ÜCRETLİLERDE 2006 YILI VERGİ İNDİRİM REHBERİ

 

 

Yazar: RamazanCENK (*)

 

I- GİRİŞ

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 63. maddesinin birinci fıkrasının 5 numaralı bendi ile getirilen “Özel Gider İndirimi” uygulaması da, 09.04.2003 tarih ve 4842 sayılı Kanun’un 37. maddesiyle 01.01.2004 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlükten kaldırılarak, aynı Kanun’un mükerrer 121. maddesi ile “ücretlilerde vergi indirimi” sistemi yürürlüğe girmiştir.

Getirilen bu sistem ile ücretlilere nakden veya mahsuben iade edilecek vergi farklarının hesaplama tekniği değiştirilmiş ve kademeli matrah dilimlerine göre ücretlilerin vergi iadesi hesaplanmak suretiyle, sistem biraz daha basitleştirilmiştir.

4842 sayılı Kanunla değişik mükerrer 121. maddede yer alan “ücretlilerde vergi indirimi uygulaması” 255 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğlerinde yer alan açıklamalar ve [1] bu konularda verilen özelgeler çerçevesinde:

- Vergi indiriminden yararlanacak olanlar,

- Vergi indirimine konu olan veya olmayan harcamalar,

- Vergi indirimine ilişkin, çalışanlar, emekli olan, işten ayrılan ve ölenler ile ilgili olarak işverenler ile anılan kişiler tarafından yapılacak işlemler,

- Vergi iadesinin hesaplanması,

- Yıl içerisinde işyeri değiştiren, işyeri kapanan ve tasfiye edilen şirketlerde çalışanlar ve işverenlerince yapılacak işlemler,

- Vergi indiriminde sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belgelerin kullanılması halinde uygulanacak cezai müeyyideler ve bu konuda tereddüt edilen diğer konular

- Vergi indiriminin iade/mahsubunda damga vergisi,

- Vergi indiriminden doğan vergi farkının muhasebeleştirilmesi,

- 2006 yılında uzun süreli raporlu izinli olanlar ile askerlik, doğum, yurt dışı gibi nedenlerle ücretsiz izine ayrılanlar ile vergi matrahı doğmayanlar hakkında yapılacak işlemler

- Vergi indiriminde sahte veya yanıltıcı belgeler kullanılmasında cezai müeyyideler ve sorumluları

konularında aşağıdaki açıklamalara yer verilmiştir.

 

II- ÜCRETLİLERDE VERGİ İNDİRİMİNE İLİŞKİN MEVZUAT

4842 sayılı Kanunla değişik Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121. maddesinde, “Gerçek ücretlerin vergilendirilmesinde, mükellefin kendisi, eşi ve çocukları ile ilgili eğitim, sağlık, gıda, giyim ve ikamet edilen konuta ait kira harcamalarının yıllık toplam tutarının (2005/9826 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 2006 yılı için belirlenen tutarlar);

- 3.600 YTL kadar % 8’i,

-7.200 YTL ( 3.600 YTL için % 8’i, aşan kısmı için % 6’sı,

- 7.200 YTL fazlasının, 7.200 YTL için % 7’si, aşan kısmı için % 4’ü,

Ücretlinin ertesi yılda ödeyeceği gelir vergisinden mahsup edilir veya işverenler aracılığı ile kendisine nakden iade edilir.”

Şu kadar ki; harcamaların Türkiye’de yapılması, gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan gerçek veya tüzel kişilerden alınan belgelerle tevsik edilmesi ve bu belgelerin işverene verilmesi şarttır. Mahsup hakkı kazanılan tutarın hesaplanmasında dikkate alınan harcama tutarı, vergi matrahının toplamını geçemez.

Ücretlilerin harcama belgelerinin işverene ibrazı, beyanı ve verginin mahsup veya iadesine ilişkin süreleri tespit etmeye, iadeyi nakden veya mahsuben yaptırmaya, vergi mahsup ve iadesine tâbi tutulacak mal ve hizmet alımlarını yukarıda sayılanlarla sınırlı olmaksızın tespit etmeye ve uygulamanın usul ve esaslarını belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.” hükmü yer almıştır.

Bu hükme göre, gerçek ücretlerin vergilendirilmesinde mükellefin kendisi, eşi ve çocukları ile ilgili eğitim, sağlık, gıda, giyim ve ikamet edilen konuta ait kira harcamalarının yıllık toplam tutarının 3 600 YTL’ye kadar % 8’i, 7.200 YTL’nin 3 600 YTL için %8’i aşan kısmı için % 6’sı, 7.200 YTL için % 7’si aşan tutar içinde % 4’ü uygulanmak suretiyle bulunacak tutarlar ücretlinin ertesi yılda ödeyeceği gelir vergisinden mahsup edilmek suretiyle işverenler aracılığı ile kendilerine nakden iade edilecektir.

Yapılan değişiklik ile ücretlilerde vergi indirimi müessesesi kapsamında vergi mahsup ve iadesine tabi tutulacak mal ve hizmet alımlarını madde metninde sayılanlarla sınırlı olmaksızın tespit etme yetkisi verilmiştir. Dolayısıyla, harcama belgelerinin kapsamını genişletme yetkisi daha önce Bakanlar Kurulunda iken bu yetki Maliye Bakanlığına devredilmiştir.

Bu açıklamalara göre, vergi indiriminde yararlanacak olanların harcamalarının vergi indirimine konu olabilmesi için;

- Türkiye,de tam mükellefiyete tabi ücret geliri elde edilmesi,

- Mükellefin kendisi, eşi ve çocukları adına yapılması,

- Eğitim, sağlık, gıda, giyim ve kira giderlerinden olması,

- Harcamaların Türkiye’de yapılması (Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde yapılan harcamalar da dahil olmak üzere, Türkiye Cumhuriyeti sınırları dışında yapılan harcamalar vergi indirimine konu olmayacaktır.)

- Gelir ve kurumlar vergisine tabi olan mükelleflerden alınan belgelerle tevsik edilmesi,

- Ayrıca harcamaların gerçek durumu yansıtması, perakende tüketim amaçlaması ve ücretlinin ücreti ile mütenasip olması,

gerekir.

A- VERGİ İNDİRİMİNDEN YARARLANACAK ÜCRETLİLER VE ÜCRET ÖDEMELERİ

Ücret geliri elde edenlerin vergi indiriminden yararlanabilmesi için Gelir Vergisi Kanunu’nun 61. maddesine göre elde ettikleri ücretlerin, gerçek usulde tespit edilerek vergilendirilmesi gerekmektedir Başka bir ifade ile gerçek usulde ücret geliri elde edenler vergi indiriminden yararlanacaklardır.

Gelir Vergisi Kanunu’nun 64. maddesine göre diğer ücret geliri elde eden ücretliler ile ücret geliri dışında kalan gelir unsurlarını elde edenlerin vergi indiriminden yararlanması mümkün değildir.

Türkiye’de tam mükellefiyete tabi ücret elde edenler ile Türkiye’de görevli olan ve ücretleri Türkiye’de vergilendirilen yabancı ülke personelin vergi iadesinden yararlanması gerekir.

Ayrıca, Gelir Vergisi Kanunu 94. maddesine göre tevkifata tabi olmayan ve bu nedenle, aynı Kanun’un 95. maddesine istinaden ücret gelirlerini yıllık beyanname ile beyan eden ücretliler de, yıllık beyanname üzerinden vergi indiriminden yararlanmalarına imkan tanınmıştır

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 61. maddesinde ücret, işveren tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerin olduğu ve yine aynı madde de ücret kapsamına giren ödemelerin neler olduğu açıklanmıştır.

Bu hükme göre, “ücret kapsamına giren temettü, ikramiye vb. ödemeler ile ek ders, ek ücret ödemeleri, huzur hakkı ücretleri, ihbar tazminatı, primler, işe başlatmama tazminatı, toplu iş sözleşmesinden doğan zamlar, eş adına ödenen aile yardımları (657 sayılı Kanun’a göre ödenenler hariç) istisna sınırını aşan evlenme ve doğum yardımları, giyecek yardımı, iş riski, kasa tazminatı, bayram harçlığı, kardan hisse payı, jübile ikramiyesi, gibi her ne ad ile ödenirse ödensin gelir vergisine tabi bu ödemeler de vergi indiriminde dikkate alınması gerekecektir.”

Ancak, gelir vergisinden istisna edilmiş ücret gelirleri nedeniyle yıllık vergi indiriminden yararlanılması mümkün değildir.

B- VERGİ İNDİRİMİNE KONU OLMAYANAN ÜCRETLER

Gelir vergisinden istisna edilen aşağıda belirtilen bazı ödemeler vergi iadesi kapsamına dahil edilmeyecektir.

Kıdem tazminatı, istisna kapsamında olan harcırah, istisna kapsamında olan çocuk ve evlenme yardımı, ölüm yardımı, işyerinde istisna haddi içinde kalan yemek yardımı, işsizlik tazminatı, iş kaybı tazminatı (vb.).

C- VERGİ İNDİRİMİNE KONU OLAN HARCAMALAR

Gelir Vergisi Kanunu’nun 4842 sayılı Kanunla değişik mükerrer 121. maddesinde belirtilen vergi indirimine konu olan harcama kalemleri; mükellefin kendisi, eşi ve çocukları ile ilgili eğitim, sağlık, gıda, giyim ve kira harcamaları olmak üzere beş grup halinde belirlenmiştir.

Yukarıda sayılan harcamaların vergi indirimine konu olabilmesi için harcamaların Türkiye’de ve gelir veya kurumlar vergisine tabi olan mükelleflerden yapılması gerekir. Vergi indirimine konu olmakla beraber, harcamaların gelir veya kurumlar vergisine tabi olmayan kişi veya kurumlardan yapılması halinde bu harcamalar, vergi indirimine konu olmayacaktır.

Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 7. maddesi veya kendi özel kanunlarında yer alan hükümlerde kurumlar vergisi muafiyeti tanınan kurumlardan yapılan harcamalar, vergi indirimine konu harcama olarak kabul edilmeyecektir. Ancak, tüzel kişilikleri itibariyle kurumlar vergisi mükellefi olmayan genel, katma ve özel bütçeli kurumları ile dernek ve vakıfların kurumlar vergisi mükellefi olan iktisadi işletmelerinden sağlanan vergi indirimine konu mal ve hizmetler için yapılan harcamalar vergi indirimine konu olacaktır.

Örneğin, kurumlar vergisinden muaf olan genel ve katma bütçeli dairelere ait kreş, konukevi ve bunların kantinlerinden yapılan harcamalar ile bu kurum veya kuruluşlara yapılan kira ödemeleri de, vergi indiriminde konu edilmeyecektir.

Vergi indirimine konu harcamaların, ücretlilerin gerçek alışverişlerini yansıtması, makul nitelikte bulunması ve harcamanın yapıldığı yıla ait ücret geliriyle mütenasip olması gerektiği yukarıda açıklanmıştır.

Buna göre, ücretlinin taksitli olarak aldığı harcamaya ilişkin olarak düzenlenen belgelerin, makul ve yıllık ücret geliriyle mütenasip olması halinde, bu belgeler vergi indirimine konu olması gerekir.

Ücretlinin kendisi, eşi ve çocuğu tarafından yapılan vergi indirimine konu olan harcamalara ilişkin 255 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile diğer Tebliğlerde ve Maliye Bakanlığı’nca bu konuda verilmiş özelgeler doğrultusunda gerekli açıklamalar aşağıda yapılmıştır.

1- Eğitim Giderleri

Eğitim ve öğretim kurumları ile anaokulu, kreş ve dershanelere eğitim amacıyla yapılan ödemeler, eğitim amaçlı kurs ücretleri, kitap ve kırtasiye alımları için yapılan harcamalar, vergi indirimi kapsamına girmektedir. Ayrıca, ücretlilerin ehliyet almak için sürücü kurslarına yaptığı ödemeler ile okullara gidiş-geliş hizmeti veren gerçek usule tabi mükelleflere ödenen taşıma bedelleri (servis ücretleri) de, eğitim giderlerinin bir unsuru olduğundan, bu harcamalar da vergi indirimine konu olacaktır.

