Tarih :
22.06.2013
Konu :
4/1-(a) ve 4/1-(b) Sigortalılarına İlişkin Tahsis Uygulamaları
Bilindiği
üzere, 8.3.2012 tarihli 28227 sayılı Resmi Gazete’de
yayımlanan 1.3.2012 tarihli ve 6283 Sayılı “Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık
Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un
5. maddesi ile 5510 sayılı Kanuna geçici 39, 6. maddesi ile de geçici 40. madde
eklenmiştir. Söz konusu maddeler ile 2000 öncesi 4/1-(a) emeklileri ile 1.4.2002
ile 30.6.2002 tarihleri arasında aylık bağlanan 4/1-(b) emeklilerinin
aylıklarının yine maddelerde öngörülen hükümler doğrultusunda yeniden
hesaplanması öngörülmüş ve maddelerin yürürlük tarihi 2013/Ocak ödeme dönemi
olarak belirlenmiştir.
Diğer
taraftan, 2008/Ekim ayından itibaren tahsis mevzuatına ilişkin yayımlanan tüm
genelgeler, genel yazılar ve e-tahsis iletileri birleştirilerek “Kanuna Göre
4/1-(a) ve4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri” konulu, 22.7.2011
tarihli ve 2011-58 sayılı Genelge yayımlanmış olup, Başkanlığımız iş ve
işlemleri söz konusu Genelge hükümleri doğrultusunda yürütülmektedir.
Buna göre,
gerek 6283 sayılı Kanunla 5510 sayılı Kanuna eklenen geçici 39 ve geçici 40.
maddelerin uygulama usul ve esasları gerekse tahsis uygulamalarında yapılan
değişiklikler aşağıda açıklanmıştır.
1.
İNTİBAK İŞLEMLERİ
8.3.2012
tarihli 28227 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1.3.2012
tarihli 6283 sayılı “Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” un 5. ve 6. maddeleri ile 5510 sayılı Kanuna
geçici 39. ve geçici 40. maddeler eklenmiştir. Söz konusu maddelerle 2000
öncesi 4/1-(a) emeklileri ile 1.4.2002 ile 30.6.2002 süresinde aylık bağlanan
4/1-(b) emeklilerinin aylıklarının yeniden hesaplanması öngörülmüştür.
1.1.
2000 Öncesi 4/1-(a) Emeklilerinin İntibak İşlemleri
6283
sayılı Kanunla 5510 sayılı Kanuna eklenen Geçici 39. madde “(1) Son tahsis
talep tarihi veya ölüm tarihi 2000 yılı Ocak ayı başından önce olup, 506 sayılı
Kanunun mülga hükümleri uyarınca gösterge sistemine göre bağlanan malûllük, yaşlılık ve ölüm aylıkları ile bu tarihten önce malûllük veya yaşlılık aylığı almakta iken bu tarihten
sonra ölen sigortalıların ölüm aylıkları, bu madde hükümlerine göre yeniden
hesaplanır.
(2)
Aylıkların hesaplanmasında, 506 sayılı Kanunun mülga maddeleri uyarınca
hazırlanan ve 1999 yılı Aralık ayında yürürlükte bulunan gösterge veya üst
gösterge tablosundan sigortalı için tespit edilmiş olan mevcut gösterge rakamı
ile aynı dönemde yürürlükte bulunan memur aylık katsayısı esas alınır.
(3)
Sigortalının aylık bağlama oranı aşağıdaki şekilde belirlenir:
a) Malûllük aylığında; gösterge tablosundan aylık hesaplanmış
olan için % 60, sigortalının başkasının bakımına muhtaç olması halinde % 70,
üst gösterge tablosundan aylık hesaplanmış olan için ise 1999 yılı Aralık
ayında yürürlükte bulunan ve gösterge rakamına göre % 59,9 ila % 50 arasında
belirlenmiş olan taban aylık bağlama oranı esas alınır. Yaştan ve günden
artırım ve eksiltme yapılmaz.
b) Yaşlılık
aylığında; gösterge tablosundan aylık hesaplanmış olan için % 60, üst gösterge
tablosundan aylık hesaplanmış olan için ise 1999 yılı Aralık ayında yürürlükte
bulunan ve gösterge rakamına göre % 59,9 ila % 50 arasında belirlenmiş olan
taban aylık bağlama oranı esas alınır. Bu şekilde belirlenen
taban aylık bağlama oranı, sigortalının tahsis talep tarihi itibarıyla kadın ise
50, erkek ise 55 yaşından sonra doldurduğu her tam yaş için ve 5000 günden
fazla ödediği her 240 günlük malûllük, yaşlılık ve
ölüm sigortaları primi için (l)’er artırılır, 5000 günden noksan ödediği her
240 gün için (1)’er eksiltilir. Maden işyerlerinin yer altı işlerinde
çalışması, sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten önce malûl
olması, sakatlığı nedeniyle vergi indiriminden yararlanması veya erken
yaşlanması nedeniyle tarafına yaşlılık aylığı bağlananlara günden dolayı
eksiltme yapılmaz.
c) Ölüm
aylığında; gösterge tablosundan aylık hesaplanmış olan için % 60, üst gösterge
tablosundan aylık hesaplanmış olan için ise 1999 yılı Aralık ayında yürürlükte
bulunan ve gösterge rakamına göre % 59,9 ila % 50 arasında belirlenmiş olan
taban aylık bağlama oranı esas alınır. Bu şekilde belirlenen taban aylık
bağlama oranı sigortalının ölüm tarihi itibarıyla kadın ise 50, erkek ise 55
yaşından sonra doldurduğu her tam yaş için ve 5000 günden fazla ödediği her 240
günlük malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi
için (l)’er artırılır. Günden dolayı eksiltme yapılmaz. Malûllük
aylığı almakta iken ölen sigortalılar hakkında bakıma muhtaçlık durumu dikkate
alınmaksızın (a) bendi, yaşlılık aylığı almakta iken ölen sigortalılar hakkında
ise (b) bendi hükümleri uygulanır.
ç) Malûllük, yaşlılık ve ölüm aylığının aylık bağlama oranı %
85’ten fazla olamaz.
(4)
Sigortalının 1999 yılı Aralık ayı ödeme dönemi itibarıyla aylığı, yukarıdaki
hükümlere göre tespit edilen gösterge rakamı, memur aylık katsayısı ve aylık
bağlama oranının çarpımı suretiyle belirlenir.
(5) Bu
madde hükümlerine göre 1999 yılı Aralık ayı ödeme dönemi itibarıyla hesaplanan
aylık tutarı, % 5,9 oranında artırılarak 2000 yılı Ocak ayına, 2000 yılı Ocak
ayı için bu şekilde hesaplanan aylık tutarı ise, (7,13326594120697) çarpanı
kullanılarak 2008 yılı Ocak ayına taşınır. Bu şekilde hesaplanan aylık tutarı
da, 2008 yılı Ocak ayı ödeme döneminden başlayarak 2013 yılı Ocak ayı ödeme
dönemine kadar (bu dönem dahil) 4. maddenin birinci
fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalılara ödenmekte olan aylıklara
uygulanmış olan aylık artışları ile artırılır.
(6) Bu
maddeye göre hesaplanan aylık tutarının, sigortalı veya hak sahiplerine 2013
yılı Ocak ayı ödeme döneminde ödenmekte olan aylık tutarının altında kalması
halinde, mevcut aylıkların ödenmesine devam edilir.
(7) Bu
maddeye göre hesaplanan aylıklar için geriye yönelik herhangi bir ödeme
yapılmaz.
(8)
Sözleşme aylıklarını 2000 yılı Ocak ayı başından sonra borçlanma yapmak
suretiyle tam aylığa yükseltenler ile geçici 20. maddeye göre devir alınacak
sandıklardan aylık alanlara devir tarihinden sonra bu madde hükümleri
uygulanmaz.
(9) Bu
maddenin uygulanmasına ilişkin tereddütleri gidermeye Kurum Yönetim Kurulu
yetkilidir.”, hükmüne amirdir.
Söz konusu
hüküm gereğince 2000 öncesi 4/1-(a) emeklilerinin aylıkları maddede öngörüldüğü
şekilde yeniden hesaplanmış ve mevcut aylıklarıyla mukayese edilmek suretiyle
yüksek olan aylık 2013/Ocak ödeme dönemi itibariyle sigortalı ve hak
sahiplerine ödenmiştir.
1.1.1.
Kapsam
5510 sayılı
Kanunun geçici 39. maddesi kapsamında yeniden hesaplanacak aylıklar 2000
öncesinde 506 sayılı Kanun hükümleri gereği gösterge sistemine göre bağlanmış
olan malullük, yaşlılık ve ölüm aylıklarıdır. 2925 sayılı Kanuna göre bağlanan
gelir ve aylıklar ile 506 sayılı Kanuna göre bağlanan gelirler intibak
kapsamında değildir. Buna göre,
1.1.1.1.
Malullük veya yaşlılık aylığı son tahsis talep tarihi;
- Özel sektörden
emekli olanlar için 31.12.1999 (dâhil),
- Kamu
sektöründen emekli olanlar için ise 14.01.2000 (dâhil),
ve öncesinde olanların aylıkları
intibak kapsamında yeniden hesaplanmıştır.
1.1.1.2.
Ölen sigortalılardan;
1.1.1.2.1.
Emeklilik statüsünü
kazanmadan ölen (aktif ölüm) sigortalılardan ölüm tarihi;
- Özel
sektörden çalışanlar için 31.12.1999 (dâhil),
- Kamu
sektöründen çalışanla riçin ise 14.01.2000 (dâhil),
ve öncesinde olanların,
1.1.1.2.2.
Malullük veya
yaşlılık aylığı almakta iken ölen (pasif ölüm) sigortalıların malullük veya
yaşlılık aylığı son talep tarihi;
- Özel
sektörden emekli olanlar için 31.12.1999 (dâhil),
- Kamu
sektöründen emekli olanlar için ise 14.01.2000 (dâhil),
ve öncesinde olanlardan, bu tarihten
önce veya sonra ölenlerin aylıkları intibak kapsamında yeniden hesaplanmıştır.
Ayrıca,
Devlet Demiryolları ve Limanları İşletme Genel Müdürlüğü İşçileri Emekli
Sandığı ile Askeri Fabrikalar Tekaüt ve Muavenet Sandığı da dahil
olmak üzere Kurumumuzca devralınan geçici 20. madde sandıklarının 2000 öncesi
emeklilerinin aylıklarına da intibak işlemi yapılmıştır.
Sözleşme
aylıklarını 2000 yılı Ocak ayı başından sonra borçlanma yapmak suretiyle tam
aylığa yükseltenler ile 506 sayılı Kanunun geçici 20. maddesine göre devir
alınacak sandıklardan aylık alanlara devir tarihinden sonra bu madde hükümleri
uygulanmayacaktır.
1.1.2.
1999/Aralık Aylığının Hesaplanması
İntibak
kapsamındaki tüm aylıklar 1999/Aralık ayında; Aylık = Gösterge x Katsayı x
Aylık Bağlama Oranı formülü kullanılmak üzere yeniden hesaplanmıştır.
İntibak
aylığının hesaplanmasında esas alınacak gösterge, 506 sayılı Kanunun mülga
maddeleri uyarınca hazırlanan ve 1999 yılı Aralık ayında yürürlükte bulunan
gösterge veya üst gösterge tablosundan sigortalı için tespit edilmiş olan
mevcut gösterge rakamıdır.
Katsayı,
1999/Aralık ayında yürürlükte bulunan memur maaş katsayısı olan 12000’dir.
Aylık
bağlama oranı, malullük, yaşlılık ve ölüm aylıkları için yine maddede
belirtilen hükümler doğrultusunda sigortalıların yaş, gün ve aylığa hak
kazandıkları yasa maddeleri dikkate alınarak yeniden hesaplanmıştır.
Hesaplanan
aylığa 506 sayılı Kanunun 96. maddesinin 4447 sayılı Kanunla değiştirilmeden
önceki birinci fıkra hükmü uygulanmamıştır.
1.1.3.
1999/Aralık Aylığının 2013/Ocak Ayına Taşınması
1999/Aralık
ayı itibariyle hesaplanan aylık, % 5,9 oranıyla 2000 yılı Ocak ayına daha sonra
ise (7,13326594120697) çarpanı kullanılarak 2008 yılı Ocak ayına, 2008/Ocak ayı
ödeme döneminden başlamak üzere de 4/1-(a) emekli aylıklarına uygulanan artış
oranları ile 2013/Ocak ödeme dönemine taşınmıştır.
1.1.4.
Mevcut Aylıkla Mukayese
Yeniden
hesaplanan aylıklar; 2013 yılı Ocak ayı ödeme döneminde sigortalı ve hak
sahiplerine ödenmekte olan mevcut aylıklarla mukayese edilmiş ve yüksek olan
aylıklar ödenmiştir. Ölüm dosyalarında ölen sigortalının hesaplanan intibak
aylığı hak sahiplerine 506 sayılı Kanunun 96. madde hükmü (alt sınır aylığı)
uygulanmadan paylaştırılmış ve bu şekilde bulunan aylıklar hak sahiplerinin
mevcut aylıkları ile mukayese edilerek yüksek olan aylıklar ödenmiştir.
Hesaplanan
intibak aylıkları için maddenin yürürlük tarihinin 2013 yılı Ocak ayı ödeme
dönemi olarak belirlenmesi nedeniyle geriye yönelik herhangi bir ödeme
yapılmamıştır.
ÖRNEK:
MEVCUT |
İNTİBAK
AYLIĞI HESABI |
|||||
I |
II |
III |
IV |
|||
Tahsis Talep Yılı: 30.06.1972 Cinsiyeti ve Yaşı: Kadın – 51 Gün Sayısı: 9647 Göstergesi: 9910 2013/Ocak Aylığı
921,64 TL |
İntibak ABO hesabı |
1999 Aralık aylığı |
2008/Ocak ayına
taşınması |
Aylığın 2013/Ocak
ayına taşınması |
||
Günden artırım: 9647-5000= 4647/240=19 Yaştan artırım: 51-50=1 %60+19+1=80 |
9910 x 12000 x % 80 = 95,14 |
95,14 x 1,059 x 7,13326594120697 =
718,68 |
2008/1 |
1,0200 |
733,05 |
|
2008/7 |
1,0720 |
790,52 ve 4,69 SYZ |
||||
2009/1 |
1,0384 |
820,88 |
||||
2009/7 |
1,0183 |
835,90 |
||||
2010/1 |
60 |
895,90 |
||||
2010/7 |
1,0359 |
928,06 |
||||
2011/1 |
60 |
988,06 |
||||
2011/7 |
1,0400 |
1.027,58 |
||||
2012/1 |
1,0679 |
1.097,35 |
||||
2012/7 |
1,0195 |
1.118,75 |
||||
2013/1 |
1,0414 |
1.165,07 |
Yukarıdaki örnekte 1982 öncesi tarafına
yaşlılık aylığı bağlanan sigortalının intibak aylığının ne şekilde hesaplandığı
gösterilmiştir. 2013/Ocak ayı itibariyle hesaplanan intibak aylığı 1.165,07 TL,
yine aynı dönemde mevcut aylık miktarı olan 921,64 TL ile mukayese edilmiş ve
intibak aylığının yüksek olduğu görülmüştür. Söz konusu emeklinin esas alınan
intibak aylığına% 4 ek ödeme oranı uygulanarak bulunan tutar olan 46,60 TL de ilave
edilerek toplam aylık 1.211,67 TL olarak ödenmiştir.
1.1.5. İntibak Aylığının Hesaplanmasında
Diğer Usul ve Esaslar
1.1.5.1. 5510 sayılı Kanunun geçici 39. maddesine göre
intibak aylıklarının hesaplanmasında; 2008/Ocak ayına kadar güncelleme
katsayısı ile güncellenen aylıklar bu tarihten itibaren aylık artışları ile
2013/Ocak ayına taşınırken, mevcut uygulamaya paralel olması açısından
2008/Ekim ayında 4,69 TL sosyal yardım zammı aylık miktarlarına ilave
edilmiştir. Bu
nedenle, 2013/Ocak ayında gerek sigortalının, gerekse hak sahiplerinin intibak
aylığı belirlenirken, sigortalı veya hak sahiplerinin mevcut aylıklarında
sosyal yardım zammı alıp almadığı hususu dikkate alınmamıştır.
1.1.5.2. Ölüm aylıklarında, ölen sigortalının
2013/Ocak ayında hesaplanan intibak aylığı, bu tarihte aylık almakta olan hak
sahiplerine hisseleri oranında paylaştırılarak mevcut aylıklarla mukayese
edilmiş ve yüksek olan aylık ödenmiştir.
1.1.5.3. 2330 sayılı Kanununa göre nakdi tazminat
ödenen (% 25 artırımlı) aylıklarda, hesaplanan intibak aylığı da % 25 artırımlı
hesaplanmıştır.
