |
30 |
666,00 |
1 |
666,00 |
|
Haziran |
30 |
666,00 |
1 |
666,00 |
|
Temmuz |
30 |
693,00 |
1 |
693,00 |
|
Ağustos |
30 |
693,00 |
1 |
693,00 |
|
Eylül |
30 |
693,00 |
1 |
693,00 |
|
Ekim |
30 |
693,00 |
1 |
693,00 |
|
Kasım |
30 |
693,00 |
1 |
693,00 |
|
Aralık |
30 |
693,00 |
1 |
693,00 |
2010 |
Ocak |
30 |
729,00 |
1 |
729,00 |
|
Şubat |
30 |
729,00 |
1 |
729,00 |
|
Mart |
30 |
729,00 |
1 |
729,00 |
|
Nisan |
30 |
729,00 |
1 |
729,00 |
|
Mayıs |
30 |
729,00 |
1 |
729,00 |
|
Haziran |
30 |
729,00 |
1 |
729,00 |
|
Temmuz |
30 |
760,50 |
1 |
760,50 |
|
Ağustos |
30 |
760,50 |
1 |
760,50 |
|
Eylül |
30 |
760,50 |
1 |
760,50 |
|
Ekim |
30 |
760,50 |
1 |
760,50 |
|
Kasım |
30 |
760,50 |
1 |
760,50 |
|
Aralık |
30 |
760,50 |
1 |
760,50 |
2011 |
Ocak |
30 |
796,50 |
1 |
796,50 |
|
Şubat |
30 |
796,50 |
1 |
796,50 |
|
Mart |
30 |
796,50 |
1 |
796,50 |
|
Nisan |
30 |
796,50 |
1 |
796,50 |
|
Mayıs |
30 |
796,50 |
1 |
796,50 |
|
Haziran |
30 |
796,50 |
1 |
796,50 |
|
Temmuz |
30 |
837,00 |
1 |
837,00 |
|
Ağustos |
30 |
837,00 |
1 |
837,00 |
|
Eylül |
30 |
837,00 |
1 |
837,00 |
|
Ekim |
30 |
837,00 |
1 |
837,00 |
|
Kasım |
30 |
837,00 |
1 |
837,00 |
|
Aralık |
30 |
837,00 |
1 |
837,00 |
2012 |
Ocak |
30 |
886,50 |
1 |
886,50 |
|
Şubat |
30 |
886,50 |
1 |
886,50 |
|
Mart |
30 |
886,50 |
1 |
886,50 |
|
Nisan |
30 |
886,50 |
1 |
886,50 |
|
Mayıs |
30 |
886,50 |
1 |
886,50 |
|
Haziran |
30 |
886,50 |
1 |
886,50 |
|
Temmuz |
30 |
940,50 |
1 |
940,50 |
|
Ağustos |
30 |
940,50 |
1 |
940,50 |
|
Eylül |
30 |
940,50 |
1 |
940,50 |
|
Ekim |
2 |
62,70 |
1 |
62,70 |
Sigortalı ilk defa 2.10.2012 tarihinde işe başladığından 6 yıl geri
gidildiğinde sigortalılık başlangıç tarihi 2.10.2006 tarihi olacaktır. Ayrıca, 2.5.2006-2.5.2012
tarihleri arasındaki borçlanma sürelerinin 1.10.2008 tarihine kadar ki bölümü
yukarıdaki gibi ilgili aylarına mal edilecek olup, kalan süreleri ise sadece
prim ödeme gün sayısı olarak değerlendirilecektir.