Ayrıca, eğitim ücretinin, yemek bedeli dahil tespit edilmesi durumunda eğitim gideri yemek bedelini de kapsar.

Eğitim amaçlı olarak kullanılan internet hizmeti için yapılan harcamaların, vergi indiriminde dikkate alınması gerekir.

Diğer taraftan, gazete, dergi ve mecmua alımları gibi (eğitim kurumlarınca, öğrencilerin eğitimine yönelik olarak çıkartılanlar hariç) harcamalar nedeniyle alınan belgeler eğitim gideri olarak vergi indirimine tabi olmayacaktır.

Kurumlar vergisinden muaf olan bir vakıf üniversitesinde okuyan bir öğrenci için ödenen öğrenim bedeli karşılığında alınan belgeler, vergi indirimine konu harcama belgesi olarak kabul edilmeyecektir. Burada söz konusu belgede katma değer vergisinin gösterilmesi ve üniversiteye bu verginin ödenmiş olması durumu değiştirmeyecektir. Önemli olan bu belgenin alındığı kurumun gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olmasıdır.

Örnek - 1: (X) Tüketim kooperatifi, kurumlar vergisi Kanunu’nun 8. maddesinde yazılı şartlar çerçevesinde kurumlar vergisi istisnasından yararlanmaktadır. Bu kooperatiften alınan giyim ve gıda maddeleri için yapılan harcamalar, kooperatifin kurumlar vergisi mükellefi olması halinde, vergi indirimine konu olacaktır. Ancak, anılan tüketim kooperatifin, kurumlar vergisi Kanunu’nun 7. maddesinin 16. bendinde yer alan şartları taşımaları nedeniyle, kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanması halinde, söz konusu harcamalar vergi indirimine konu edilmeyecektir.

Örnek - 2: (Y) Anonim şirketinin işletmekte olduğu özel okul, elde ettiği kazancı için kurumlar vergisi Kanunu’nun 8.maddesinin 8 numaralı bendine göre, istisnadan faydalanmaktadır. Bu okuldan eğitim hizmeti için alınan belgeler, anılan şirketin kurumlar vergisi mükellefi olması nedeniyle, vergi indirimine konu edilmesi gerekecektir.

Örnek - 3: Devlet okulunda okuyan bir öğrenci, okula geliş-gidiş için servis hizmeti veren ve ticari kazancı basit usulde tespit edilen mükellefe ödenen servis ücreti, eğitim gideri olarak vergi indiriminde kabul edilecektir.

Üniversite de okuyan çocuğu adına üniversiteye okul kaydı için veya harç bedelleri karşılığında ödeme yapan ücretlinin; üniversitelerin kurumlar vergisinden muaf olması ve Vergi Usul Kanunu’na göre geçerli olan belgelerden verememesi nedeniyle, bu harcamalar vergi indirimine konu edilmeyecektir

Örneğin 4 ücretli olarak çalışan (A)’nın, vakıf üniversitesinde öğrenim gören çocuğu için ödediği okul ücreti, anılan üniversitenin kurumlar vergisi mükellefi olmaması nedeniyle vergi indiriminden yararlanılması mümkün değildir.

Ancak, özel yurtlar ve pansiyonlar ile vakıflara ait yurtların gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olmaları şartıyla, bunlardan alınan faturalarda yer alan harcamalar “eğitim” gideri olarak vergi iadesinde dikkate alınacaktır..

Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okulların okul aile birliğine veya okul koruma derneğine yapılan bağışlar da vergi indirimine konu olmayacaktır.

Ayrıca, ehliyet kursu, dikiş kursu ve müzik kursu gibi kurslara ödenen ücretlerin, vergi indiriminde eğitim gideri olarak kabul edilmesi gerekmektedir.

Eğitim amaçlı alınan İngilizce Türkçe vb. eğitim setleri ansiklopedi gideri için düzenlenen harcama belgeleri vergi iadesine konu olacak, ancak, CD (Compack disk), teyp ve video kasetleri ile bilgisayar alımı vergi iadesine konu olmayacaktır.

2- Sağlık Giderleri

Ücretlinin yaptığı ilaç, sağlık malzemesi ve hastane giderleri, muayene, tahlil, ameliyat, fizik tedavi ve diş protez ücretleri, tüp bebek masrafları, malul arabası harcamaları, gözlük ve lens alımları gibi sağlık harcamaları vergi indirimine konu olacaktır.

Başka bir ifade ile teşhis ve/veya tedavi süresince yapılan sağlık harcamaları (muayene, tahlil, ameliyat, fizik tedavi ve hastane giderleri ile ilaç, sağlık malzemesi vb. giderler) vergi indirimi kapsamında olacaktır.

Ücretliler adına özel hastanelere veya özel muayenehanelere yapılan sağlık harcamalarının tamamının işverence karşılanması durumunda, bu harcamalar, vergi indirimine konu edilmeyecektir. Sağlık harcamalarının bir kısmının işverenlerce, bir kısmının da ücretli tarafından karşılanması halinde, ücretlinin sadece kendisinin yaptığı harcama tutarları vergi indirimine konu olacaktır.

Sağlık Bakanlığı’na ve üniversitelere bağlı hastaneler veya bunların döner sermayelerine yapılan sağlık harcamaları; söz konusu hastanelerin Kurumlar Vergisinden muaf olması ve verilen belgelerin (Döner sermaye makbuzu gibi) Vergi Usul Kanunu’nda yer alan belgelerden olmaması nedeniyle vergi indirimine konu edilmeyecektir.

Doğum yapan personelin kordon kanı için yapmış olduğu harcamalar sağlık ile ilgili harcamalar kapsamında vergi indirimine konu olacaktır

Diyette bulunmak isteyen hastaların, spor merkezlerine üye olmaları nedeniyle ödemiş oldukları aidatlar karşılığında alınan belgeler, vergi indirimine konu olmayacaktır.

Ayrıca ücretlinin eşi için yapmış olduğu mikroenjeksiyon (Tüp bebek) gideri ile ilgili olarak almış olduğu faturanın, ücretlinin vergi indirimi uygulamasında sağlık harcaması olarak kullanılması mümkün olacaktır.

Ücretli olarak çalışan personelin yapmış olduğu sağlık harcamalarının bir kısmının sigorta şirketince karşılanması halinde, sigorta şirketine ibraz edilen sağlık harcamasına ilişkin belgelerin ilgili şirketçe tasdik edilen fotokopisinin, sigorta şirketince düzenlenecek konuya ilişkin formu ile birlikte vergi iadesi uygulamasında kullanılması mümkün bulunmaktadır [2].

3- Gıda Giderleri

Gıda giderlerinden her türlü yiyecek ve içecek için yapılan harcamaların anlaşılması gerekir. Ancak, içecek giderlerinden; sigara, alkollü içkiler ve biralar vergi indirimi kapsamı dışında tutulmuştur.

Ayrıca lokanta, pastane ve otel gibi yerlerde yiyecek ve içecek (alkollü içkiler hariç) için yapılan ödemeler de vergi indirimine dahil edilecektir.

Öte yandan, otellerde konaklama giderleri ile birlikte yiyecek ve içecek giderlerine ilişkin olarak verilen belgeler de, yiyecek ve içecek giderleri ile konaklama giderlerinin ayrı ayrı gösterilmesi şartıyla, yiyecek ve içecek giderlerine ilişkin tutarı vergi indirim kapsamına alınacak, konaklama giderlerine ilişkin tutar ise, kapsam dışında tutulacaktır. Ancak, söz konusu harcamalara ilişkin verilen belgede, yiyecek, içecek ve konaklama giderlerinin ayrı ayrı değil de, toplam olarak gösterilmesi durumunda, bu belge vergi indirimine dahil edilmeyecektir.

Ücretlinin, çocukları için sünnet ve düğün merasimlerinde yiyecek ve içecekler için yapmış oldukları harcamalar ile ziyafet ve iftar yemeği için yapılan harcamalar, vergi indiriminde kullanılması mümkün değildir. Çünkü ücretlinin kendisi, eşi ve çocukları dışında diğer kişilere karşı yapılmış bir harcama söz konusudur.

Normal içme suyu yazar kasa fişi veya faturasının özel gider indirimi uygulamasında geçerli belge olarak kabul edilmesi ancak, şehir şebekesine bağlı su tüketim bedelleri için yapılan harcamalara ilişkin alınan belgelerin (ASKİ İSKİ vb.) kurumlar vergisi mükellefi olmaması nedeniyle vergi iadesinde dikkate alınmayacaktır.

Diğer taraftan, evlerde beslenen kuş, kedi, köpek gibi hayvanlar ile diğer hayvanların tüketimi için alınan yem, mama ve sair gıda maddelerine dair harcamalar vergi indirimine konu edilmeyecektir.

Ayrıca, tüketim amaçlı alınan canlı hayvan alımlarının da, ücretlinin aldığı ücrete orantılı olması ve gerçek harcamalarını yansıtması şartıyla gıda harcaması kapsamında değerlendirilerek vergi indirimine konu edilecektir.

4- Giyim Giderleri

Giyim giderlerinden, iç ve dış giyime yönelik mallardan, kumaş, hazır elbise, ayakkabı, şapka, iç çamaşırı, çorap, kemer, eldiven, deri giyim gibi giyime müteallik malların anlaşılması gerekmektedir. Ayrıca, söz konusu giyim giderlerine ilişkin dikim, tamir ve onarım gibi harcamaların da vergi indirimine konu harcamalar olarak dikkate alınması gerekir. Ayrıca, spor mağazalarından alınan spor ayakkabısı, eşofman, çorap gibi giyime yönelik malzemelerinde giyim gideri kapsamında değerlendirilmesi gerekir.

Halk arasında tuhafiye olarak geçen ve düzenlenen belgelerde de bu şekilde ifade edilen kumaş alımlarına ilişkin belgelerinde münhasıran giyime yönelik kumaş alımı olması halinde kabul edilmesi gerekmektedir. Ancak, manifatura adıyla düzenlenen harcama belgeleri vergi iadesine konu olmayacaktır.

5- Kira Giderleri

İkamet edilen konut için yapılan kira ödemelerinin tamamının (fiilen ödenen kısmının) vergi indirimine konu harcama olarak kabul edilmesi gerekir. Bu uygulamada kiranın defaten, aylık veya birkaç aylık dönemler itibariyle ödenmesinin önemi bulunmamaktadır. Ancak, kira ödemesinin kapsadığı dönem belgede belirtilecektir. Birden fazla takvim yılını kapsayan kira ödemelerinde peşin ödenen kira tutarının tamamı değil, vergi indirimiyle ilgili takvim yılına ilişkin hesaplanan kira tutarı olacaktır.

Gerçek kişilerden yapılacak kiralamalarda, kira kontratı ile mal sahibinden alınacak kiranın ödendiğine ilişkin bir belge (Mal sahibi tarafından kira bedeli olarak ne kadar ücret alındığını gösterir herhangi bir belge olması yeterlidir.) veya banka dekontu vergi indirimine konu olabilecektir. Ayrıca, söz konusu belgelerin yerine kira kontratında yer alan (kiranın alındığına dair) bölümünün mülk sahibi tarafından imzalanması ve bu kısmın işverene ibrazı halinde de, geçerli belge olarak kabul edilecektir.

Bankamatikler vasıtasıyla ev sahibinin hesabına yatırılan kira bedelleri ise, bankamatik tarafından verilen fişlerde açıkça kimin adına ne amaçla yatırıldığı belirtilmediğinden, bu belgeler vergi indirimine konu edilmeyecektir. Ancak, söz konusu bilgilerin mevcut olması halinde, bu belgelerin de dikkate alınması gerekir.

Ayrıca, bir ücretlinin kendi ikamet ettiği konut dışında kendisinin veya eşinin işinden veyahut çocuğunun üniversite öğrenimi sebebiyle başka bir yerde ikinci bir mesken kiralaması halinde, bu ikinci mesken için ödenen kira tutarının da vergi indiriminde kullanılması mümkündür.