1.1.5.4.Kısmi borçlanma yapan süper emeklilerin intibak aylıkları
hesaplanırken borçlandıkları göstergeleri ve bu göstergelerin taban aylık
bağlama oranları esas alınmış olup, intibak aylığına esas aylık bağlama oranları,
bu oranlara ilave veya eksiltme yapılmak suretiyle tespit edilmiştir.
1.2. 1.4.2002 ile 30.6.2002 Süresinde
Aylık Bağlanan 4/1-(b) Emeklilerinin İntibak İşlemleri
6283 sayılı Kanunla 5510
sayılı Kanuna eklenen geçici 40. madde ise 4/1-(b) emeklilerinin intibak
işlemini düzenlenmekte olup, söz konusu madde; “(1) 1479 sayılı Kanunun mülga
geçici 17. maddesine göre 1.4.2002 ile 30.6.2002 tarihleri arasında kullanılmak
üzere hazırlanan gelir basamakları esas alınarak hesaplanmış olan aylıklar bu
madde hükümlerine göre yeniden hesaplanır.
(2) Geçici 27. madde
uyarınca 1.4.2002 ile 30.6.2002 tarihleri arasında kullanılmak üzere hazırlanan
gelir basamakları esas alınarak 1479 sayılı Kanunun mülga geçici 11. maddesine
göre 2002 yılı Nisan ayı ödeme dönemi itibarıyla hesaplanan aylık tutarı, aynı
ödeme döneminde % 8,9 oranında artırıldıktan sonra 2002 yılı Mayıs ayı ödeme
döneminden başlayarak 2013 yılı Ocak ayı ödeme dönemine kadar, 1479 sayılı
Kanun kapsamında bağlanmış olan aylıklara söz konusu dönemlerde uygulanan artış
oranları ile artırılır ve aylıklar 2013 yılı Ocak ayı ödeme döneminden itibaren
yeni belirlenen tutar üzerinden ödenmeye devam olunur.
(3) Bu maddeye göre hesaplanan aylıklar
için geriye yönelik herhangi bir ödeme yapılmaz.”
Hükmüne amirdir. Söz konusu düzenleme
gereğince, 1.4.2002 ile 30.6.2002 tarihleri arasındaki gelir basamakları esas
alınmak üzere aylık bağlanan Bağ-Kur emeklilerinin
aylıkları yeniden hesaplanmış ve 2013/Ocak ödeme döneminde aylık artışı da
uygulanmak suretiyle ödenmiştir.
Bağ-Kur emeklileri için getirilen düzenleme 1.3.2002
ila 31.5.2002 tarihleri arasında tahsis talebinde bulunan sigortalılar hakkında
uygulanmıştır.
ÖRNEK: Sigortalı 28.3.2002 tarihinde tahsis talebinde bulunmuş
olup, 31.12.1999 tarihinde bulunduğu basamak 3, talep tarihindeki basamağı ise
5’tir. Toplam prim ödeme gün sayısı 5401’dir.
1- Sigortalının 1999/Aralık tarihinde bulunduğu 3. basamağın gelir
tablosundaki karşılığı değeri 168.686.251’dir. Buna göre hesaplanan;
2000 öncesi tam aylığı: 168.686.251 x % 76
= 128.201.551 TL’dir.
2000 öncesi kısmi aylığı: 128.201.551 x
4593/5401 = 109.022.352 TL’dir.
2- Sigortalının 2000 sonrası döneme ilişkin aylık hesabında ise, 1.4.2002
tarihli gelir tablosu dikkate alınarak, 1.1.2000 ila tahsis talep tarihi
arasında sigortalının fiilen bulunduğu basamaklar ve bu basamaklardaki bekleme
süreleri üzerinden hesaplanan ağırlıklı ortalama dikkate alınacaktır.
Sigortalının ağırlıklı ortalaması 181.477.626 TL olup, 4447 sayılı Kanuna göre
hesaplanan aylık bağlama oranı % 45’tir. Buna göre;
2000 sonrası tam aylık: 181.477.626 x % 45
= 81.664.932
2000 sonrası kısmi aylık: 81.664.932 x
808/5401 = 12.217.231
3- İki Kısmi Aylığın Toplamı: 109.022.352 + 12.217.231 = 121.239.583
TL
4- Hesaplanan aylığın önce 2003 yılına taşınması:
01.04.2002 aylığı 121.239.583 x 1,089
intibak zammı = 132.029.906
01.05.2002 aylığı 132.029.906 x 1,021 =
134.802.534
01.06.2002 aylığı 134.802.534 x 1,006 =
135.611.349
01.07.2002 aylığı 135.611.349 x 1,006 =
136.425.017
01.08.2002 aylığı 136.425.017 x 1,014 =
138.334.967
01.09.2002 aylığı 138.334.967 x 1,022 =
141.378.336
01.10.2002 aylığı 141.378.336 x 1,035 =
146.326.578
01.11.2002 aylığı 146.326.578 x 1,033 =
151.155.355
01.12.2002 aylığı 151.155.355 x 1,029 =
155.538.860
5- 1.1.2003 tarihinden 31.12.2003 tarihine kadar sigortalının en son
bulunduğu basamak dikkate alınarak ödenmesi gereken 1 ve 12. basamaklar arası 100.00-TL, 13 ve 24. basamaklar arası 75.00
TL ilave edildiğinde; 155.538.860 + 100.000.000 = 255.538.860 TL, 31.12.2003
tarihindeki maaşı 255.538.860 TL’dir.
6- 2004/OCAK-2013/OCAK arası aylık artışlarıyla aylığın taşınması:
DÖNEM |
AYLIK ARTIŞ ORANLARI |
AYLIK MİKTARI |
2004/OCAK |
1,10 |
281.092.746 |
2004/TEMMUZ |
1,10 |
309.202.021 |
2005/OCAK |
1,08 |
333,94 |
2005/TEMMUZ |
1,08 |
360,66 |
2006/OCAK |
1,03 |
371,48 |
2006/TEMMUZ |
1,03 FARK 1,0133 |
387,71 |
2007/OCAK |
1,05 |
407,10 |
2007/TEMMUZ |
1,0387 |
422,85 |
2008/OCAK |
1,02 |
431,31 |
2008/TEMMUZ |
1,072 |
462,36 |
2008/EKİM |
SYZ 5,85 |
468,21 |
2009/OCAK |
1,0384 |
486,19 |
2009/TEMMUZ |
1,0183 |
495,09 |
2010/OCAK |
60 TL |
555,09 |
2010/TEMMUZ |
1,0359 |
575,01 |
2011/OCAK |
60 TL |
635,01 |
2011/TEMMUZ |
1,04 |
660,41 |
2012/OCAK |
1,0679 |
705,25 |
2012/TEMMUZ |
1,0195 |
719,00 |
2013/OCAK |
1,0414 |
748,77 |
Yukarıdaki örnekte 2002 yılının Nisan
ayında tarafına yaşlılık aylığı bağlanan sigortalının intibak aylığının ne
şekilde hesaplandığı gösterilmiştir. 2013/Ocak ayı itibariyle hesaplanan
intibak aylığı 748,77 TL, yine aynı dönemde mevcut aylık miktarı olan 719,09 TL
ile mukayese edilmiş ve intibak aylığının yüksek olduğu görülmüştür. Söz konusu
emeklinin esas alınan intibak aylığına % 4 ek ödeme oranı uygulanarak bulunan
tutar olan 29,95 TL d eilave edilerek toplam aylık 778,72
TLolarak ödenmiştir.
2. AYLIĞA HAK KAZANMA KOŞULLARINI
ETKİLEYEN DURUMLAR
2.1. Basın ve Gazetecilik Mesleğinde
Fiilen Çalışanlar İle Türkiye Radyo-Televizyon Kurumunda Haber Hizmetinde
Fiilen Çalışanlardan Basın Kartı Yönetmeliğine Göre Basın Kartı Sahibi Olmak
Suretiyle Çalışanlar
6385 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel
Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun
15. maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 40. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan
tabloya 16, 17 ve 18 numaralı bentler, 16. maddesi ile de geçici 48. madde
eklenmiştir.
5510 sayılı Kanunun 40.
maddesinin ikinci fıkrasında yer alan tablonun 16 ve 17. sıralarına eklenen
basın ve gazetecilik mesleğinde fiilen çalışanlar ile Türkiye Radyo-Televizyon
Kurumunda haber hizmetinde fiilen çalışanlardan Basın Kartı Yönetmeliğine göre
basın kartı sahibi olmak suretiyle çalışan sigortalılar 2013 yılı Şubat ayı başından
itibaren fiili hizmet süresi zammından yararlandırılacaklardır.
5510 sayılı Kanuna
eklenen geçici 48 inci madde ile de 2008 yılı Ekim ayı başı ile 19.1.2013
tarihini takip eden aybaşına kadar geçen sürede Basın Kartı Yönetmeliğine göre
basın kartı sahibi olmak suretiyle basın ve gazetecilik mesleğinde ve Türkiye
Radyo Televizyon Kurumunda haber hizmetinde fiilen çalışanlardan talepte
bulunanların, söz konusu sürede geçen çalışmaları için hesaplanacak fiili
hizmet süresi zammı prim tutarını ödemeleri halinde, bu süreleri fiili hizmet
süresi zammı kapsamında değerlendirilecektir.
2.1.1. Basın ve Gazetecilik Mesleğinde
Çalışanların Kanunun 40. Maddesi Kapsamında Fiili Hizmet Süresi Zamlarının
Emeklilik İşlemlerinde Değerlendirilmesi
2.1.1.1. İtibari/Fiili Hizmet Süresi
Zamlarının Emeklilik İşlemlerinde Değerlendirilmesi
2.1.1.1.1. Kanunun 40. maddesine göre hesaplanan
fiili hizmet süresi zamları, yer altı işlerinde çalışanlar hariç olmak üzere
tablonun (13) ve (14) numaralı sırasında yer alan sigortalılar için sekiz,
diğer sigortalılar için beş yılı geçmemek üzere prim ödeme gün sayılarına ilave
edilecektir. Belirtilen işlerde en az 3600 gün çalışmak kaydıyla emeklilik yaş
hadlerinden yapılacak indirimin tespitinde de sigortalıların prim ödeme gün sayılarına
ilave edilen sürelerin yarısı esas alınacaktır. Dolayısıyla yaş hadlerinden
yapılacak indirim süresi; prim ödeme gün sayısına sekiz yıl ilave edilenler
için üç yılı, beş yıl ilave edilenler için de 2,5 yılı geçemeyecektir.
1.10.2008 tarihi itibariyle 3600 günün
altındaki mülga ek 5. madde kapsamında geçen itibari hizmet süreleri aylığa hak
kazanma koşullarının tespit edildiği 8.9.1999 ve 23.5.2002 tarihlerde dahil olmak üzere sigortalılık süresine ilave edilecek ve
yaş hadlerinden indirilecektir.
Örnek 1: Özel sektör basın işyerinde 1.10.2008-31.12.2016
tarihleri arasında toplam 2950 gün hizmeti bulunan sigortalının prim ödeme gün
sayısına ilavede, bu işyerinde herhangi bir süre çalışma şartı aranmadığından
güne yapılacak ilave; 2950 x 90 / 360 = 737,5 =) 738
gündür. Sigortalının emeklilik yaş haddinden indirim yapılması için en az 3600
gün fiili hizmet süresi zammına tabi çalışması gerekmektedir. Sigortalı 2950
gün çalıştığından emeklilik yaş haddinden indirim yapılmayacaktır.
Örnek 2: Sigortalının 5510 sayılı Kanunun 40.
maddesi kapsamında basın işyerindeki hizmet süresi 4500 gündür. Sigortalının
emeklilik işleminde dikkate alınacak fiili hizmet süresi zammı; 4500 x 90 /360
= 1125 gün =) 3 yıl 1 ay 15 gündür. Sigortalının prim
ödeme gün sayısına ilave edilecek süre 1125 gün olup, emeklilik yaş hadlerinden
indirilecek süre ise prim ödeme gün sayısına ilave edilen süresinin yarısı
olacaktır. Buna göre yaştan yapılacak indirim, 1125/2= 562,5 = 563 = 1 yıl 6 ay
23 gündür.
2.1.1.1.2. 2008 yılı Ekim ayı başına kadar 506 sayılı
Kanunun mülga ek 5. maddesine tabi geçen itibari hizmet süreleri tabi olduğu
kanun hükümlerine göre değerlendirilecek ancak, 506 sayılı Kanunun mülga ek 5.
maddesinde sayılan itibari hizmet süresi kapsamında yer alıp 5510 sayılı
Kanunun 40. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan tabloda sayılmayan işlerde
2008 yılı Ekim ayı başından önce geçen çalışma sürelerinin değerlendirilmesinde
3600 gün prim ödeme şartı aranmayacaktır.
Örnek: 2008/Ekim ayından önce gazetecilik basım işyerinde 506
sayılı Kanunun mülga ek 5. maddesi kapsamında 1600 gün çalışması bulunan
sigortalının, bu kapsamda çalışmaları tahsis talebinde bulunduğu 31.12.2013
tarihine kadar devam etmiştir. Sigortalının 8.9.1999 ve 23.5.2002
tarihlerine kadar olan itibari hizmet sürelerinin dörtte biri, bu tarihler
itibariyle bulunan sigortalılık süresine ilave edilerek emeklilik şartları
tespit edilecek, 1600 günlük çalışma karşılığı bulunan (1600 x 0,25 = 400 gün)
1 yıl 1 ay 10 günlük süre de tahsis talep tarihindeki sigortalılık süresine
ilave edilecek ve emeklilik yaş hadlerinden indirilecektir.
2.1.1.1.3. 2008 yılı Ekim ayı başından önce itibari
hizmete tabi bu tarihten sonra fiili hizmet zammı kapsamında çalışması bulunan
sigortalıların toplam itibari/fiili hizmet sürelerinin 3600 günün altında
olması halinde, 2008 yılı Ekim ayı başına kadar 506 sayılı Kanunun mülga ek
5. maddesi kapsamında geçen itibari hizmet süreleri, sigortalılık süresine
eklenecek ve yaş hadlerinden indirilecektir. Bunların 2008 yılı Ekim ayı başından sonra
geçen fiili hizmet süreleri sadece prim gün sayılarına ilave edilecek ancak,
emeklilik yaş hadlerinden indirim yapılmayacaktır.
Örnek:
Cinsiyeti :
Erkek sigortalı
İşin niteliği : Basın kartına sahip gazeteci
Doğum tarihi : 1.3.1972
Sigortalılık başlangıcı : 1.3.1989
Tahsis talep tarihi : 30.5.2018
Sigortalı basın kartına sahip olup basın
müşavirliğinde çalışmaktadır. Sigortalı 2008/Ekim ila 1.2.2013 süresi
hizmetlerine ilişkin prim farkını ödememiştir. 1.2.2013 tarihinden itibaren
zorunlu olarak fiili hizmet süresi zammına tabi çalışmaktadır. Hizmet süreleri
aşağıda gösterilmiştir.
8.9.1999 tarihi itibariyle :
600 gün
23.5.2002 tarihi itibariyle : 800
gün
1.10.2008 tarihi itibariyle :
1800 gün
1.10.2008 öncesi itibari hizmet süresine
tabi hizmetler
8.9.1999 tarihi itibariyle :
600 x 0,25 =150 =) 5 ay
23.5.2002 tarihi itibariyle :
800 x 0,25 = 200 =) 6 ay 20 gün
1.10.2008 tarihi itibariyle :
1800 x 0,25 = 450 =) 1 yıl 3 ay =) Sigortalılık
süresine eklenecek ve emeklilik yaş haddinden indirilecek süre
1.2.2013 sonrası FHSZ tabi çalışma : 1500 gün
1500 x 90/360 = 375 gün =) 1 yıl 15 gün =) Prim ödeme gün sayısına eklenecek
süre
Toplam prim ödeme gün sayısı: 5100
Sigortalının gerek 2008/Ekim öncesi
itibari hizmet süreleri gerekse 2008/Ekim sonrası fiili hizmet süresi
zamlarının toplamı 3600 günün altındadır.
Bu durumda, itibari hizmet süreleri 3600 gün koşulu aranmadan aylığa hak
kazanma koşullarının tespitinde dikkate alınacaktır.
Sigortalının aylığa hak kazanma koşulları:
Sigortalının aylığa hak kazanma
koşullarının belirlendiği 8.9.1999 ve 23.5.2002 tarihlerinde mevcut itibari
hizmet süreleri, bu tarih itibariyle tespit edilecek sigortalılık sürelerine
ilave edilecektir
8 |
9 |
1999 |
|
23 |
5 |
2002 |
- 1 |
3 |
1989 |
|
- 1 |
3 |
1989 |
7 |
6 |
10 |
|
22 |
2 |
13 |
+ |
5 |
|
|
+ 20 |
6 |
|
7 |
11 |
10 |
|
12 |
9 |
13 |
23 |
5 |
2002 |
- 1 |
3 |
1989 |
22 |
2 |
13 |
Sigortalının belirlenen emeklilik
şartları;
25 yıl
+ 51 yaş +
5450 gün
Sigortalının;
2008/Ekim öncesi itibari hizmet süresi
kapsamındaki çalışmaları nedeniyle sigortalılık süresine ilave edilecek süre: 1
yıl 3 ay
18 yaşın doldurulduğu tarih
1 |
3 |
1972 |
+ |
|
18 |
1 |
3 |
1990 |
30 |
5 |
2018 |
|
|
- 1 |
3 |
1990 |
|
|
29 |
2 |
28 |
|
|
+ |
3 |
1 |
|
|
29 |
5 |
29 |
yıllık sigortalılık süresi (emeklilik için
aranan sigortalılık süresi koşulu oluşmuştur.) |
Kanunun yürürlük tarihinden sonra geçen
çalışmaları nedeniyle prim ödeme gün sayısına ilave edilecek süre
1 yıl 15 gün=)
375 gün
5100 + 375 = 5475 gün (emeklilik için
aranan gün koşulu oluşmuştur.)
