V- DÖNEMSEL AYIRIMLAR (PASİF GEÇİCİ KALEMLER)
Tahakkuk esası
ve dönemsellik ilkesi gereği işletme cari dönem kazancının tespitinde dikkate
alınması gereken gider tahakkukları ile cari dönemde tahsil edilmekle birlikte
gelecek dönemleri ilgilendiren (cari dönemde hasılat yazılmayan) gelir
unsurları vadeleri bazında ayırıma tabi tutulmak suretiyle bilanço pasifine
yabancı kaynaklar içine kaydolunur. Bu tür kaynaklar
işletme için gerçek bir yabancı kaynağı ifade etmez. Ancak kayıt tekniği ve
dönemsellik ilkesi gereği bilançonun yabancı kaynak kalemleri içinde gösterilir.
A- GELECEK
DÖNEME İLİŞKİN GELİRLER
Dönemsellik
ilkesi, her dönemin faaliyet sonuçlarının diğer dönemlerden bağımsız olarak
tespit edilmesini, gelir ve giderlerin tahakkuk esasına göre
muhasebeleştirilmesini, hasılat gelir ve karların aynı döneme ait gider ve
maliyetlerle karşılaştırılmasını gerektirir. Hasılat ve giderlerin hangi döneme
ait olduğunun belirlenmesinde ödeme ve tahsilat önem arz etmemekte olup, bu
belirleme tahakkuk esasına göre yapılmaktadır.
VUK’un 287.
maddesinden hareketle, içinde bulunulan dönemde tahsil edilen ancak gelecek
yıllara ait olan gelirler, mukayyet değerleriyle pasifleştirilmek suretiyle,
ilgili oldukları yılda gelir kaydedilecektir. THP’da
gelecek dönemlere ait olarak peşin tahsil edilmiş gelirler için 380 (kısa
vadeli) ve 480 (uzun vadeli) olmak üzere iki hesap öngörülmüştür.
Dönem sonu envanterinde dönemsel ayırımlar kontrol edilerek gerekli
aktarmalar yapılmalıdır. Gelecek yıllara ait gelirler nedeniyle hesaplanan KDV
gelirin tahsil edildiği dönemde beyan edilir. Bu gelirlerin en belirgin olanları
kira gelirleri ve aidat gelirleridir. Bu
gelirlerde dönemsel ayırım gelirin tahsil edildiği anda yapılabileceği gibi dönem
sonu itibariyle de yapılabilir. Gelecek yıllara ilişkin gelirler mukayyet
bedeli ile değerlenir.
Örneğin bir işletmenin 01.11.2010 tarihinde yıllık
24.000 TL tutarında kira geliri tahsil ettiğini kabul edelim. İşletme dönemsel
ayırımı tahsilat tarihinde yapmıştır. Bu işleme ilişkin muhasebe kaydı aşağıdaki
gibi olacaktır.
Cari dönem geliri;
[(24.000 / 12) x 2=] 4.000 TL
Hesaplanan KDV; 24.000
x 0,18= 4.320 TL
––––––––––––– 01.11.2010 –––––––––––
371 KASA 28.320
602 DİĞER GELİRLER 4.000
380 GELECEK DÖN. İLİŞKİN GEL. 20.000
391 HESAPLANAN KDV 4.320
Açıklama:
Kira geliri tahsili kaydı
–––––––––––––––– /
––––––––––––––-
Dönemsel
ayırımının dönem sonunda yapıldığını varsayalım. Bu durumda gelirin tamamı ilk
kayıtla cari dönem gelirleri arasına kaydedilecektir. Yıl
sonunda ise aşağıdaki kayıt yapılacaktır.
––––––––––––– 31.12.2010 –––––––––––
602 DİĞER GELİRLER 20.000
380 GELECEK DÖN. İLİŞKİN GEL. 20.000
Açıklama:
Kira geliri dönem sonu değerlemesi
–––––––––––––––– /
–––––––––––––––-
B- GİDER
TAHAKKUKLARI
VUK’un 287. maddesine
göre, cari hesap dönemine ait olup, henüz ödenmemiş olan giderler, dönem kazancının
tespitinde dikkate alınmak üzere tahakkuk ettirilerek 381 veya 481 no.lu hesaba
kaydolunur. Bu giderlere; elektrik, su, telefon,
ısınma, Aralık ayı SSK primi giderleri örnek verilebilir. Söz konusu hesap
muhteviyatı yabancı kaynaklar mukayyet değeri ile bilançoda gösterilir. Dövizli
tahakkuklarda mukayyet bedel (dönem sonu) kur değerlemesi sonucuna göre
düzeltilir.
Muhasebenin
dönemsellik ilkesi gereği tahakkuk ettirilen giderlerin bir bölümü mali kâr
yönünden gider kabul edilmeyebilir. Bu tür giderlerin dönem mali kazancının
tespitinde (beyanname üzerinde) ticari kazanca ilave edilmesi gerekmektedir.[1]
Ciro primleri de
ilgili olduğu dönemde ödeyecek olan işletme tarafından tahakkuk ettirilerek
mukayyet bedeli ile bilançoda gösterilir.