Ücretlinin kamu kurumuna ait bir lojmanda oturması halinde bu kuruma ödediği lojman kirasını vergi indirimine dahil edilebilmesi için, harcamaların gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinden alınan belgelerle tevsik edilmesi gerekir. Bu çerçevede, genel bütçeye dahil dairelere ait lojman kiraları, vergi indirimine konu edilmeyecektir. Ancak, kurumlar vergisine tabi olan iktisadi işletmelere ve diğer vergiye tabi kurumlara ait lojman giderleri belgelenmek şartıyla vergi indirimine konu olacaktır.

Gelir Vergisi Kanunu’nun 74. maddesine göre, gerçek gider usulünde gayrimenkul sermaye iradının tespitinde, kira ile oturulan konutun kira bedeli, gayri safi hasılattan indirileceği hükme bağlanmıştır..

Buna göre, oturulan konuta ilişkin olup, safi iradın tespitinde indirim konusu yapılan kira bedeline ilişkin belgelerin, ayrıca vergi indiriminde kullanılması söz konusu olmayacaktır.

D- VERGİ İNDİRİMİNE KONU OLAN HARCAMA BELGELERİ İLE İLGİLİ HUSUSLAR

Yıllık vergi iadesinden yararlanacak olanlar önceki bölümlerde açıklanmıştı, bu çalışan ücretliler, Gelir Vergisi Kanunu’nun 121, maddesine göre, yıl içinde kendileri, eşi ve çocukları ile ilgili olarak yapmış oldukları eğitim, sağlık, gıda, giyim ve ikamet edilen konuta ait kira harcamaları karşılığında topladıkları belgelerin vergi indirimi kapsamında yapılmış gerçek harcamalar karşılığında alınmış olması ve harcama belgelerinin sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge olmaması şartıyla, bu belgeleri işverenlerine ibraz etmeleri durumunda, yıllık vergi indiriminde yararlanacaklardır.

Ancak, ücretlinin ücreti ile mütenasip olmayan mal ve hizmetler için yapılan harcamalar vergi indirimine konu teşkil etmeyecektir

Yıllık vergi indiriminden yararlanacak olan ücretlilerin, 20 Ocak 2006 tarihine kadar belgelerini doldurmadan ve doldurduktan sonra işverenlerine bu belgeleri vermeden önce aşağıdaki hususlara dikkat etmeleri gerekmektedir.

1- Harcamaların Vergi İndirimine Konu Olabilmesi İçin Aranılacak Hususlar

Yıllık vergi indirimi uygulaması ile ilgili olarak 255 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’nde, “... Ayrıca, yapılan harcamaların ücretlinin kendisi, eşi ve çocukları tarafından yapılması ve satın alınan mal ve hizmetlerin bunlar tarafından tüketilmesi gerekmektedir. Ücretlinin ücreti ile mütenasip olmayan veya bunlar tarafından tüketilmeyen mal ve hizmetler yıllık vergi indirimine konu teşkil etmeyecektir.” denilmiştir

Buna göre, harcamaların vergi indirimine konu olabilmesi için;

- Mükellefin kendisi, eşi ve çocukları adına yapılması,

- Eğitim, sağlık, gıda, giyim ve kira giderlerinden olması,

 Türkiye’de yapılması,

- Gelir ve kurumlar vergisine tabi olan mükelleflerden alınan belgelerle tevsik edilmesi,

- Ayrıca harcamaların gerçek durumu yansıtması, perakende tüketimi amaçlaması ve ücretlinin ücreti ile mütenasip olması gerekir.

Ayrıca, yukarıda belirtilen harcamalar kapsamına girmekle beraber, bu harcamaların Türkiye’de yapılmaması veya Türkiye’de yapılmakla beraber alınan belgelerin, gelir ve kurumlar vergisine tabi olmayan mükelleflerden alınması halinde, söz konusu harcamalar vergi indirimine konu olmayacaktır.

Bu durumda, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde yapılan harcamalar da dahil olmak üzere, Türkiye Cumhuriyeti sınırları dışında yapılan harcamalar vergi indirimine konu olmayacaktır.

2- Vergi İndirimine Konu Olan Harcama Belgeleri

Gerçek usulde vergiye tabi ücretliler vergi indirimine konu olan harcamalarını gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinden alacakları;

- Fatura,

- Serbest meslek makbuzu,

- Perakende satış fişi ve

- Ödeme kaydedici cihaza ait satış (yazar kasa) fişi ile belgelendirilmeleri gerekir.

17 Aralık 2005 tarihli ve 26026 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 354 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’nde 2006 takvim yılı için, perakende satış fişi ve yazar kasa fişlerinin geçerli tutarı 520 YTL’dir. Bu tutarı aşan harcamalar için, fatura düzenlenmesi gerekmektedir. Dolayısıyla, ücretlilerin bu tutarı aşan harcamalar için almış oldukları yazar kasa fişleri geçersiz olacağından, vergi indiriminde kullanılmaması gerekir.

Öte yandan, 243 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile bankaların, döviz alım-satım işlemleri ile menkul kıymetler borsasında aracı kurum sıfatıyla müşterileri adına yaptıkları menkul kıymet alım satımları hariç olmak üzere, yaptıkları bütün hizmetler veya satışlar dolayısıyla lehlerine tahakkuk edecek tutarları düzenleyecekleri dekontlarla belgeleyecekleri hususunda açıklamalarda bulunulmuştur.

Buna göre, bankaların yaptıkları hizmet ve satış işlemlerine ilişkin olarak, lehlerine tahakkuk edecek tutarları fatura yerine geçen dekont düzenlemek suretiyle belgelendirmeleri halinde, bu belgeler vergi indirimi uygulamasında dikkate alınabilecektir.

Kiralamalarla ilgili olarak ise kira kontratı ile birlikte ayrıca aşağıdaki bilgi ve belgelerin mevcut olması gerekir.

- Ücretlinin kendisi ve çocuğu ile ilgili kira harcamalar vergi indirimine konu edilecektir.

- Kira kontratında; kiranın alındığına dair bölümünün, kira geliri elde eden tarafından imzalanması,

- Kira ödemesinin nakden yapılması halinde, kiranın alındığına dair ev sahibinden alınacak imzalı bir belgenin mevcut olması,

- Banka vasıtasıyla ödenmiş ise banka dekontunun ibraz edilmesi,

- Bankamatik vasıtasıyla ödenmiş ise, bankamatik makbuzunun ibraz edilmesi (bu makbuzda, kira bedeli, ne için ve kime ödendiğinin belirlemesi şartıyla),

3- İnternet Ortamında Yapılan Ödemelerin Vergi İndirimine Konu Olan Harcama Belgeleri Kapsamında Sayılıp Sayılmayacağı

Vergi indirimine konu harcama belgelerinin yanında, internet ortamında kira ödemesi yapılması ve para transferini yapan bankaların göndermiş olduğu banka dekontunun, vergi indirimine konu harcama belgesi olarak kabul edilmesi gerekir. Ancak, banka dekontunda yer alan bilgileri (kime, ne için, ne kadar yatırıldığı, dönemi vb.) ihtiva etmeyen ve internet üstünden yapılan kira ödemelerine ilişkin bilgisayar dökümlerinin, tevsik edici belge olarak kullanılması mümkün olmayacaktır.

4- Vergi İndirimi Uygulamasında Çocuk Tabiri ve Çocuklar Adına Düzenlenen Belgelerin Geçerliliği

Vergi indirimi uygulamasında esas alınan “çocuk” tabirinden; yaş sınırına bakılmaksızın ücretliyle birlikte oturan veya ücretli tarafından bakılan (gelir vergisine tabi geliri olmayan nafaka verilmek suretiyle bakılan, evlat edinilenler ile anne ve babasını kaybetmiş torunlardan ücretli ile birlikte oturan) kişilerin anlaşılması gerekiyor.

Çocuklar için yapılan vergi indirimine konu olan harcamalara ilişkin belgelerin, gerek çocuk adına düzenlenmesi gerekse bu çocuğa ait harcamaların, babası veya annesi adına düzenlenmesi durumunda vergi indiriminde dikkate alınması gerekir.

Buna göre, yukarıda belirtilen şartlar çerçevesinde olan çocuklar, yaş sınırına bakılmaksızın, adına yapılan ve vergi indirimi kapsamında yer alan harcamalar karşılığında alınan belgelerin, vergi indirimi uygulamasında dikkate alınması gerekecektir.

5- Ücretsiz İzin, Rapor, İşten Ayrılma, yeni işe girme ve Benzeri Sebepler Nedeniyle Çalışılmayan Dönemlere İlişkin Alınan Harcama Belgeleri Vergi İndirimde Kullanılabilir Mi?

Ücret gelirinin elde edildiği takvim yılı içinde yeni işe girmeleri, işten ayrılmaları, emekli olmaları, ücretsiz izine ayrılmaları veya ölüm gibi sebeplerle kıst dönem çalışanların, ücret gelirinin tarihle ilişkilendirilmeksizin, ücret gelirinin elde edildiği takvim yılı içinde yapılan ve vergi iadesi kapsamına giren harcamalar karşılığı alınan belgeler, vergi indirimi uygulamasında dikkate alınacaktır.

Maliye Bakanlığı tarafından verilen özelge de ise, ücret gelirinin elde edildiği tarihle ilişkilendirilmeksizin, ücret gelirinin elde edildiği takvim yılı içinde yapılan ve vergi indirimi kapsamına giren harcamalar karşılığı alınan belgelerin, vergi indirimi uygulamasında dikkate alınması gerektiği yönünde görüş verilmiştir [3].

6- Bir Harcama Belgesinde Birden Fazla Harcama Çeşidinin Yer Alması

Bir harcama belgesinde birden fazla harcama çeşidinin yer alması halinde, vergi indirimine konu olmayan harcamalar belge toplamından düşülerek, kalan kısım vergi indirimine konu harcama tutarı olarak tespit edilecektir.

Ayrıca, aynı harcama belgesinde vergi indirimine konu olan birden fazla harcama çeşidinin olması halinde ise, bu belge, vergi indirimine ait zarfın (Vergi İndirimine Ait Bildirimin) ön yüzdeki (Vergi İndirimi Hesaplama Tablosu) harcama grubunda miktarı yüksek olan harcama belgesi grubuna dahil edilecektir.

E- VERGİ İNDİRİMİ KAPSAMINDA OLMAYAN BAZI HARCAMALAR

Vergi indirimi uygulamasında dikkate alınmayan bazı harcama çeşitleri aşağıda belirtilmiştir.