Yaştan yapılacak indirimler
Kanunun 40. maddesine göre yaştan indirim
yapılabilmesi için sigortalının bu işlerde en az 3600 gün çalışması
gerekmektedir. 3600 günün değerlendirilmesinde, sigortalının bu işlerde
2008/Ekim ayı başından önce 506 sayılı Kanunun mülga ek 5. maddesi kapsamında
geçirdiği süreler de dikkate alınacaktır. Sigortalının toplam itibari/fiili
hizmet sürelerinin 3600 günün altında olması nedeniyle sadece 2008/Ekim ayı
başından önce itibari hizmet süreleri emeklilik yaş hadlerinden indirilecek,
2008/Ekim ayı başından sonra fiili hizmet süresi zamlarının yarısı, 3600 gün
koşulunun yerine gelmemesi nedeniyle yaş hadlerinden indirilmeyecektir.
506/Ek 5. madde kapsamındaki itibari hizmet süresi =) 1 yıl 3 ay
Toplam olarak yaştan yapılacak indirim
30 |
5 |
2018 |
|
30 |
11 |
50 |
|
|
- 1 |
3 |
1972 |
|
-
|
3 |
1 |
|
|
29 |
2 |
46 |
(Yaşı) |
30 |
8 |
49 |
(Emekli olması için gereken yaş) |
Sigortalı aylık bağlanması için aranan yaş
koşulunu yerine getirmemiştir.
2.1.1.1.4. Sigortalıların 2008 yılı Ekim ayı başından
önce ve sonra geçen toplam itibari/fiili hizmet sürelerinin en az 3600 gün
olması halinde, 2008 yılı Ekim ayı başından önce506 sayılı Kanunun mülga ek
5. maddesi kapsamında geçen itibari hizmet süreleri sigortalılık süresine eklenecek
ve 5 yılı geçmemek üzere emeklilik yaş hadlerinden indirilecektir. 2008 yılı Ekim ayı başından sonra fiili
hizmet süresi kapsamında geçen süreler ise beş yılı geçmemek üzere toplam prim
ödeme gün sayına ilave edilecek ve yaştan yapılacak indirim süresi de ilave
edilen sürenin yarısı olan 2,5 yılı geçemeyecektir
Örnek: Yukarıda “2.1.1.1.3.” bölümünde örnekteki sigortalının 5510 sayılı Kanunun geçici 48.
maddesinden yararlanarak 1.10.2008–1.2.2013 süresinin prim farkını ödeyerek
1100 gün daha hizmet kazandığı varsayılırsa;
8.9.1999 tarihi itibariyle :
600 gün
23.5.2002 tarihi
itibariyle : 800 gün
1.10.2008 tarihi itibariyle :
1800 gün
1.10.2008 öncesi itibari hizmet süresine
tabi hizmetler
8.9.1999 tarihi itibariyle :
600 x 0,25 =150 =) 5 ay
23.5.2002 tarihi itibariyle : 800
x 0,25 = 200 =) 6 ay 20 gün
1.10.2008 tarihi itibariyle :
1800 x 0,25 = 450 =) 1 yıl 3 ay =) Sigortalılık
süresine eklenecek ve emeklilik yaş haddinden indirilecek süre
1.2.2013 sonrası FHSZ tabi çalışma: 1500 + 1100 = 2600 gün2600 x 90/360 = 650
gün =)1 yıl 9 ay 20 gün =) Prim ödeme gün
sayısına eklenecek ve yarısı emeklilik yaş hadlerinden indirilecek süre
Toplam prim ödeme gün sayısı: 5100
Sigortalının 2008/Ekim öncesi itibari
hizmet süreleri ile 2008/Ekim sonrası fiili hizmet süresi zamlarının toplamı
3600 günün üstündedir.
Sigortalının aylığa hak kazanma koşulları:
Sigortalının aylığa hak kazanma
koşullarının belirlendiği 8.9.1999 ve 23.5.2002 tarihlerinde mevcut itibari
hizmet süreleri, bu tarih itibariyle tespit edilecek sigortalılık sürelerine
ilave edilecektir.
8 |
9 |
1999 |
|
23 |
5 |
2002 |
- 1 |
3 |
1989 |
|
-
1 |
3 |
1989 |
7 |
6 |
10 |
|
22 |
2 |
13 |
|
5 |
|
|
20 |
6 |
|
7 |
11 |
10 |
|
12 |
9 |
13 |
Sigortalının belirlenen emeklilik
şartları;
25 yıl
+ 51 yaş +
5450 gün
Sigortalının;
2008/Ekim öncesi itibari hizmet süresi
kapsamındaki çalışmaları nedeniyle sigortalılık süresine ilave edilecek süre: 1
yıl 3 ay
18 yaşın doldurulduğu tarih
1 |
3 |
1972 |
+ |
|
18 |
1 |
3 |
1990 |
30 |
5 |
2018 |
|
|
- 1 |
3 |
1990 |
|
|
29 |
2 |
28 |
|
|
+ |
3 |
1 |
|
|
29 |
5 |
29 |
yıllık sigortalılık süresi (emeklilik için
aranan sigortalılık süresi koşulu oluşmuştur.) |
Kanunun yürürlük tarihinden sonra geçen
çalışmaları nedeniyle prim ödeme gün sayısına ilave edilecek süre
1 yıl 9 ay 20 gün =)
650 gün
5100 + 650 = 5750 gün (emeklilik için
aranan gün koşulu oluşmuştur.)
Yaştan yapılacak indirimler
Kanunun 40. maddesine göre yaştan indirim
yapılabilmesi için sigortalının bu işlerde 2008/Ekim öncesinde 506 sayılı
Kanunun mülga ek 5. maddesi kapsamında geçirdiği süreler de dikkate alınacaktır.
Sigortalının toplam itibari/fiili hizmet sürelerinin 3600 günün üstünde olması
nedeniyle 2008/Ekim öncesi itibari hizmet süreleri ile 2008/Ekim sonrası prim
ödeme gün sayısına eklenen sürenin yarısı emeklilik yaş hadlerinden
indirilecektir.
506/Ek 5 inci madde kapsamındaki itibari hizmet süresi =) 1 yıl 3 ay
5510/40. madde kapsamındaki fiili hizmet
süresi zammı 1 yıl 9 ay 20 gün =) 650/2 = 325 gün =)
10 ay 25 gün
Toplam olarak yaştan yapılacak indirim
|
3 |
1 |
İtibari hizmet süresi |
||
+ 25 |
10 |
|
Fiili hizmet süresi zammı |
|
|
25 |
1 |
2 |
|
|
|
30 |
5 |
2018 |
|
30 |
11 |
50 |
|
|
- 1 |
3 |
1972 |
|
- 25 |
1 |
2 |
|
|
29 |
2 |
46 |
(Yaşı) |
5 |
10 |
48 |
(Emekli olması için gereken yaş) |
Sigortalı aylık bağlanması için aranan yaş
koşulunu yerine getirmemiştir.
2.1.1.1.5. Günlük Kazançların ve Kısmi
Aylıkların Hesaplanmasında Fiili Hizmet Zammı Sürelerinin Değerlendirilmesi
2008/Ekim sonrası malullük, yaşlılık ve
ölüm aylıklarının hesaplanmasında Aylık= Ortalama Aylık Kazanç x Aylık Bağlama
Oranı formülü kullanılmaktadır. Ortalama aylık kazancın hesaplanmasına esas
günlük kazanç; sigortalının 2008/Ekim sonrası güncellenmiş prime esas kazanç
toplamının yine 2008/Ekim sonrası toplam prim ödeme gün sayısına bölünmesi
(Günlük Kazanç= Güncellenmiş Prime Esas Kazançlar Toplamı /2008/Ekim sonrası
Gün Sayısı) suretiyle tespit edilmektedir. Ortalama günlük kazancın (OGK)
hesabına ilişkin formülde yer alan toplam prim ödeme gün sayısına 5510 sayılı
Kanunun 40. maddesi kapsamında verilen fiili hizmet süresi zamları dahil edilmeyecektir.
Fiili hizmet süresi zamları toplam prim
ödeme gün sayılarına ilave edildiğinden, sigortalıların 2000 yılı öncesi,
2000-2008/Eylül ve 2008/Ekim sonrası hizmetleri için hesaplanan aylık bağlama
oranlarını etkilemektedir. Ayrıca, kısmi aylıkların hesaplanmasında; 2000 yılı
öncesi ve 2000-2008/Eylül dönemi toplam prim ödeme gün sayılarına, 2008/Ekim
sonrası kısmi aylığın hesaplanmasında ise hem 2008/Ekim sonrası gün sayısına
hem de toplam prim ödeme gün sayısına ilave edilecektir.
Örneğin; sigortalının 1.1.1985-31.12.2012
süresinde 9200 prim ödeme gün sayısı bulunmakta olup, 2000 öncesi gün sayısı
4850, 2000-2008/Eylül arası gün sayısı 3150, 2008/Ekim sonrası gün sayısı ise
1200 gündür. 1200 günün tamamı fiili hizmet süresine tabi olup, bu döneme ilişkin
fiili hizmet süresi zammı 1200 x 90 /360 = 300 gündür. Sigortalının 2008/Ekim
sonrası güncellenmiş kazançlar toplamı 95.000 TL’dir. Buna göre;
Sigortalının toplam prim ödeme gün sayısı:
9200 + 300 (FHSZ) = 9500
2000 öncesi gösterge rakamı: 15175
2000 öncesi aylık bağlama oranı: % 50 + 18
= % 68
2000 öncesi döneme ilişkin kısmi aylık:
Eski Tam Aylık x 4850/9500
2000-2008/Eylül dönemi aylık bağlama
oranı: % 66,5
2000-2008/Eylül dönemi kısmi aylık: Yeni
Tam Aylık x 3150/9500
2008/Ekim Sonrası Günlük Kazanç: 95.000 /
1200 =79,17
Aylık Kazanç: 79,17 x 30 = 2.375,10
Aylık Bağlama Oranı: 9200 + 300 = 9500/360
= 26,38 x % 2 = % 52,78
Aylık: 2375,10 x % 52,78 = 1253,58
2008/Ekim Sonrası Kısmi Aylık = 1253,58 x
1500 (1200+300) /9500 = 197,93 TL şeklinde hesaplanacaktır.
2.1.2. 5510 sayılı Kanuna Eklenen Geçici
48. Maddeye Göre Prim Farkını Ödeyenler
2.1.2.1. 5510 sayılı Kanuna eklenen geçici 48.
maddede; 2008 yılı Ekim ayı başı ile bu maddenin yürürlük tarihi olan 19.1.2013
tarihini takip eden ay başı olan 2013/Şubat ayına
kadar geçen süre içinde Kanunun 40. maddesi gereğince fiili hizmet süresi zammı
süresine tabi işyerleri ve işlerde çalışanlar için 5510 sayılı Kanunun 86.
maddesine göre verilmesi gereken ek prim belgelerinin bu maddenin yürürlüğe
girdiği tarihi takip eden ay başından itibaren üç ay içinde verilmesi halinde
idari para cezası uygulanmayacağı ve sigortalılarca 2013/Şubat ayından itibaren
üç aylık süre içinde Kurumca istenecek belgelerle başvurulması ve altı aylık süre
içerisinde hesaplanacak fiili hizmet süresi zammına ilişkin prim tutarının
ödenmesi halinde gecikme zammı ve gecikme cezası alınmayacağı öngörülmüştür.
Söz konusu düzenleme
gereğince, 2008 yılı Ekim ayı başı ile 19.1.2013 tarihini takip eden aybaşına
(2013/Şubat) kadar geçen sürede Basın Kartı Yönetmeliğine göre basın kartı
sahibi olmak suretiyle basın ve gazetecilik mesleğinde ve Türkiye Radyo
Televizyon Kurumunda haber hizmetinde fiilen çalışanlardan talepte
bulunanların, 2008/Ekim ila 2013/Şubat süresi prim farkları sigortalılarca
ödenmek koşuluyla bu süreler için fiili hizmet süresi zammından
yararlanabileceklerdir.
2.1.2.2. 5510 sayılı Kanunun geçici 48. maddesi
uygulamasından; 2008 yılı Ekim ayı başı ile 19.1.2013 tarihini takip eden ay başına kadar geçen süre içinde, Basın Kartı Yönetmeliğine
göre basın kartı sahibi olmak suretiyle basın ve gazetecilik mesleğinde ve
Türkiye Radyo Televizyon Kurumunda haber hizmetinde fiilen çalışanlardan 19.1.2013
tarihinden önce tahsis talebinde bulunanlar ile ölen sigortalıların hak
sahipleri de yararlanabilecektir.
Emekli veya hak
sahiplerince Kanunun geçici 48. maddesi gereğince 2008/Ekim ila 2013/Şubat
süresine ait prim farklarının ödenmesi halinde, söz konusu hizmetler tahsis
talep veya ölüm tarihinden önceki sürelere mal edilerek aylıklar, aylık
başlangıç tarihi itibariyle yeniden hesaplanacak ve fiili hizmet süresi
zammının verilmesinden kaynaklanan aylık farkları, aylık başlangıç tarihi
itibariyle emekli veya hak sahiplerine ödenecektir.
Sigortalı veya hak sahiplerince kısmi
ödeme yapılması halinde, yapılan ödemeyle orantılı olarak hesaplanan hizmetler
dikkate alınarak aylıklar yeniden hesaplanacaktır.
Hizmet birleştirilmesi yapılmak suretiyle
2008 yılı Ekim ayı başından sonra Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b)
bendi kapsamında aylık bağlananlar da aynı esaslar çerçevesinde fiili hizmet
süresi zammından yararlanabilecektir.
Örneğin, Basın kartına
sahip olan ve haber ajansında muhabir olarak 20.4.2007-31.12.2011 tarihleri
arasında çalışan ve 31.12.2011 tarihli tahsis talebine istinaden tarafına
yaşlılık aylığı bağlanmış olan sigortalının, 20.4.2007-30.9.2008 süresi 506
sayılı Kanunun mülga ek 5. maddesi kapsamındaki itibari hizmet süreleri aylık
bağlama işlemlerinde değerlendirilmiştir. Sigortalı 30.3.2013 tarihinde 5510 sayılı Kanunun geçici 48.
maddesinden yararlanmak için müracaat etmiş ve 2008/Ekim ila 31.12.2011 süresi
prim farklarını 25.7.2013 tarihinde ödemiştir. Sigortalının söz konusu döneme
ilişkin fiili hizmet süresi zamları dikkate alınmak suretiyle aylığı tahsis
talep tarihi itibariyle yeniden hesaplanacak ve oluşan aylık farkları aylık
başlangıç tarihi itibariyle ödenecektir.
2.2. 5434 Sayılı Kanunun Mülga 32. Maddesi
Kapsamında Fiili Hizmet Zamlarının 4/1-(b) Kapsamında Aylık Bağlama
İşlemlerinde Değerlendirilmesi
5434 sayılı Kanunun mülga 32. maddesi
kapsamındaki fiili hizmet süreleri 2829 sayılı Kanuna göre birleştirme
kapsamında hizmetler olup, söz konusu fiili hizmet süreleri 4/1-(b) kapsamındaki
sigortalıların aylık bağlama işlemlerinde toplam prim ödeme gün sayılarına
ilave edilmek suretiyle değerlendirilmektedir.
Buna göre, bu Genelgenin
yayımı tarihi itibariyle tahsis talebinde bulunan ancak henüz aylık bağlama
işlemi sonuçlandırılmamış sigortalılar ile bu tarihten sonra tahsis talebinde
bulunan 4/1-(b) sigortalılarının 1479 sayılı Kanunun geçici 10. maddesine göre
aylığa hak kazanma koşullarının tespitinde, 2829 sayılı Kanuna göre birleştirme
kapsamında olan ve 1.10.1999 veya 1.6.2002 tarihlerinden önceki sürelere ait
5434 sayılı Kanunun mülga 32. maddesi kapsamındaki fiili hizmet süreleri,
kademeli geçiş sürecinde sigortalıların hizmet süresine ilave edilmek suretiyle
aylığa hak kazanma koşullarının tespitinde dikkate alınacaktır.