15- Üçüncü bölümün “3- Borç tutarının kısmi ödenmesi halinde
hizmetlerin değerlendirilmesi” alt başlığında yer alan “Örnek 1-”,
“Örnek 2-”ve “Örnek 3-” aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Örnek 1- 2.1.2000
tarihinde 506 sayılı Kanun kapsamında çalışmaya başlayan sigortalı, 6.6.1986-6.12.1987
tarihleri arasında yaptığı askerlik hizmetini, günlük 95,00 TL prime esas
kazanç üzerinden borçlanmak için 15.6.2018 tarihinde müracaat etmiş, 21.6.2018
tarihinde tebliğ edilen(95,00 x % 32 = 30,40 TL, 30,40 x 540 = 16.416,00 TL)
borçlanma 4.560,00 TL’lik kısmını 2.7.2018 tarihinde ödemiştir. Bu durumda
sigortalının hizmet süresinin başlangıcı ve prime esas kazançları aşağıdaki
şekilde olacaktır.
Askerlik süresi : 6.6.1986 - 6.12.1987
Borçlanılan gün sayısı : 6.6.1986- 5.12.1987 (1 yıl 6 ay-540
gün)
Primi ödenen gün sayısı : 4.560,00 / 30,40 = 150 gün
Borç ödeme tarihi : 2.7.2018
Borcun ödendiği tarihteki asgari günlük kazanç : 67,65 TL
Borçlandığı günlük kazanç : 95,00TL
Ödenen
1 günlük primin ödeme tarihindeki asgari kazanca oranı : 95,00 / 67,65 = 1,40
Prime esas kazanç hesabı
Yıl |
Ay |
Gün |
İlgili Ayın Asgari Kazancı |
Oran |
İlgili Ay İçin Hesaplanan Kazanç |
1999 |
Ağustos |
29 |
109.910.000 |
1,40 |
153.874.000 |
|
Eylül |
30 |
113.700.000 |
1,40 |
159.180.000 |
|
Ekim |
30 |
113.700.000 |
1,40 |
159.180.000 |
|
Kasım |
30 |
113.700.000 |
1,40 |
159.180.000 |
|
Aralık |
30 |
113.700.000 |
1,40 |
159.180.000 |
2000 |
Ocak |
1 |
4.000.000 |
1,40 |
5.600.000 |
Sigortalı ilk defa 2.1.2000 tarihinde işe başladığından 5 ay geriye
gidildiğinde sigortalılık başlangıç tarihi 2.8.1999 tarihi olacaktır.
Hizmet
süresinin başlangıcı: 2 1 2000
- 5
2 8 1999
Örnek 2- Örnek
1’deki sigortalı askerlik hizmetinden kalan süreyi 21.9.2018 tarihinde prime
esas günlük asgari kazanç üzerinden borçlanmak için müracaat etmiş, (67,65 x %
32 x 390 = 8.442,72 TL) borçlanma tutarının bu defa 1.948,32 TL’lik kısmını 28.9.2018
tarihinde ödemiştir. Bu durumda sigortalının hizmet süresinin başlangıcı ve
prime esas kazançları aşağıdaki şekilde olacaktır.
Askerlik süresi : 6.6.1986-6.12.1987
Borçlanılan gün sayısı : 6.6.1986-5.7.1987 (1 yıl 1 ay, 390
gün)
Primi ödenen gün sayısı : 1.948,32 / 21,65 = 90 gün
Borç ödeme tarihi : 28.9.2018
Borcun ödendiği tarihteki asgari günlük kazanç : 67,65 TL
Borçlandığı günlük kazanç : 67,65 TL
Ödenen
1 günlük primin ödeme tarihindeki asgari kazanca oranı: 67,65 / 67,65= 1
Prime esas kazanç hesabı:
Yıl |
Ay |
Gün |
İlgili Ayın Asgari Kazancı |
Oran |
İlgili Ay İçin Hesaplanan Kazanç |
1999 |
Mayıs |
29 |
90.253.800 |
1 |
90.253.800 |
|
Haziran |
30 |
93.366.000 |
1 |
93.366.000 |
|
Temmuz |
30 |
113.700.000 |
1 |
113.700.000 |
|
Ağustos |
1 |
3.790.000 |
1 |
3.790.000 |
Sigortalı ikinci borçlanması hizmet başlangıç tarihi 2.8.1999
tarihinden borçlandığı 3 ay süre geriye gidildiğinde sigortalılık başlangıç
tarihi bu defa 2.5.1999 tarihi olacaktır.