- İkamet edilen konuta ait yakacak harcamaları (odun, kömür, fuel-oil, gaz yağı alımı) ile bunların nakliyesi için yapılan harcamalar,

- Vekalet ücretleri, danışmanlık ve müşavirlik ücreti,

- Yolcu ve yük taşıma harcamaları,

- Otel, motel ve pansiyonlara ödenen konaklama ücretleri,

- Tiyatro, sinema, maç bileti, konser salonu, plaj, yüzme havuzu harcamaları (eğlence-dinlenme giderleri),

- Ziynet ve süs eşyaları,

- Temizlik madde ve malzemesi alımları,

- Her türlü kadın ve erkek tuvalet ve ıtriyat madde ve malzemesi alımları,

- Kozmetik maddelerin alımları,

- Çiçek alımları,

- Kuaför ve berberlere ödenen ücretler,

- Fotoğraf filmi ve tab ücretleri,

- Fotokopi ücreti (eğitim gideri niteliğinde olmayanlar),

- Ampul , floresan ampul ve pil alımları,

- Plak, teyp ve video kaset alımları ile bunların kiralanması karşılığında ödenen ücretler,

- Konutların boya ve badana giderleri ile duvar kağıdı giderleri,

-Apartmanların,aidatı, kapıcı ücreti, yakıt ve bekçi giderleri,

- Elektrik ve su tesisatı için yapılan ödemeler ve şehir şebeke suyu tüketimi,

- Billuriye ve züccaciye,

- Çocuk oyuncakları,

- Havlu, çarşaf, nevresim alımları, perdelik kumaş,

- Plastik eşya alımları,

- Çanta, valiz alımları,

- Tüp gaz giderleri,

- Çocuk bezi,

- Bilgisayar alımı,

- Eğitim amaçlı olmayan internet hizmeti harcamaları,

- Diş macunu ve fırçası,

-Eğitimle ilgili olmayan (CD, VCD, DVD ve kasetleri

-Döner sermaye saymanlıklarına yapılan ödemeler ile Üniversite hastanelerine ödenen sağlık giderleri,

-Telefon giderleri (Ev, cep ve işyeri telefon giderleri) Mobilya alımları,

-mobilya alımları,

-Sağlık amaçlı olmayan güneş gözlükleri ve renkli, numarasız lensler,

-Düğün, ziyafet ve iftar yemeğine ilişkin giderler,

Banyo, hamam, kaplıca, sauna, mesaj, tellak, cilt bakımı vb. giderler ile diyetisyene ve akapunktura ödenen ücretler,

 

III- YILLIK BEYANNAME VEREN ÜCRETLİLERDE VERGİ İNDİRİMİ

Yıl içinde tevkifata tabi tutulmamış ücret gelirlerini yıllık beyanname ile beyan etmek zorunda olan ücretliler vergi indirimi uygulamasından bağlı oldukları vergi dairesi kanalıyla yararlanacaklardır. Vergi indirimine esas olacak tutar ise ücretlinin beyannamedeki ücret gelirine ilişkin vergi matrahı olacaktır. Tevkif usulü cari olmadığı için yıllık beyanname vermek zorunda olan ücretliler Vergi İndirimine Ait Bildirimi ve harcama belgelerini yıllık gelir vergisi beyanname verme süresi içinde yani 15 Mart 2007 tarihine kadar bağlı oldukları vergi dairesine vereceklerdir. Vergi dairesi bu bildirim üzerine harcamaların vergi indirimine konu olup olmadığını kontrol ederek hesapladığı vergi indirimi tutarını Nisan ayı sonuna kadar ücretliye nakden ödeyecektir. Ücretliye nakden iadesi gereken vergi indirimi tutarlarının yıllık beyannamede tahakkuk eden gelir vergisine mahsup edilmesi mümkün bulunmaktadır (255 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği).

A-BİRDEN FAZLA İŞVERENDEN TEVKİF YOLUYLA VERGİLENDİRİLMİŞ ÜCRET GELİRİNİN YILLIK BEYANNAME İLE BEYANI VE VERGİ İNDİRİMİ

Yıl içinde birden fazla işverenden tevkif yoluyla vergilendirilmiş ücret geliri elde eden ve Gelir Vergisi Kanunu’nun 86. maddesi gereğince birden sonraki işverenden elde ettiği ücret gelirinin, 2006 yılı gelirleri için 18.000 YTL, geçmesi nedeniyle yıllık beyanname vermek zorunda olan ücretlilerin vergi indirimi uygulaması, işverenler aracılığıyla gerçekleştirileceğinden, tevkifata tabi ücretlerini yıllık beyanname ile beyan eden ücretliler, vergi indirimine ilişkin olarak vergi dairesine herhangi bir bildirimde bulunmayacaklardır.

Örnek:

2006 takvim yılında 3 ayrı işverenden toplam 40.000 YTL ücret geliri elde eden Ahmet bey,in ücret gelirlerinin tamamı yıl içinde tevkif suretiyle vergilendirilmiş olup, bu ücretleri aşağıdaki gibidir.

1- İşverenden alınan ücret tutarı 10.000 YTL

2- İşverenden alınan ücret tutarı 12.000 YTL

3- İşverenden alınan ücret tutarı 18.000 YTL

Gayrisafi ücret toplamı 40.000 YTL

Ahmet Bey, en yüksek ücret tutarı olan 3.işverenden almış olduğu 18.000 YTL ücrnet gelirini birinci işveren olarak kabul edecektir. İkinci ve birinci işverenden almış olduğu ücretlerin toplamı (10.000 + 12.000 YTL) 20.000 YTL olup, bu tutar ise 2006 yılı kazançları için beyanname verme sınırı olan 18.000 YTL yi aşması nedeniyle, ücret gelirinin tamamı olan 40.000 YTL’yi beyan etmesi gerekir.

Bu örnekte Ahmet Bey, vergi indirimi uygulamasından işvereni aracılığı ile yararlanacağından, adı gecen, 2006 yılında yapmış olduğu vergi indirimine konu harcama belgelerini 20 Ocak 2007 tarihine kadar işverenine vermesi ve hesaplanan vergi indirimi tutarlarını ücretinden kesilen gelir vergisinden mahsup edilmesi gerekir.

B- TEVKİFATA TABİ OLMAYAN ÜCRET GELİRLERİNİN YILLIK BEYANNAME İLE BEYANI VE VERGİ İNDİRİMİ

193.sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 95. maddesine göre, ücretlerini yabancı bir memleketteki işverenden doğrudan doğruya alan hizmet erbabı ile yine anılan kanunun 16. maddesinde yazılı istisnadan faydalanmayan yabancı elçilik ve konsolosluk memur ve hizmetlileri için tevkifat yapılmayacaktır. Bu nedenle, söz konusu ücretliler bu gelirlerini yıllık beyanname ile beyan etmeleri gerekmektedir.

Tevkif usulü cari olmayan bu ücretliler, vergi indirimine ait bildirimi ve harcama belgelerini yıllık gelir vergisi beyanname verme süresi içinde bağlı olduğu vergi dairesine verecekler, vergi dairesi ise, bu bildirim üzerine harcamaların vergi indirimine konu harcamalar kapsamında olup olmadığını ve belgelerin geçerli belge kapsamına girip girmediğini kontrol ederek, hesaplanan vergi indirim tutarını Nisan ayı sonuna kadar ücretliye nakden ödeyeceklerdir. Ancak, ücretliye nakden iadesi gereken söz konusu vergi indirimi tutarlarının öncelikle yıllık beyannamede tahakkuk eden gelir vergisine mahsup edilecektir.

Öte yandan, tevkifata tabi olmayan ücretlerini yıllık beyanname ile beyan etmek zorunda kalan söz konusu ücretliler, bu beyannameye tevkif suretiyle vergilendirilen ücretleri ile diğer gelir unsurlarını da dahil etmeleri halinde vergi indirimi, yıllık beyannamede hesaplanan toplam gelir vergisi matrahının tevkifata tabi olmayan ücret gelirlerine isabet eden kısmı dikkate alınarak aşağıdaki formüle göre hesaplanacaktır.

(Tevkif usulü cari olmayan ücret matrahı X Toplam gelir vergisi matrahı

Toplam gelir

Örnek

Serbest meslek faaliyetinde bulunan Cemil Bey,in bu faaliyetinin yanısıra tamamı tevkif yoluyla vergilendirilmiş ücret geliri ile tevkifata tabi tutulmamış ücret geliri bulunmaktadır. Adı geçenin ayrıca tevkif yoluyla vergilendirilmiş işyeri kira geliri bulunmakta olup, veriler aşağıdaki gibidir.

- Serbest meslek kazancı 30.000 YTL

- Tevkifata tabi olmayan ücret 10.000 YTL

- Tevkifata tabi olan ücret 15.000 YTL

- Tevkifata tabi olan İşyeri kira geliri 20.000 YTL

- Beyan edilecek toplam gelir 60.000 YTL

- Serbest meslek kazancı nedeniyle her halükarda beyanname verecektir.

- Tevkifata tabi olmayan ücret gelirini beyannameye dahil edecektir.

- Tevkifata tabi olan ücret gelirini beyannameye dahil etmeyecektir.

- Tevkifata tabi olan işyeri kira geliri 18.000 YTL’yi aştığı için beyannameye dahil edecektir.

Yukarıda verilen rakamlara göre, beyan edilen toplam gelir, 60.00 YTL, gelir vergisi matrahlarının da; (serbest meslek kazancı 20.000 YTL, ücret 10.000 YTL, tevkifata tabi tutulmamış G.M.S.İ.15.000 YTL olduğunu kabul ettiğimizde, tevkifata tabi olmayan ücret için vergi indirimi aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.

Tevkif usulü cari olmayan ücret matrahı 10.000 YTL, X Toplam gelir vergisi matrahı 45.000 YTL = 450.000 / Toplam gelir 60.000 YTL = 7.500 YTL vergi indiriminde dikkate alınacak ücret matrahı.

Vergi dairesi, vergi indirimini hesaplarken, bildirimde yer alan 10.000 YTL harcama toplamını değil, yukarıda belirtilen formüle göre hesaplanan,7.500 YTL kısmını dikkate alacaktır.

Yıllık beyanname ile beyan etmek zorunda olan ücretlilerde vergi indirimi ile ilgili olarak aşağıdaki işlemlerin yapılması gerekir.

- Gelir vergisi beyannamelerini, bildirimlerini bir dilekçe ekinde 15 Mart tarihine kadar bağlı oldukları vergi dairesine verecekler,

- Vergi indirimine esas olan harcama tutarı, ücretlinin beyannamedeki vergiye tabi matrahı olacaktır.

- Vergi indirimine esas alınacak vergi matrahı ise Gelir Vergisi Beyannamesinin Tablo-8 bölümünde yer alan sakatlık indirimi, emekli aidatı ve sigorta primleri gibi indirimler yapıldıktan sonra kalan tutar olacaktır.

- Vergi Dairesi; harcamaların vergi indirimi konusuna girip girmediği, belgelerin geçerli belge olup olmadığını kontrol ederek vergi indirimi tutarını hesaplayacaklar,

- Vergi dairesi, vergi indirimi tutarını Nisan ayı sonuna kadar Ücretliye nakden ödeyecekler veya yıllık beyannamede tahakkuk eden gelir vergisine ödenmeyen 1. taksiti ne veya diğer taksitlerin vergi borçlarına mahsup edeceklerdir.

C- HAK SAHİPLERİNE VERGİ İNDİRİMİNİN ÖDENMESİNDE, VERGİ DAİRELERİNCE YAPILACAK İŞLEMLER

15 Mart tarihine kadar kendilerine ibraz edilen “Vergi İndirimine Ait Bildirimler “ üzerine ilgili vergi dairelerince;

- Harcamaların vergi indirimi konusuna girip girmediği,

- Belgelerin geçerli belge olup olmadığını ,

kontrol edecek,

- Ayrıca, hesaplanan vergi indirimi tutarını Nisan ayı sonuna kadar hak sahiplerine nakten ödeyeceklerdir.

Vergi daireleri yukarıda belirtilen işlemlerin dışında,

- Yukarıda belirtilen incelemelerini yaptıktan sonra, yapılan işlemi vergi inceleme raporuna bağlayıp, düzeltme fişi gerekli reddiyat işlemini gerçekleştireceklerdir.

-13 No.lu Muhasebat Genel Tebliği’nin C/3. Bölümünde belirtildiği gibi, “Saymanlık işlem fişi” düzenlemek suretiyle “603 Bütçe Gelirlerinden Ret ve İadeler Hesabına” borç kaydederek hak sahiplerine ödeyeceklerdir.

Ancak, kişiye ödenecek vergi indirim tutarı;

- 15 Mart tarihinde verilen yıllık gelir vergisi beyannamesine istinaden henüz tahakkuk eden vergi borcuna,

- Vadesi henüz gelmemiş ikinci takside ait vergi borcuna

mahsup edilmesi mümkün olabilecektir. Ancak bu konuda ilgili vergi dairesine bir dilekçe ile başvurulması gerekecektir.

 

VI- VERGİ İNDİRİMİ İLE İLGİLİ OLARAK ÜCRETLİLER VE İŞVERENLERCE YAPILACAK İŞLEMLER

A- VERGİ İNDİRİMİNDEN YARARLANACAK ÜCRETLİLER TARAFINDAN YAPILACAK İŞLEMLER

1- Halen Çalışan Ücretlilerce Yapılacak İşlemler

Vergi indirimi uygulaması ile ilgili olarak yayımlanan 255 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’ne göre, ücretliler 1 Ocak-31 Aralık 2006 döneminde yapmış oldukları vergi indirimine konu harcama belgelerini, ertesi takvim yılının 20 Ocak 2007 tarihine kadar (mesai saati sonuna kadar) işverenlerine beyan edecekler İşverenleri de, Ocak ayı sonuna kadar düzenleyecekleri vergi indirimine ait bordroda yer alan gelir vergisi farkını, 1 Şubat tarihinden itibaren ücretlilerine ödeyecekleri ücretlerin gelir vergisinden mahsup etmek suretiyle ücretlilere ödeyeceklerdir.