Örnek 1: 1.1.1985-31.12.1986 tarihleri arasında
4/1-(c) kapsamında 720 gün hizmeti ve yine bu sürelere ait 6 ay (180 gün) fiili
hizmet süresi bulunan 4/1-(b) sigortalısı, 15.1.1988 tarihinden itibaren
4/1-(b) kapsamında sigortalıdır. Bu durumda, 1479 sayılı Kanunun geçici 10.
maddesinin ikinci fıkrasına göre 1.6.2002 tarihi itibariyle yapılan
değerlendirmede sigortalının hizmet süresi 16 yıl 10 ay 16 gün olup, emekliliğe
kalan süre 8 yıl 1 ay 14 gündür. Emeklilik koşulları 49 yaş ve 9000 gün olarak
belirlenir. Tahsis talep tarihinde bu koşulların oluşup oluşmadığına
bakılacaktır.
Örnek 2: Kadın sigortalı 8.1.1955 doğumlu olup, 1.5.1987-30.6.1990
arasında 1139 gün 4/1-(b) kapsamında, 1.1.1991-31.10.1997 tarihleri arasında
2460 gün 4/1-(c) kapsamında hizmeti ve yine bu sürelere ait 1 yıl 8 ay 15 gün
(615 gün) fiili hizmet süresi bulunan 4/1-(b) sigortalısı, 1.10.2008 tarihinden
itibaren yine 4/1-(b) kapsamında sigortalıdır. Bu durumda, 1479 sayılı Kanunun geçici 10.
maddesinin üçüncü fıkrasına göre 1.10.1999 tarihi itibariyle yapılan
değerlendirmede, sigortalının hizmet süresi 11 yıl 8 ay 14 gün olup, emekliliğe
kalan süre 3 yıl 3 ay 16 gündür. Sigortalının yaşı; 44 yaş 8 ay 23 gün, yaştan
dolayı emekliliğe kalan süre 5 yıl 3 ay 7 gündür. En geç gerçekleşen yaşa göre emeklilik yaşı
52 yaş ve 5400 gün olarak belirlenir. Tahsis talep tarihinde bu koşulların
oluşup oluşmadığına bakılacaktır.
Örnek 3: Sigortalının 1.1.1990-31.12.1994 süresinde
4/1-(c) kapsamında1800 gün hizmeti ve bu süreye ilişkin 360 gün fiili hizmet
süresi zammı bulunmaktadır. Sigortalının 1.1.1995 tarihi itibariyle 4/1-(b)
kapsamında sigortalılığı devam etmektedir. Aylığa hak kazanma koşulları tespit
edilirken; 4/1-(c) kapsamında toplam
hizmet süresi (1800 + 360 = 2160 =) 6 yıl olarak dikkate alınacaktır.
Sigortalının 1.6.2002 tarihi itibariyle hizmet süresine bakıldığında, 13 yıl 5
aylık hizmet süresinin bulunduğu dolayısıyla 25 tam yılın doldurulmasına kalan
sürenin 11 yıl 6 ay 30 gün olduğu görülmektedir. Buna göre emeklilik yaşı 51 yaş
ve 9000 gün olarak tespit edilecektir.
2.3. Vergi Mükellefi Olunan Süreler ile
5510 sayılı Kanunun 41. Maddesi Kapsamında Yapılan Borçlanma Sürelerinin
4/1-(b) Kapsamında Aylık Bağlama İşlemlerinde Değerlendirilmesi
1479 sayılı Kanunun mülga hükümlerine göre
sigortalılık niteliği taşıdığı halde 619 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin
yürürlüğe girdiği 4.10.2000 tarihine kadar tescili yapılmayanların bu tarih
itibariyle tescil işlemi yapılmış, 20.4.1982 – 4.10.2000 tarihleri arasında
vergi mükellefi oldukları süreler için ise borçlanma imkanı
verilmiştir. Söz konusu sigortalılardan gerek vergi mükellefi olarak geçen
süreleri gerekse 5510 sayılı Kanunun 41. maddesi kapsamında yaptıkları
borçlanma süreleri toplam prim ödeme gün sayısına ilave edilmektedir.
Buna göre, bu Genelgenin
yayımı tarihi itibariyle tahsis talebinde bulunan ancak henüz aylık bağlama
işlemi sonuçlandırılmamış sigortalılar ile bu tarihten sonra tahsis talebinde
bulunan 4/1-(b) sigortalılarının 1479 sayılı Kanunun geçici 10. maddesine göre
aylığa hak kazanma koşullarının tespitinde, yukarıda açıklanan
borçlanmalarından 1.10.1999 ve 1.6.2002 tarihlerinden önceki sürelere ait
borçlanmalar, kademeli geçiş sürecinde sigortalıların hizmet süresine ilave
edilmek suretiyle aylığa hak kazanma koşullarının tespitinde dikkate
alınacaktır.
Örnek 1: Erkek sigortalı 27.8.1963 doğumlu olup, 4.10.2000
tarihinde 4/1-(b) kapsamında tescili yapılmıştır. 20.4.1982-4.10.2000 tarihleri
arasında 18 yıl 5 ay 14 gün vergi borçlanması vardır. Sigortalı 12.10.2013
tarihinde yaşlılık aylığı talebinde bulunmuştur. Bu durumda, 1479 sayılı
Kanunun geçici 10. maddesinin ikinci fıkrasına göre 1.6.2002 tarihi itibariyle
yapılan değerlendirmede sigortalının hizmet süresi 20 yıl 1 ay 11 gün olup,
emekliliğe kalan süre 4 yıl 10 ay 19 gündür. Emeklilik koşulları 46 yaş ve 9000
gün olarak belirlenir. Tahsis talep tarihinde bu koşulların oluşup oluşmadığına
bakılacaktır.
Örnek 2: Kadın sigortalı 16.4.1969 doğumlu olup, 4.10.2000
tarihinde 4/1-(b) kapsamında tescili yapılmıştır. 12.7.1987-4.10.2000 tarihleri
arasında 13 yıl 2 ay 22 gün vergi borçlanması vardır. Sigortalı 17.4.2013
tarihinde yaşlılık aylığı talebinde bulunmuştur. Bu durumda, 1479 sayılı
Kanunun geçici 10. maddesinin ikinci fıkrasına göre 1.6.2002 tarihi itibariyle
yapılan değerlendirmede sigortalının hizmet süresi 14 yıl 10 ay 19 gün olup,
emekliliğe kalan süre 5 yıl 1 ay 11 gündür. Emeklilik koşulları 44 yaş ve 7200
gün olarak belirlenir. Tahsis talep tarihinde bu koşulların oluşup oluşmadığına
bakılacaktır.
Örnek 3: Erkek sigortalı 3.7.1957 doğumlu olup, 4.10.2000
tarihinde 4/1-(b) kapsamında tescili yapılmıştır. 26.6.1984-4.10.2000 tarihleri
arasında 16 yıl 3 ay 8 gün vergi borçlanması vardır ve 4.10.2000 tarihinden 1.6.2001
tarihine kadar da prim ödemiştir. Bu durumda, 1479 sayılı
Kanunun geçici 10. maddesinin üçüncü fıkrasına göre 1.10.1999 tarihi itibariyle
yapılan değerlendirmede; sigortalının hizmet süresi 15 yıl 3 ay 5 gün olup, 15
tam yıl hizmetini doldurmuş olmakla beraber 55 yaşını doldurması için gereken
süre 10 yıldan fazla olduğundan, 58 yaşını doldurduğu 3.7.2015 tarihinden sonra
talepte bulunması halinde yaşlılık aylığı bağlanabilecektir.
3. AYLIK BAŞLANGIÇ TARİHLERİNİN TESPİTİ
3.1. 5335 Sayılı Kanun Kapsamında
Çalışarak İşten Ayrılan Sigortalıların Aylık Başlangıç Tarihinin Tespiti
10.1.2013 tarihli ve
6385 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı
Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 19.01.2013 tarihli ve 28533 sayılı
Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olup,
söz konusu Kanunun 2. maddesi ile 21.4.2005 tarihli ve 5335 sayılı Bazı Kanun
ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 30.
maddesine, “İkinci fıkraya göre emeklilik veya yaşlılık aylığı kesilenlerin
sigortalılıklarının sona erdiği tarih yazılı istek tarihi kabul edilerek ilgili
sosyal güvenlik kanunlarına göre aylıkları yeniden bağlanır.” fıkrası
eklenmiştir.
Buna göre, 5335 sayılı
Kanunun 30. maddesi gereğince sosyal güvenlik kurumlarından yaşlılık veya
emekli aylığı alanların, bu aylıklarının kesilmeksizin kamu kurum ve
kuruluşlarında çalıştırılmasına imkân bulunmadığından, bu görevlere tabi olarak
çalışmaya başlayanların aylıklarının (2008/Ekim öncesi bağlanan yaşlılık aylıkları
için çalışmaya başladıkları gün, 2008/Ekim sonrası bağlanan yaşlılık aylıkları
için ise çalışmaya başladıkları tarihi takip eden ödeme dönemi itibariyle)
kesilmesi gerekmektedir.
Kurumumuzdan 4/1-(a) ve 4/1-(b) bentleri
kapsamında yaşlılık aylığı almakta iken kamu kurum ve kuruluşlarında 5335
sayılı Kanun kapsamında;
3.1.1. 4/1-(c) bendine tabi çalışmaya başlayanların aylıkları,
çalışmaya başladıkları tarih itibariyle kesilecek, bu görevlerinden ayrılarak
kesilen aylıklarının yeniden bağlanmasını istemeleri halinde ise aylıkları,
işten ayrıldıkları tarihi takip eden aybaşından itibaren başlatılacaktır.
Kesilen aylıkları aylık başlangıç tarihine kadar güncellenerek bu tarih
itibariyle ödenecektir. 4/1-(c) bendi kapsamında geçen hizmetler emeklilik öncesi
hizmetleriyle birleştirilmeyecek ve müstakil olarak değerlendirilecektir.
3.1.2. 4/1-(a) bendine tabi çalışmaya başlayan 4/1-(b) emeklileri
için yukarıdaki (3.1.1.) maddesinde belirtildiği şekilde işlem yapılacaktır.
3.1.3. Kamu kurum ve kuruluşlarında 4/1-(a)
bendine tabi çalışmaya başlayan 4/1-(a) emeklilerinin aylıkları, çalışmaya
başladıkları tarih itibariyle kesilecek ve bu çalışmaların sona ermesiyle,
yazılı müracaat şartı aranmaksızın sigortalılıklarının sona erdiği tarih yazılı
istek tarihi olarak kabul edilerek, aylıkları bu tarihi takip eden ödeme
döneminden itibaren yeniden bağlanacaktır. Aylıkların hesaplanmasında emeklilik
öncesi ve sonrasında 4/1-(a) statüsünde geçen tüm hizmetler birleştirilecek ve
aylık hesabı 5510 sayılı Kanunun 30. maddesi hükümlerine göre yapılacaktır.
3.1.4. Aynı anda hem kamu kuruluşunda 4/1-(a) kapsamında, hem de
özel sektörde çalışan 4/1-(a) emeklisinin kamu işyerinden ayrılması durumunda
ayrılış tarihi itibariyle özel sektördeki primlerinin tercihi doğrultusunda
sosyal güvenlik destek primine dönüştürülmesi ve aylığının işten ayrılışını
takip eden ödeme dönemi itibariyle hesaplanması gerekmektedir.
Örnek: Kamu kurumunda 4/1-(a) statüsünde çalışan 4/1-(a) emeklisi
aynı zamanda özel sektörde tüm sigorta kollarına tabi çalışmaktadır. Tahsis
numarasının son rakamı “0”dır. Sigortalı 5.9.2012 tarihinde kamu işyerinden
ayrılmıştır. Bu durumda;
- Sigortalının özel
sektör işyerindeki çalışma tercihi sosyal güvenlik destek primi ödemek yönünde
ise, kamu işyerinden ayrıldığı tarih tahsis talep tarihi olarak kabul edilip,
aylığı bu tarihi takip eden ödeme dönemi olan 26.9.2012 tarihi itibariyle
hesaplanacak ve sigortalı tahsis talep tarihinden sonraki gün olan 6.9.2012
tarihi itibariyle sosyal güvenlik destek primine tabi olacaktır.
-Sigortalının özel sektör işyerindeki
çalışma tercihi tüm sigorta kollarına prim ödemek yönünde ise, kamu işyerinden
ayrıldığı tarih her ne kadar tahsis talep tarihi olarak kabul edilse bile, 6.9.2012
tarihi itibariyle tüm sigorta kollarına tabi çalıştığından, aylığın başlayacağı
26.9.2012 tarihi itibariyle işten ayrılma koşulu gerçekleşmemiştir. Bu durumda
sigortalıya aylık bağlanmayacaktır.
3.1.5. Kamu işyerinde 4/1-(a) bendine tabi
çalışmaya başlayan 4/1-(a) emeklisinin işten ayrılıp, aylığının başlatılacağı
tarihten önce yine özel sektör işyerinde tüm sigorta kollarına tabi çalışması
halinde aylıkları başlatılmayacak ve özel sektör işyerinden ayrılıp tahsis
talebinde bulunması halinde, aylıkları talep tarihini takip eden ödeme
döneminden itibaren hesaplanarak ödenecektir.
Örnek: 4/1-(a) kapsamında 1.2.2007 tarihinde tarafına yaşlılık
aylığı bağlanan ve tahsis numarasının son rakamı “7” olan sigortalı 1.5.2007
tarihinde kamu kurumunda 4/1-(a) kapsamında çalışmaya başlamış ve 1.9.2007
tarihinde de işten ayrılmıştır. Ancak sigortalı, aylığının başlatılacağı 18.9.2007’den
(işten ayrılış tarihini takip eden ödeme dönemi) önce 3.9.2007 tarihinde bu
defa özel sektör işyerinde tüm sigorta kollarına tabi yeniden çalışmaya
başlamıştır. Bu durumda, aylıklarının başlayacağı tarihte tüm sigorta kollarına
tabi çalışmalarının devam etmesi nedeniyle işten ayrılma koşulu gerçekleşmemiş
olduğundan aylık bağlanmayacaktır.
3.1.6. 4/1-(a) emeklisinin farklı tarihlerde birden fazla kamu
kurum veya kuruluşunda 4/1-(a) kapsamında çalışması halinde, işe giriş
tarihlerine göre sadece çalıştıkları sürelerde borç kaydı yapılacak, işten
ayrıldıkları tarihleri takip eden ödeme dönemleri itibariyle aylık tutarları
yeniden hesaplanacaktır.
Örnek: Sigortalı 20.5.2006 tarihinde tahsis talebinde bulunmuş ve
tarafına 1.6.2006 tarihi itibariyle 4/1-(a) kapsamında yaşlılık aylığı
bağlanmıştır. Tahsis numarasının son rakamı “3” tür. Sigortalının birinci kamu
kurumunda 12.8.2008-14.7.2009, ikinci kamu işyerinde 15.1.2011-30.8.2011, üçüncü
kamu işyerinde ise 12.5.2012-30.12.2012 süresinde çalıştığı bugün itibariyle
tespit edilmiştir. Bu durumda sigortalıya;
- Birinci işyerinden dolayı, 12.8.2008-19.7.2009,
ikinci işyerinden dolayı, 15.1.2011-19.9.2011, üçüncü işyerinden dolayı ise 12.5.2012-19.1.2013
sürelerinde yersiz ödenen tutarlar için borç çıkartılacak,
- Birinci işyerinden ayrıldıktan sonra 20.7.2009-14.1.2011
süresinde, ikinci işyerinden ayrıldıktan sonra 20.9.2011-11.5.2012 süresinde ve
üçüncü işyerinden ayrıldıktan sonra 20.1.2013 tarihinden sonraki süreler için
aylıkları yeniden hesaplanarak ödenecektir.
3.1.7. 6385 sayılı Kanunun 14. maddesi ile 5510
sayılı Kanuna eklenen geçici 47. maddede; bu maddenin yürürlük tarihi olan 19.1.2013
tarihinden önce 5335 sayılı Kanuna göre çalışmaya başlamaları nedeniyle
aylıkları kesilen veya kesilmesi gerekenlerin aylıklarının yeniden
başlatılmasında; sigortalılıklarının sona erdiği tarihin yazılı istek tarihi
olarak kabul edileceği, ayrıca yazılı müracaat şartı aranmayacağı hüküm altına alınmış
ve bu kapsamdaki kimselerin talepleri halinde borçlarının 6111 sayılı Kanun
hükümleri doğrultusunda yapılandırılabileceği belirtilmiştir.
Maddenin yürürlük
tarihinden önce aylıkları yukarıda açıklandığı şekilde kesilenlerden veya
kesilmesi gerekenlerden; borçları tamamen tahsil edilenler de dâhil olmak
üzere, haklarında henüz borç takibine başlanmamış veya tahsilat süreci devam
eden emeklilerin müracaatı halinde, yersiz ödeme tutarları 5335 sayılı Kanunun
30 uncu maddesinin son fıkrası kapsamında yeniden belirlenecek ve MOSİP
sisteminden borç süresi ve miktarı güncellenecektir. Fazla tahsilat yapıldığının anlaşılması
halinde, yersiz yapılan tahsilat tutarı sigortalılara iade edilecektir.