Hizmet süresinin başlangıcı : 2 8 1999
- 3
2 5
1999
Örnek 3- Halen
Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine tabi sigortalı,1.7.1987 – 25.11.1987
tarihleri arasında sigortalı çalışmış, 9.11.1990 – 13.5.1991 tarihleri arasında
mahkemede, 13.5.1991 – 12.11.1991 tarihleri arasında da avukat yanında staj
yapmış ve 19.4.2018 tarihinde söz konusu süreyi 78,00 TL prime esas kazanç
üzerinden borçlanmak için müracaat etmiş, 27.4.2018 tarihinde tebliğ edilen
(78,00 x % 32 = 24,96 TL, 24,96 x 360 = 8.985,60 TL) borçlanma tutarının
5.990,40 TL’lik kısmını 30.4.2018 tarihinde ödemiştir. Bu durumda sigortalının
hizmet süresinin başlangıcı ve prime esas kazançları aşağıdaki şekilde
olacaktır.
Avukatlık staj süresi : 9.11.1990 – 13.5.1991, 13.5.1991 – 12.11.1991
Borçlanılan gün sayısı : 13.11.1990 – 12.11.1991 360 gün (1 yıl) Primi ödenen
gün sayısı : 5.990,40 / 24,96= 240 gün Borç ödeme tarihi : 30.4.2018
Borcun ödendiği tarihteki asgari günlük kazanç : 67,65 TL
Borçlandığı günlük kazanç : 78,00 TL
Ödenen
1 günlük primin ödeme tarihindeki asgari kazanca oranı : 78,00 / 67,65 = 1,15
Prime esas kazanç hesabı :
Yıl |
Ay |
Gün |
İlgili Ayın Asgari Kazancı |
Oran |
İlgili Ay İçin Hesaplanan Kazanç |
1991 |
Mart |
18 |
211.212 |
1,15 |
242.893,80 |
|
Nisan |
30 |
352.020 |
1,15 |
404.823 |
|
Mayıs |
30 |
352.020 |
1,15 |
404.823 |
|
Haziran |
30 |
352.020 |
1,15 |
404.823 |
|
Temmuz |
30 |
470.010 |
1,15 |
540.511,50 |
|
Ağustos |
30 |
470.010 |
1,15 |
540.511,50 |
|
Eylül |
30 |
470.010 |
1,15 |
540.511,50 |
|
Ekim |
30 |
470.010 |
1,15 |
540.511,50 |
|
Kasım |
12 |
188.004 |
1,15 |
216.204,60 |
16- Üçüncü
bölümde yer alan “5.1.1- Eksik tahsil edilen askerlik borçlanmaları” alt
başlığının ikinci paragrafı değiştirilmiş, ikinci paragraftan sonra gelmek
üzere aşağıdaki paragraf eklenmiştir.
“Kanunun
88. maddesine 6552 sayılı Kanunla 11.9.2014 tarihinden itibaren ilave edilen
yirmiikinci fıkra gereğince sigortalılar ile tüzel kişilerin kasıt, kusur, hata
veya yanıltıcı beyanından kaynaklanmaması şartıyla, sigortalılarca ödenen
borçlanma tutarlarının noksan tahakkuk ettirildiğinin Kurumca sonradan tespit edilmesi halinde,
tespit edilen fark borçlanma tutarına
ilişkin borç aslı sigortalılara tebliğ edilerek, borcun tebliğ tarihinden
itibaren en geç bir aylık sürede ödenmesi istenecek olup, fark borçlanma
tutarının bu süre içerisinde ödenmemesi durumunda ödenen tutara karşılık gelen
süre dikkate alınacaktır. Bir aylık süre geçtikten sonra yapılan ödemeler ise
dikkate alınmayacaktır.”