Gelir Vergisi Kanunu gereğince düzenlenen özel gider indirimine ait bildirimin verilmesi, bildirimi verecek şahsa tanınmış bir hak olup, vergi ödevi olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla, bildirim verme hakkını süresinde kullanamayan personelin durumu, Vergi Usul Kanununda düzenlenen bir mücbir sebep hali olarak kabul edilmeyecektir.

Harcama belgelerini süresi içinde işverenlerine ibraz etmelerine rağmen, vergi indirimine ait bordroların tahakkuk birimlerince zamanında düzenlenmemesi ve saymanlığa intikal ettirilmemesi nedeniyle, vergi indiriminden yararlanamayan personel hakkında, bu durumu belirleyen vergi inceleme raporuna dayanılarak gerekli iade işlemin yapılması gerekmektedir.

Vergi indiriminden yararlanan ücretliler 01.01.2006-31.12.2006 tarihleri arasında kendisi, eşi ve çocukları ile ilgili harcama belgeleri hakkında aşağıdaki şekilde işlem yapacaklardır.

- Harcamalarının vergi indirimine konu olan harcama belgeleri kapsamında olup olmadığına bakacaklar,

- Daha sonra harcama belgelerine dayanarak belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde “Ücretlilerde Vergi İndirimine Ait Bildirim”i dolduracaklar,

- Bu bildirim üzerinde, harcamaların toplam tutarının vergi matrahının yıllık tutarını aşmayacak şekilde hesaplama yapacaklar,

- Son olarak Vergi İndirimine Ait Bildirimi ve eki belgeleri 20Ocak 2007 tarihine kadar halen çalıştıkları veya en son çalışmış oldukları işverene ibraz edeceklerdir.

2- İki Ayrı İşverenden Ücret Geliri Elde Edenler Tarafından Yapılacak İşlemler

İki ayrı işverenden ücret geliri elde eden ücretliler ise her işverene ayrı ayrı bildirimde bulunmak suretiyle vergi indiriminden yararlanacaklardır. Her bir işveren kendi ödediği ücretlerin vergi matrahlarına vergi indirimi uygulayacaklardır. Öte yandan, aynı işveren bünyesinde yer alan fonlar, sandıklar ve döner sermaye işletmelerinden ödenen ücretler nedeniyle birden fazla tahakkuk biriminden ücret alınması durumunda ne şekilde işlem yapılacağı 30.12.1994 tarih ve 1994/4 sıra nolu Gelir Vergisi İç Genelgesinde açıklanmıştır.

Buna göre, aynı işveren bünyesinde yer alan birden fazla tahakkuk biriminden ücret alan hizmet erbabının, vergi indirimine ait bildirimini ücret aldığı her bir tahakkuk birimi itibariyle ayrı ayrı vermesi ve bu işverenler tarafından da ayrı ayrı vergi indiriminin hesaplanması gerekmektedir.

3- İşveren Değiştiren, İşten Ayrılan ve Ölenler ile İlgili Olarak Yapılacak İşlemler

01.01.2006-31.12.2006 tarihleri arasında işveren değiştiren ücretliler yukarıda belirtilen işlemlerin dışında ayrıca;

- Vergi indirimine ait bildirimi en son çalıştığı işverenine 22 Ocak 2007 tarihine kadar verecekler, (x)

- Daha önce çalıştığı işvereni tarafından kendilerine ödenen ücretlerin vergi matrahını,

- Bu matrahtan kesilen gelir vergisini ve,

- Kesilen vergilerin bağlı bulundukları vergi dairesine yatırmış olduğunu gösteren bir belgeyi alarak en son çalıştığı işverenlerine ibraz edeceklerdir.

Ancak, Maliye Bakanlığının 28.03.2003 tarih ve 13524 sayılı Özelgesi’nde, işveren değiştirenlerin önceki işvereni tarafından kesilen vergilerin ilgili vergi dairesine yatırılmış olduğunu gösterir belge yerine bu vergilerin vergi dairesine beyan edilip tahakkuk fişine bağlandığına dair alınacak belgenin de yeterli olduğu konusunda görüş bildirmiştir.

Ölüm nedeniyle işten ayrılan ücretlilerin varislerinden bir tanesi (Kendisi ve diğer varisler adına) yine yukarıda açıklanan şekilde, 1 Ocak 2006 tarihinden ölüm tarihine kadar vergi indirimine konu olan harcamalar nedeniyle biriktirmiş oldukları harcama belgelerini, 20 Ocak 2007 tarihine kadar murisin en son çalıştığı işverenine ibraz edebilecektir.

Öte yandan 182 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’nde açıklandığı üzere, 2006 yılı içinde işten ayrılan ücretlilerin; 31.12.2006 veya daha önceki bir tarihte işvereninin de mükellefiyetinin sona ermesi durumunda, vergi indirimine ait bildirimi, Nisan 2007 ayında işverenin muhtasar beyanname yönünden bağlı olduğu vergi dairesine vermeleri gerekmektedir. Bu bildirime ayrıca, işverenlerine tasdik ettirecekleri ücret bordosunu da ekleyeceklerdir. Bu kişilerin vergi farklarının ödenmesi ile ilgili işlemler vergi dairelerince yerine getirilecektir.

B- VERGİ İNDİRİMİ İLE İLGİLİ OLARAK İŞVERENLERCE YAPILACAK İŞLEMLER VE İADE/MAHSUP İŞLEMİNE İLİŞKİN HUSUSLAR

l- Vergi İndirimine İlişkin Olarak İşverenlerce Yapılacak İşlemler

İşverenler; ücretlilerin vergi indirimine konu olan eğitim, gıda, giyim, sağlık ve kira harcamalarına ilişkin “Ücretlilerde Vergi İndirimine Ait Bildirim”ini 20.01.2007 tarihine kadar aldıktan sonra aşağıdaki işlemleri yapacaklardır.

Şubat ayından itibaren ödeyecekleri ücretlerin gelir vergisinden mahsup edeceklerdir.

(x) Vergi indirimine ait bildirimin verileceği süre 20 Ocak 2007 tarihi olmasına rağmen, 20 Ocak 2007 tarihi, hafta sonuna rastladığı için 22 Ocak 2007 tarihi esas alınacaktır.

- Mahsup işleminin her bir ücretli için ayrı ayrı yapacaklar, ancak, bir ücretliye ait mahsup edilecek vergi indirimi, diğer ücretlilerin vergileriyle ilgilendirilmeyecektir.

- Bu mahsup işlemi için işverenler, düzenledikleri ücret bordrosunda “Vergi indiriminden doğan mahsup edilecek gelir vergisi” başlığı altında bir sütun açacak ve mahsup ettikleri vergi tutarını bu sütunda göstereceklerdir.

- Mahsup edilecek vergi indiriminin, ücretlinin o aydaki ücretinden kesilen gelir vergisinden fazla olmayacak, aşan kısmın bulunması halinde izleyen aylarda ödenen ücretlerden kesilen gelir vergisinden mahsup edeceklerdir.

- Ücretlerden üzerinden hesaplanan vergilerden mahsup edilen vergi indirimi tutarları muhtasar beyannamede mahsuplar arasında gösterilecek ve kalan ödenecek tevkifat tutarı olacaktır.

- Muhtasar beyannamede vergi indirimi tutarının mahsup edilebilmesi için mutlak suretle ücretlilere ödenmiş olması gerekmektedir. Ücretlilere ödenmeyen tutarların mahsup edilmesi halinde bu tutar, işverenlerce muhtasar beyanname üzerinden eksik beyan edilmiş ve ödenmemiş gelir vergisi olarak kabul edilecektir.

Bu nedenle, mahsup işleminin yapıldığı ayda ücretliye ödenmeyen vergi farkları da o ayda eksik beyan edilmiş vergi tevkifatı olarak kabul edilmiş olacağına göre, bu vergiler içinde işverenler hakkında ilgili dönemdeki cezalı tarhiyat işlemi yapılacaktır.

Ancak, İşverenler tarafından bu mahsuba rağmen ilgililere ödenmeyen vergi indirimi tutarının daha sonraki yıllarda ödenmek istenmesi halinde:

- İşverenin bir önceki yılda beyanname ile beyan ettiği ücretlere ilişkin vergileri ödemiş olması,

- Vergi indirimine ilişkin beyan edilen harcama belgelerinin geçerli olduğunun tespiti ve

- Mahsup edilmesine rağmen ücretliye ödenmeyen vergi farkı ile ilgili olarak vergi sorumlusu adına cezalı tarh edilen verginin ödenmiş olması,

şartlarıyla, ücretlinin başvurusu üzerine bağlı olunan vergi dairesince ücretlilere nakden iade edilmesi gerekir.

- Ayrıca, harcamaların vergi indirimine konu olan harcamalar kapsamında olup olmadığını,

-Vergi indirimine konu harcamalar kapsamında olmakla beraber, bu harcamalara ilişkin olarak alınan belgelerin, Vergi Usul Kanunu’nda yer alan esaslara göre düzenlenip, düzenlenmediğini,

- Vergi indirimine konu olan yıllık harcama tutarının, mevzuatlara göre doğru beyan edilip edilmediğini,

kontrol edecekler.

Örnek - 1:

Muhtasar beyanname vermeyen bir kamu kurumunda çalışan ücretli (A),nın, 2006 dönemine ilişkin toplam vergi matrahı l5.000 YTL’dir. Bu döneme ilişkin vergi indirimine konu harcamalar tutarı da l5.000 YTL’dir.

Ücretli (A), harcamalarının toplamı olan l5.000 YTL’yi “Ücretlilerde Vergi İndirimine Ait Bildirim” ile 20.01.2007 tarihine kadar işverenine beyan etmiş ve harcama belgelerini bildirimine eklemiştir, İşveren kurum ise, “Vergi İndirimine Ait Bordro”yu 2007 yılı Ocak ayı sonuna kadar aşağıdaki şekilde düzenleyeceklerdir.

- Ücretlinin 2006 Yılı Vergi Matrahı Toplamı l5.000 YTL.

- Vergi İndirimine Konu Harcama Tutarı l5.000.YTL.

- Hesaplanan Vergi İndirimi Tutarı 700.YTL

(6.000 x %7=) 420 YTL.

(9.000 x %4=) 280 YTL

Ücretli (A),nın ücretinin aylık gelir vergisi matrahının 1.500 YTL olduğunu varsaydığımızda, bu tutarın aylık gelir vergisi ise 225 YTL olacaktır. Buna göre, işveren kurum tarafından aşağıdaki şekilde mahsup işleminin yapılması gerekecektir.

- 2007 Şubat Ayında Mahsup/İade Edilecek Vergi İndirimi 225 YTL.

- 2007 Mart Ayında Mahsup/İade Edilecek Vergi İndirimi 225 YTL.

- 2007 Nisan Ayında Mahsup/İade Edilecek Vergi İndirimi 225 YTL

- 2007 Mayıs Ayında Mahsup/İade Edilecek Vergi İndirimi 25 YTL

Örnek - 2:

Muhtasar beyanname veren (X) şirketinde çalışan (B)’nin 2006 yılı gelir vergisi matrahı 9.000 YTL. olup, Aylık Gelir Vergisi Matrahı 750. YTL) Bu döneme ilişkin vergi indirimine konu harcama tutarı da 9.000 YTL’dir. Ücretli (B)’nin, Şubat ayında aldığı ücretin gelir vergisi ise 112.5. YTL’dir. Buna göre işveren şirket tarafından aşağıdaki şekilde işlem yapılması gerekir.

Ücretlinin 2005 Yılı Vergi Matrahı Toplamı 9.000 YTL.