Örneğin; 30.9.2009 tarihli tahsis talebine
istinaden tarafına 4/1-(a) kapsamında yaşlılık aylığı bağlanan ve tahsis
numarasının son rakamı (9) olan sigortalı kamu kurumunda yine aynı bent
kapsamında 1.8.2011 tarihinde çalışmaya başlamış ve çalışmaları 31.7.2012
tarihine kadar sürmüştür. Sigortalının söz konusu çalışmaları 20.9.2012
tarihinde tespit edilmiş ve aylığı 2012/Ekim dönemi itibariyle kesilerek,
tarafına işe girdiği tarihi takip eden ödeme dönemi olan 17.8.2011 ila 16.10.2012
süresi yersiz ödenen aylıklar borç kaydedilmiştir. Borcun tahsili işlemleri
başlatılmış ancak borcun tamamı henüz tahsil edilmemiştir. Sigortalı 28.1.2013
tarihinde müracaat ederek borç miktarının yeniden tespitini istemiştir. Bu
durumda sigortalının borç süresi yeniden belirlenecek ve işten ayrıldığı 31.7.2012
tarihi tahsis talep tarihi olarak kabul edilerek, aylığı bu tarihi takip eden
ödeme dönemi olan 17.8.2012 itibariyle başlatılacaktır. Borç süresi ise
emeklilik servislerince 17.8.2011-16.8.2012 olarak MOSİP sisteminde
düzeltilecektir.
3.1.8. Kamu İşyerlerinin Alt
İşverenlerince Çalıştırılan Emekliler
5335 sayılı Kanunun 30. maddesinin ikinci
fıkrasında, sosyal güvenlik kurumlarından yaşlılık veya emeklilik aylığı
alanların bu aylıkları kesilmeksizin; genel bütçeye dahil
daireler, katma bütçeli idareler, döner sermayeler, fonlar, belediyeler, il
özel idareleri, belediyeler ve il özel idareleri tarafından kurulan birlik ve
işletmeler, sosyal güvenlik kurumları, bütçeden yardım alan kuruluşlar ile özel
kanunla kurulmuş diğer kamu kurum, kurul, üst kurul ve kuruluşları, kamu
iktisadi teşebbüsleri ve bunların bağlı ortaklıkları ile müessese ve
işletmelerinde ve sermayesinin %50'sinden fazlası kamuya ait olan diğer
ortaklıklarda herhangi bir kadro, pozisyon veya görevde çalıştırılamayacağı ve görev
yapamayacakları öngörülmüştür.
Ancak, yukarıda
belirtilen ve işyeri mahiyet kodu “1” ve “3” olan işyerlerinden iş alan ve bu
iş için sosyal güvenlik kurumundan yaşlılık veya emeklilik aylığı alanları
çalıştıran alt işverenlerden (taşeronlardan), sadece sermayesinin % 50’sinden
fazlası kamuya ait olanlar tarafından bildirilen emeklilerin aylıkları
kesilecek, kamu niteliği taşımayan alt işverenler tarafından bildirilenlerin
ise aylıkları kesilmeyecektir.
3.2. 2008/Ekim Öncesi İsteğe Bağlı ve
Topluluk Sigortası Prim Borcu Olanlar, 2925 Sayılı Kanun ile 5510 sayılı
Kanunun ek 5 ve 6. maddelerine Göre Prim Öderken Tahsis Talebinde Bulunanların
Aylık Başlangıç Tarihlerinin Tespiti
4/1-(a) bendi
kapsamındaki sigortalılardan 2008/Ekim öncesi döneme ait isteğe bağlı veya
topluluk sigortasına ilişkin prim borcu bulunanlar, 2925 sayılı Kanun ile 5510
sayılı Kanunun ek 5 ve ek 6. maddelerine göre prim öderken tahsis talebinde
bulunanların, talep tarihinden öncesine ait bu kapsamlarda primi ödenmemiş
sürelerinin olması halinde, bu süreler hariç tutulduğunda;
Aylık hakkı doğuyorsa, primleri gecikme
zammı ile birlikte tahsis talebinden sonra alınmış olsa dahi aylık, talep
tarihini izleyen aybaşından itibaren,
Primi ödenmemiş süreler dışındaki
hizmetlere göre aylık hakkı doğmuyorsa, yeni bir tahsis talep dilekçesi
alınmaksızın aylık, primlerin gecikme zammı ile birlikte tahsil edildiği tarihi
izleyen aybaşından başlatılacaktır.
3.3. 1402 Sayılı Kanun uyarınca gözaltına
alınanlar veya tutuklananlardan beraatlerine karar
verilenlerin bu sürelerini 5510 sayılı Kanunun geçici 36 veya 41. maddelerine
göre borçlanmaları halinde bu hizmetlerin aylık bağlama işlemlerinde
değerlendirilmesi ve aylık başlangıç tarihlerinin belirlenmesi
3.3.1. 5510 sayılı Kanuna 6111 sayılı Kanunla
eklenen geçici 36. madde ile 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanunu uyarınca gözaltına
alınanlar veya tutuklananlardan beraatlarına karar verilenlere geriye dönük
borçlanma hakkı verilmiş olup, söz konusu sigortalıların bu süreleri geçici 36.
madde kapsamında borçlanmaları için başvuru süresi 25.8.2011 tarihinde sona
ermiştir.
Geçici 36. madde kapsamında yapılan
borçlanmalarda;
- 5434 sayılı Kanuna göre çalışmakta iken
yakalanan veya tutuklananlar hariç olmak üzere, gerek boşta iken gerekse
4/1-(a) veya 4/1-(b) kapsamında iken tutuklanan veya gözaltına alınanların bu
süreleri borçlanmaları halinde, borçlanılan süreler 4/1-(a) kapsamında hizmet
olarak değerlendirilecektir.
- Borçlanılan süreler ilk işe giriş
tarihinden önceki süreler olsa bile sigortalılık başlangıcını geriye
götürmeyecek ve sadece prim ödeme gün sayısı olarak dikkate alınacaktır.
- Geçici 36. maddeye göre yapılan
borçlanmaların bedeli; gözaltına alınmaları veya tutuklanmalarından dolayı dava
açıp tazminat alanlar için borcun tebliğ tarihinden itibaren altı ay içerisinde
kendilerince veya hak sahiplerince, tazminat almamış olanlar için ise Hazine
tarafından ödenmektedir. Borçlanılan sürelerin primi sigortalı veya hak
sahiplerince ödenmiş ise borçlanmalar borcun ödendiği tarih itibariyle, hazine
tarafından ödenecek ise borçlanma başvuru tarihi itibariyle geçerli olacağından
aylık bağlama işlemlerinde bu hususa dikkat edilecektir.
Örneğin; Sigortalı 2.5.2011 tarihinde 5510 sayılı
Kanunun geçici 36. maddesi kapsamında borçlanma talebinde bulunmuş ve gözaltına
alınması veya tutuklanmasından dolayı dava açıp tazminat almamıştır. Bu
sigortalının 20.6.2011 tarihinde tahsis talebinde bulunması halinde, borçlanma
bedeli Hazine tarafından ödeneceğinden, Hazinenin ödeme yapması beklenmeksizin,
borçlanma yaptığı süreler borçlanma başvuru tarihi olan 2.5.2011 tarihi
itibariyle geçerli sayılacak ve aylığı tahsis talep tarihini takip eden
aybaşından yani 1.7.2011 tarihinden itibaren başlatılacaktır.
3.3.2. 5510 sayılı Kanunun 41. maddesinin (f) bendinde; sigortalı
iken herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltına alınanlardan bu suçtan
dolayı beraat edenlere tutuklulukta veya gözaltında geçen süreleri borçlanma
hakkı verilmiştir. 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanunu uyarınca gözaltına alınanlar
veya tutuklananlardan beraatlarına karar verilenlerin bu sürelerini 41. madde
kapsamında borçlanmak istemeleri halinde;
- Bunların ilk defa sigortalı oldukları
tarihten önceki süreleri borçlanma hakkı bulunmamaktadır.
- Borçlanılan sürelerin hangi statüde
hizmet olarak değerlendirileceği sigortalının müracaat tarihindeki sigortalılık
haline göre değişecektir. Boşta iken borçlanma yapanların borçlanma süreleri en
son çalıştıkları sigortalılık haline göre değerlendirilecektir.
- Borçlanılan süreler aylık bağlama
işlemlerinde sadece prim ödeme gün sayısı olarak dikkate alınacaktır.
- Borçlanılan süreler, borçlanma bedelinin
sigortalı veya hak sahiplerince ödendiği tarih itibariyle geçerli sayılacak ve
aylık başlangıç tarihinin belirlenmesinde buna dikkat edilecektir.
Örneğin; En son özel sektörde çalışan ve tahsis
talep tarihi olan 30.3.2012’den önce 15.3.2012 tarihinde 41. maddenin (f) bendi
kapsamında borçlanma talebinde bulunan ve borçlanma bedelini 2.4.2012 tarihinde
ödeyen sigortalı, yaptığı borçlanma süresi ile aylığa hak kazanıyor ise aylığı
borçlanma bedelini ödediği tarihi takip eden aybaşı olan 1.5.2012 tarihi
itibariyle, tahsis talep tarihinde mevcut hizmetleri ile aylığa hak kazanıyor
ise aylığı talebi takip eden aybaşı olan 1.4.2012 tarihi itibariyle
başlatılacaktır.
3.4. Bilindiği üzere, 5510 sayılı Kanunla 2829 sayılı Sosyal
Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında
Kanun mülga edilmiştir. 5510 sayılı Kanunun geçici 4. maddesinin beşinci
fıkrasında, bu madde kapsamına girenlerin (iştirakçiliği 2008/Ekim ayı öncesi
başlayan 4/1-(c) kapsamındaki sigortalılar) ihya işlemlerinde 5434 ve mülga
2829 sayılı Kanun hükümlerinin dikkate alınacağı öngörülmüştür. Diğer bir
ifadeyle, 2829 sayılı Kanunun 5. maddesi doğrultusunda ihya edilen 4/1-(c)
hizmetlerinin geçerliliği hususunda mevcut uygulamaya devam edilecektir.
Buna göre; 4/1-(c) kapsamında kesenek veya
toptan ödemelerini aldıktan sonra diğer kurumlardan birinde sigortalı olarak
aldıkları toptan ödemelere ilişkin tutarları,
- İstekleri üzerine aylık bağlanacak
olanların, istek tarihinden en az altı ay önce, - Malullük, ölüm, 60 yaşın
doldurulması, resen veya yaş haddi ile emekliye sevk edilme hallerinden dolayı
görevleri ile ilgileri kesilenlerin görevlerinden ayrıldıkları tarihten
itibaren altı ay içinde,
Kendileri veya hak sahipleri ihya
edebileceklerdir.
4/1- (c) kapsamındaki hizmetlerini bu
şekilde ihya ederek 6 aylık bekleme süresi içerisinde 4/1-(a) veya 4/1-(b)
kapsamında tahsis talebinde bulunan sigortalılara, aylığa hak kazanma
koşullarının tahsis talep tarihinde yerine gelmiş olması şartıyla, 6 aylık
bekleme süresini takip eden aybaşından itibaren aylık bağlanacaktır.
4. KIDEM TAZMİNATINA ESAS YAZI VERİLMESİ
4447 sayılı Kanunun 45.
maddesiyle 1475 sayılı İş Kanununun 14. maddesinin birinci fıkrasına eklenen
(5) numaralı bentle 506 sayılı Kanunun 60. maddesinin birinci fıkrasının (A)
bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer
şartları (sigortalılık süresi ile prim ödeme gün sayısı) veya aynı Kanunun
Geçici 81. maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen
sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak, kendi istekleri
ile işten ayrılmaları halinde, sigortalılara kıdem tazminatı ödeneceği
öngörülmüş, uygulamanın usul ve esasları 10.9.1999 tarihli ve12-99 Ek sayılı
Genelge ve 10.7.2008 tarihli toplu yazı ile talimatlandırılmıştır.
Kıdem tazminatına esas yazının verilmesi
için;
- Sigortalıların Kanunda öngörülen yaş
dışındaki diğer koşulları (prim gün sayısı ve sigortalılık süresi) yerine
getirip getirmediği kontrol edilecektir. 8.9.1999 tarihinden önce sigortalı
olup bu tarihten sonra işten ayrılanlara asgari 15 yıllık sigortalılık süresi
ve en az 3600 prim gün sayısı ile aylık bağlandığından, bu koşulların oluşup oluşmadığına
bakılacak, gerek sigortalılık süresi, gerekse gün koşulunun tespitinde hizmet
birleştirmeleri ile bu süreleri etkileyen faktörler (itibari hizmet süreleri,
fiili hizmet süresi zamları…gibi) dikkate alınacaktır.
Ancak, 2829 sayılı Kanunun 8. maddesine göre değerlendirme yapılmaksızın son
statünün 4/1-(a) olması bu belgenin verilmesi için yeterli olacaktır.
- Bundan böyle, kıdem tazminatına esas
yazının verilebilmesi için sigortalının müracaat tarihinde işten ayrılma koşulu
aranmayacaktır.
Kıdem tazminatı verilmesine esas yazı
örneği 22.07.2011 tarihli ve 2011/58 sayılı Genelgenin ekinde (Ek-3)
yayımlanmış olup, uygulamada birlikteliğin sağlanması için bu yazı örneğinin
kullanılması gerekmektedir.
5. 5510 SAYILI KANUNUN 28. MADDESİNİN
BEŞİNCİ FIKRASI KAPSAMINDA SEVK TALEBİNDE BULUNAN SİGORTALILAR
5510 sayılı Kanunun 28. maddesinin beşinci
fıkrası kapsamında çalışma gücü kaybını tespit ettirmek isteyen 4/1-(b)
kapsamındaki sigortalıların ünitelerce sevk işlemlerinin öncelikle 5510 sayılı
Kanunun 25. maddesine göre yapıldığı ve malul sayılmaması halinde, bu defa 28.
madde kapsamında değerlendirilmek üzere Kurum Sağlık Kuruluna gönderildiği
anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere, Kanunun 28. maddesinin
beşinci fıkrası kapsamında çalışma gücü kayıp oranlarının tespitini isteyen
4/1-(b) kapsamındaki sigortalılar hakkında yapılacak işlemler 22.7.2011 tarihli
ve 2011/58 sayılı Genelgenin “Beşinci Bölüm, Sevk ve Kontrol Muayene İşlemleri
ile Masrafların Karşılanması”, “2. Malullük sevklerinde aranacak şartlar
ve masrafların karşılanması” başlıklı bölümün “2.4”
maddesinde açıklanmıştır. Sigortalılar doğrudan bu madde
kapsamında sevk talebinde bulunabileceklerinden, sevk taleplerine istinaden
Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularına sevk işlemi yapılırken en
az 4320 prim gün sayısının olması şartı aranacak, yine bu gün sayısının hizmet
borçlanması yapılması suretiyle tamamlanması veya 4/1-(b) sigortalılarının sevk
tarihinde prim borçlarının bulunması halinde sevk işlemi yapılacak, ancak sevke
ilişkin tüm masraflar sigortalılar tarafından karşılanacaktır. Bunların
talepleri olmadan doğrudan Kanunun 25. maddesine göre durumunun değerlendirmesi
istenmeyecektir.
6. SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİMİ
UYGULAMALARI
Bilindiği üzere, 4/1-(a)sigortalılarının
(SGDP) kesinti işlemleri 2012/Kasım döneminden itibaren Muhasebe Daire
Başkanlığına devredilmiş olup, 2012/Kasım dönemi itibariyle SSK sisteminde
kullanılan SGDP programları kayıt ve dekont girişi
işlemlerine kapatılmıştır. Söz konusu programlar devir tarihine kadar olan
işlemler yönünden görüntüleme amaçlı kullanılabilecektir.
2012/Kasım döneminden itibaren SGDP’lerle ilgili olarak kesinti ve tahsilatlara ilişkin
(cari, birikmiş SGDP borçları, yapılandırma ve ihya) tüm işlemler Muhasebe
birimleri tarafından yapılacak olup, Emeklilik Servislerince sadece devir
tarihi olan 2012/Kasım ayı öncesine ait SGDP kesintileriyle ilgili işlemler yine
MOSİP sisteminden yapılacaktır.
Ünitelerde emeklilik servislerince SGDP
kesinti işlemleriyle ilgili yapılacak işlemler aşağıda belirtilmiştir.
6.1. Devir sonrası tüm cari ay ve birikmiş SGDP kesinti
işlemleri ile yapılandırma taksitlerinin aylıklardan kesilmesi işlemi ile devir
sonrası birikmiş SGDP borçlarının oluşturulması işlemleri MOSİP sisteminde
otomatik olarak yapılacaktır. Emeklilik servislerince söz konusu kesintiler
veya borç kayıtlarıyla ilgili herhangi bir işlem yapılmayacaktır. Ancak,
2012/Kasım öncesine ait süreler için Birikmiş SGDP borcu girişlerinin Emeklilik
Servislerince yapılması gereken durumlarda, MOSİP sisteminde; “Muhasebe Kesin
Hesap ve Raporlama Modülü”, “Kişilerden Alacaklar”, “Birikmiş SGDP Girişi”
menüleri seçilerek ve “T.C. Kimlik No” bilgisi ile kayıt bulunacak ve birikmiş
SGDP süresi girilecektir. Süre tespitinde başlangıç tarihi en eski 1.10.2008,
bitiş tarihi ise işlem tarihinden bir gün sonra olacak şekilde borç kaydı
oluşturulacaktır.