“5083
sayılı Türkiye Cumhuriyetinin Para Birimi Hakkında Kanun gereğince yarım Kr’un
altındaki değerler dikkate alınmayacağından, 1.1.2005 tarihinden önce
sigortalılar ile tüzel kişilerin kasıt, kusur, hata veya yanıltıcı beyanından
kaynaklanmayan sigortalılarca eksik ödenen prim ve prime ilişkin borçların 5000
TL’nin (yarım Kr) (5.000 / 1.000.000 = 0,005) altında kalması halinde 1.1.2005
tarihinden sonra tahsili mümkün olmadığından bunların tahsili yoluna
gidilmeyecektir.”
17- Üçüncü
bölümde yer alan “6- 506 ve 1479 sayılı kanunlara göre borçlanma yapılıp
tebligat tarihi tespit edilemeyen borçlanmalar (Ek, 1.9.2016 tarihli ve 2016/20
sayılı Genelge)” başlığından sonra gelmek üzere aşağıdaki alt başlık
açıklamalarıyla birlikte eklenmiştir.
“7-
2008 yılı Ekim ayı başından sonra ilk defa 4. maddenin birinci fıkrasının (c)
bendi kapsamında sigortalı sayılanların borçlanmalarının değerlendirilmesi
2008 yılı Ekim ayı başından sonra ilk defa 4. maddenin birinci
fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı sayılanların Kanuna göre tespit
edilen sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki süreler için borçlandırılma
halinde, sigortalılığın başlangıç tarihi, borçlandırılan gün sayısı kadar
geriye götürülecek ve Kanunun yürürlük tarihinden sonraki sürelere ait
borçlanmalarda; borçlanılan prime esas gün sayısı borçlanılan ilgili aylara mal
edilecektir.
Seçilen prime esas kazanç, borcun ödendiği tarihteki prime
esas asgarî kazanca oranlanarak, söz konusu oran ilgili ayın prime esas asgarî
kazancı ile çarpılarak bulunacak ve bulunan tutar ilgili ayın prime esas
kazancı kabul edilecektir. Ancak hesaplanan prime esas kazanç hiçbir suretle o
ayın prime esas azamî kazancını geçemeyecektir.
Ancak, Kanunun geçici 7. maddesinin yedinci fıkrası uyarınca Kanunun
yürürlüğe girdiği tarihten sonra ilk defa 4. maddenin birinci fıkrasının (c)
bendi kapsamında sigortalı olanların sigortalılık başlangıç tarihinden önceki
sürelerinin, Kanunun 41., 46. maddeleri, 5434 sayılı Kanunun ek 31. maddesi ile
3201 sayılı Kanuna göre borçlandırılması halinde, sigortalılık başlangıç tarihi
geriye götürülmeyecek ve haklarında Kanunun geçici maddeleri uygulanmayacaktır.
Örnek 1– 15.9.2016
tarihinde ilk defa Kanunun dördüncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendine
tabi sigortalı olarak görev başlayan ve 17.8.2012-17.8.2013 tarihleri arasında
geçen askerlik süresini 28.12.2017 tarihinde Kurumumuza vermiş olduğu dilekçe
ile prime esas kazanç alt sınırı üzerinden borçlanmak isteyen sigortalının borçlanmaya
ilişkin iş ve işlemleri aşağıdaki gibi olacaktır.
17.8.2012-17.8.2013 tarihleri arasında geçen 1 yıllık (360 gün) askerlik süresi
Asgari
Ücret :1.777,50 TL
Günlük
PEK alt sınırı :1.777,50 / 30 = 59,25
Günlük
borçlanma alt sınırı : 59,25 X 32/100 = 18,96
Toplam borçlanma tutarı :360 gün X 18.96 = 6.825,60 TL üzerinden
borçlandırılacaktır.