Vergi İndirimine Konu Harcama Tutarı 9.000.YTL

Vergi İndirimine Konu Olacak Tutar 9.000.YTL

Hesaplanan Vergi İndirimi 540 YTL

(6.000 x %7=) 420 YTL

(3.000 x %4=) 120 YTL

- Ücretli (B),nin Şubat Ayı Ücretinden Hesaplanan Gelir Vergisi 112.5 YTL

- 2006 Şubat Ayında Mahsup/İade Edilecek Vergi İndirimi Tutarı 112,5 YTL

Yukarıdaki verilere göre muhtasar beyanname veren işverenler:

- Halen çalışmakta olan ücretlileri ile ilgili olarak düzenleyecekleri vergi indirimi bordrosunda, -Her ücretli için vergi indirimi tutarını hesaplayacaklardır.

- Bu tutar Şubat ayından itibaren ödenecek ücretler üzerinden kesilen gelir vergisinden mahsup edilmek suretiyle ücretlilere ödenecektir.

- Toplam vergi indiriminin o ayda mahsup edilebilecek olan kısmını muhtasar beyannamenin mahsuplara ilişkin bölümünde göstereceklerdir.

- Mahsup ettikleri vergi kadarını ücretlilere ödeyeceklerdir.

- Mahsup işlemi sonunda arta kalan vergi indirimi tutarı müteakip aylarda aynı esaslar çerçevesinde indirilmeye devam edeceklerdir.

Örnek - 3:

Muhtasar beyanname veren işveren (Y)’nin 2007 Şubat ayında çalışanlara yapılan 30.000 YTL. Ücret ödemesi üzerinden 6.490 YTL, 5.000 YTL serbest meslek ödemelerinden 1.100 YTL, 12.000 YTL gayrimenkul sermaye iradından da 2.640 YTL tevkifat yapılmıştır.

Buna göre işveren (Y) aşağıdaki şekilde işlem yapacaktır.

Kesilen Gelir Vergisi Toplamı 10.230 YTL.

Ücretlerden tevkif edilen gelir vergisi 6.490 YTL.

Serbest meslek ödemelerinden kesilen gelir vergisi 1.100 YTL

GMSİ ödemelerinden kesilen gelir vergisi 2.640 YTL

Mahsup Edilen (Ücretlilere ödenen) Vergi İndirimi 2.500 YTL

Mahsup Sonrası Kalan Tutar (Vergi Dairesine Ödenecek Tutar) 7.730 YTL.

2- Genel Bütçeye Dahil Olan Dairelerde Emekli Olan, İşten Ayrılan ve Ölenlerle İlgili Yapılacak İşlemler

Genel bütçeye dahil dairelerde çalışmakta iken emekli olanlara, işten ayrılıp da bir işveren nezdinde çalışmayanlara ve ölenlere ait vergi indiriminden doğan vergi farkı; genel bütçeye dahil olan dairelerce, vergi indirimi bordrosuna dahil ettikleri bu ücretliler için ayrıca hazırlayacakları tahakkuk müzekkeresi ve verile emrine dayanılarak, Şubat ayı içinde emeklilerine veya ölenlerin kanuni varislerine nakden ödenecektir.

3- Muhtasar Beyanname Veren İşverenlerce, Emekli Olan, İşten Ayrılan ve Ölenlerle İlgili Yapılacak İşlemler

Muhtasar beyanname veren işverenler yanında çalışmakta iken yıl içinde emekli olan, işten ayrılan ve ölenlerin, vergi indiriminden doğan gelir vergisi farkı; verilecek muhtasar beyanname ile beyan edilen ve tevkif suretiyle kesilen vergilerden mahsup edilecektir.

Bu mahsuba rağmen arta kalan vergi indiriminden doğan vergi farkının bulunması halinde bu fark, vergi dairelerince nakden iade edilecektir. Bu iade vergi inceleme raporuna dayanılarak yapılacaktır.

Mahsup edilen vergi tutarı ile vergi dairelerince yapılan iadelerin işverenlerce süresi içerisinde hak sahiplerine nakden ödenmesi zorunludur.

4- Yıl İçerisinde İşyeri Değiştiren Ücretlilerde Vergi İndiriminin Hesaplanmasına Esas Olan Vergi Matrahının Hesaplanması

Bir işveren nezninde ücretli olarak çalışmaktayken 2006 yılı içinde bu işyerinden ayrılarak, başka bir işveren nezninde çalışmaya başlayanların vergi indirimi, son çalıştığı işverence yapılacağından, bu ücretliler vergi indirimine ait bildirimlerini en son çalıştıkları işverenlerine teslim edeceklerdir. Ancak, bu ücretliler daha önce çalıştığı işvereninden alacağı

- Önceki işvereninden aldığı ücretlerin vergi matrahını,

- Bu matrahlardan kesilen gelir vergisini,

-Kesilen gelir vergilerinin, vergi dairesince yatırıldığını gösteren belgeyi alarak,

son işverenlerine ibraz edecek.

5- Üçer Aylık Dönemler Halinde Muhtasar Beyanname Veren İşverenler Tarafından Yapılacak İşlemler

Üçer aylık muhtasar beyanname veren işverenler, 1 Şubat tarihinden itibaren vergi indirimi uygulamasını dikkate almak suretiyle ücret ödemesinde bulunacaklardır. Vergi indirimi tutarları, Ocak-Şubat-Mart dönemine ilişkin 20 Nisan tarihinde verilecek muhtasar beyannamede tevkif yoluyla kesilen vergiler toplamı üzerinden vergi indirimi tutarı mahsup edilecektir. 20 Nisan tarihinde mahsup edilemeyen vergi indirimi Temmuz ve Ekim aylarında verilecek muhtasar beyanname üzerinden mahsup edilecektir.

 

V- İŞVERENLER TARAFINDAN YAPILACAK DİĞER İŞLEMLER

A- VERGİ İNDİRİMİNE AİT BİLDİRİMİNİ VERMEDEN 2006 YILI İÇİNDE İŞTEN AYRILIP BAŞKA BİR İŞVEREN NEZDİNDE ÇALIŞMAYANLARDA VERGİ İNDİRİMİ

Vergi indirimine ait bildirimini vermeden işten ayrılan ve başka bir işveren nezdinde çalışmayanların, 1 Ocak 2006 tarihinden ilişiklerinin kesildiği tarihe kadar biriktirdikleri vergi indirimine konu harcama belgelerini, bildirim ekinde işten ayrıldıkları işverenlerine vermeleri gerekir. Bu işverenlerce de, vergi indiriminden doğan vergi farklarının, 20 Şubat 2007 tarihi akşamına kadar vergi dairesine verilecek muhtasar beyanname ile beyan edilen tevkif suretiyle kesilen gelir vergilerinden mahsup edilmesi ve bu mahsuba rağmen arta kalan vergi indiriminden doğan vergi farkının bulunması halinde bu farkın, işverenin bağlı olduğu vergi dairesince inceleme raporuna dayanılarak işverene ödenmesi gerekecektir.

B- VERGİ İNDİRİMİNE AİT BİLDİRİMİNİ VERMEDEN 2006 YILI İÇİNDE İŞTEN AYRILIP BAŞKA BİR İŞVEREN NEZDİNDE ÇALIŞANLARDA VERGİ İNDİRİMİ

İşten ayrıldıktan sonra başka bir işveren nezdinde ücretli olarak çalışmaya başlayanlar, 2006 takvim yılına ait vergi indirimine ilişkin bildirimlerini, en son çalıştığı işverene vermeleri ve işten ayrıldığı işverenlerinden de, çalışmış oldukları döneme ait ücretlerin vergi matrahlarını ve bu matrahlardan kesilen gelir vergisini ve bu vergilerin ilgili vergi dairesine yatırmış olduğunu gösterir belgeyi alarak en son çalışılan işverene ibraz etmeleri gerekmektedir.

C- İŞYERİNDE ÇALIŞMAKTA İKEN BU İŞYERİNİN KAPATILMASI NEDENİYLE İŞTEN AYRILANLARDA VERGİ İNDİRİMİ

1- İşyerinde Çalışmakta İken Bu İşyerinin Kapatılması Nedeniyle İşten Ayrılanların Başka Bir İşveren Nezdinde Çalışmaya Başlamaması

Vergi indirimine ait bildirimini işverene verdikten sonra işverenin işi bırakması ve ücretlinin başka bir işveren nezdinde çalışmaması durumunda, mahsup edilmemiş vergi indirim tutarı, işverenin muhtasar beyanname yönünden bağlı olduğu vergi dairesi tarafından,ücretlinin ilgili yılda o işyerinde çalışıp çalışmadığı, çalıştığı döneme ilişkin ücretlilerinin vergi matrahı, bu ücretlerden kesilen vergilerini, muhtasar beyanname ile beyan edilip tahakkuk ettirildiği, vergi indirimine konu harcamaların vergi indirimi konusuna girip girmediği, belgelerin geçerli olup olmadığı ile vergi indirimi tutarının doğru hesaplanıp hesaplanmadığı hususlarında yapacağı inceleme sonucunda ücretliye nakden iade edilecektir.

2- İşyerinde Çalışmakta İken Bu İşyerinin Kapatılması Nedeniyle İşten Ayrılanların Başka Bir İşveren Nezdinde Çalışmaya Başlaması

İşyerinde çalışmakta iken bu işyerinin kapatılması nedeniyle işten ayrılan Ücretlilerin, başka bir işveren nezdinde çalışmaya başlaması halinde vergi indirimi, 255 seri Sayılı Gelir Vergisi Genel Tebliğinin 8. bölümündeki açıklamalara göre işlem yapılacaktır.

Ancak, yeni işveren ücretlinin eski işverenden getirmiş olduğu belgenin bir örneğini eski işverenin muhtasar beyanname yönünden bağlı olduğu vergi dairesine bir yazı ekinde gönderecektir. Ücretlinin eski işvereninden alması gereken yazıyı temin edememesi halinde, mahsup edilemeyen vergi indirimi tutarı, yukarıda belirtilen hususlarda yapılacak inceleme sonucuna göre ücretliye vergi dairesince nakden iade edilecektir.

D- EMEKLİ OLAN, İŞTEN AYRILAN VE ÖLENLERLE İLGİLİ YAPILACAK İŞLEMLER

1- Genel Bütçeye Dahil Olan Dairelerde Emekli Olan, İşten Ayrılan ve Ölenlerle İlgili Yapılacak İşlemler

Genel bütçeye dahil dairelerde çalışmakta iken emekli olanlara, işten ayrılıp da bir işveren yanında çalışmayanlara ve ölenlere ait vergi indiriminden doğan vergi farkı; genel bütçeye dahil olan dairelerce, vergi indirimi bordrosuna dahil ettikleri bu ücretliler için ayrıca hazırlayacakları tahakkuk müzekkeresi ve verile emrine dayanılarak, Şubat ayı içinde emeklilerine veya ölenlerin kanuni varislerine nakden ödenecektir.

2- Muhtasar Beyanname Veren İşverenlerce, Emekli Olan, İşten Ayrılan ve Ölenlerle İlgili Yapılacak İşlemler

Muhtasar beyanname veren işverenler yanında çalışmakta iken yıl içinde emekli olan, işten ayrılan ve ölenlerin, vergi indiriminden doğan gelir vergisi farkı; verilecek muhtasar beyanname ile beyan edilen ve tevkif suretiyle kesilen vergilerden mahsup edilecektir.

Bu mahsuba rağmen arta kalan vergi indiriminden doğan vergi farkının bulunması halinde bu fark, vergi dairelerince nakden iade edilecektir. Bu iade vergi inceleme raporuna dayanılarak yapılacaktır.

Mahsup edilen vergi tutarı ile vergi dairelerince yapılan iadelerin işverenlerce süresi içerisinde hak sahiplerine nakden ödenmesi zorunludur.

3- Yıl İçerisinde İşyeri Değiştiren Ücretlilerde Vergi İndiriminin Belirlenmesine Esas Olan Vergi Matrahının Hesaplanması

Bir işveren nezninde ücretli olarak çalışmakta iken, 2006 yılı içinde bu işyerinden ayrılarak, başka bir işveren nezninde çalışmaya başlayanların vergi indirimi, son çalıştığı işverence yapılacağından, bu ücretliler vergi indirimine ait bildirimlerini en son çalıştıkları işverenlerine teslim edeceklerdir. Ancak, bu ücretliler daha önce çalıştığı işvereninden alacağı

- Önceki işvereninden aldığı ücretlerin vergi matrahını,

- Bu matrahlardan kesilen gelir vergisini,

- Kesilen gelir vergilerinin, vergi dairesince yatırıldığını gösteren belgeyi,

en son çalıştıkları işverenlerine ibraz edecek.