6.2. Birikmiş (Gecikmiş) SGDP borçlarının
süresinin değişmesi, Terkin-Onay işlemleri
MOSİP sistemine devir tarihinden öncesi
veya öncesinde başlayıp devam eden süreler için kaydedilmiş birikmiş (gecikmiş)
SGDP borçlarına ilişkin süre ve miktarlarının değişmesi sonucunda borçların
kısmen veya tamamının iptal edilmesi durumlarında, bu işlemler harcama
birimleri (emeklilik servisleri) tarafından MOSİP sisteminde yapılacaktır. Söz
konusu işlemler; “Kişilerden Alacaklar”, “Borç Girişi/Kişi Dosyası”
menülerinden girilecek ve sigortalı veya hak sahibinin “T.C. Kimlik No” bilgisi
yazılıp isim seçilerek bul butonu ile kayıt ekrana gelecektir. Sigortalı veya
hak sahibinin ismi geldiğinde, isim işaretlenerek “Terkin Et” butonuna
basılacaktır.
Açılan ekranda;
- Borcun tamamı terkin edilecekse, ekrana
herhangi bir rakam yazılmaksızın “tümünü terkin et” butonuna basılacak, önceden
tahsil edilmiş miktar var ise, bunun ödenmesi ile ilgili başka bir işlem
yapılmayacak ve yersiz kesilen miktar programca iade edilecektir. Yapılan
işlemin muhasebe biriminde muhasebeleşmesi aşamasında iade yapılacak ödeme ile
ilgili fiş oluşacaktır.
- Borcun kesintilerden sonra kalan kısmı
terkin edilecek ise, ekrana herhangi bir rakam girilmeden “ kalan borcu terkin
et” butonuna basılacaktır.
- Borcun bir kısmının terkin edilmesi
halinde ise, ekranda “terkin tutarı” bölümüne, terkin edilecek tutar yazılacak
ve “kısmi terkin et” butonuna basılacaktır.
Tahsis dosyası merkezde veya ünitelerde
olan tüm dosyalardan yapılan borç kayıtlarının terkin işlemleri yukarıda
belirtilen menüden yapılacaktır.
Onay işlemleri de harcama birimlerince
sonuçlandırılacaktır.
6.3.Aylıklardan yersiz kesilen SGDP’lerin ilgililere ödenmesi
Malullük ve yaşlılık
aylıklarından 2012/Kasım dönemi öncesi sürelere ait yersiz kesilen cari ve
birikmiş SGDP kesintilerinin ilgililere ödenmesinde, MOSİP sisteminde
“Gelirlerden Red ve İadeler” menüsünden giriş
yapılacak ve menüde “Reddiatın yapıldığı yer”
bölümünde “(Diğer Sosyal Güvenlik) Sosyal Güvenlik Destekleme Prim Geliri”,
ödeme tipi (kurum) ve diğer bilgiler girilmek suretiyle ödeme yapılmak üzere
muhasebe birimine gönderilecektir.
2012/Kasım ayından önceki sürelere ait
yersiz kesildiği tespit edilen cari ve birikmiş SGDP kesintilerinin iade
işlemleri yetki devri kapsamında sigortalıların tahsis dosyalarının bulunduğu
ünitelerde emeklilik servisleri tarafından yapılacaktır.
2012/Kasım ayından sonraki sürelere ait
MOSİP sisteminde yersiz kesildiği tespit edilen cari ve birikmiş SGDP
tutarlarının iade işlemleri ise tahsis dosyasının veya MOSİP sisteminde borç dosyasının
bulunduğu üniteye bakılmaksızın, tüm sosyal güvenlik il/merkez müdürlüklerinde
muhasebe birimleri tarafından MOSİP sisteminde yapılacaktır.
6.4. 1.10.2008 sonrasına ait SGDP
borçlarına ilişkin ödemelerin sehven “08 kodlu Bağ-Kur”
hesabına yapılması
2008/Ekim ila devir
tarihi olan 2012/Kasım süresine ilişkin gecikmiş SGDP borçlarının ilgili hesap
yerine sehven “08 kodlu Bağ-Kur Sosyal Güvenlik
Destek Primi” hesabına yatırılması halinde, söz konusu miktarlar öncelikle
4/1-(b) sigortalılarının işlemlerini yapan prim tahakkuk ve tahsilat servisleri
tarafından 4/1- (b) güvence sisteminden iptal edilecektir. Emeklilik servislerince de muhasebe
birimine konuyu açıklayan yazı yazılarak emanet hesaplarındaki paranın kişinin
1.10.2008 sonrası SGDP borcuna mahsup edilmesi istenilecektir.
Devir tarihinden sonraki sürelere ilişkin
SGDP ödemelerinin yanlış hesaplara yatırılması durumunda, söz konusu
miktarların doğru hesaplara aktarım işlemleri muhasebe servisleri tarafından
yapılacaktır.
6.5. SGDP Yapılandırma Borçları
Yapılandırma kayıtları da 3.11.2012
tarihinde, kalan borç ve taksit sayısı üzerinden MOSİP sistemine aktarılmıştır.
6.5.1. Devir tarihinden önce yapılandırmaları aktif hale
getirilenlerin aylıklarından fazla kesilen miktarların tespit edilmesi halinde,
harcama birimlerince söz konusu miktarlar yukarıda “6.3.”
maddesinde belirtilen menülerden giriş işlemleri sonuçlandırılarak ödeme
yapılmak üzere muhasebe birimine gönderilecektir.
6.5.2. Devir tarihi olan 2012/Kasım döneminden önce yapılandırma
taksitlerini düzenli yatırmalarına rağmen dekontlarını Kuruma ibraz etmemeleri
nedeniyle yapılandırması bozulan ve gecikmiş SGDP borcu şeklinde MOSİP Sistemine
aktarılanların dekontlarını daha sonra ibraz etmeleri halinde Emeklilik
Servislerince öncelikle SGDP borçları yukarıda ki “6.2.”
maddesinde belirtildiği şekilde terkin edilecektir. Yapılandırma işlemleri
muhasebe birimlerince yapılacaktır.
6.6. İhya İşlemleri
6.6.1. Yapılandırma kaydı bozulanlardan ihya talebinde
bulunanların yapılandırmaları aktif hale getirilerek bu kayıtlar yapılandırma
kaydı olarak MOSİP sistemine aktarılmıştır.
6.6.2. Bu kayıtlardan 7.11.2012 tarihine kadar ödeme
yapmayanların, yapılandırmalarının MOSİP sisteminde yeniden bozulması
gerektiğinden, terkin işlemi yapılarak borcun tamamı iptal edilecektir. Bu
durumda olan kayıtlar için harcama birimlerince yeniden MOSİP sisteminde borç
oluşturulacaktır.
6.6.3. İhya talebinde bulunmalarına istinaden yapılandırmaları
aktif hale getirilenlerden 3.11.2012 tarihinden sonra ödeme yapanların borçları
yatırılmış ve muhasebe emanet hesaplarında bulunuyorsa muhasebe birimine yazı
yazılarak mahsubunun yapılması sağlanacaktır.
6.7. Diğer Hususlar
6.7.1. Emekli ve hak sahiplerinin her ay MOSİP sisteminden yapılan
SGDP kesintileri Muhasebe Daire Başkanlığı tarafından Kurumsal ve Sosyal
Sigorta Yazılımları Daire Başkanlığına bildirilerek kesinti bilgilerinin ödemeler
sisteminde görüntülenmesi sağlanacaktır.
6.7.2. 3.11.2012 tarihinden sonra, devirden
öncesine ait fazla ödemesi tespit edilen sigortalının aynı zamanda başka
borcunun da bulunması halinde, fazla ödenen tutar, harcama birimlerince
gelirlerden ret ve iade yapılacak, gelirlerden ret ve iade fişi ile beraber
yazının içeriğinde bu miktarın ilgilinin kişi borcuna mahsup edileceği de
belirtilerek Merkezde Muhasebe Daire Başkanlığına, müdürlüklerde muhasebe
birimine intikal ettirilecektir.
7. 4/1-(a) KAPSAMINDA AYLIK BAĞLANMASINA
HAK KAZANIP 4/1-(b) KAPSAMINDA SİGORTALILIĞI DEVAM EDENLER
7.1. 22.7.2011 tarihli ve 2011/58 sayılı
Genelgenin “6. Yaşlılık aylığının kesilmesi ve yeniden bağlanması” başlıklı
bölümünün “6.2.2.4.” maddesinde; “Kanunun
53. maddesine göre sigortalılık hallerinin çakışması nedeniyle geçerli sayılmayan
4/1-(b) kapsamındaki hizmetlerin, sigortalının 4/1-(a) kapsamındaki işinden
ayrıldığı tarih ile tahsis talebinde bulunduğu tarih arasında devreye girmesi
nedeniyle, tahsis talep tarihi itibariyle 4/1-(b) kapsamındaki hizmetlerine
ilişkin prim borcu ortaya çıkan sigortalıların tahsis talep tarihine kadarki
hizmetleri zorunlu sigortalılık kapsamında değerlendirilerek aylıklar, aylık
başlangıç tarihi değiştirilmeden yeniden hesaplanacak, hizmetin tahsis talep
tarihinden sonra devam etmesi durumunda ise bu tarih itibariyle hakkında sosyal
güvenlik destek primi uygulanacaktır.” Şeklinde uygulama belirtilmiş ve işten ayrılış tarihi ile
tahsis talep tarihi arasında 4/1-(b) kapsamında geçen hizmetlere ilişkin prim
borçlarının ise sigortalılara tebliğ edilerek 1 ay içinde ödenmesi gerektiğinin
bildirileceği ve borçların 1 aylık süre içerisinde ödenmemesi durumunda da
aylıkların durdurulacağı talimatlandırılmıştır.
Ancak, Sigorta Primleri
Genel Müdürlüğünün 6.8.2012 tarihli toplu talimatında, 4/1-(a) ve 4/1-(b)
bentleri kapsamında sigortalılığı bulunan, ancak Kanunun 53. maddesi uyarınca
4/1-(a) bendi kapsamındaki sigortalılığı devam ederken işinden ayrılarak aynı
ay içinde tahsis talebinde bulunan ve takip eden aybaşından itibaren aylık
bağlanan sigortalının, işten ayrıldığı tarih ile aylık talep tarihi arasında
4/1-(b) kapsamında sigortalılığının başlatılmayarak tahsis talep tarihinden
itibaren sosyal güvenlik destek primine tabi tescillerinin yapılacağı
belirtilmiştir.
Buna göre;
4/1-(a) ve 4/1-(b) bentleri kapsamında sigortalılığı bulunan, ancak
Kanunun 53. maddesi uyarınca 4/1-(a) bendi kapsamındaki sigortalılığı devam
ederken işinden ayrılarak 4/1-(a) kapsamında 6.8.2012 tarihinden sonra
tahsis talebinde bulunanlardan;
- Aynı ay içerisinde tahsis talebinde
bulunan sigortalıların, 4/1-(a) sigortalılıkları işten ayrıldıkları tarih
itibariyle sona erdiğinden, tahsis talebinde bulundukları tarihe kadar geçen
sürede 4/1-(b) kapsamında sigortalılıkları başlatılmayacaktır.
- Farklı ayda tahsis talebinde bulunması
halinde ise 4/1-(a) kapsamında işten ayrıldıkları tarihten bir gün sonra
4/1-(b) kapsamında zorunlu sigortalılıkların başlatılacaktır.
Söz konusu sigortalılar hakkında tahsis
talep tarihinden itibaren sosyal güvenlik destek primi uygulanacaktır.
Ancak, tahsis talep tarihi itibariyle
4/1-(b) kapsamındaki hizmetlerinden dolayı prim borcu bulunanların aylıkları
prim borçlarını ödedikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlatılacak
ve prim borçlarını ödedikleri tarihe kadar 4/1-(b) kapsamındaki hizmetleri
zorunlu hizmet olarak aylıkların hesaplanmasında dikkate alınacaktır.
Örnek 1: Sigortalı şirket ortağı iken başka bir
özel şirkette hizmet akdiyle çalışırken 18.8.2012 tarihinde işten ayrılarak 25.8.2012
tarihinde 4/1-(a) kapsamında yaşlılık aylığı talebinde bulunmuştur.
Sigortalının işten ayrıldığı tarih ile tahsis talebinde bulunduğu tarih arası
olan 19.8.2012-24.8.2012 süresinde 4/1-(b) sigortalılığı başlatılmayacak ve
tahsis talep tarihi olan 25/8/2012 tarihi itibariyle
hakkında sosyal güvenlik destek primi uygulanacaktır.
Örnek 2: Örnek 1’deki sigortalının 18.8.2012
tarihinde işten ayrıldığı ancak 3.9.2012 tarihinde tahsis talebinde bulunması
halinde, bu defa işten ayrıldığı tarihten bir gün sonra yani 19.8.2012 tarihi
itibariyle 4/1-(b) kapsamında zorunlu sigortalılığı başlatılacak ve tahsis
talep tarihi olan 3.9.2012 tarihine kadar hizmetleri zorunlu hizmet kapsamında
değerlendirilecektir. Sigortalının
tahsis talebinde bulunduğu tarihte prim borcunun bulunmaması halinde aylığı
tahsis talebini takip eden aybaşından başlatılacak ve aylık başlangıç tarihi
itibariyle hakkında sosyal güvenlik destek primi uygulanacaktır. Tahsis talep
tarihinde prim borcunun bulunması halinde ise, aylıkları prim borcunu ödediği
tarihi takip eden aybaşından başlatılacağı gibi, prim borcunu ödediği tarihe
kadar ki 4/1-(b) kapsamında geçen hizmetleri de aylık bağlama işlemlerinde
değerlendirilecektir.
Örnek 3: Sigortalı şirket ortaklığı devam ederken,
ayrıca 4/1-(a) kapsamında çalıştığı kamu işyerinden 12.9.2012 tarihinde
ayrılmış ve 17.9.2012 tarihinde tahsis talebinde bulunmuştur. Bu durumda
sigortalının işten ayrıldığı tarih ile tahsis talebinde bulunduğu tarihin
farklı aylarda olması nedeniyle, sigortalının 4/1-(b) zorunlu sigortalılığı 13.9.2012
tarihi itibariyle başlatılacak ve tahsis talep tarihine kadar devam
ettirilecektir.
7.2. 22.7.2011 tarihli ve 2011/58 sayılı
Genelgenin “6.2.2.” bölümünde; 4/1-(b) kapsamında hizmetleri bulunup, 4/1-(a)
ve 4/1-(b) kapsamında aylık bağlanan sigortalılardan, aylık bağlandıktan sonra
4/1-(b) kapsamındaki hizmetlerine ilişkin prim borcu bulunduğu tespit edilen
sigortalılarla ilgili olarak sigortalılara tespit edilen prim borçlarını
ödemeleri için 1 aylık süre verileceği, borçların 1 aylık süre içerisinde
ödenmemesi durumunda da aylıkların prim borcu ödenene kadar durdurulacağı talimatlandırılmıştır.
Söz konusu sigortalılardan 1 aylık süre
içerisinde prim borcunu ödemediği için aylıkları durdurulan sigortalıların,
primlerini daha sonra ödemeleri halinde aylıkları, durdurulduğu tarih
itibariyle yeniden başlatılacaktır.
8. ÖLÜM GELİR/AYLIĞI BAĞLAMA İŞLEMLERİ
8.1. 4/1-(a) Sigortalılarından Dolayı Ana
ve Babaya Ölüm Gelir/Aylığı Bağlama Koşulları
Ölen 4/1-(a) sigortalılarının ana ve
babasına aylık bağlama işlemlerinde hak sahibi koşullarının hatalı tespit
edildiği anlaşılmıştır. Söz konusu koşullar sigortalının ölüm tarihine göre
farklılık göstermekte olup, 6.8.2003 tarihinden önce, 6.8.2003 ila 2008/Ekim
ayı arasında ve 2008/Ekim ayı başından sonra ölen sigortalıların ana ve
babasına aylık bağlama şartları aşağıda açıklanmıştır.
8.1.1. 6.8.2003 Tarihinden Önce Ölen
Sigortalılar
506 sayılı Kanunun 4958 sayılı Kanunla
değiştirilmeden önceki 69. maddesinde 6.8.2003 tarihinden önce ölen
sigortalılardan dolayı ana ve babalara aylık bağlanması için öncelikle
sigortalının ölüm tarihinde artan hisse olması gerekmektedir. Ölüm tarihinde
artan hisse yoksa ana ve babaya daha sonra artan hisse olsa bile aylık
bağlanmaz.