Sigortalının ilk defa uzun vadeli sigorta kollarına prim yatırmaya
başladığı tarih 15.9.2016 tarihi olup, sigortalılığın başlangıç tarihi
borçlandırılan gün sayısı kadar geriye götürülecek, kazanç tutarları ise
seçtiği prime esas günlük kazancın, paranın yatırıldığı tarihteki prime esas
günlük asgari kazanca orantılanması suretiyle bulunacak kazanç oranının ilgili
ayın prime esas asgari kazanç ile çarpılması sonucunda bulunacaktır.
Ödeme
için seçtiği günlük prime esas kazanç : 59,25 TL
Ödemenin
yapıldığı tarihteki günlük prime esas kazanç : 59,25 TL
Kazanç oranı : 59,25/59,25=1,00
Tarih |
Aylık PEK Alt Sınırı |
Günlük PEK Alt Sınırı |
Gün |
Kazanç Oranı |
Kazanç Tutarı |
1.9.2016
-14.9.2016 |
1.647,00 |
54,90 |
14 |
1,00 |
768,60 |
1.8.2016-30.8.2016 |
1.647,00 |
54,90 |
30 |
1,00 |
1.647,00 |
1.7.2016-30.7.2016 |
1.647,00 |
54,90 |
30 |
1,00 |
1.647,00 |
1.6.2016-30.6.2016 |
1.647,00 |
54,90 |
30 |
1,00 |
1.647,00 |
1.5.2016-30.5.2016 |
1.647,00 |
54,90 |
30 |
1,00 |
1.647,00 |
1.4.2016-30.4.2016 |
1.647,00 |
54,90 |
30 |
1,00 |
1.647,00 |
1.3.2016-30.3.2016 |
1.647,00 |
54,90 |
30 |
1,00 |
1.647,00 |
1.2.2016-Son/2/2016 |
1.647,00 |
54,90 |
30 |
1,00 |
1.647,00 |
1.1.2016-30.1.2016 |
1.647,00 |
54,90 |
30 |
1,00 |
1.647,00 |
1.12.2015-30.12.2015 |
1.273,50 |
42,45 |
30 |
1,00 |
1.273,50 |
1.11.2015-30.11.2015 |
1.273,50 |
42,45 |
30 |
1,00 |
1.273,50 |
1.10.2015-30.10.2015 |
1.273,50 |
42,45 |
30 |
1,00 |
1.273,50 |
14.9.2015-30.9.2015 |
1.273,50 |
42,45 |
16 |
1,00 |
679,20 |
Örnek 2- 7.8.2003-16.9.2004
tarihlerinde arasında 506 sayılı Kanun kapsamın uzun vadeli sigorta kollarına
prim yatıran 2.7.2005 tarihinde doğum yapan ve 15.12.2009 tarihinde Kanunun 4.
maddesinin birinci fıkrasının ( c) bendi uyarınca sigortalı olan ilgili günlük
70 TL prime esas kazanç üzerinden doğum borçlanması yapmak için 28.1.2018
tarihinde Kurumumuza müracaat etmiştir. Bu durumda borçlanmaya ilişkin iş ve
işlemleri aşağıdaki gibi olacaktır.
2.7.2005-2.7.2007 tarihleri arasında geçen 2 yıllık (720 gün) doğum borçlanması süresi
Asgari Ücret :2.029,50 TL
Günlük PEK alt sınırı :2.029,50 / 30 = 67,65
Günlük borçlanma tutarı :70 X 32/100 =22,40
Toplam borçlanma tutarı: 720 gün X 22,40 = 16.128,00 TL üzerinden
borçlandırılacaktır.