4- Vergi İndirimine Ait Bildirimini Çeşitli Nedenlerle Süresinde İşverenine Verilmemesi Durumunda Yapılacak İşlemler

Vergi Usul Kanunu’nun 13. maddesinde mücbir sebep halleri sayılmış olup, mezkur maddede sayılan haller nedeniyle mükellefler tarafından kanunlarda öngörülen süreler içerisinde vergi ödevlerinin yerine getirilememiş olması şartı aranmıştır.

Öte yandan, ücretliler, 1 Ocak-31 Aralık 2006 takvim yılı içerisinde yapmış oldukları vergi indirimine konu harcama belgelerini ertesi takvim yılının 20 Ocak 2007 tarihine kadar (22 Ocak ) işverenlerine vermeleri gerektiği önceki bölümlerde açıklanmıştır.

Buna göre, Gelir Vergisi Kanunu gereğince düzenlenen vergi indirimine ait bildirimin verilmesi, bildirimi verecek şahsa tanınmış bir hak olup, vergi ödevi olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla, vergi indirimine ait bildiriminin verilmesine ilişkin hakkını, süresinde kullanamayan ücretlinin durumu, Vergi Usul Kanununda düzenlenen bir mücbir hali olarak kabul edilmeyecektir.           

E- İŞYERİ DEVREDİLEN VEYA TASFİYE HALİNE GİREN ŞİRKETLERİN YANINDA ÇALIŞMIŞ OLAN ÜCRETLİLERDE VERGİ İNDİRİMİ UYGULAMASI

1- Vergi İndiriminden Faydalandıktan Sonra Şirket Devrinde Vergi İadesi

Yıllık Vergi İndirimine ait bildirimini işverenlerine verdikten sonra bu şirketlerin başka bir şirkete devri durumunda, şirket devri nedeniyle başka işverende çalışmaya başlayan personelin mahsubu yapılamayan vergi indirimi (kalan vergi indirimi farkı) farklarının, hak sahiplerine işveren kanalıyla ödenmesi gerekecektir. Ancak bu ödemenin yapılabilmesi için, vergi dairelerince, harcamaların vergi indirimi konusuna girip girmediği, belgelerin geçerli belge olup olmadığı ve vergi indirimi tutarının doğru hesaplanıp hesaplanmadığı hususlarının tespitine ilişkin gerekli incelemenin yapılması gerekecektir.

2- Vergi İndirimine İlişkin Bildirimini Vermeden Çalıştığı Şirketin Devri

Bir işveren nezdinde ücretli olarak çalışmakta iken, bu işyerinin devredilmesi durumunda, 2005 yılı vergi indirimine konu harcama belgelerine ilişkin yıllık vergi indirimine ait bildirimini, devralan şirkete verilmesi gerekecektir.

Ancak, bu ücretliler, daha önce çalıştığı devredilen şirket tarafından kendilerine ödenen ücretlerin vergi matrahını, bu matrahtan kesilen gelir vergisini ve bu verginin beyan edilmiş olduğunu gösterir bir belgeyi devralan şirkete ibraz etmesi gerekecektir.

Tüzelkişiliği sona erdirilerek, başka bir şirkete devredilmesi durumunda da, vergi indirimine ilişkin yukarıda yapılan açıklamalara göre işlem yapılması gerekecektir.

3- Tasfiye Halinde Olan Şirketlerde Çalışmakta İken Tasfiye Nedeniyle İşten Ayrılanlarda Vergi İadesi

Tasfiye halinde olan şirketlerde çalışmakta iken tasfiye nedeniyle işten ayrılan ve başka bir işveren nezdinde çalışmayan ücretliler, vergi indirimine ait bildirimlerini, tasfiye memurluğuna vereceklerdir. Tasfiye halindeki şirketten ayrılan ve başka bir işveren nezdinde çalışmaya başlayan ücretliler ise en son çalıştıkları işverene:

Daha önce çalıştığı tasfiye halindeki şirket tarafından ödenen ücretlerin vergi matrahını,

Bu matrahtan kesilen gelir vergisini

Kesilen bu vergilerin; bağlı bulundukları vergi dairesine beyan edilip tahakkuk fişine bağlandığını gösteren bir belgeyi, ibraz etmek suretiyle, vergi indiriminden yararlanabileceklerdir.

Tasfiye haline girmiş olan kurumlarda vergi indirimi ile ilgili işlemler, önceki bölümlerde yapılan açıklamalar çerçevesinde tasfiye memurlarınca yerine getirilecektir.

F- ÇEŞİTLİ NEDENLERLE VERGİ MATRAHLARI DOĞMAYAN ÜCRETLERDE VERGİ İNDİRİMİ

Ücretliye iade edilecek vergi farkının hesaplanmasında, ücretlinin vergiye esas olan matrahının bulunması gerekmektedir. Dolayısıyla, ücret kapsamında olmakla beraber Gelir Vergisi Kanunu’nda veya özel kanunlarda yer alan hükümler nedeniyle gelir vergisinden istisna edilen veya muaf olan ödemelerin (kıdem tazminatı, diplomat muaflığı gibi) vergi indiriminde dikkate alınmaması gerekir.

H- VERGİ İNDİRİMİ TUTARININ EN SON MAHSUP EDİLECEĞİ SÜRE

(Doğum, askerlik, yurtdışı görevi v.b. ile istisna, indirim, ücretsiz izin gibi diğer sebepler nedeniyle ücret veya vergi matrahı doğmayan ücretliler)

2006 yılında gerçek usulde ücret geliri elde edenlerin, “Vergi İndirimine Ait Bildirimi” süresi içerisinde işverenine verdikten sonra vergi indirimine hak kazanan ücretlilerin, doğum, askerlik, yurtdışı görevi veya sakatlığından veya istisna, ücretsiz izin gibi diğer nedenler ile vergi matrahı doğmayan ücretlilerin mahsup işleminin Aralık ayının sonuna kadar yapılması gerekir.

Ancak, Aralık ayına ait tevkif suretiyle kesilen vergilerin vergi indiriminden doğan ve mahsubu yapılamayan vergi indirimi tutarını karşılayamaması halinde, kalan tutar vergi dairelerince gerekli inceleme yapıldıktan sonra işverenler aracılığı ile hak sahiplerine nakden ödenecektir.

I- VERGİ İADESİNİN ALINMAMASINDA ZAMANAŞIMI

Vergi indirimi uygulaması nedeniyle hak sahibine iade edilemeyen Devlet borcunun zaman aşımına uğraması konusunda bir düzenleme yoktur. Ancak, l050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanunu’nun 93. maddesinde, ilgili olduğu bütçe yılının sonunda başlayarak beş yıl içinde alacaklıları tarafından, geçerli bir mazerete dayanmaksızın, yazıyla istenip izlenmeyen veya belgeleri verilmediğinden dolayı ödenemeyen borçların zamanaşımına uğrayarak Devlet lehine düşeceği, emanet hesabına alındığı halde, bu süre içinde talep edilmeyen tutarların hazine adına çeşitli gelirlere irat kaydedileceği hükme bağlanmıştır.

Bu hükme göre, l050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanunu’nun 93. maddesi gereği söz konusu vergi iadesi uygulaması nedeniyle hak sahiplerine iade edilmeyen devlet borcunun ilgililer adına emanet hesabına alınması durumunda, iadenin gerektiği yılın sonundan başlayarak 5 yılsonuna kadar talep edilmemesi halinde hazine lehine irat kaydedilmesi gerekmektedir.

VI- ÇEŞİTLİ VERGİ MATRAHLARINA GÖRE VERGİ İNDİRİMİN HESAPLANMASI

A- ASGARİ ÜCRETLİNİN VERGİ İNDİRİMİ FARKININ HESAPLANMASI

Asgari ücretlinin yıllık vergi matrahı tutarı

 

 6.372.00

01.01 - 31.12.2006 takvim yılı için (531.00 x 12)

 

 

01.01.2006-31.12.2006 tarihleri arasında vergi indirimine konu olan harcamalar tutarı

 

 6.372.00

Mahsup edilmesi gereken veya iade edilmesi gereken vergi indirimi tutarı

 

509.76

6.372.00 YTL için x % 8

509.76

 

İade edilecek vergi indirimi oranı

 

% 8

Yukarıdaki tabloda da görüldüğü üzere, 2006 yılında asgari ücretli olarak çalışan bir ücretlinin, vergi indirimi uygulamasından yararlanması ve harcama belgelerini tam olarak vermesi durumunda, nakden veya mahsuben alacağı vergi iade farkı 509.76 YTL olacaktır

B- AYLIK 1.000 YTL BRÜT ÜCRET ALAN BİR ÜCRETLİNİN VERGİ İNDİRİMİNİN HESAPLANMASI

Ücretlinin, 01.01.2006-31.12.2006 tarihleri arasında elde ettiği vergi matrah toplamı (1.000x12)

 

12.000

01.01.2006-31.12.2006 tarihleri arasında vergi indirimine konu olan harcamalar tutarı

 

12.000

Mahsup veya iade edilmesi gereken vergi indirimi tutarı

 

696,00

7.200 YTL ye kadar % 7’si

504,00

 

(aşan 7.200 YTL yi aşan kısmı için % 4’ü)

192,00

 

İndirilecek vergi indirim oranı

 

%5,8

C- AYLIK 2 BİN YTL ÜCRET ALAN BİR ÜCRETLİNİN VERGİ İNDİRİMİNİN HESAPLANMASI

Ücretlinin 01.01.2006-31.12.2006 tarihleri arasında elde ettiği brüt ücretleri toplamı (2.000 x 12)

 

24.000 

01.01.2006-31.12.2006 tarihleri arasında vergi indirimine konu olan harcamalar tutarı

 

24.000

Mahsup veya nakden iade edilmesi gereken vergi indirimi tutarı

 

1.176.00

7.200 YTL’ için % 7’si,

504,00

 

Aşan 16.800 YTL için% 4’ü

672,00

 

İndirilecek vergi indirim oranı

 

 % 4.9

 

VI- VERGİ İNDİRİMİNDE SAHTE VEYA MUHTEVİYATI İTİBARİYLE YANILTICI BELGELERİN KULLANILMASI HALİNDE UYGULANACAK CEZAİ MÜEYYİDELER

A- VERGİ İNDİRİMİNDE CEZAİ MÜEYYİDELER VE VERGİ SORUMLULARI

255 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’nin 11/1. bölümünde, “Genel bütçeye dahil dairelerde çalışan ücretlilerin özel gider indirimine konu olan harcamalarını, sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belgeler kullanmak veya belgelerde tahrifat yapmak suretiyle veya diğer suretlerle yüksek göstermeleri nedeniyle, doğan fark verginin fazla hesaplanılmasına neden olunması halinde, bu vergi ilgililerinden cezalı olarak geri alınacaktır.

Bu şekilde doğan vergi farkı, ilgili saymanlıklarca saymanlığın bağlı bulunduğu vergi dairelerine intikal ettirilecek ve vergi daireleri de ücretlilerden ihbarname kuralına göre cezalı olarak tahsil edeceklerdir. Bu vergi cezasından işverenlerin tahakkuk memurları da müteselsilen sorumlu olacaklardır.” denilmiş, aynı Tebliğin 11/2 bölümünde ise “...işverenler, yanlarında çalıştırdıkları ücretlilerin ücretlerinden tevkif ettikleri vergilerin doğru olarak beyan edilip ödenmesinden sorumludurlar. İşverenler, tevkif suretiyle kesilen vergilerin eksik beyanı dolayısıyla yapılan ikmalen veya re’sen tarhiyatlarda vergi aslı ile buna ilişkin cezalardan da sorumlu olacaklardır.

Bu çerçevede işverenler, özel gider indirimi dolayısıyla, tevkif suretiyle kesilen vergilerin eksik beyanından sorumludurlar.