Diğer bir koşul ise yine ölüm tarihinde
ana ve babanın geçiminin ölen sigortalı tarafından sağlandığının tespitidir. Ölüm
tarihinde ana babanın geçiminin ölen sigortalı tarafından sağlanıp
sağlanmadığının tespiti sosyal güvenlik denetmenleri tarafından yapılacaktır.
Denetmen tarafından düzenlenen raporda, ölüm tarihinde bu şartın yerine gelip
gelmediği mutlaka belirtilecektir.
Ölüm tarihinde bu şartlara sahip olan ana
ve babaya ölüm tarihini takip eden aybaşından itibaren aylık bağlanacaktır.
Ana ve babaya bağlanan aylıklar, hisse
bulunmaması durumunda kesileceği gibi çalışmaları veya kendi çalışmalarından
dolayı gelir ve aylık almaları halinde de kesilecektir. Çalışmaları halinde işe
giriş tarihini takip eden, gelir/aylık almaya başlamaları halinde de
gelir/aylık başlangıç tarihini takip eden ödeme dönemi itibariyle ölüm aylığı
kesilecektir. Ana ve babaya yapılan yersiz ödemeler hakkında 506 sayılı Kanunun
mülga geçici 91. madde hükümleri uygulanacaktır.
8.1.2. 6.8.2003 ila 2008/Ekim ayı başı
arasında ölen sigortalılar
506 sayılı Kanunun 4958
sayılı Kanunla değiştirilmiş 69. maddesinde; 6.8.2003 tarihinden sonra ölen
sigortalının ana ve babasına ölüm aylığı bağlanması için; sigortalının ölüm
tarihinde artan hissenin bulunması ile ana ve babanın çalışmaması ve 2022
sayılı Kanuna göre alınan aylık hariç olmak üzere her ne ad altında olursa
olsun gelir ve aylık almaması gerekmektedir.
6.8.2003 ila 2008/Ekim ayı başı arasında
ölen sigortalıların ana ve babalarının ölüm aylığı bağlanması için gerekli
şartları yerine getirip getirmediğinin tespiti işlemi sosyal güvenlik denetmeni
yerine dosya memuru tarafından yapılacaktır.
Ölüm tarihinde Kanunda belirtilen şartları
yerine getiren ana ve babaya ölüm tarihini takip eden aybaşından itibaren aylık
bağlanacaktır. Bağlanan aylıklar; hisse
bulunmaması durumunda kesileceği gibi, ana ve babanın çalışması halinde işe
giriş tarihini takip eden, gerek kendi sigortalılığı gerekse hak sahibi olarak
gelir/aylık almaları durumunda ise gelir /aylık başlangıç tarihini takip eden
ödeme döneminden kesilecektir.
8.1.3. 2008/Ekim Sonrası Ölen Sigortalılar
2008/Ekim ayından sonra
ölen 4/1-(a) ve 4/1-(b) sigortalılarının hak sahibi ana ve babalarına aylık
bağlanması için Kanunun 34. maddesinde belirtildiği üzere, eş ve çocuklardan
artan hissenin bulunması (65 yaşın üstünde olması halinde artan hisse şartı
aranmaz) diğer çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere
gelir ve/veya aylık bağlanmamış olması ve her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net
tutarından daha az olması şartları aranmaktadır.
Ölüm aylığı bağlanması
için tahsis talep ve beyan taahhüt belgesinin “11. Her Türlü Kazanç ve İrattan
Elde Edilen Gelir Asgari Ücretin Net Tutarından Az Mı?” bölümünde “Evet” şeklinde beyanda bulunan ana
ve babanın, her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari
ücretin net tutarından daha az olup olmadığının tespiti için muhtaçlık
belgesinin alınması uygulamasına son verilmiştir.
2008/Ekim ayından sonra ölen sigortalıdan
dolayı ölüm talebinde bulunan ana ve babalara ölüm gelir/aylığı bağlanması için
aranan diğer koşulların varlığı yanında mutlaka sosyal güvenlik denetmenleri
aracılığı ile gelir tespiti yaptırılacaktır.
Sosyal güvenlik denetmenlerince
ana/babanın her türlü kazanç ve iratlarının tespitinde SOYBİS’ten
yararlanılacak yada SOYBİS sisteminin kullanıldığı
kurumlardan yazılı bilgi istenebilecektir. Denetmenlerce, ana ve babalar
hakkında gelir testi yapılırken; 5510 sayılı Kanunun 34. maddesinde
belirtildiği şekilde harcamalar dikkate alınmaksızın, her türlü kazanç ve irat toplamının
16 yaşından büyükler için belirlenen asgari ücretin net tutarının altında olup
olmadığı belirlenecektir. Asgari ücretin net tutarının tespitinde asgari geçim
indirimi, asgari ücret tutarına dâhil edilmeyecektir. Örneğin; 2012 yılı
birinci altı aylık dönemde ana ve babalar için esas alınacak asgari ücret
tutarı 634,64 TL, 2012 yılı ikinci altı aylık dönemde, 673,30 TL, 2013 yılı
birinci dönemde ise 699,91 TL olacaktır. Gelir testi işlemi hanedeki kişi
başına düşen kazanca göre yapılacaktır. Kazanç ve iratların tespitinde ana ve
babanın gerek aynı çocuktan gerekse diğer çocuklarından aldığı gelir veya aylık
miktarları dâhil edilmeyecektir.
Sigortalının ölümü üzerine tahsis
talebinde bulunan ana ve babaya bağlanacak ölüm aylığının başlangıcı, sosyal
güvenlik denetmenlerinin gelir tespitine ilişkin raporunda belirtilen tarih
esas alınmak üzere belirlenecektir. Diğer bir ifadeyle, denetmen ana babanın bu
koşulları sigortalının ölüm tarihinde yerine getirip getirmediğini mutlaka
belirtecek, ölüm tarihinden sonraki bir tarihte bu koşullar yerine geliyor ise
(denetim süreci içerisinde) bu tarih de raporda belirtilecektir. Böyle bir
tarihin denetim raporunda yer almaması halinde, ölüm aylığı ölüm tarihi esas
alınarak başlatılacaktır.
2008/Ekim sonrası ölen sigortalıların
hisse olmaması nedeniyle aylık bağlanamayan ana ve babasının65 yaşını
doldurması halinde, Kanunda aranan diğer koşulların da yerine gelmiş olması
koşuluyla bu yaşı doldurdukları tarihi takip eden aybaşından itibaren ölüm
aylığı bağlanacaktır.
Bağlanan aylıkların kesilmesinde ise ana
veya babanın;
- Diğer çocuklarından bağlanacak gelir ve
aylıklar hariç olmak üzere kendi sigortalılığı veya hak sahibi olarak
gelir/aylık almaya başlamaları halinde, gelir/aylık başlangıç tarihini,
- Sosyal güvenlik denetmenlerince her
türlü kazanç ve iratlarının asgari ücretin net tutarının üstünde olduğunun
tespit edilmesi halinde ise, denetmen raporunda belirtilen tarihi,
Takip eden ödeme dönemi itibariyle aylık
kesilecektir.
8.2. Bilindiği üzere, 5510 sayılı Kanunun 56.
maddesinin son fıkrası gereğince eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle
fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocuklar ile hak sahipliği sona
ermesine rağmen her hangi bir kişi tarafından tahsilat yapılması durumlarında
söz konusu kimselere yapılan ödemeler Fazla veya Yersiz Ödemelerin Tahsiline
İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğe göre geri alındığı gibi haklarında
Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulmakta idi.
4.5.2013 tarihli ve 28637 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Fazla veya Yersiz Ödemelerin Tahsiline
İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair
Yönetmelik ile Yönetmeliğin 5. maddesinin üçüncü fıkrası değiştirilmiştir.
Yapılan değişikliğe göre; ilgililerin
kasıt veya kusurlu davranışlarından doğan yersiz ödemeler kapsamında
değerlendirilen;
- Boşandığı eşiyle fiilen birlikte
yaşadığı tespit edilen eş ve kız çocukları ile
- Kurumumuzdan gelir veya aylık almakta
iken ölen sigortalı veya hak sahiplerinin ölüm tarihinden sonra hak etmedikleri
bir aylık döneme ilişkin gelir ve aylıkların hak sahipleri tarafından
bankalardan tahsil edilmesi,
Hallerinde Cumhuriyet Savcılığına suç
duyurusunda bulunulmayacaktır.
8.3. Ölüm Sigortasında 4/1-(b)
Sigortalıları ve Hak Sahiplerine İlişkin Koşullar
Ölüm sigortasında gerek sigortalılar
gerekse hak sahipleri yönünden sigortalının ölüm tarihinde geçerli olan mevzuat
uygulanmaktadır.
Buna göre, ölüm tarihleri itibariyle
4/1-(b) kapsamındaki sigortalılar ile bunların hak sahiplerinde aranan koşullar
aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
SİGORTALI
VE HAK SAHİPLERİNE İLİŞKİN KOŞULLAR |
ÖLÜM
TARİHİ |
|||
1.10.1972- 3.10.2000 |
4.10.2000- 7.8.2001 |
8.8.2001- 1.8.2003 |
2.8.2003- 1.10.2008 |
|
SİGORTALI |
3 tam
yıl |
5 tam
yıl |
3 tam
yıl |
5 tam
yıl |
ERKEK
ÇOCUK |
18 yaşını, ortaöğrenim yapması halinde
20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını
doldurmamış olmak. |
1479 sayılı Kanun ile diğer sosyal
güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki
çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan 18 yaşını, ortaöğrenim
yapması halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması
halinde 25 yaşını doldurmamış olmak. |
18 yaşını, ortaöğrenim yapması halinde
20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını
doldurmamış olmak. |
1479 sayılı Kanun ile diğer sosyal
güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki
çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan 18 yaşını, ortaöğrenim
yapması halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması
halinde 25 yaşını doldurmamış olmak. |
KIZ ÇOCUK |
Geçimini sağlayacak başka bir geliri
olmamak. |
1479 sayılı Kanun ile diğer sosyal
güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki
çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan |
Geçimini sağlayacak başka bir geliri
olmamak. |
1479 sayılı Kanun ile diğer sosyal
güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki
çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan |
MALUL ÇOCUK |
Yaşları ne olursa olsun çalışamayacak
durumda malul olmak. |
Yaşları ne olursa olsun çalışamayacak
durumda malul olmak. |
Yaşları ne olursa olsun çalışamayacak
durumda malul olmak. |
Yaşları ne olursa olsun çalışamayacak
durumda malul olmak. |
ANA VE BABA |
Geçiminin ölen sigortalı tarafından
sağlanması |
1479 sayılı Kanun ile diğer sosyal
güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki
çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan |
Geçiminin ölen sigortalı tarafından
sağlanması |
1479 sayılı Kanun ile diğer sosyal
güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki çalışmalarından
dolayı gelir veya aylık almayan |
Yukarıdaki tabloda
belirtilen hak sahibi kız çocukları için “Geçimini sağlayacak başka bir geliri
olmamak” ile ana babalar için aranan “Geçiminin ölen sigortalı tarafından
sağlanması” şartlarının tespiti diğer bir ifadeyle “geçimini sağlayacak gelir”
kavramının belirlenmesinde; kız çocukları veya ana/babanın sosyal güvenlik
kuruluşlarına tabi olarak çalışıp çalışmadıkları ve buralardan aylık alıp
almadığı ile tapu kayıtları da araştırılarak varsa gayrimenkullerinden ve diğer
gelirlerinden elde ettiği aylık tutarının İş Kanununa göre 16 yaşından büyük
sanayi kesiminde çalışan işçiler için tespit edilen asgari ücret (brüt asgari
ücret) tutarının altında olup olmadığı hususları sosyal güvenlik
denetmenlerince tespit edilecektir.
Örneğin; eşinden dolayı SSK’dan ölüm
aylığı alan hak sahibi, Bağ-kur kapsamındaki
babasından dolayı ölüm aylığı talebinde bulunmuştur. Bu durumda kız çocuğuna;
- Eşinden almakta olduğu aylığının asgari
ücret tutarından fazla olması halinde babasından ölüm aylığı bağlanmasına
ilişkin talebinin reddedilmesi,
- Eşinden almakta olduğu aylığının asgari
ücret tutarından az olması halinde bu defa tapu kayıtları da araştırılarak
varsa gayrimenkullerinden ve diğer gelirleri de dikkate alınarak tespit edilebilecek
aylık gelirinin asgari ücretten fazla olması halinde babasından ölüm aylığı
bağlanmasına ilişkin talebinin yine reddedilmesi,
- Eşinden dolayı SSK’dan almakta olduğu
ölüm aylığının veya yine diğer gelirleri de dikkate alınmak suretiyle aylık
gelirinin asgari ücret tutarından az olması halinde ise kız çocuğuna babasından
dolayı da bu kapsamda aylık bağlanması,
gerekmektedir.
9. RÜCU İŞLEMLERİNE ESAS TUTARLARIN MOSİP
SİSTEMİNE KAYDEDİLMESİ
506 sayılı Kanunun Anayasa Mahkemesinin
Kararıyla değişik 26. maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 21, 23 ve 39. maddelerine
göre emeklilik servislerince rücu davalarına esas olmak üzere bağlanan gelir ve
aylıkların ilk peşin değerleri hesaplanarak ilgili hukuk birimlerine
bildirilmektedir.
Hukuk birimlerince emeklilik servislerince
bildirilen gelir ve aylıklara ilişkin peşin değerlerle ilgili olarak yapılacak
işlemler Hukuk Müşavirliğinin “Hukuk Uygulamaları Yazılım Projesi İcra
Programı” konulu 16.1.2013 tarihli 2013/2 sayılı Genelgesinin “9- Rücuen Tazminat Dosyalarına İlişkin İşlemler” başlıklı
bölümde talimatlandırılmıştır.
Söz konusu Genelgede
açıklandığı üzere, rücuan tazminat dosyalarına
ilişkin işlemlerde, olayın dava konusu edilip edilmemesi, dava konusu edilen
dosyalarda mahkemece belirlenen kusur oranlarına istinaden rücuya
esas miktarların yeniden hesaplanması, dava konusu edilmeyen dosyalarda
borçlunun kısmen veya tamamen ödeme yapması vb. gibi durumlarda rücuya esas miktarlar değişeceğinden, borç kayıt işlemleri
karşılaşılan durumlara göre hukuk servislerince yapılacaktır.
10. YETKİ DEVRİ KAPSAMINDA DEVREDİLEN
DOSYALARA ÖLÜM AYLIĞI VEYA GELİRİ BAĞLAMA İŞLEMLERİ
10.1. Malullük ve sürekli iş göremezlik
dosyaları ile sürekli iş göremezlik dosyalarından karşılıklı dosyası yaşlılık
aylığı olan dosyaların ünitelere devrinden sonra, söz konusu sigortalıların
vefatı halinde, ölüm aylıklarının bağlandığı, ancak yaşlılık veya malullük
dosyalarının ölüm dosyalarına aktarılmadan ve ölüm geliri (2008/Ekim sonrası
ölümlerde SİD oranına bakılmaksızın ölüm gelirlerinin bağlanması ve ölüm
nedeninin geçirdiği iş kazası veya tutulduğu meslek hastalığına bağlı olup
olmadığı hususunda araştırma yapılmasına başlanması) bağlanmadan ölüm aylığı
dosyalarının Genel Müdürlüğe gönderildiği anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere, 4/1-(a) sigortalıları
yönünden aktif veya pasif ölüm aylığı bağlama işlemleri,
Aktif ölümde;
Sigortalı çalışırken vefat ederse,
çalıştığı işyerinin bağlı bulunduğu,
Sigortalı vefat ettiği tarihte çalışmıyor
ise, hak sahiplerinin ikamet ettiği yerdeki,
Pasif ölümde ise;
Sigortalının tahsis dosyasının Genel
Müdürlükte olması halinde, sigortalının ikamet ettiği yerdeki,
Yetki devri kapsamında tahsis dosyasının
bulunduğu,
İlgili sosyal güvenlik il
müdürlüğü/merkezince yapılmaktadır.
Diğer taraftan, en son Genel Müdürlükte bulunan
tarım dosyaları dâhil (8 ve G8 tahsis kodlu) sürekli iş göremezlik geliri ile
(1 ve G1 tahsis kodlu) malullük aylığı tahsis dosyaları bu gelir ve aylıkları
bağlayan ünitelere devredilmiştir. Tahsis dosyalarının ünitelere devrinde;
- Karşılığı bulunmayan sürekli iş
göremezlik geliri dosyaları sigortalının gelirini bağlayan üniteye,
- Karşılığı malullük veya yaşlılık dosyası
olan sürekli iş göremezlik geliri dosyaları ise uzun vade sigorta kolundan
aylığı bağlayan üniteye,
Gönderilmiş ve konu 23.12.2010 tarihli
2010/22 sayılı e-tahsis ile talimatlandırılmıştır.