Ödeme
için seçtiği günlük prime esas kazanç : 70,00TL
Ödemenin
yapıldığı tarihteki günlük prime esas kazanç :67.65 TL
Kazanç oranı : 70,00/67,65=1,03
Borçlanılan Tarihler |
Aylık PEK
Alt Sınırı |
Günlük PEK Alt Sınırı |
Borçlanılan Gün Sayısı |
Kazanç Oranı |
Kazanç Tutarı |
1.7.2007-2.7.2007 |
585,00 |
19,50 |
2 |
1,03 |
40,35 |
1.6.2007
– 30.6.2007 |
585,00 |
19,50 |
30 |
1,03 |
605,32 |
1.5.2007-30.5.2007 |
585,00 |
19,50 |
30 |
1,03 |
605,32 |
1.4.2007-30.4.2007 |
585,00 |
19,50 |
30 |
1,03 |
605,32 |
1.3.2007-30.3.2007 |
585,00 |
19,50 |
30 |
1,03 |
605,32 |
1.2.2007-Son/2/2007 |
585,00 |
19,50 |
30 |
1,03 |
605,32 |
1.1.2007-30.1.2007 |
585,00 |
19,50 |
30 |
1,03 |
605,32 |
1.12.2006-30.12.2006 |
531,00 |
17,70 |
30 |
1,03 |
549,45 |
1.11.2006-30.11.2006 |
531,00 |
17,70 |
30 |
1,03 |
549,45 |
1.10.2006-30.10.2006 |
531,00 |
17,70 |
30 |
1,03 |
549,45 |
1.9.2006-
30-9-2006 |
531,00 |
17,70 |
30 |
1,03 |
549,45 |
1.8.2006-
30.8.2006 |
531,00 |
17,70 |
30 |
1,03 |
549,45 |
2.7.2006
– 30.7.2006 |
531,00 |
17,70 |
30 |
1,03 |
549,45 |
1.6.2006
– 30.6.2006 |
531,00 |
17,70 |
30 |
1,03 |
549,45 |
1.5.2006-
30.5.2006 |
531,00 |
17,70 |
30 |
1,03 |
549,45 |
1.4.2006-
30.4.2006 |
531,00 |
17,70 |
30 |
1,03 |
549,45 |
1.3.2006-30.3.2006 |
531,00 |
17,70 |
30 |
1,03 |
549,45 |
1.2.2006-Son/2/2006 |
531,00 |
17,70 |
30 |
1,03 |
549,45 |
1.1.2006-30.1.2006 |
531,00 |
17,70 |
30 |
1,03 |
549,45 |
1.12.2005-30.12.2005 |
488,70 |
16,29 |
30 |
1,03 |
505,68 |
1.11.2005-30.11.2005 |
488,70 |
16,29 |
30 |
1,03 |
505,68 |
1.10.2005-30.10.2005 |
488,70 |
16,29 |
30 |
1,03 |
505,68 |
1.9.2005-30.9.2005 |
488,70 |
16,29 |
30 |
1,03 |
505,68 |
1.8.2005-30.8.2005 |
488,70 |
16,29 |
30 |
1,03 |
505,68 |
2.7.2005-30.7.2005 |
488,70 |
16,29 |
28 |
1,03 |
471,96 |
18- Beşinci bölümünün “1- Kanunun 46. maddesine göre yapılacak borçlanmalar”
alt başlığının birinci paragrafında yer alan “öğrencilerin” ibaresi
yerine “öğrenciler ile 6.1.2017 tarihinden sonra Milli Savunma Bakanlığı,
Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı nam ve hesabına okuyan
öğrencilerin” ibaresi ve üçüncü paragrafından sonra aşağıdaki paragraf
eklenmiştir.