Ancak, ücretlilerin sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullandıklarının sabit olması halinde, işverenlerin ücretlilerin bu belgelerine dayanarak eksik ödedikleri gelir vergisi için adlarına ikmalen veya re’sen tarh edilen vergi aslı, ceza ve gecikme faizi, genel hükümler çerçevesinde ücretlilere yansıtılabilecektir.” açıklaması yapılmıştır.

213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 341. maddesinde de vergi ziyaı, mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi yüzünden verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesi veya eksik tahakkuk ettirilmesi şeklinde tanımlanmış ve sair suretlerle verginin noksan tahakkuk ettirilmesine veya haksız yere geri verilmesine sebebiyet vermenin de vergi ziyaı hükmünde olduğu belirlenmiştir.

Vergi ziyaına sebebiyet verenlere uygulanacak idari ceza, 344’üncü maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddede vergi ziyaı suçu tanımlanmış, bu suçu işleyenlere uygulanacak vergi ziyaı cezasının ne şekilde hesaplanacağı belirlenmiş ve bu cezanın, 359. maddede sayılan kaçakçılık suçlarının işlenmesi halinde üç kat uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.

Diğer taraftan, bir belgenin gerek düzenleyen gerekse kullanan yönünden sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı bir belge olup olmadığı Vergi Usul Kanunu’nun 135. maddesinde sayılan incelemeye yetkililerce ortaya çıkarılabilmekte, 01.01.1999 tarihinden sonra da yine incelemeye yetkili olanlarca bilerek sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullandıkları tespit edilenler hakkında, bu fiillerin vergi ziyaına sebebiyet verip vermediğinin bir önemi olmaksızın suç raporları düzenlenerek haklarında yetkili Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurularında bulunulması gerekmektedir. Buna ilişkin olarak gerekli açıklamalar 18.06.2002 tarih ve 24789 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 306 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde yapılmış bulunmaktadır.

Tebliğde yapılan açıklamalara göre, yapılan incelemeler sonucunda gerek genel bütçeye dahil dairelerde, gerekse muhtasar beyanname veren işverenlerin yanında çalışan kişilerle ilgili vergi indirimi uygulamasında, bilerek sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullanıldığının tespit edilmesi durumunda, Vergi Usul Kanunu’nun 367. maddesi uyarınca Cumhuriyet Savcılıklarına bu belgeleri kullanan kişiler adına suç duyurusunun yapılması gerekmektedir.

Bu durumda, genel bütçeye dahil dairelerde ve muhtasar beyanname veren işverenler yanında çalışan ücretlilerin sahte veya muhteviyat itibariyle yanıltıcı belge kullanmaları halinde, bunlara uygulanacak cezai müeyyidelerde aşağıdaki şekilde uygulanacaktır.

B- MUHTASAR BEYANNAME VERMEYEN GENEL BÜTÇEYE DAHİL DAİRELERDE ÇALIŞAN ÜCRETLİLERDE CEZAİ MÜEYYİDELER

Genel bütçeye dahil dairelerde çalışan ücretlilerin vergi indirimine konu olan harcamalarının, sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belgeler kullanmak veya belgelerde tahrifat yapmak suretiyle veya diğer suretlerle yüksek göstermeleri nedeniyle, doğan fark verginin fazla hesaplanmasına neden olunması halinde, vergi/ceza ihbarnamesinin ücretliler adına düzenlenerek tahsil işleminin buna göre yapılması gerekecektir.

Ancak, bu şekilde doğan vergi farkı, ilgili saymanlıklarca saymanlığın bağlı bulunduğu vergi dairelerine intikal ettirilecek ve vergi daireleri de ücretlilerden ihbarname kuralına göre cezalı olarak tahsil edeceklerdir. Bu vergi cezasından işverenlerin tahakkuk memurları da müteselsilen sorumlu olacaklardır.

C- MUHTASAR BEYANNAME VEREN İŞVERENLER YANINDA ÇALIŞAN ÜCRETLİLERDE CEZAİ MÜEYYİDELER

Yukarıda yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı gibi işverenler, yanlarında çalıştırdıkları ücretlilerin ücretlerinden tevkif ettikleri gelir vergilerinin doğru olarak beyan edilip ödenmesinden ve tevkif suretiyle tahsil edilen vergilerin eksik beyanı dolayısıyla, yapılan ikmalen veya re’sen tarhiyatlarda vergi aslı ile buna ilişkin cezalardan sorumlu olacaklardır.

Bu çerçevede; muhtasar beyanname veren işverenlerin yanında çalışan ücretlilerin, vergi indiriminde, sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullanarak haksız yere fazla vergi iadesi aldıklarının tespiti halinde fazla ödenen vergilerin cezalı olarak aranmasına ilişkin düzenlenen, vergi/ceza ihbarnamesinin işveren adına tanzim edilerek işverene tebliğ edilmesi gerekecektir.

Ancak, ücretlilerin sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullandıklarının sabit olması halinde, işverenlerin ücretlilerin bu belgelerine dayanarak eksik ödedikleri gelir vergisi için adlarına ikmalen veya re’sen tarh edilen vergi ziyaı cezası genel hükümler çerçevesinde ücretlilere yansıtılabilecektir.

VIII- VERGİ İNDİRİMİNDE DAMGA VERGİSİ

A- VERGİ İNDİRİMİNDEN DOĞAN VERGİ FARKININ NAKDEN İADESİNDE DAMGA VERGİSİ

Yıllık vergi iadeleri; halen çalışan ücretlilerden kesilen vergilerden mahsup edilmek suretiyle, ölen, emekli olan, işten ayrılanlar ile üç’er aylık dönemler halinde muhtasar beyanname verenlerin, şubat ayı muhtasar beyannamesinde mahsup işlemi yapıldıktan sonra kalan kısmın inceleme sonucu nakden iade edilmek suretiyle yapılmaktadır.

Resmi dairelerce ya da bunlar dışında kalan kişi ve kuruluşlarca, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121. maddesinde yer alan hükme istinaden ücretlilerde vergi indirimi uygulaması sonucunda çalışanlarına nakden yapılacak ödemeler resmi daireler nam ve hesabına yapılan ödemelerden olduklarından, bu ödemeler nedeniyle düzenlenen kağıtlar 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’na ekli (1) sayılı tablonun IV-1/h fıkrasına göre binde 7,5 nispetinde damga vergisine tabi tutulması gerekir.

B- VERGİ İNDİRİMİNDEN DOĞAN VERGİ FARKININ DİĞER VERGİ BORÇLARINA MAHSUBUNDA DAMGA VERGİSİ

12.07.2000 tarih ve 33721 sayılı ve 2000/8 Seri No.lu Uygulama İç Genelge; mükelleflerin vergi dairelerindeki alacaklarının vergi borçlarına mahsubu sırasında sözü edilen işleme ilişkin olarak düzenlenen makbuz veya makbuz şerhini ihtiva eden kağıdın damga vergisinden müstesna tutulmuştur.

Ancak, muhtasar beyannamelerdeki 21 no.lu satırın boş bırakılmasının, uygulamada yıllık vergi indirimine ilişkin damga vergisinin kaldırıldığı şeklinde anlaşılması ya da böyle anlaşılmadığı durumlarda da kesilecek verginin vergi dairesine beyanın ve tahakkukunun ne şekilde yapılacağı hususlarında tereddütlere yol açmaktadır.

Bu çerçevede, vergi indirimi mahsubu ile mükelleflerin vergi dairelerindeki alacaklarının vergi borçlarına mahsubu birbirinden tamamen farklı işlemler olduğundan, yukarıda da belirtildiği gibi çalışanlara yapılacak vergi iadesi Damga Vergisi Kanunu’na ekli “1” sayılı tablonun IV-1/h fıkrası hükmü uyarınca binde 7,5 nispetinde damga vergisi kesintisine tabi tutulması mükelleflerin vergi dairelerindeki alacaklarının vergi borçlarına mahsubunda ise damga vergisine tabi tutulmaması gerekir.

 

IX- ÖZEL GİDER İNDİRİMİNDEN DOĞAN VERGİ FARKININ MUHASEBELEŞTİRİLMESİ

(X) A.Ş.’nin ücretli Cihan ile ilgili olarak veriler ve bu verilere göre vergi farkı ödemesinin muhasebe kaydı aşağıdaki şekilde yapılacaktır.

- Hesaplanan Gelir Vergisi Farkı

300 00

- Şubat ayında ücretinden mahsup edilecek gelir vergisi

100 00

A- ÜCRETLİ KEMAL’İN HESAPLANAN VERGİ İNDİRİMİNDEN DOĞAN GELİR VERGİSİ FARKININ İLK MUHASEBE KAYDI

–––––––––––––––––/–––––––––––––––––

136 DİĞER ÇEŞİTLİ ALACAKLAR HESABI

300.00

 

 136.02 Vergi Dairesinden Alacaklar

 

 

         336 PERSONELE DİĞER ÇEŞİTLİ BORÇLAR HESABI

 

300.00

–––––––––––––––––/–––––––––––––––––

B- ÜCRETLİ CİHAN’A ŞUBAT AYINDA ÖDENECEK VERGİ İADESİNİN GELİR VERGİSİNI AŞMAMAK KAYDIYLA YAPILACAK İADE TUTARININ MUHASEBE KAYDI

–––––––––––––––––/–––––––––––––––––

336 PERSONELE DİĞER ÇEŞ. BORÇLAR HS.

100.000

 

            100 KASA HESABI

 

100.00

–––––––––––––––––/–––––––––––––––––

C- ÖDENECEK GELİR VERGİSİ TEVKİFATINA İLİŞKİN VERGİ DAİRESİNDEN OLAN ALACAKLARIN MUHASEBE KAYDI

 

–––––––––––––––––/–––––––––––––––––

360 ÖDENECEK VERGİ VE FONLAR HES.

100.00

 

      136 DİĞER ÇEŞ. ALACAKLAR HES.

 

100.00

        136.02 Vergi Dairesinden Alacaklar [1] [2]

 

 

–––––––––––––––––/–––––––––––––––––

 

X- SONUÇ

Ücretliler ve işverenler açısından her yıl sonu büyük yükümlülük getiren vergi indirimi müessesesinin sorunsuz bir şekilde işleyebilmesi için ilgililerin çok dikkatli olması ve Maliye Bakanlığınca yayımlanan Genel Tebliğlerde yapılan açıklamalar doğrultusunda işlem yapılması gerekmektedir. Başta bu uygulamadan yararlanacak olan ücretlilerin, gerçek harcamalarının karşılığı olmayan ve piyasadan temin etmek suretiyle elde edilen harcama belgelerine itibar etmemeleri gerekir. Aksi takdirde, yapılan incelemeler sonucunda usulsüz belge kullanıldığının tespit edilmesi halinde, işverenleri tarafından nakden veya mahsuben kendilerine ödenen vergi iade tutarları vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi ile birlikte geri alınmaktadır. Ayrıca, yapılan inceleme sonucunda bu kişilerin vergi indiriminde bilerek sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullanmış olduklarının tespit edilmesi durumunda, Vergi Usul Kanunu’nun 367. maddesi uyarınca Cumhuriyet Savcılıklarına bu belgeleri kullanan kişiler adına suç duyurusu yapılmaktadır. Bu nedenle, ücretlilerin bu sonuçlarla karşılaşmamaları için çok dikkatli olmaları gerekmektedir. İşverenlerin de ücretlilerle birlikte müteselsil sorumlulukları bulunduğundan, ücretlilerde vergi indirimine ait bildirimin kabulü, harcama belgelerinin kontrolü ve çalışanlara ödenmesi aşamalarında çok dikkatli olmaları gerekmektedir.


 

*            Maliye Bakanlığı, Gelir İdaresi Başkanlığı Müdürü

[1]           24.12.2004 tarih ve 25680 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

[2]           Maliye Bakanlığı’nın, 10.12.2001 tarih ve 42/4214-1473/66153 sayılı Özelgesi.

[3]           Maliye Bakanlığı’nın, 08.01.2002 tarih ve 910 sayılı Özelgesi.