Buna göre, en son yapılan yetki devri
kapsamında, tahsis dosyaları ünitelere devredilen sigortalıların vefatı halinde
ölüm aylığı veya ölüm geliri bağlama işlemleri, tahsis dosyasının bulunduğu
ünite tarafından sonuçlandırılacaktır. (8) ve (2) veya (8) ve (1) dosyasının
aynı ünitede olması halinde hem ölüm geliri hem de ölüm aylığı aynı ünite
tarafından bağlanarak Genel Müdürlüğe gönderilecektir. Ölüm aylığı bağlanırken
yaşlılık veya malullük dosyasındaki tüm belgeler ölüm geliri bağlanırken
sürekli iş göremezlik dosyasında tüm belgeler ölüm dosyalarına aktarılacaktır.
Ölüm gelirlerinde, sigortalının ölüm nedeninin geçirdiği iş kazası veya
tutulduğu meslek hastalığına bağlı olup olmadığı hususunda araştırma
yapılmasına başlanacak, ancak araştırma sonucu beklenmeden gelir bağlama işlemi
sonuçlandırılacaktır.
10.2. Yetki devri kapsamında malullük veya
yaşlılık dosyası ünitelerde bulunan sigortalıların, dosyanın bulunduğu il
dışında çalışırken geçirdiği iş kazası sonucu ölmesi halinde, çalıştığı
işyerinin bağlı bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğü/merkezince ölüm gelirine
ilişkin bilgi ve belgeler oluşturulduktan sonra gerek ölüm aylığı gerekse ölüm
geliri bağlama işlemleri, yaşlılık veya malullük dosyasının bulunduğu ünite
tarafından Genel Müdürlük tahsis numaraları kullanılmak suretiyle
sonuçlandırılacak ve dosyalar Genel Müdürlüğe gönderilecektir.
11. 4/1-(a) SİGORTALILARI YÖNÜNDEN 2008/EKİM
AYI BAŞINDAN İTİBAREN ÜÇ VE ÜZERİ DOSYADAN GELİR VEYA AYLIĞA HAK KAZANANLAR
Sigortalı veya hak sahiplerinin birden
fazla dosyadan gelir ve aylığa hak kazanması halinde, hangi gelir ve aylıkların
ne şekilde ödeneceği 5510 sayılı Kanunun 54 ve geçici 7. maddeleri ile Sosyal
Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin geçici 31. maddesinde düzenlenmiştir.
Diğer taraftan,4/1-(a) sigortalıları için
SSK ödemeler sisteminde gelir ve aylık bağlama programlarına üçüncü bir
dosyadan gelir ve aylık bağlanmaması için kontrol konulmuştur. Buna göre;
- Yetki devri kapsamında
sürekli iş göremezlik geliri-yaşlılık aylığı dosyaları veya sürekli iş
göremezlik geliri-malullük aylığı dosyaları ünitelerde olan sigortalı veya hak
sahiplerinin üçüncü bir dosyadan aylığa hak kazanmaları halinde, aylığı
bağlaması gereken ünitenin talep belgelerini, sigortalının tahsis dosyalarının
bulunduğu üniteye göndermesi, bu ünitenin de dosyalarla birlikte talep
belgelerini aylık bağlanmak üzere Genel Müdürlüğe,
- Sigortalı ve hak sahibi dosyalarının
Genel Müdürlükte olması durumunda üçüncü dosyaya ilişkin talep belgelerini alan
ünitenin bu belgeleri aylık bağlanmak üzere Genel Müdürlüğe,
Göndermesi gerekmektedir.
Örneğin; Yaşlılık aylığı ile sürekli iş göremezlik geliri alan
sigortalının eşi çalışırken vefat etmiş olup sigortalı, eşinden dolayı da ölüm
aylığı talebinde bulunmuştur. Sigortalının yaşlılık ve sürekli iş göremezlik
geliri dosyası Amasya Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünde bulunmaktadır. Ölen eşin
son çalışmaları ise Kastamonu’dadır. Bu durumda, ölüm aylığı talebi Kastamonu
Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne verilecektir. Bu talebi alan Kastamonu Sosyal
Güvenlik İl Müdürlüğü tahsis talep belgelerini eşin tahsis dosyalarının
bulunduğu Amasya Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne gönderecektir. Amasya Sosyal
Güvenlik İl Müdürlüğü talepte bulunan eşin yaşlılık ve sürekli iş göremezlik
geliri dosyaları ile tahsis talep belgelerini aylık bağlanmak üzere Genel
Müdürlüğe gönderecektir. Genel Müdürlükte, aylık bağlama işlemi yapılırken en
yüksek ödemeye imkan veren iki dosyadan ödeme
yapılacak, ödeme yapılmayacak dosya yeni bir durum değişikliğine kadar işlemden
kaldırılacaktır.
12. 5510 SAYILI KANUNUN 39.
MADDEUYGULAMASI
5510 sayılı Kanunun 39. maddesi ile ilgili
uygulamanın ne şekilde yapılacağı hususu en son 22.7.2011 tarihli ve 2011/58
sayılı Genelge ile talimatlandırılmış olmasına
rağmen, ünitelerce her malullük ve özellikle ölüm olaylarında 39. maddeye göre
denetim istendiği anlaşılmıştır.
Kanunun 39. maddesinin birinci fıkrası,
“Üçüncü bir kişinin kastı nedeniyle malul veya vazife malulü olan sigortalıya
veya ölümü halinde hak sahiplerine, bu Kanun uyarınca bağlanacak aylığın
başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı için Kurumca zarara
sebep olan üçüncü kişilere rücu edilir.” hükmünü amirdir.
Söz konusu maddeden de anlaşılacağı üzere,
sigortalının malul kalmasında veya ölmesinde üçüncü bir kişinin kastının
bulunması ve durumun sigortalı ve hak sahiplerince tahsis talep ve beyan
taahhüt belgesiyle beyan edilmesi gerekmektedir. İlgililerce durumun beyan
edilmemesi halinde, konunun yargıya intikali ile Kurumumuzdan bilgi talep
edilebileceği göz önüne alındığında, her malullük veya ölüm aylığı talebinde,
olayın 39. madde kapsamında olup olmadığı hususunda tespit istenmeyecektir.
13. TAHSİS TALEP VE BEYAN TAAHHÜT
BELGESİNİN “PTT”-ALO POST” VE “ PTT KARGO” İLE GÖNDERİLMESİ
22.7.2011 tarihli ve 2011/58 sayılı
Genelge ile tahsis talep ve beyan taahhüt belgesinin adi posta veya kargo ile
gönderilmesi halinde belgenin Kurum evrak kaydına intikal tarihinin, taahhütlü,
iadeli taahhütlü veya APS yoluyla gönderilmesi halinde ise postaya veriliş
tarihinin tahsis talep tarihi olarak dikkate alınacağı talimatlandırılmıştır.
Ancak, Sigorta Primleri
Genel Müdürlüğü İşverenler Prim Daire Başkanlığının 30.11.2011 tarihli toplu
yazısıyla da talimatlandırıldığı üzere, PTT Genel
Müdürlüğü tarafından Alo Post (Kapıdan Kapıya Teslim Servisi) veya PTT-Kargo
gönderilerinin de taahhütlü ve APS gönderilerine eş değer olduğu
belirtildiğinden, Alo Post veya PTT-Kargo yoluyla gönderilen tahsis talep ve
beyan taahhüt belgelerinin postaya verildiği tarihin Kurumumuza talep tarihi
olarak kabul edilmesi gerekmektedir.
14. 6191 SAYILI KANUNA GÖRE YAPILACAK
İŞLEMLER
22.3.2011 tarihli 27882
sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6191 sayılı
Sözleşmeli Erbaş ve Er Kanununun “Değiştirilen Hükümler” başlıklı 10. maddesi
ile 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununa eklenen geçici 32.
madde gereği, 12.03.1971 tarihinden 6191 sayılı Kanunun yayımı tarihi olan 22.03.2011
tarihine kadar, yargı denetimine kapalı idari işlemler veya Yüksek Askeri Şura
Kararları ile Türk Silahlı Kuvvetlerinden ilişiği kesilenlerin kendileri veya
vefatları halinde hak sahiplerinin talebi halinde Kanunda öngörülen sosyal
güvenlik haklarından yararlandırılacaklardır.
Söz konusu kimselerden, 6191 sayılı
Kanunun yayımlandığı 22.3.2011 tarihinde 4/1-(a) SSK veya 4/1-(b) Bağ-Kur kapsamında gelir ve aylık bağlanmış olanların
aylıkları bu Kanun kapsamında hesaplanacak aylık miktarı ile kıyaslanacak ve
yüksek olan aylık ödenecektir.
Bu durumda, 6191 saylı
Kanun kapsamına giren ve tahsis dosyası ünitenizde bulunan sigortalılarla
ilgili olarak Kamu Görevlileri Emeklilik Daire Başkanlığından intikal eden ve
aylığın kesilerek hizmetlerin bildirilmesine ilişkin yazılara istinaden,
aylıklar, 4/1-(c) bendi kapsamında bağlanacak aylığın başlangıç tarihi
itibariyle kesilecek ve bu tarih itibariyle yersiz ödenen miktarlar Kurum
hatası kapsamında MOSİP sistemine borç kaydedilecektir. Sigortalılara yapılan yersiz ödemelerin
4/1-(c) bendi kapsamında bağlanan aylıktan kesilmesine ilişkin talepler ilgili
Başkanlığa intikal ettirilecektir.
15. BANKALARCA YAPILAN BANKA DEĞİŞİKLİĞİ
İŞLEMLERİ
Kurumumuz emekli ve hak sahiplerinin
banka/şube değişikliği işlemlerinin bankalar tarafından gerçekleştirilme
talepleri Kurumumuzca uygun görülmüş olup, gelir/aylık ödeme protokollerinde
gerekli düzenlemeler yapılmıştır. Söz konusu düzenlemeler gereğince Kurumumuz gelir ve aylıklarını ödeyen bankalar, emekli ve hak
sahiplerinin banka/şube değişiklik işlemlerini emekli
ve hak sahiplerinden talep almak (SMS/ATM/Dilekçe) suretiyle
gerçekleştirebileceklerdir. Mevcut durumda T.C. Ziraat Bankası tarafından
yapılan banka değişiklik işlemleri Kurum intra
sayfasında “Uygulamalar”, “Emeklilik Hizmetleri”, “Bankalarca Yapılan Şube
Değişikliği Görüntüleme Uygulaması” menüsünden girilerek “T.C. Kimlik Numarası”
sorgulanabilmektedir. Anılan Banka
tarafından yapılan şube değişikliği işlemiyle ilgili olarak emekli ve hak
sahipleri tarafından Kurumumuza herhangi bir şikâyet başvurusunun yapılması
halinde, şube değişikliği işleminin hangi şube tarafından ne zaman yapıldığı,
talep şekli ile değişiklik yapılan bilgisayarın IP numarasına ilişkin bilgiler
sistemden alınarak ilgililer bilgilendirilecektir.
16. TAHSİS TALEBİNDEN SARFINAZAR EDİLMESİ
5510 sayılı Kanunda gelir ve aylık
bağlanması için gerekli tüm koşulları yerine getirip tahsis talebinde bulunan
4/1-(a) ve 4/1-(b) sigortalı ve hak sahiplerine gelir veya aylık bağlama
işlemleri yapılmakta olup, gelir/aylık bağlanması için gerekli olan koşullardan
herhangi birinin eksik olması durumunda tahsis işlemi gerçekleştirilmemektedir.
Söz konusu sigortalı veya hak sahiplerinin
tahsis talebinde bulunduktan sonra gelir/aylık bağlama işlemi gerçekleşmeden bu
taleplerinden vazgeçtiklerini Kurumumuza yazılı olarak bildirmeleri halinde,
gelir/aylık bağlama koşullarından biri olan “tahsis talebinde bulunma” şartı
gerçekleşmemiş olacağından, gelir/aylık bağlama işleminin yapılmaması
gerekmektedir. “Gelir/Aylık Bağlama İşlemi Gerçekleşmeden Önce” ifadesinden,
ilk karar işleminden sonra bankaya gönderilen gelir/aylığın sigortalı
tarafından tahsil edildiği tarihe kadar geçen süre kastedilmektedir.
Gelir/aylıklar sigortalı ve hak sahiplerince tahsil edilmediği sürece
sarfınazar hakları bulunmaktadır. PTT/Bankaya gönderilen ilk aylıkların
alınmasından sonra talepten vaz geçilmesi durumunda ise herhangi bir işlem
yapılmayacak gelir/aylıklar ödenmeye devam edilecektir.
17. ÖLÜM GELİR/AYLIĞI TALEBİNDE BULUNAN
MALUL ÇOCUKLAR
Bilindiği üzere, gerek 5510 sayılı Kanunda
gerekse bu Kanunla mülga kanunlarda, malul çocuklara ölüm aylığı veya geliri
bağlanabilmesi için ilgili kanunlarda aranan diğer şartlar hariç olmak üzere;
- 2008/Ekim ayından sonra vefat eden
sigortalıların hak sahibi malul çocuklarının, 5510 sayılı Kanun hükümleri
gereğince, Kurum Sağlık Kurulu kararı ile çalışma gücünü en az % 60 oranında
kaybetmesi,
- 2008/Ekim ayından önce vefat eden
sigortalıların hak sahibi malul çocuklarının ise çalışamayacak derecede malul
olması,
Gerekmektedir.
Öte yandan, ölen sigortalının sağlığında
bakmakla yükümlü olduğu malul çocuğunun Kurum Sağlık Kurulunca malullük
kararına esas mevcut rapor tarihi ile ölüm aylığı talep tarihi arasında;
- 1 yıldan az sürenin geçmiş olması
durumunda, hak sahibi çocuğun malullük durumunun tespiti için hastaneye sevk
işlemi yapılmamakta ve mevcut raporu,
- 1 yıldan fazla bir süre geçmiş ise, hak
sahibi çocuğun sevk işlemi yapılarak, yeni alınacak sağlık kurulu raporu,
Değerlendirilmek üzere Kurum Sağlık
Kuruluna gönderilmekte idi.
Uygulamada yapılan değişiklikle,
sigortalının sağlığında bakmakla yükümlü olduğu malul çocuğun mevcut sağlık
kurulu raporu, Kurum Sağlık Kurulunca kontrol muayene tarihi belirlenmemiş ise,
sigortalının ölümü ve malul çocuğun ölüm gelir/aylığı talebinde bulunması
halinde, rapor tarihine bakılmaksızın aylık bağlama işlemlerinde dikkate
alınacak ve malul çocuklardan yeni bir rapor istenmeyecektir. Ölüm aylıkları
ölüm tarihini takip eden aybaşından başlatılacaktır.
Malul çocukların Kurumca belirlenen
kontrol muayene tarihi bulunup bulunmadığının tespiti, SPAS, “Süreli Kayıt
Sorgulama” menüsünden yapılacaktır. Kontrol muayene tarihinin bulunması halinde
bu tarih sisteme işlenecek ve o tarihte kontrol muayenesine gönderilecektir.
Diğer taraftan, ölüm aylığı talep
tarihinde haklarında malullük kararı bulunmayan çocuklardan, talep tarihinden
önceki bir yıl içinde Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucuları
tarafından düzenlenmiş sağlık kurulu raporu olanların bu raporları, yeni bir
rapor istenmeksizin malullük durumunun tespiti için ilgili Kurum Sağlık
Kuruluna gönderilecektir. Kurum Sağlık Kurulundan bu çocukların, sigortalının
ölüm tarihi, 18 yaşı doldurdukları veya benzeri durumlarda bu tarihlerde malul
olup olmadıkları hususunda mutlaka bilgi istenecektir.
18. YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILAN HÜKÜMLER
18.1. 10.9.1999 tarihli ve 12-99 sayılı Genelgenin “F. Diğer
Hususlar”, “3. Kıdem Tazminatının Ödenmesine Esas Belgeler” başlıklı bölümün
ikinci ve üçüncü fıkrası,
18.2. 22.7.2011 tarihli 2011/58 sayılı Genelgenin “Üçüncü Bölüm,
Yaşlılık Sigortası” bölümünde yer alan “2.3.2. Hem 506 sayılı Kanunun ek 5.
maddesi kapsamında hem Kanunun 40. maddesi kapsamında yer alan sigortalıların
hizmetlerinin değerlendirilmesi” başlıklı maddesi,
18.3. 22.7.2011 tarihli 2011/58 sayılı Genelgenin “Dördüncü
Bölüm, Ölüm Sigortası”, “2.2.3. Ana ve babaya aylık bağlama şartları” başlıklı
maddesi,
18.4. 22.7.2011 tarihli 2011/58 sayılı Genelgenin “Altıncı Bölüm,
Sosyal Güvenlik Destek Primi Uygulaması” bölümünde yer alan “3. Sosyal güvenlik
destek primi kesinti işlemleri” bölümünde yer alan “3.3,
3.5, 3.6, 3.7, 3.9, 3.10, 3,11, 3.12 ve 3.14” maddeleri,
18.5. 3.11.2011 tarihli 2011-39 sayılı e-tahsis,
Yürürlükten kaldırılmıştır.
Bilgi edinilmesini ve gereğini rica
ederim.