“Ayrıca,
680 sayılı KHK ile yapılan değişiklik uyarınca, 6.1.2017 tarihinden itibaren
fakülte veya yüksek okullarda kendi hesabına okuduktan sonra veyahut fakülte
veya yüksek okullarda kendi hesabına okumakta iken Milli Savunma Bakanlığı,
Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı nam ve hesabına okumaya
devam eden öğrencilerin bu okullarda geçen başarılı öğrenim süreleri için (aynı
öğretim yılları içerisinde ilgili okullarda hazırlık sınıfının açılmış olması
şartıyla hazırlık sınıfı da dahil olmak üzere) borçlanmanın yapıldığı tarihte
ilgisine göre en az aylık alan teğmenin, astsubay çavuşun prime esas kazancının
% 32’s i üzerinden hesaplanan borç tutarının tamamı, tebliğ tarihinden itibaren
iki yıl içinde defaten ya da taksitler halinde kendileri veya hak sahipleri
tarafından ödenecektir.”
19- Beşinci bölümde yer alan “2.4- 5434 sayılı Kanunun ek 31.
maddesi gereğince yapılan borçlanmalar” başlığının birinci paragrafından
sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraf eklenmiştir.
“Borçlanılan
hizmetlere ait gün sayısı, prim ödeme gün sayısına eklenmekle birlikte
borçlanılan sürenin başlangıcından önce sigortalının sosyal güvenlik
kurumlarında geçen hizmeti yoksa, borçlanılan sürenin başlangıcı aynı zamanda
sigortalılık süresinin başlangıcı olarak kabul edilecektir.”
I- GENELGENİN ONİKİNCİ KISMINDA YAPILAN DÜZENLEMELER
1-“Kanunun 4. Maddesinin Birinci Fıkrasının (C) Bendine Tabi
Sigortalı İşlemlerinin Sosyal Güvenlik İl Müdürlüklerine Devri” başlığı açıklamalarıyla birlikte çıkarılmıştır.
2- “DİĞER
HUSUSLAR” başlığı ve açıklamaları eklenmiştir.
“DİĞER
HUSUSLAR
1- Yönetim Kurulumuzun 17.11.2016
tarihli ve 2016/45 sayılı uygun görüşleri ve Bakanlık Makamının 15.12.2016
tarihli ve 6775025 sayılı Olurları ile Sigorta Primleri Genel Müdürlüğüne bağlı
Bağımsız Çalışanlar Daire Başkanlığı ile Hizmet Akdiyle Çalışanlar Daire
Başkanlığı ile Kamu Görevlileri Daire Başkanlığı kapatılarak Emeklilik
Hizmetleri Genel Müdürlüğüne bağlı Bağımsız ve Hizmet Akdiyle Çalışanlar Tescil
ve Hizmet Daire Başkanlığı ile Kamu Görevlileri Tescil ve Hizmet Daire
Başkanlığı kurulmuştur. Bu Genelgede yer alan Genel Müdürlük ve Daire
Başkanlığı adları bu doğrultuda güncellenmiştir.
2- Genelgenin ekinde yer alan Ek-10 açıklamalar
bölümü, Ek-34 güncellenmiş ve Ek-25, Ek-27, Ek-28 yer alan yer alan Genel
Müdürlük ve Daire Başkanlığı adları Yönetim Kurulumuzun 17.11.2016 tarihli ve
2016/45 sayılı uygun görüşleri ve Bakanlık Makamının 15.12.2016 tarihli ve
6775025 sayılı Olurları doğrultusunda değiştirilmiştir.
3- 9.7.2018 tarihli ve
30473 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 703
nolu Anayasada Yapılan Değişikliklere Uyum Sağlanması Amacıyla Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin
216. maddesi gereği kanun ve kanun hükmünde kararnamelerle bakanlıklar ile kamu
kurum ve kuruluşlarına yapılan atıflar Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde
bunlara karşılık olarak belirtilen ve düzenlenen bakanlıklar ile kamu kurum ve
kuruluşlarına yapılacağı belirtildiğinden Genelgedeki bakanlıklar ile kamu kurum
ve kuruluşları adları bu doğrultuda düzeltilmiştir.”
Bilgi edinilmesini ve gereğini rica ederim.